Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/497 E. 2018/846 K. 18.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/497 Esas
KARAR NO : 2018/846
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2014
KARAR TARİHİ : 18/07/2018
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/04/2014
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle, müvekili ile davalı şirket arasında düzenlenen 1.1.2012 tarihli sözleşme uyarınca davalı şirketin işlettiği hastanenin ihtiyacı olan kan bileşenlerini müvekkili tarafından karşılandığını, sözleşmeye göre hizmete karşılık fatura edilen bedelin 45 gün içerisinde davalı şirket tarafından müvekkilin hesabına yatırılıcağını, müvekkilinin 30.04.2013 tarihli 5.937,20 TL’lik faturasının bu süre içinde ödenmemesi nedeniyle İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
2-Mahkememiz dosyası ile birleşen, Mahkememizin … sayılı dosyasında davacı vekili, aynı sözleşmeden dolayı 31.07.2013 tarihli 1.211,60 TL fatura ile, 31.08.2013 tarihli 1.677,60 TL tutarındaki faturanın tahsili amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
3-Mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul …Asliye Ticaret Mahkememizin …(birleşmeyle İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin …) sayılı dosyasında davacı vekili, aynı sözleşmeden dolayı 30.04.2013 tarihli 5.937,20 TL fatura nedeniyle İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi dava ve talep edilmiştir.
4-Davalı vekili asıl ve birleşen davalarda cevap dilekçesi ile, sözleşmeye göre alacağın muaccel olmadığını, bu nedenle muaccel olmayan alacak için takip yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
5-Asıl ve birleşen davalar İ.İ.K.nun 67.maddesine dayalı olup davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. İstanbul …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davacı tarafın 5.937,20 TL asıl alacak 152,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.089,45 TL alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek % 9 faiz yürütülmek suretiyle tahsili istemi ile ilamsız takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu; İstanbul …İcra Müdürlüğünün …sayılı takip dosyasında davacı tarafın 2.889,20 TL asıl alacak 76,22 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.965,42 TL alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek % 9 faiz yürütülmek suretiyle tahsili istemi ile ilamsız takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalının her iki takip dosyasında borca itirazı sonucu icra takibinin İ.İ.K.nun 66.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre bu itirazın iptali davasının İ.İ.K.nun 67.maddesinde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
6-Tarafların gösterdiği deliller toplanmış, iddia ve savunma hudutları doğrultusunda, dosya içeriği delil ve belgeler ile tarafların uyuşmazlık konusu dönem ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilmiş, davalı yanca usulüne uygun ihtara rağmen inceleme günü defter ibraz edilmemiş, davacı yanın defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu hazırlanan 17.11.2014 tarihli raporda bilirkişi; davacının defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda 31.07.2013 tarihli 5.937,20 TL, 22.11.2013 tarihli 1.677,60 TL, 20.10.2013 tarihli 1.211,60 TL bedelli üç faturadan dolayı toplam 8.826,40 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir.
7-Mahkememizce, 16/03/2015 tarihli ilamı ile; Asıl davanın kısmen kabulü ile, İstanbul 5.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında davalının itirazının 5.937,20TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacağın %20’si 2.968,60TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline; birleşen 2014/83 sayılı dosyada davanın kısmen kabulü ile, davalının İstanbul ….İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasına itirazının 2.889,20TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen alacağın %20’si 577,84TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline; birleşen … sayılı dosyada dava asıl dava ile mükerrer olduğundan aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararının, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine,Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas,…Karar sayılı, 14/02/2018 tarihli ilamı ile ” Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyize gelen davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kuralların ışığında, takip konusu davacının davalıdan talep ettiği bedel belirli olduğundan likit ve muayyen nitelikte olduğunun kabulü ile icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, asıl davada, davacının bu istemi hakkında isabetli olarak kabul kararı verilmiş ancak hesapta hata yapılmıştır. Asıl davada, icra takibine konu asıl alacak miktarı 5.937,20TL olduğuna ve bu bedelin %20’si 1.187,44TL olduğuna göre, 2.968,60TL icra inkar tazminatına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Derdestlik hususu 6100 sayılı HMK’nın 114/1-ı maddesinde dava şartı olarak düzenlenmiş olup aynı davanın daha önce de açılmış ve halen görülmekte olmaması gerektiği belirtilmiş ve aynı yasanın 115. maddesi gereğince mahkemece dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılacağı hükme bağlanmıştır. Mahkemece, birleşen 2014/1158 sayılı dosyanın asıl dava ile aynı olduğu, daha sonra ve mükerrer açıldığı tespit edilmiştir. O halde, anılan birleşen dosyanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usuldün reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı şekilde, asıl dava ile mükerrer olduğundan aynı konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçeleri ile bozulmasına karar verilmiştir.
8-Mahkememizce bozma ilamına uyularak dosya Mahkememiz esasının yukarıdaki sırasına kayıt edilmiştir.
9-Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu davacının davalı …’dan aralarında ticari ilişkiden kaynaklı fatura alacağına dair yaptığı birleşen dosyalara ve asıl dosyalara yönelik yapılan icra takiplerine itirazın iptali talebidir.
Mahkememizce verilen karar Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … ve … Esas sayılı kararıyla bozulmuş ve Mahkememizce bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Dosya üzerinde faturalar ve belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
Asıl dava yönünden davacının taraflar arasındaki 01/01/2012 tarihli sözleşme uyarınca davacının 21/07/2013 tarihli sözleşme uyarınca 5.937,20TL alacağı olduğu, diğer alacak talepleri ve dayanak fatura ve icra takiplerinin mükerrer olduğu anlaşılmakla asıl dava yönünden davanın 5.937,20TL üzerinden kısmen kabulüne itirazın iptaline asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğudan asıl alacağın %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Birleşen 2014/83 Esas sayılı dosya bozma kapsamı dışında kaldığı ve bu karar kesinleştiğiden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Birleşen 2014/1158E sayılı dosya asıl dava ile aynı alacağa ilişkin olduğundn Mahkememizce resen gözetilerek HMK 115/114-/1-I gereğince dava şartı yokluğundan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın Kısmen Kabul Kısmen reddi ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 5.937,20TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki aynı koşullarla devamına,
2-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan davacı lehine %20 orarına tekabül eden 1.187,44TL icra inkar tazimatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Birleşen 2014/83 Esas sayılı dosya bozma kapsamı dışında kaldığından bu konuda yeniden karar tesisisine yer olmadığına,
4-Birleşen 2014/1158 Esas sayılı dosya asıl dava ile aynı nitelikte olduğundan mahkememizce resen gözetilerek HMK 115-114/1 – I gereğince dava şartı eksikliğinden dolayı davanı reddine,
5-Asıl davada; Alınması gereken 405,57 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Asıl davada; Davacının yaptığı bilirkişi ücreti 500,00 TL, tebligat gideri 290,00 TL toplam 790,00 TL nin red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 770,25 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Asıl dava; Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Asıl davada; Davalının yaptığı 71 TL nin red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 1,78 TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Asıl davada; Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 152,25 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Birleşen 2014/1158 Esasa sayılı dosyada; Davacı harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-Birleşen 2014/1158 Esasa sayılı dosyada; Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 2.180,00 TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Yatırılan avanstan bakiye kalan kısmın kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Başkan …