Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/631 E. 2021/523 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/631
KARAR NO:2021/523

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:12/07/2018
KARAR TARİHİ:16/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, … … Şubesi’nden … no.lu hesabından 2003 ve 2004 yıllarında çek karnesi de kullandığını, müvekkili firmanın yetkilisinin kullanmış olduğu çeklerden aşağıda çek numarasını bildirdiği(ancak bildirmediği) çeklerin çok büyük kısmını boş olarak, bir kısmını da yetkilisi olduğu …. Ltd. Şti. namına tanzim ettiği bu çekleri kullanmadan ve boş olarak elinde bulundurduğu sırada yanlışlıkla kağıt imha makinesine atarak kullanılmaz duruma gelmesine neden olduğunu, … … Şubesi, daha önceden ödemeden men talebi ile bildirilen çeklerin 3. kişilerce ibraz edilebileceği ve bu çekler için banka mükellefiyetini ödemek zorunda kalabileceği gerekçesiyle müvekkilin kendi nezdinde bulunan 1.800,00 TL’sine bloke koyduğunu, davalının bloke koymuş olduğu 1.800,00 TL’nin tahsili için …. Sulh Hukuk Mah.’nin … E. sayılı dosyasından açmış oldukları davada mahkeme 01.11.2011 T.li kararı ile bloke konulan 1.800.000 TL. için davanın reddine karar verdiği ve bu kararın kesinleştiğini, mahkemenin red kararından sonra 31.01.2012 tarihinde 6273 sy. yasa yürürlüğe girmiştir. 6273 sy. yasanın 2. maddesi ile … sy. yasanın 3. maddesine “(9) Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona erer.” fıkrası eklendiğini, müvekkili yetkilisi yeni tarihlerde bankaya gidip 1.800,00 TL.’nin ödenmesini istediğinde davalıca ödemenin ancak çeklerin ibrazı halinde yapılacağı söylendiğini, oysa davalının ibrazını istediği çeklerin 2003 ve 2004 yıllarına ait çekler olduğunu,bu çeklerin üzerindeki baskı tarihlerinin de en geç bu yıllar olması mümkün olduğunu, bu çekler müvekkili yetlisince imha edilmiş olup davalıya da ibraz edilmediğini, … sy. yasanın 3. Maddesinin 9. fıkrasındaki 5 yıllık süre de dolduğunu,dolayısıyla davalının müvekkile ait 1. 800.00 TL. ‘yi bloke hesapta tutmasının yasal bir dayanağı olmadığını, bu nedenlerle fazlasını talep ve dava hakkı saklı tutmak kaydıyla davalı nezdinde bulunan 1.800,00 TL alacaklarının 19.02.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket hesabında çek yapraklarından kaynaklı bir bloke mevcut olmadığını,dava konusu hesapta bulunan bloke…. İcra Müdürlüğü’nün … nolu takip dosyasından kaynaklanan haciz blokesi olduğunu, 941 sayılı yasanın geçici 3. maddesinin 4. fıkrasında ; “Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, muhatap bankanın 3 üncü maddenin üçüncü fıkrasına göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu 30/6/2018 tarihinde sona erer.” denmekle eski çek defterlerine ilişkin olarak bankaların çek yaprak sorumluluğu ödeme yükümlülüğünün 30/06/2018 tarihine kadar süreceği belirtildiğini, işbu yasa kapsamında da sözkonusu süre dolmuş olmakla müvekkil bankanın sisteminde düzenleme yapılarak eski çek yapraklarına ilişkin olarak banka sorumluluk tutarı nedeniyle blokede tutulan tüm hesaplardaki blokeler kaldırıldığını yani davacının iddia ettiği gibi bir bloke halihazırda davacı şirket hesabında bulunmadığını, davacı yan müvekkili banka nezdindeki hesabında bulunan 1.800.00 TL.na bloke konduğunu ileri sürerek 1.800.00TL’nin 19.02.2010 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilini talep ettiği, yukarıda belirttiği üzere müvekkili bankaca 30/06/2018 tarihi itibariyle çek yaprak sorumluluğuna ilişkin sorumluluk sona erdiğinden buna dayalı olarak bulunan bloke kaldırılarak yasal mevzuata uygun hareket edildiğini, diğer yandan davacı hesabında 1.800.00TL bulunmadığını, halihazırda davacının müvekkili banka nezdinde bulunan … nolu hesabında 1.473.72 TL. bulunmakta ve sözkonusu tutar üzerinde bloke bulunmakla birlikte işbu bloke…. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının haczinden kaynaklandığını, söz konusu haczin fekkine ilişkin müvekkil bankaya ilgili icra müdürlüğünce bir yazı tebliğ edilmediği sürece de hesaptaki blokenin kaldırılması hukuken mümkün olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, 01/12/2020 tarihli ara karar ile tarafların iddia ve savunma hudutları doğrultusunda, dosya içeriği delil ve belgeler ile tarafların uyuşmazlık konusu dönem ticari defter ve kayıtları üzerinde taraf iddialarının yerindeliği, davacının alacağının varlığının ve miktarının tespiti amacıyla bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
30/01/2021 tarihli raporunda bilirkişi özetle; Davacı vekili 2003 ve 2004 yıllarında kullanmış olduğu çeklerle ilgili çek sorumluluk bedelinden dolayı müvekkilinin hesabına 1.800.00 TL’lik bloke konulduğunu iddia ettiğini, davalı banka vekili de cevabında … sayılı yasanın geçici 3.maddesinin 4 .fıkrasında ; “Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, muhatap bankanın 3 üncü maddenin üçüncü fıkrasına göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu 30/6/2018 tarihinde sona erer.” denmekle eski çek defterlerine ilişkin olarak bankaların çek yaprak sorumluluğu ödeme yükümlülüğünün 30/06/2018 tarihine kadar süreceğini İşbu yasa kapsamında da sözkonusu süre dolmuş olmakla müvekkili bankanın sisteminde düzenleme yapılarak eski çek yapraklarına ilişkin olarak banka sorumluluk tutarı nedeniyle blokede tutulan tüm hesaplardaki blokeler kaldırıldığını, Konuyla ilgili yargıtay kararı bulunduğu, “T.C.Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E: 2014/14800 K: 2015/1874 K.T.: 13.02.2015” “Dosya içeriği itibari ile; davaya konu çeklerin, taraflar arasındaki çek sözleşmesi kapsamında davacıya teslim edildiği, en son teslim olunan çek yaprağının 2000 yılı içerisinde davacıya verildiği çekişmesizdir. Bu hali ile mahkemece de benimsendiği üzere, davaya konu edilen çek yapraklarının uzun bir süreden bu yana ibraz edilmediği anlaşılmaktaysa da; davaya konu uyuşmazlığın çözümü yönünden olaya uygulanacak zamanaşımının belirlenmesi önem arzetmektedir. Bu kapsamda, 31.01.2012 gün ve 6273 sayılı Yasa ile Çek Kanunu’nun 3. maddesine eklenen son fıkrasında yer alan “Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona erer” hükmü ile geçici 3. maddesinin 4. fıkrasında yer alan “Bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, muhatap bankanın 3 üncü maddenin üçüncü fıkrasına göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu 30/6/2018 tarihinde sona erer.” hükmünün değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aradan uzun süre geçtiğinden bahisle çeklerin ibrazının mümkün olmadığı şeklindeki soyut gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.” denildiği, davalı banka cevabında … nolu hesabında 1.473.72 TL bulunmakta ve sözkonusu tutar üzerinde bloke bulunmakla birlikte işbu bloke….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının haczinden kaynaklandığını iddia ettiğini, dosya ekinde bulunan….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası incelendiğinde davalı banka tarafından İcra müdürlüğüne hitaben verilen cevabi yazıda icra müdürlüğü tarafından uygulanan haczin uygulandığını beyan ettiği görüldüğünü, davacının … nolu hesabında bulunan bblokenin 1.800.00 TL olmadığını hesapta bulunan blokenin 1.473.72 TL bulunduğunu işbu blokenin…. İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasının haczinden kaynaklandığı, söz konusu haczin fekkine ilişkin davalı bankaya ilgili icra müdürlüğünce bir yazı tebliğ edilmediği sürece de hesaptaki blokenin kaldırılmasının mümkün olamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığını beyan etmiştir.
Tüm dosya içeriği bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, davalı bankada haksız yere bloke uygulandığı iddia olunan 1800,00TL bedelli alacağın 19/02/2010 tahinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, blokenin….İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN … nolu takip dosyasındaki haciz bolkesinden kaynaklandığını, banka nezdinde bulunan … nolu hesabında 1.473.72 TL bulunmakta olduğunu haczin fekkine ilişkin müvekkil bankaya ilgili icra müdürlüğünce bir yazı tebliğ edilmediği ileri sürmüştür.
Haciz, menkullerde 6 ay, gayrimenkullerde bir yıl içinde satış talep edilmediği ve satış avansı yatırılmadığı durumlarda düşer.Celbedilen….İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN … sayılı İcra dosyasında takibin 12/07/2011 tarihi olduğu, davalı … Bankasının 27/12/2011 tarihli yazısında haciz şerhinin işlendiğinin bildirildiği, takip dosyasında 27/12/2011 tarihli haciz şerhinin işlenmesinnden sonra başkaca işlem yapılmadığı, haczin davanın açıldığı tarihe kadar İcra müdürlüğünca fekkedilmesi gerektiği, davalı banka açısından çek yaprakları yönünden ödemekle yükümlü bulunduğu tazminat bedelini dava tarihi itibariyle depo etme hakkı olmadığı, davacı tarafça …. Sulh Hukuk Mahkemesi … …K 19/02/2010 tarihli kararında karar tarihi itibariyle Mahkemiz dosyasında dava konusu edilen çek yaprakları yönünden riskin devam etmesi gerekçesi ile red kararı verildiği buna göre davacının alacağının 19/02/2010 tahinden itibaren tarafların tacir olması nedeniyle avans faiziyle birlikte davalı banka nezdinde bulunan 1.473.72 TL alacağını talep etmekte haklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
1.473,72 TL alacağın 19.02.2010 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 100,67 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik 64,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.473,72 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 326,28 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından dava açılırken yapılan toplam 77,00 TL ( 35,90 TL PH, 35,90 TL BH, 5,20 TL VH ) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 767,50 TL (650,00 TL BK, 117,50 TL Müzekkere ve tebliğler olmak üzere ) yargılama giderinin, davadaki kabul ve red oranına göre hesaplanan 628,38 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır