Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/495 E. 2019/233 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/495 Esas
KARAR NO : 2019/233
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 21/09/2010
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … A.Ş/de 29.04.2009- 29.04.2010 vadeli … nolu işyerim paket poliçesi ile sigortalı olan … Şti.’ ne ait işyerinde 14.11.2009 tarihinde … marka tüpten sızan gazın patlaması sonucu 333.725 TL hasar tespit edildiğini, müvekkilinin bu hasarın 274.650 TL’nı sigortalı işyerine. 59.075 TL’nı bina sahibine ödediğini, ödenen tazminat sebebiyle TTK. 1301 maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef olan müvekkili şirketin aynı şartlar dahilinde, tüm ilgili mevzuatın bahşetmiş olduğu bu hakkını muhataplara karşı kullanmakta olduğunu, meydana gelen patlamanın işyerinde bulunan … tüpten sızan gazın ortamda birikmesi ile olduğunu, davalı … firmasının hem zorunlu hem de İhtiyari Tüpgaz Sorumluluk Poliçeleri sebebiyle sigortacı olan… A.Ş.’nin zarardan sorumlu olduğunu beyanla, fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalması kaydıyla, şimdilik 30.000 TL tazminatın 31.03.2010 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin replik dilekçesinin 9 numaralı paragrafında. … marka tüpün belirttiğimiz bayilerden alınmasına mecbur olunmadığı belirttiğini, bu durumun hayatın normal akışına uygun olmağını, L.PG Piyasası Kanununa göre piyasada faaliyet gösteren LPG Dağıtım Şirketleri kendi markalarını taşıyan tüplerle faaliyet göstermek zorunda ve bayilerde sadece bayisi oldukları firmanın tüpleri ile hizmet vermek zorunda olduklarını. Eğer davacının sigortalısı … markalı bir tüpe sahip ise bu tüpün dolum hizmetini bölgesindeki … bayilerinden almak durumunda olduğunu, davacının da ikrar ettiği gibi davacının sigortalısı bölgedeki … bayilerinden böyle bir hizmet almadığını, burada akla gelen tek ihtimal var olduğunu, ya davacının sigortalısı bir … markalı tüpe sahip değildir veya piyasada özellikle Anadolu’da rastlandığı üzere yasal olmayan yollardan … markalı tüpü başka kaynaklardan elde etmiş ve yine yasal olmayan bir şekilde bu tüpe başka kaynaklardan dolum yaptırmış olabileceğini, piyasada bazı LPG Dağıtım Şirketleri … gibi piyasanın önde gelen şirketlerinin tüplerini kanuna aykırı olarak elde etmekle ve yine kanuna aykırı olarak dolum yapmakta olduklarını, dolayısıyla olaydaki tüp eğer … tüpü ise davacının sigortalısı bu tüpü … ile bağlantısı olmayan yerlerden elde etmiş ve yine kanuna aykırı olarak doldurtmuş olabileceğini, bu durumda da …’m sorumlu tutulması söz konusu olamayacağını, öncelikle tüpün bulunmasının zaruret olduğunu, öncelikle tüpün … tüpü olup olmadığı netleşmeli, ardından da bu tüpte bir hata olup olmadığı ve dolumun nereden yapıldığının saptanması gerektiğini, davacı tarafından sunulan delillere göre; olayın …’ın hata veya kusurundan kaynaklandığını gösterir hiçbir bulgu olmadığını, aksine davacının açıklamalarına göre olayın … ile bir bağlantısının olmadığı açıkça anlaşıldığını, ayrıca dosyadaki eksper değerlendirmesine göre patlamanın tüpten değil cihaz bağlantısını sağlayan boru bağlantılarından çıktığını, dağıtıcı sıfatıyla müvekkilin sorumluluğunun, BK m.58 uyarınca imalatçının sorumluluğuna girdiğini, imalatçının ise kusurunun varlığı halinde sorumlu olduğunu, davacının müvekkilinin kusurlu olduğunu iddia ediyorsa bu iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğunu, Müvekkili …’ın Türkiye’nin önde gelen ve en eski LPG dağıtım Şirketi olduğunu, … tesislerinde dolumu yapılan tüplerin gerek dolum öncesi gerek dolum sonrası testlerden geçtiğini, dolayısıyla …ın gerek yasal düzenlemelerin gerekse teknik koşulların gerektirdiği tüp yükümlülüklerini eksiksiz yerine getiren bir firma olduğunu beyanla, LPG tüpünün … markalı olmaması ve olması halinde dahi … A.Ş’nin kusursuz olması sebebiyle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; diğer davalı … A.Ş.’nin … adresindeki mutad faaliyetleri esnasında, faaliyet konusu maddelerin infilakı ve yangın çıkarması neticesinde doğrudan neden olacağı olaylar sonucu, sigortalının kusuru olsun olmasın üçüncü kişilere verilecek zararlar … nolu 01.01.2009- 01.01.2010 vadeli tüpgaz zorunlu sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu ve kaza başına azami poliçe teminatlarının 30.000 TL ile sınırlı olduğunu, dava konusu patlama olayının meydana gelmesine … A.Ş.’nin neden olduğunun davacı tarafından ispatlanmasının gerektiğini, davacı tarafın kendi sigortalısına 333.725 TL ödediğini, müvekkilinden talep edilen tutarın fahiş olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile faizin başlangıç tarihine ve türüne itiraz ettiklerini beyanla, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, ihtilafın teknik hususlara, tüpgaz patlama hasarına ve sigortacılığa ilişkin olması nedeni ile bilirkişi heyeti atanmış ve alınan raporda şu tespitlere yer verildiği görülmüştür. “Dosyada bulunan ve … Şti. tarafından düzenlenen 15.02.2009 tarihli yangın (infilak ve alevli yangın) ekspertiz raporunun incelenmesinden, patlama ve yangın olayının meydana geldiği işyerinin tek katlı, betonarme karkas yapılı, ayrık nizamlı olduğu, tapusunun susuztarla ve bina tapusu olduğu, hasar gören makinelerin ikinci el olarak alındıkları, hasarlı emtia üretiminde kullanılan hammadde alış faturalarına göre hasarlı emtianın sigortalıya ait olduğu kanaatine varıldığı, adreste yapılan incelemede, sigortalı tesiste plastik pet şişe. plastik bidon, torba ve branda üretimi yapıldığı, orta ölçekli bir üretim işletmesi olduğu, yıllık cirosu hakkında bilgi edinilemediği. girişe göre sol arkada kolon yanında valf yeri boş olan yanmış 12 Kg”lık ev tüpünün olduğu görülerek fotoğraflarının çekildiği, olay yeri krokisi çizildiği, müştekinin ifadesinde işyerine 23:00 sıralarında geldiğinde işyeri ışıklarını açmak için elektrik düğmesine bastığında büyük bir patlama olduğunu ve kendisiyle oğlunun yangın içinde kaldıklarını, herhangi bir gaz kokusu duymadığını söylediği, fabrika içinde 5 adet plastik şişirme makinesi ile plastik üretiminde kullanılan hammaddelerin bulunduğunun tespit edildiği, elektrikle çalışan makinelerin patlamaya neden olamayacağı kanaatine varıldığı, riziko mahallinde yapılan incelemeler sonucu, söz konusu olayın bir gaz sıkışması hadisesi olduğu, elektrik düğmesine basılması veya kapının açılması ile yaşanan elektriklenme ile de infilak hadisesinin yaşandığı kanaatine varıldığı, ekli bilirkişi raporunda da olayın LPG gazının sıkışarak infilak etmesi ve akabinde alevli yangın çıkması sonucu meydana geldiği kanaatine ulaşıldığı belirtilmiştir. Midyat Asliye Hukuk Mahkemesinin…-D.İş sayılı dosyasına sunulan 04.01.2010 tarihli bilirkişi raporunda, keşif mahallinde yapılan incelemede, çöken kısımdan hala yoğun bir gaz kokusunun geldiğinin tespit edildiği, fabrikanın yan duvarlarının yaklaşık 50 metre ileriye fırladığı, duvarlarının bütün yönlere doğru fırladığı, fabrika içindeki bazı makinelerin LPG yakıtı kullandığının tespit edildiği. LPG tankından borular vasıtasıyla makinelere getirilen LPG’nin flaşlarla birbirine bağlandığının tespit edildiği, foto 2 ile bu hususun fotoğraflandığı. bazı boruların ısıtılması için elektrik kullanıldığının tespit edildiği, yapılan gözlemler sonucunda flaşlardan sızan gazın patlamasından meydana geldiğinin tespit edildiği belirtilmiştir. Polis memurları tarafından düzenlenen 14.11.2009 tarihli raporda girişe göre sol arkada kolonun yanında valf yeri boş olan 12 kg’lık ev tüpünün olduğunun görülerek iş yeri içerisinde girişe göre sağda bulunan ana elektrik panosu üzerinden bir adet yangın artığının alındığı, olay yeri krokisi çizildiği belirtilmiştir. Sigortalı işyeri sahibi …, … A.Ş.”ye hitaben yazdığı tarihsiz beyanında, işyerinde 12 kg’lık LPG dışında başka bir LPG tankı diye bir tankın olmadığını, su tankı olduğunu, patlamanın bahse konu gaz sızıntısının 12 kg’lık tüpten olduğunu ifade etmiştir. Dosyada bulunan ve olay yerini gösteren siyah beyaz fotoğrafların incelenmesinden, 12 kg’lık tüpün halk arasında şişman tüp olarak adlandırılan tüp türünde olduğu, tüpün sağlam olduğu, şişmemiş, yarılmamış ve patlamamış durumda olduğu, boyasının sağlam olduğu, bu nedenle ısıdan fazla etkilenmediği anlaşılmaktadır. Yine yukarıda belirtilen 14.11.2009 tarihli raporda da belirtildiği üzere, tüpün üzerinde bir valf olmadığı ve bir yakıcı cihaza bağlı olmadığı anlaşılmaktadır. Üzerinde valf olmayan ve bir yakıcı cihaza bağlı olmayan LPG tüpünden gaz çıkışı olması için bu tüpün contasının bozuk olması ve kaçak dolum yapılmış ve bu dolum sonrasında gerekli sızdırmazlık testlerinin yapılmamış olması gerekir. Zira kontrollü bir ortamda dolum yapılan tüplerde, dolum işleminden sonra sızdırmazlık testi yapılmakta ve sızdırma halinde tüplere müdahale edilerek arızası giderilmektedir. Dosyada bulunan ve davalı … Bayii Yavuzlar Ticaret Şeyhmus Yavuz tarafından dosyaya sunulan 20.05.2010 tarihli yazıda, davacı şirketin sigortalısı Midyat Demir Plastik Kimya Şti.ne herhangi bir şekilde 2 veya 12 kg’lık LPG tüpü satışının yapılmadığı, sigortalının anılan bayiinin müşterisi olmadığı belirtilmektedir. Yine Leventoğlu Ticaret … Bayii Zübeyir Baş tarafından davalı şirkete hitaben yazılan 20.05.2010 tarihli yazıda, davacı şirketin sigortalısı işyerine 12 veya kg’lık LPG tüpü satışı yapılmadığı belirtilmiştir. Buradan, anılan tüpün davacı şirkete sigortalı işyerine yasal bir satış ağından ulaşmış bir tüp olmadığı, dolayısıyla davalı … A.Ş. tarafından dolumu ve sızdırmazlık kontrolü yapılmış, davacının sigortalısına teslim edilmiş bir tüp olmadığı anlaşılmaktadır. Dosyada bulunan 04.01.2010 tarihli bilirkişi raporunda, bir LPG tankından ve bu tanktan fabrika içine dağılan flaşlı bir boru tesisatından bahsedilmekte, yangında bu tesisatın flaş bağlantılarından sızan gazın patlamaya ve yangına neden olduğa belirtilmektedir. Yukarıda belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesinden, olayın meydana geldiği fabrikada bulunan 12 kg’lık LPG tüpünün kaçak yaparak yangına neden olduğu, tüpün davalı … A.Ş. tarafından dolumu yapılarak davacının sigortalısına teslim edilmiş bir tüp olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla dava konusu olayda davalı … A.Ş.”ye atfı kabil bir kusur oranı mevcut değildir. Sonuç olarak da, olay yerinde kullanılan tüpün … bayiinden alındığına ilişkin herhangi bir fatura, fiş ve başka herhangi bir belgenin dosyada yer almadığı, kaçak tüp olup olmadığının tespitinin alınan tüpün fatura fiş ve diğer ispat edici belgelerle (seri no. imal tarihi) ispat edilmesi gerekmektedir. Her tazminat davasında olduğu gibi; davacı sigortacının açtığı rücu davasında da, davalının kusurunu ve zararı ispat etmek, davacı sigortacıya düşer. Ayrıca, sigortacı kusurla beraber zarara uğradığını ve zararın miktarını da ispat etmek durumundadır. Olayın meydana geldiği fabrikada bulunan 12 Kg’lık LPG tüpünün kaçak yaparak yangına neden olduğu, tüpün davalı … A.Ş. tarafından dolumu yapılarak davacının sigortalısına teslim edilmiş bir tüp olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla dava konusu olayda davalı … A.Ş. Ye atfı kabil bir kusur oranı mevcut değildir.” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Tarafların kök bilirkişi raporuna beyanları ve itirazlarını karşılamak üzere ilk heyetteki sadece Sigorta uzmanı bilirkişide değişikliğe gidilerek önceki heyetten alınan ek bilirkişi raporunda özetle şu görüşlere yer verilmiştir. “Davacıya sigortalı olan iş yerinde tüp gaz olduğu ve bu tüp gazın gaz kaçırması sonucunda infilakın meydana geldiği tespit edilmiştir. Dosya içersinde bulunan fotoğraflardan da bu tüpün … markalı 12 kg.Iık olduğu görülmektedir. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca 23 Aralık 2000 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan sıvılaştırılmış petrol gazları (LPG) dağıtım şirketleri ile yetkili bayilerin ve tüketicilerin uymaları gereken usul ve esaslara ilişkin tebliğin 14.maddesine göre; bayiler satış yaptıkları LPG tüplerini müşterisinin bildirdiği ev ve işyerine taşımak ve yetkili personeli vasıtasıyla cihazları bağlamak,sızdırmazlık kontrolü yapmak, tüplerin kullanılması konusunda tüketicilere gerekli bilgi ile tanıtma ve kullanma kılavuzunu vermek zorundadırlar. Borçlar Kanununun 55, 58 ve 100.maddeleri, sorumluluğun kaynaklandığı kişi ya da şey üzerinde bir denetim ya da gözetim ödevi yüklemiştir. Sebep sorumluluğunun ikinci bir türü olan tehlike sorumluluğunda ise, sorumluluk koşulları, sorumlu aleyhine ağırlaştırılmıştır. İşletme veya faaliyet ya da nesneye özgün tipik tehlikenin gerçekleşmesiyle sorumluluk doğar. Davacıya sigortalı iş yerinde … markalı bir tüp bulunmaktadır. Davalı … bayisinin Davacıya sigortalı olan iş yerine giderek Bakanlık Tebliği gereğince tüpü taktıktan sonra sızdırmazlık kontrolü yapmış olduğuna ilişkin belge bulunmamaktadır. Buna göre tüp gaz bayisinin tüketiciye tüpü takmadan ve kontrolünü yapmadan vermiş olduğu anlaşılmaktadır. Başkalarının, diğer anlatımla bayi dışındaki yetkisiz kişilerin tüpü takma olanağına kavuşması, tüp gaz bayisinin özen borcunu yerine getirmemesinden kaynaklanmaktadır. Buna neden olan bayiler üzerinde …’ın denetim ve kontrol görevini yerine getirmemesi, BK’ nun 100. maddesine dayalı sorumluluğunu gerektirmektedir. Bakanlık tebliğlerinde, tüp takma kusurunun bayilerle sınırlandırılması, bu davalı ile bayileri arasındaki iç ilişkiye ilişkin bir düzenleme olup, zarar gören üçüncü kişileri bağlayıcı ve etkileyici bir düzenleme değildir. … bayisinin, tüpü kendisinin takmaması, bunu müşteriye bırakması sonucu meydana gelen zarar bu davalının sözleşmelisi olan bayiinin kusurunu yeterince ortaya koymaktadır. Mevcut fotoğrafta LPG tüpünün üzerinde ” … ” yazısı bulunmakta olup bu tüpün başka bir yerde doldurulmuş olması veya buna kaçak dolum yapılmış olması halinde dahi Davalı tüp gaz üreticisi tehlike sorumluluğu gereğince tüpünün yetkisiz kimselerce doldurulmasını önlemek amacıyla teknik tedbir alması gerekmektedir. Bu hususa örnek olaylardan biri içki şişeleridir.İçki firmaları şişelerine kaçak dolumu önlemek amacıyla yeni bir kapak sistemi geliştirmişlerdir. Bunun yanı sıra tüpün süresini doldurmuş olması veya eskimeye bağlı olarakta gaz kaçırması mümkündür. Belli bir depozito ile kullanıcıya bırakılan tüpün belirli zamanlarda kontrolü ve bakımından da tüp gaz imalatçısı Davalı … A.Ş, sorumludur. Olağan sebep sorumluluğu hallerini düzenleyen BK.nun 55, 56, 58 ve MK.nun 320 ve 656. maddeleri sorumlu kişiye, sorumluluğunun kaynaklandığı kişi veya şey üzerinde bir denetim ya da gözetim ödevi yüklemiştir. Sebep sorumluluğunun ikinci bir türü olan tehlike sorumluluğunda sorumluluk koşulları, sorumlu aleyhine ağırlaştırılmıştır. Tüpün mülkiyeti aynı zamanda imalatçısı olan … A.Ş. nde olduğundan BK.nun 58. maddesinden hareketle dava konusu olaydaki sorumluluğu özen eksikliğine bağlanmalıdır. Bu duruma göre davalı imalatçı … A.Ş.nin BK.nun 41 ve izleyen maddeleri uyarınca sorumlu olduğu tespit edilmiştir. Davalı…’nın sorumluluğu bakımından da, davalı sigorta şirketi, … A.Ş.ni faaliyet konusu maddelerin infilakı ve yangın çıkarması sonucunda doğrudan neden olacağı olaylar sonucunda üçüncü kişilere verilecek zararlara karşı olay tarihini kapsayacak şekilde 01.01.2009 – 01.01.2010 tarihleri arası için tüpgaz zorunlu sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalamıştır. Zararın LPG tüpünün takılması sırasında servis hatasından, kullanıcının kullanma hatasından, tüpün imalat hatasından, dolum hatasından, hortum, kelepçe, dedantör cihaz, musluk hatalarından meydana gelmesi durumu değiştirmez. Patlamanın meydana gelmiş bulunduğu tarihteki sigorta poliçe teminatı maddi zararlarda 30.000 TL sidir. Davacı Sigorta Şirketince de 31.03.2010 tarihinde T.Halk Bankası Midyat Şubesi aracılığı ile Midyat Demirsan Plastik Kimya San.Tic. Ltd.Şti. ne binada kiracı olması nedeniyle bina hasarı 59.075.- TL tenzil edilerek 274.650.- TL ödenmiştir. Netice olarak, davacı şirkete sigortalı olan iş yerinde 14.11.2009 tarihinde tüpten sızan gazın patlaması sonucunda meydana gelmiş bulunan hasar davacının düzenlemiş olduğu sigorta poliçesi teminatındadır. Davalılardan LPG tüpü üreticisi … A.Ş. nin meydana gelmiş bulunan olaydan sorumluluğu bulunmaktadır. Davalılardan… A.Ş., 30.000 TLlık poliçe teminatını 31.03.2010 tarihinden itibaren ödemekle yükümlüdür.” şeklindeki görüşü bildirmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı sigorta şirketinin, sigortalısının işyerinde … marka tüpün patlamasından dolayı ödediği hasar tutarı nedeni ile TTK m. 1301 uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğundan, tüpgaz üreticisi … ve … şirketinin tüpgaz sorumluluk sigortacısı… Şt. aleyhine açtığı rücu davasından ibarettir.
Davalılar, tüpün … marka tüp olmadığını, … marka tüp olsa bile güneydoğu bölgesinde başka firmaların tercih edilen …, Aygaz gibi tüpleri doldurduklarını, bu nedenle mesul tutulamayacaklarını, ayrıca yangının tüpgazdan değil imalat için kurulan tesisattan kaynaklanmış olduğunu, illiyet bağının olmadığını, sorumlu tutulamayacaklarını ileri sürmektedirler. Hasar, 14.11.2009 tarihinde, Midyat’ta plastik işleme tesisinde meydana gelmiş ve işyerine giren Şemsettin ve Muhsin Demir’in elektrik düğmesine basmaları ile işyerinde sıkışan gazın elektrikle tetiklenerek alev alması neticesinde infilak meydana geldiği ve şahısların yaralandığı ve işyerinde hasar meydana geldiği anlaşılmıştır. Davacı şirket tarafından 16.11.2009 tarihinde talep edilen ve mahallinde 17.11.2009 tarihinde İşyerinde yapılan ekspertiz raporuna dayanak tesbitte gaz sızıntısına neden olabilecek 12 kg.lık bir adet tüpgaz bulunduğu tespit edilmiştir. Alesta Sigorta Ekspertiz Şti tarafından verilen raporda, işyerinde imalatta enjeksiyon makinelerinin kafalarını ısıtmak için kullanılan tüpün … marka olduğunun tespit edildiği ve hasara konu tüpün olay yerinden alındığı ve emniyetli bir yerde muhafaza edildiği ve hasara neden olduğu düşünülen tüpe ilişkin rücu hakkının araştırılması için bilirkişi tespiti yapılmasının uygun olacağı kanaati eksper … tarafından imzalanan 19.11.2009 tarihli raporda belirtilmiştir. Davacı …’nın Midyat Asliye Hukuk Mahkemesi’nden … D.İş sayısı ile talepte bulunarak delil tespiti istediği ve mahallinde keşif neticesi alınan bilirkişi heyeti raporunda, fabrikadaki bazı makinelerin LPG yakıtı kullandığı, LPG tankından borular vasıtasıyla makinelere getirilen LPGnin flaşlarla birbirine bağlandığı, bazı boruların ısıtılması için elektrik kullanıldığı tespit edilmiş, neticede sonuç bölümünde fabrikadaki yangın ve patlamanın, fabrika içine sızmış olan kaçak gazın birikmesi ve elektrik şalterinin açılması ile kıvılcım çıkardığı ve gazın alev alarak patlamaya sebebiyet verdiği ve plastiklerin de yanmasıyla alevlerin büyüdüğü ve hasar oluştuğu görüşü bildirilmiştir. Polis tarafından olay yerinde yapılan çalışmada diğer bulgularla birlikte 12 kglık ev tüpünün de bulunduğu 14.11.2009 tarihli tutanakta yazılıdır. Sigortalı …’in de … şirketine el yazısı ile yazıp gönderdiği ve sureti dosyada bulunan yazıda işyerinde makineleri ilk başta ısıtmakta kullandığı bir adet 12kglık bir tüp bulunduğunu bildirdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacı sigorta şirketinin talebi üzerine yapılan ekspertiz incelemesi neticesi verilen raporda olay yerinden alınarak rücu incelemesi için bilirkişi incelemesine tabi tutulması önerilen … marka 12 kglık tüpün akibeti ile ilgili olarak, hasar ödemesi için ekspertiz raporunu talep eden davacı sigorta şirketinin basiretli bir tacir gibi davranarak (tüpragazla ilgili) bu delil üzerinde inceleme yapılmasını temin etmesi ve sonradan Midyat Asliye Hukuk Mahkemesinden talep ettiği delil tespitinde ise bu delilin de üzerinde inceleme yapılmasını temin için ve bu hususta hasarını tazmin ettiği sigortalısı ve eksperle istişare içinde olarak delil olabileceğinden muhafaza için inisiyatif alması gerekmekte iken, yerine getirilmemesi davacının iddialarını dayandırdığı tüpün üzerinde bu nedenle inceleme yapılamaması nedeni ile davacının sözü geçen tüpün … marka olduğuna ilişkin iddiasını ispatlayamadığı, ayrıca tüpün bölgede yetkili … bayilerinden satın alındığına ve yetkili bayilerden dolum yapıldığına ilişkin fatura fiş benzeri belgelerin dosyaya sunulmadığı ve davacının bu yönden de iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmıştır. Diğer yandan, tüpgazın, orijinal bağlantı boruları ile geleneksel kullanımı dışında, plastik üretim işyerinde makinelerin kafalarının ısıtılması için kullanıldığı ve bunun için özel amaca yönelik tertibat yapıldığı hususunda davacının Midyat Asliye Hukuk Mahkemesinde yaptırdığı bilirkişi incelemesi sonucunda mahallinde keşif neticesi alınan bilirkişi heyeti raporunda, fabrikadaki bazı makinelerin LPG yakıtı kullandığı, LPG tankından borular vasıtasıyla makinelere getirilen LPGnin flaşlarla birbirine bağlandığı, bazı boruların ısıtılması için elektrik kullanıldığı tespit edilmiş ve buna nazaran da, LPG sızıntısı bakımından tüpgazın kendisi dışında LPGyi makinelere götüren boruların ve diğer bağlantı elemanlarının da sızdırma bakımından sigortalının yaptırdığı işlemler olarak tüggazın kendisi dışında ayrıca şüpheye neden olduğu da dikkate alınmıştır. Belirtilen gerekçelerle, davacı sigorta şirketinin, sözü geçen hasara, … marka tüpün neden olduğunu, ispatlayamadığı, tüpün temin edilememesi ve üzerinde ayrı bir inceleme yapıldığına ilişkin rapor ve delil sunamaması, tüpgazın yetkili bayiden satın alınması ve takiben yetkili bayiden periyodik olarak doldurulduğuna ilişkin belgelerinide dosyaya sunamamış olduğu dikkate alındığında, tüpgazın ayrıca LPGyi borularla makinelere götüren tesisatla birlikte kullanıldığı da ayrıca gözetilmiş olup, davacının rücu davasında davalının kusurunu ispatlaması gerektiğinden açmış olduğu davayı açıklanan gerekçelerle ispatlayamadığı kabul edilmek suretiyle, ilk alınan bilirkişi heyet raporu ve sonradan alınan ek raporda farklılık bulunsa da, kusurun ve illiyet bağının ispatı için davacının talebi üzerine yapılan ekspertiz incelemesinde tüpgazın daha öte rücu incelemesi ve talebi için muhafaza altına alındığı yazılı olmasına ve bu husus ekspertiz raporu ile davacı şirkete bildirilmesine karşın sonradan davacı şirketin tüpgazı muhafaza için gerekli özeni göstermediği, tedbiri almadığı ve tüpgazın delil olarak davalı LPG şirketi aleyhine incelenmesini temin edemediği dikkate alınarak uyuşmazlığın düğümlendiği noktanın tüpgazın teknik olarak gaz sızdırma kusuru olup olmadığına yönelik olduğu ve tüpgazın inceleme için mevcut olmadığında taraflar arasında ihtilaf olmadığı gözetilerek kusur ve illiyet bağının tekrar alınacak rapor ile ıspatının fiziki delil yokluğu nedeni ile mümkün olmadığı anlaşıldığından çelişkinin giderilmesi için üçüncü kez rapor alınması yoluna gidilmemiştir ve ispat açısından ilk rapora itibar etmek gerektiği ayrıca anlaşılmış olup, neticede davacının davasının reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmekle Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/7184 E – 2018/1247 K saylı ilamında ” Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalılardan … A.Ş.’ye yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu davalı bakımından onanması gerekmiştir. Davacı vekilinin diğer davalıya yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, işyeri paket poliçesine dayalı rucüen tazminat istemine ilişkin olup, bu davalı, … A.Ş.’nin tüp gaz sorumluluk sigortacısıdır. Petrol gazı tüpleyen firmalar doldurdukları tüplerin kullanılmak üzere bulundukları yerde infilakı, gaz kaçırması, ve yangın çıkarması sonucu üçüncü kişilerde meydana gelebilecek bedeni ve/veya maddi zararları teminat altına almak üzere tüpgaz sorumluk sigortası yaptırmakla zorunlu tutulmuşlardır. Bu rizikonun oluşmasında tüpü kullananın kusurlu olup olmaması sonuca etkili değildir ve riziko sigorta güvencesi kapsamındadır.Bu bağlamda Tüpgaz Zorunlu Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın bu sigortanın kapsamını belirleyen 1. maddesi “bu sigorta, likit petrol gazını (LPG gazını) tüpleyen firmaların doldurdukları veya doldurttukları ve yetkili bayileri vasıtasıyla veya doğrudan doğruya tüketiciye intikal ettirdikleri tüplerin kullanılmak üzere bulunduruldukları yerlerde infilakı, gaz kaçırması,yangın çıkarması sonucu kusurları olsun veya olmasın üçüncü şahıslara verecekleri bedeni ve maddi zararlara karşı sorumluluklarını …. temin eder.” hükmünü haiz olup, 1/son maddesi de “…zarar meydana geldiğinde sigorta ettirenin kusurlu olup, olmadığına bakılmadan zarara uğrayan üçüncü şahısların tazminatı ödenir. Zararın LPG tüpünün takılması sırasında servis hatasından, kullanıcının kullanma hatasından,tüpün imalat hatasından,dolum hatasından, hortum, kelepçe, dedantör, cihaz, musluk hatalarından meydana gelmesi durumu değiştirmez.” düzenlemesini içermektedir. Öte yandan aynı genel şartların 3. maddesinde de hangi hallerin sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığı tek tek sayılmıştır. Her ne kadar dava tarihinde yürürlükte olmasada uygulamada genel kabul gören bir ilkeyi yasa hükmü haline getiren 5684 sayılı Kanun’un sigorta sözleşmeleri başlıklı 11 nci maddesinde de açıkça vurgulandığı üzere, sigorta sözleşmelerinde kapsam dahiline alınmış olan riskler haricinde, kapsam dışı bırakılmış risklerin açıkça belirtilmesi gerekir. Aksi halde belirtilmemiş olan riskler teminat kapsamında sayılacaktır.Yukarıda anılan düzenlemeler ve yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olaya gelince, sigortalı işyerindeki patlama ve yangın olayına, 12 Kg’lık LPG tüpünü yakıcı cihazlara bağlayan boru tesisatındaki flanşların sağlam olmamasının ve sızdırma yapmasının neden olduğunun kabul edilmesi karşısında, mahkemece, LPG tüpü üreticisine izafe edilecek herhangi bir kusurun ve ayıplı imalatın olup olmamasının ve zararın tüpü yakıcı cihazlara bağlayan boru tesisatındaki flanşların sağlam olup olmamasının sonuca etkili olmadığı, davalılardan … AŞ. vekili tarafından rizikonun anılan Genel Şartların 3. maddesinde sayılan hallerden birinin varlığını iddia edip kanıtlayamamasına göre anılan bu davalının dava konusu zarardan ilke olarak sorumlu olduğunun kabulü gerekir.Bu durumda, mahkemece, davalılardan… AŞ.’nin dava konusu zarardan diğer davalıdan bağımsız olarak sorumlu olduğunun ilke olarak kabulü ile işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken anılan bu davalı yönünden eksik incelemeye ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir ” şeklindeki gerekçelerle bozulmuş olup dosya yeniden mahkememize tevdii edilmekle yeni esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Tüm dosya ve Yargıtay bozma ilamı hep birlikte değerlendirildiğinde öncelikle davalı … yönünden verilen karar Yargıtay tarafından onanmış olduğundan bu davalı yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiş, diğer davalı…’ya gelince davalı sigorta şirketi, …’ın tüpgaz sorumluluk sigortacısı olup, rücuen tazminata konu olayın meydana gelmesinde sigorta ettirenin kusurlu olup olmadığının sonuca bir etkisi bulunmadığından ve riziko sigorta poliçesi kapsamında kaldığından 30.000-TL rücuen tazminatın temerrüt tarihi olan 13/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline ve bu davalı yönünden açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davalı … hakkında açılan davanın mahkememiz kararı Yargıtayca onanmış olduğundan yeniden bu konuda hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
B) Davalı… hakkında açılan davanın KABULÜNE,
30.000-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 13/05/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden poliçe teminat limitleri dahilinde tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.049,30 TL nispi karar harcından peşin alınan 445,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.603,80TL harcın davalı…dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.600,00TL nispi vekalet ücretinin davalı…dan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 6.661,62 TL’nin ( 17,15 TL BVH,2,75 TL VH, 445,50 TL Peşin Harç, 296,22 TL tebliğler,5.900,00 TL bilirkişi ücreti.) yargılama giderinin davalı…dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine ,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim