Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/593 E. 2019/134 K. 08.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/593 Esas
KARAR NO : 2019/134 Karar
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/07/2018
KARAR TARİHİ: 08/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin elektrik üretim-dağıtım alanın faaliyet gösterdiğini, davalıya ait…Hidro Elektrik Santrali’nin 29 ay süresince aylık 238.200,00 TL bedelle işletilmesi için taraflar arasında imzalanan sözleşme ile kiralandığını, müvekkilinin sözleşme gereği tüm edimlerini yerine getirdiğini, 8 ay süre ile herhangi bir sıkıntı olmadan santralin işletildiğini ancak davalı yanın tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiğini müvekkil şirkete bildirdiğini, davalı şirketin, önceki yöneticilerini yetki tecavüzü ile ihtam ederek kendisinden kaynaklı bu nedenden dolayı sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini müvekkiiline bildirdiğini, bu nedenle müvekkilinin kusurundan kaynaklanmayan feshin kabul edilemeyeceği, sözleşmenin ifasına devam edileceği yönünde ihtara cevap verildiğini, davalı tarafından cevap verilmediğini, aksine 01/04/2018 tarihi itibariyle dava konusu HES’i bizzat davalı şirketin işletmeye başlayacağının bildirildiğini, sözleşmenin ifa durumunun kalmadığını, haksız şekilde feshedilen sözleşme nedeniyle mahrum kalınan aylık 137.300,47 TL’nin, geriye kalan 21 aylık sözleşme süresi nazara alınarak hesaplanan 2.883.309,87 TL’nin şimdilik 30.000,00 TL’lik kısmının 01/04/2018 tarihi itibariyle işleyecek temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu sözleşmenin müvekkili şirketin temsil ve ilzamına ilişkin yetki esaslarına uygun olarak imzalanmadığını, sözleşme gereği davacının öncelikle uzlaşma girişiminde bulunması gerektiğini, bu nedenle davanın esasına girilmeksizin reddine kararı verilmesi gerektiğini, davacı ile geçersiz olarak 11 adet ayrı ayrı sözleşme imzalandığını, bu sözleşmelerin içerik olarak aynı olduğunu, bu nedenle tek bir sözleşme olarak kabul edilmesi gerektiğini, ilk davanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açıldığını, mahkememiz dosyasının bu dosya ile birleştirilmesi gerektiğini, dava değerinin belli olması nedeniyle harcın tamamlatılması gerektiğini, müvekkil şirketin Fon Kurulu’nun 22.09.2016 tarihli ve … sayılı ve 22.11.2016 tarihli ve 2016/338 sayılı kararlarıyla, Kayseri …Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasından verdiği 05.09.2016 tarihli ve 10.10.2016 tarihli ara kararlarla,Yönetimi Fona aktarılan ve Fonun da şirket Yönetimini, muhtelif dönemlerde yapmış olduğu kayyım atamaları ile gerçekleştirdiği şirketlerden olduğunu, bu nedenle, şirket Yönetim Kurulu üyesi olarak atanan kayyımlar, Fon tarafından atanmakta (Fon’un bağlı bulunduğu Başbakan Yardımcısı) ve bu kapsamdaki yetkileri kullanmakla yetkili ve sorumlu bulunduğunu, davanın genel değerlendirmesinin, bu esaslara göre yapılması yasal zorunluluk olduğunu, dava konusu sözleşmeyi imzalayan kişilerin yetkisinin bulunmadığını, davanın reddini, aksi halde davanın İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 04/02/2019 havale tarihli dilekçesi ile Davalı şirkete FETÖ terör soruşturması kapsamında kayyım ataması yapıldığını, 674 sayılı KHK kapsamında ve Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı(Ek 1- Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas Sayılı Dosyası Gerekçeli Kararı) gereğince kayyumluk görevi TMSF’ye devredildiğini, 675 sayılı KHK kapsamında değerlendirilmesi gereken tüzel kişiliklerden olup davacının 670 sayılı kararnamenin 5. maddesinde belirtilen usule uygun olarak ilgili idari makama başvurması gerekirken huzurdaki davayı açmış olması sebebiyle davada dava şartı sağlanmadığını, bu gerekçeyle davanın re’sen reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Bir Bütün Olarak Değerlendirildiğinde;
Davanın, davacı ile Karar Hükmünde Kararname kararı ile …’na devrolunan … arasında düzenlenen tesis işletim sözleşmesinin, sözleşmenin yetkisiz kişiler tarafından imzalandığı gerekçesi ile feshedilmesi neticesinde sözleşmeden doğan alacaklarının tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
…’nin 01/09/2016 tarihli 674 sayılı KHK ile …’na devrolunduğu, 670 sayılı KHK’nın 5. maddesi delaleti ile 675 sayılı KHK’nın 16. maddesi uyarınca “20/7/2016 tarihli ve … sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanalları ile bunların sahibi gerçek veya tüzel kişiler veya kapatılma ya da resen terkin üzerine Maliye Bakanlığı ile Vakıflar Genel Müdürlüğü aleyhine 17/8/2016 tarihi dahil bu tarihten sonra açılan davalar ile icra ve iflas takipleri hakkında 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesi gereğince dava veya takip şartının bulunmaması nedeniyle davanın reddine veya takibin düşmesine karar verilir” hükmü doğrultusunda davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 44,40 TL karar harcının, peşin alınan 512,33 TL harçtan mahsubu ile artan 467,93 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, dosya üzerinden yapılan inceleme üzerine, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …