Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/548 E. 2019/739 K. 13.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/855
KARAR NO: 2019/791

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ: 02/10/2017
KARAR TARİHİ: 26/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı …Şti. vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı şirket ile yaptıkları 31.08.2012 tarihli sözleşme kapsamında davalı şirkete araç takip cihazı takılması ve araç takip izleme merkezi ile irtibatlandırılması hizmetlerinin verilmesini sağladıklarını bunun için kesilen 04.09.2012 tarih ve … sayılı 22.800,00 TL bedelli fatura nedeniyle alacaklı olduklarını, alacaklarının ödenmemesi nedeniyle İstanbul … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, takibe davalı tarafın itiraz etmesi nedeniyle durduğunu, bu nedenle itirazın iptali davası açtıklarını belirtmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı … Şti. davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, İstanbul … İcra Dairesinin… sayılı dosyasını, sözleşmeyi, 04.09.2012 tarih ve 334595 sayılı 22.800,00 TL bedelli faturayı, ticari defterleri, tanık beyanlarını, yemin delilini, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı HMK m. 126’ya göre cevap dilekçesi sunmamış, HMK m. 139’a göre ön inceleme ve HMK m. 144’e göre tahkikat duruşmasına usulüne uygun şekilde çağrıldığı halde katılmamıştır.
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502 ve davamı maddelerine göre vekâlet ve iş görme sözleşmesinden kaynaklı alacak için başlatılmış icra takibine itiraz nedeniyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 67’ye göre itirazın iptali davasıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 502’ye göre; “Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir. Vekâlete ilişkin hükümler, niteliklerine uygun düştükleri ölçüde, bu Kanunda düzenlenmemiş olan işgörme sözleşmelerine de uygulanır.” Taraflar arasında yapılan sözleşmede davacının, davalıya ait araçlara araç takip cihazlarının takılması ve bu sistemlerin GSM alt yapısını kullanarak araç izleme merkezine irtibatlandırılması hizmetini vermeyi üstlendiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme vekâlet almaksızın iş görme sözleşmesi niteliğinde olup bu nedenle 6098 sayılı TBK m. 502 ve devamı maddeleri hükümlerine bağlıdır. Aynı maddeye göre “Sözleşme veya teamül varsa vekil, ücrete hak kazanır.” Taraflar arasında yapılan sözleşmenin 7’inci maddesinde davacının yapacağı işlerin karşılığı olarak ne kadar ücrete hak kazanacağı açıkça belirlenmiştir. Buna göre davacı taraf verdiği hizmet karşılığında kestiği faturanın bedelini davalı taraftan isteme hakkına sahiptir.
Davalı taraf, davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiş olup ancak davanın inkârına yönelik delil sunma hakkına sahiptir. Ancak davalı taraf yargılama bitinceye kadar davanın inkârına yönelik olarak da delil sunmamıştır.
Davacının alacaklı olup olmadığının ve davalının yapmış olduğu ödeme varsa miktarının tespiti için 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve 6100 sayılı HMK m. 222’ye göre tarafların ticari defterlerini mahkememize sunması istenilmiştir. Davacı taraf ticari defterlerini mahkememize sunmuş, davalı taraf ise ticari defterlerini mahkememize sunmamıştır.
Hazırlanan 05.08.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacı tarafın sadece 2012 yılı ticari defterlerini sunduğu, bunlardan da sadece yevmiye defterini sunduğu, kebir ve envanter defterlerini sunmadığı, 2013, 2014 ve 2015 yıllarına ait defterlerini sunmadığı için bu yıllara ilişkin inceleme yapılamadığı, 2012 yılı yevmiye defterinde davaya konu 04.09.2012 tarih ve 334595 sayılı 22.800,00 TL bedelli faturanın kayıtlı olduğu, bu deftere göre davacının 1.500,00 TL alacaklı gözüktüğü, sonraki yıllara ilişkin defterlerin sunulmamış olması nedeniyle takip tarihi olan 2015 yılına göre alacak miktarının tespit edilemediği tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK m. 222/II’ye göre; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” Davacı taraf kendi ticari defterlerine delil olarak dayandığı halde ve mahkememizce ticari defterlerini mahkememize sunması usulüne uygun şekilde istenildiği halde sadece 2012 yılı defterlerini sunmuş, diğer yıllara ilişkin defterleri ise sunmamıştır. Davacının 2012 yılı kendi ticari defterlerine göre alacaklı olduğu miktar ise 1.500,00 TL olup alacağın tamamını kanıtlayacak başkaca bir yazılı delil de dosyaya sunmuş değildir. Bu nedenle davanın kısmen kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Davalının davaya konu sözleşme uyarınca davacı taraftan aldığı hizmetin karşılığı olarak kesilen faturanın davacı defterlerinde kaydının olacağını bilecek durumda olması nedeniyle icra takibine yaptığı itiraz iyiniyetli kabul edilmeyerek icra inkâr tazminatına hükmedilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu… İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasına, davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 1.500,00-TL üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan 1.500,00-TL üzerinden %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 102,47-TL nispi karar harcının peşin alınan 365,69-TL harçtan mahsubu ile artan 263,23-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 772,30-TL ( 650,00-TL BK ücreti, 122,30-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 54,10-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 401,69-TL ( 31,40-TL BH, 365,69-TL PH, 4,60-TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.500,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır