Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/756 E. 2022/57 K. 09.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/756
KARAR NO : 2022/57

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 16/08/2018
KARAR TARİHİ : 09/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’un davacı şirkete kayıtlı …numaralı abonesi olduğunu, elektrik tüketimleri sonucu kesilen faturaları davalının ödemediğinden 24.10.2016 tarihinde toplam 34.794,44 TL üzerinden İstanbul … İcra Dairesi’nin… E numaralı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalının ödeme emrine itiraz ederek takibi durdurduğunu belirerek; itirazın iptaline, ticari faiz ile birlikte takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce düzenlenen tensip zaptı ve dava dilekçesi davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmişse de davalı tarafından mahkememiz dosyasına herhangi bir beyan veya cevap dilekçesi ibraz olunmamıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, 12/06/2019 tarihli ara karar ile iddia ve savunma hudutları doğrultusunda dosya içeriği delil ve belgeler üzerinde davacının alacağının varlığının ve miktarının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
19/08/2019 tarihli raporunda bilirkişi; davacının dava konusu ettiği ve icra dosyasında ödenmeyen toplam 16. Adet faturadan dosya kapsamında 14 faturanın mevcut olduğu, toplam 14 adet faturanın asıl alacak toplamının 7.936,10 TL olarak hesaplandığı, bu tutarın davalı tarafından davacıya ödenmesinin gerektiği, davacı, 11/09/2008-25/09/2009 tarihleri arasında davalının elektriğini kesmeyerek borcun artmasına sebebiyet verdiğinden gecikme faizinde ve KDV’sinde uygun bir indirim yapılmasının gerektiği hususunun mahkememizin takdirinde olduğu, icra inkar tazminatı hususunun mahkememizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Mahkememizce bu kez 14/10/2020 tarihli ara karar ile davacı vekilinin itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
28.05.2021 tarihli ek bilirkişi raporunda ; davacının dava konusu ettiği ve icra dosyasında ödenmeyen toplam 16 adet faturadan, dosya kapsamında 14 faturanın mevcut olduğu, 2 adet faturanın davacı tarafından sunulmadığından, toplam 14 adet faturanın asıl alacak toplamının 7.936,10 TL olarak hesaplandığı, bu tutarın davalı tarafından davacıya ödenmesinin gerektiği, davacı, 11.09.2008- 25.09.2009 tarihleri arasında davalının elektriğini kesmeyerek borcun artmasına sebebiyet verdiğinden, yukarda hesaplanan gecikme faizinden, yasal faizden aşağı olmamak kaydıyla %60 indirim yapılmasının gerektiği bu hususunda mahkememizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
Alınan bilirkişi raporu usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiş, mahkememiz 13/10/2021 tarihli ara kararı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddesi ve abonelik sözleşmesi uyarınca elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi, elektriğin kesilmesi gereken tarihten önceki tüketim yönünden faiz dahil borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise, davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davalılar için gecikme zammından indirim sağlayacağı (abonelik sözleşmesinde gecikme zammının alınacağına dair hüküm var ise), bu indirimin de en fazla yasal faize kadar olacağı gözetilerek, davacı kurumun davalılardan isteyebileceği gerçek alacak miktarının belirlenmesi amacıyla bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
19/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davalının icra takibine konu faturaları ödeme yükümlülüğü olup olmadığı, davalı, icra takibine konu faturaların tanzim edildiği tarihlerde abone sıfatını taşıdığından fatura bedellerini ödeme yükümlülüğü olduğu kanaatine varıldığı, Gecikme Zamminin Yerleşik Yargıtay Kararına Göre Hesaplanması : davacı şirket, davalı elektrik borcunu ödemediği halde elektriğini kesmediğinden gecikme zammı ve KDV nedeniyle davalının elektrik borcu aşırı derecede arttığından davacı şirketin müterafik kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, bundan dolayı, gecikme zammı, istikrar kazanmış Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 17.10.2018 tarih ve 2018/6205 E ve 2018/10184 K sayılı Kararına göre hesaplandığı, davacı Şirketin İcra Takip Tarihi İtibariyle Toplam Alacağı : 7.936,10 TL asıl alacak, 4.694,79 TL gecikme zammı, 845,06 TL gecikme zammı KDV, 13.475,95 TL davacı şirketin toplam alacağı, davacı …Elektrik Perakende Satış A.Ş.’nin, icra takip tarihi itibariyle davalı …’dan 13.475,95 TL talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava, İİK mad. 67’ye dayalı olup davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafın 18.255,65 TL enerji bedeli, 22.611,46 TL gecikmiş gün faizi, 4.070,03 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 44.937,14 TL alacağın yıllık %16,80 değişen oranlarda yasal faiz yürütülmek suretiyle tahsili istemi ile ilamsız takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalının borca itirazı sonucu icra takibinin İİK’nın 66. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre bu itirazın iptali davasının İİK mad. 67’de öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, elektrik aboneliği nedeniyle düzenlenen faturalar nedeniyle İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, bütün hususları inkar etmiş durumdadır.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/233 E., 2018/10343 K. nolu, 22/10/2018 tarihli ilamında da vurgulandığı üzere;Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abone, tesisatta kulla- nılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin sözleşmesi iptal edilmediği sürece, fiili kullanıcı ile beraber elektrik dağıtım şirketine karşı kaçak elektrik kullanımı ve normal kullanım bedelinden dolayı müteselsil sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin istikrar kazanmış uy- gulamasına göre abonelik iptal ettirilmedikçe o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur.
Bu durumda, aboneliğini iptal ettirmeyen ve kaçak kullanıma sebebiyet veren abonenin sözleşme nedeni ile sorumlu bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Nitekim, aynı ilkeler HGK 27/04/ 2011 tarih ve 2011/19-104 E.-239 K. sayılı kararında da benimsenmiştir.
Diğer yandan davacının elektrik tüketim bedeline esas faturalar uzun bir süre ödenmemesi nedeniyle yönetmelik gereği elektriği kesmesi gerekirken, emredici hükme aykırı davranarak elektriği kesmemesi davacı açısından müterafik kusur teşkil etmektedir. Ancak bu kusur, tüketilen enerji bedelinin aslından davalıların sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Olsa olsa abonenin normal tüketim bedeli dışında, gecikme zammından en fazla yasal faize kadar indirim gerektirir.
Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, öncelikle Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddesi ve abonelik sözleşmesi uyarınca elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi, elektriğin kesilmesi gereken tarihten önceki tüketim yönünden faiz dahil borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise, davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davalılar için gecikme zammından indirim sağlayacağı (abonelik sözleşmesinde gecikme zammının alınacağına dair hüküm var ise), bu indirimin de en fazla yasal faize kadar olacağı gözetilerek, davacı kurumun davalıdan isteyebileceği gerçek alacak miktarının duraksamasız belirlenmesi noktasında, elektrik tarifeleri ve tüketim konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiden aldırılan 19/10/2021 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu davacının faturaları uzun süre ödememesine rağmen elektrik aboneliğini sona erdirmemesi nedeniyle davacının müterafik kusurlu olduğu,buna göre Yargıtay kararlarına uygun olarak en fazla yasal faiz oranında indirim yapılabileceği dikkate alınarak davacının 7.936,10 TL asıl alacak, 4.694,79 TL gecikme zammı ve 845,06 TL KDV olmak üzere toplam 13.475,95 TL üzerinden toplam alacağını ispatladığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, takip konusu alacak likit olmadığından, bilirkişi incelemesi neticesinde açıklığı kavuştuğundan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalı tarafından İstanbul… İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yönelik itirazın kısmen iptali ile 7.936,10 TL asıl alacak, 4.694,79 TL gecikme zammı ve 845,06 TL KDV olmak üzere toplam 13.475,95 TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacak olan 7.936,10 TL takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2- Şartları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatına ilişkin talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 920,54-TL nispi karar harcının peşin alınan 369,52-TL harçtan mahsubu ile eksik 551,02-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 1.807,60-TL ( 1.500,00-TL BK ücreti, 307,60-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 700,09-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam ‭410,62‬-TL ( 35,90-TL BH, 369,52-TL PH, 5,20-TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2022

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır