Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/257 E. 2020/367 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/961
KARAR NO : 2020/310

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 03/11/2017
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dr. … için …poliçe nolu “Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi” gereğince Bakırköy …Tüketici Mahkemesi’nin… Esas sayılı davasına dair 7.375TL ve 17.175TL’lik serbest meslek makbuzları kesildiğini, işbu serbest meslek makbuzu karşılığında 7.375TL …A.Ş tarafından taraflarına ödenmiş olduğunu, dava konusu bedelin kesilen ve taraflarına dilekçesi ile talep edilen ve dava edilen ödenmeyen 17.175TL için olduğunu, Dr. … için … poliçe, 4695 Acenta 16054367 müşteri nolu “Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi” gereğince Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’nin… Esas sayılı dava dosyası içinde 11.800TL’lik serbest meslek makbuzu kesildiğini, Dr. … için … poliçe 4695 Acentanolu “Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi” gereğince Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası içinde 6.125TL’lik serbest meslek makbuzu kesildiğini, belirtilen ve açıklanan nedenlerle davalıya başvuruda bulunulduğunu fakat şimdiye kadar alacaklarının tahsil edemedikleri için işbu alacakları için fazlaya dair hakları saklı kalmak ve alacağın belirsiz alacak davası olarak kabulü ile; bedelin şirkete başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile taraflarına verilmesini, vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarının davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve duruşma günü davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiş olup, süresi içerisinde davalı tarafından cevap dilekçesi verilmemiştir.
Davalı 11/09/2018 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; davacı Hekim …’a ZHS Poliçesi kapsamında talep etmiş olduğu vekalet ücretine yönelik ödeme yapılmış olduğundan müvekkili şirketin başkaca sorumluluğu bulunmadığı, haksız ve mükerrer talebin reddini, davacı Hekim …’nun müvekkili şirket nezdinde dava konusu talep tarihi itibariyle geçerli bir tıbbi kötü uygulamaya ilişkin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi bulunmadığını, bu nedenle haksız vekalet ücretine yönelik talebinin reddinin gerektiğini, müvekkili şirket nezdinde akdedilen … numaralı poliçe 30.07.2013-30.07.2015 tarihlerini kapsamakta olup, 19.07.2014 müdahale tarihi itibariyle de geçerli poliçe olmadığını, bu nedenle müvekkili şirketin söz konusu talepler bakımından herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, mağdurun tazminat talebinin sorumlu hekime tebliğ tarihi itibariyle geçerli poliçe 03.08.2016-03.08.2017 tarihleri arasında 227386375 numaralı poliçe ile …A.Ş nezdinde akdedildiğini, bu nedenle davanın …A.Ş’ye ihbarının gerektiğini, davacı hekim …’ın da vekalet ücreti ödenmesi yönündeki talebinin haksız olup davanın reddinin gerektiğini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususlar; davacıların tıbbi kötü uygulama ZMSS ile sigortalı oldukları, Bakırköy … Tüketici Mahkemelerindeki davalar sonunda davacılar tarafından kesilen serbest meslek makbuzlarının bu sigorta kapsamında ödenip ödenemeyeceği ödenebilecekse miktarının ne olduğundan ibaret olduğu tespit edilmiştir.

DELİLLER;
…A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu ZMSS poliçesi celp edilmiştir.
Bakırköy … Tüketici Mahkemesine müzekkere yazılarak… Esas sayılı dosya Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Bakırköy …Tüketici Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Bakırköy …Tüketici Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince sigorta teminat kapsamının incelenmesi bakımından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 10/08/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacılardan … ve … adına tanzim edilen avukatlık serbest makbuzlarının hangi hukuki işlem için yapıldığının ilgili makbuzlardan anlaşılamadığı, davacılardan … ve … adına tanzim edilen sigorta poliçelerinin bir suretinin dosyaya sunulması gerektiği, 1 numaralı bent ve sigorta poliçesinin doya arasında sunulmamış olması nedeniyle, sigorta tekniği açısından değerlendirme yapılmadığı, davacılardan … bakımından talepte bulunulan avukatlık hizmeti bedelinin sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu, sunulan 15/10/2016 tarihli 002525 sayılı fatura suretine göre 14.700,00TL talep edildiği, bu bedelin maddi tazminat limitleri ve teminat kapsamı içerisinde kaldığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince eksikliklerin ve itirazların giderilmesi bakımından bilirkişi ek raporu alınmasına karar verilmiş olmakla; 08/10/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporda belirtildiği üzere davacılardan … yönünden talepte bulunulan avukatlık hizmet bedelinin sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu, sunulan 15/10/2016 tarihli 00002525 sayılı fatura suretine göre 14.700,00TL talep edildiği, vekalet ücretinin miktarı konusudaki nihai takdirin Mahkemeye ait olmak üzere bu bedelin maddi tazminat limitinin 400.000,00TL ve poliçe dönemi içerisinde kaldığı, kök rapora itiraz dilekçesi ekinde poliçe sureti sunulan davacılardan … ve … yönünden dosya arasındaki serbest meslek makbuzlarının, sunulan hizmetin hangi konuya ilişkin olduğunun nihai hukuk niteliğinin değerlendirilmesi ve vekalet ücretinin miktarı konusundaki nihai takdirin Mahkemeye ait olmak üzere; davacılardan …’nun 19.04.2017 tarihli ve bila sayılı serbest meslek makbuzu kapsamında talep ettiği 11.800,00TL avukatlık bedelinin 19/07/2014 tarihli rizikoya ilişkin olduğu, bilirkişi kök raporuna beyan dilekçesi ekinde sunulan uyuşmazlığa konu poliçenin ise 30/07/2014-2015 vadeli olduğu, bu durumda sigorta tekniği açısından rizikonun bu vade dönemine ait sigorta poliçesi kapsamında olup olmadığının irdelenmesinin yapılabilmesi için, 30/07/2014-2015 vadeli ve 04/08/2014 tanzim tarihli sigorta poliçesinden önce sigortalının aynı türde başka bir poliçesinin olup olmadığının bilinmesi gerektiği, doysa arasında bu yöndeki Sigorta Bilgi …i kayıtları olmadığından rizikoya bağlı istemin sigorta teminatı içerisinde kalıp kalmadığının net olarak irdelenemeyeceği, eğer sigortasız geçirilen dönem bir aylık süreden az ve aynı zamanda sigortalının 19/07/2014 riziko tarihinde bir başka sigorta şirketinden davacının poliçesinin bulunmaması halinde aynı Genel Şartlar düzenlemesi gereği işbu geçmiş dönem rizikosu açısından da sigorta şirketinin 30/07/2014-2015 vadeli poliçe ile teminatı verdiğinin sigorta tekniği ile genel şartlar kapsamında kabulü gerekeceği ve 11.800,00TL istemin sigorta teminat limiti 400.000,00TL içerisinde kalacağı, davacılardan …’ın 22/09/2017 tarihli bila sayılı serbest meslek makbuzu kapsamında talep ettiği 6.125,00TL bedelin 17/10/2015 tarihli rizikoya ilişkin olduğu, rizikonun 104066614 nolu (29/07/2015 tanzim) 30/07/2015-2016 vadeli ve 400.000,00TL maddi teminatlı Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi dönemi içerisinde gerçekleşmesi nedeniyle bu bedelin maddi tazminat limiti 400.000,00TL ve poliçe dönemi içerisinde kaldığı görüşüne varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince 2.kez ek rapor alınmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup; 28/06/2019 tarihli 2.bilirkişi ek raporunda özetle; … yönünden talep olunan 17.175,00TL bedelin sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu, sigorta şirketinin sunduğu dekontların kabulü halinde, sigorta şirketinin 17.700,00TL bedeli 28/04/2017 tarihinde davacı … hesabına “2015-691 e. …” açıklaması ile ödediği, davanın harçlandırma tarihinin ise 08/11/2017 olduğu, ödeme tarihinin dava tarihinde önce ait bulunduğu, bu durumda vekalet ücreti talebenin dava öncesi ortadan kalkmış bulunduğu, davacılardan … ve … yönünden dosya arasındaki serbest meslek makbuzlarının, sunulan hizmetin hangi konuya ilişkin olduğunun nihai hukuk niteliğinin değerlendirilmesi ve vekalet ücretinin miktarı konusundaki nihai takdir Mahkemeye ait olmak üzere; davacılardan …’nun talep ettiği 6.125,00TL bedelin 19/07/2014 tarihli rizikoya ilişkin olduğu, başvuranın sunduğu 22/10/2018 tarihli dilekçe ekinde ekran görüntüsüne yer verilen 69631077 nolu ve 30/07/2013-2014 vadeli sigorta poliçesinin …A.Ş tarafından düzenlendiği, bu durumda kök ve ek raporda belirtilen nedenlerden ötürü talebin teminat içerisinde kaldığı, sigorta şirketinin talep esaslı poliçe itirazı içerir dilekçesinin süresi içeresinde yapıldığının veya dosyanın esası yönünden sayın mahkemece kabulü halinde, dosyadaki sınırlı bilgiden dava dışı davacıların dava dilekçesinden hareket ile sigortalı … yönünden “Yenidoğan Servisi Hasta Taburculuk Yönergesinin üzerine 04//8/2014 tarihinde, Uzman Doktor …imzası ile ” Zor duruma bağlı… Sıkıntısı mevcut. Epilepsi… Bebeğin sağ koldu sinir perdesine bağlı felç… Taburcu olabilir.” yazması sonucu, doğum esnasında çocuğun kolunun yaralandığını, dava dışı davacıların öğrendiği, bu durumda tıbbi kötü uygulama hatasının dava dışı kişiler tarafından ilk olarak 04/08/2014 tarihinde yine poliçe dönemi içerisinde öğrenildiğinin kabulü halinde ise sigortalıya ilk tazminat talebinin ne zaman gerçekleştirildiğinin ve bu başvurunun 30/07/2013-2015 vade dönemi içerisinde sigortalı doktora gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin irdelenmesi için Bakırköy …Tüketici Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasının tamamının incelenmesi gerekeceği, fakat sayın mahkemece doktora yönelik ilk talebin dava dışı davacıların belirttiği 04/08/2014 tarihinde öğrenilerek gerçekleşmiş olduğunun kabulü halinde ise, sigortalı doktorun vekalet ücreti ile ilgili talebinin yine teminat içerisinde olacağı, davacılardan …’ın talep ettiği 6.125,00TL bedelin sigorta poliçesi kapsamında kaldığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı doktorların, Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı oldukları, değişik tarihlerde gerçekleşen rizikolara karşı tarafları aleyhine dava açıldığı, bu davalarda kendilerini temsil eden avukatların kestiği serbest meslek makbuzları karşılığında ödedikleri avukatlık ücretlerinin davalı … şirketinden tahsilini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelerden, hüküm kurmaya ve denetime elverişi bilirkişi raporundan; Davacılardan … yönünden talep olunan 17.175,00TL bedelin sigorta poliçesi kapsamında bulunduğu, düzenlenen makbuzun davacıya karşı açılan Bakırköy …Tüketici Mahkemesinin … E sayılı dosyasındaki vekalet ücretine dair olduğunun makbuzda belirtildiği, davalı … şirketinin 17.700,00TL bedeli dava tarihinden önce 28/04/2017 tarihinde davacı … hesabına “2015-691 e. …” açıklaması ile ödediği, bu durumda vekalet ücreti talebinin dava öncesi ortadan kalkmış bulunduğu anlaşılmakla, davacı yönünden davanın reddi gerekmiştir.
Her ne kadar diğer davacılar … ve …’ın talep ettikleri avukatlık ücretine ilişkin rizikolar, sigorta poliçesi kapsamında ise de; dava dilekçesine ekli makbuz fotokopilerinde, hangi dosya kapsamında makbuz düzenlendiğine dair bir ibare olmadığı, dosya numarasının belirtilmediği, 28/01/2020 tarihli celsede davacı tarafa bu hususta açıklamada bulunması için süre verilmiş ise de; taraflar arasında başkaca bir vekalet ilişkisinin olmadığına dair bilgi ve belge sunulmadığı, dosya kapsamında ilgili makbuz fotokopilerinin dava konusu rizikoya ilişkin olduğuna dair yeterli delil bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 54,40 TL maktu karar harcının peşin alınan 599,43TL harçtan mahsubu ile artan 545,03TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE;
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır