Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/243 E. 2019/714 K. 05.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/243
KARAR NO: 2019/714

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ: 16/03/2018
KARAR TARİHİ: 05/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı … A.Ş. vekili verdiği dava dilekçesinde, bankalarının müşterisi olan …Komutanlığının 11.01.2017 tarihinde bankalarının …şubesine sekiz farklı kişiye ödeme yapılması için EFT talimatı verdiğini, verilen bu talimat doğrultusunda toplu EFT işleminin gerçekleştirildiğini, ancak aynı gün içinde ödeme tarihi 11.01.2017 olan ikinci bir toplu EFT talimatının daha verildiğini, bu işleminde bankalarınca yapıldığını, ancak verilen talimatın hatalı olduğunun anlaşılması üzerine EFT işlemlerinin iptal edildiğini, yapılan EFT işlemlerinden iki tanesinin de davalı bankaya yapıldığını, davalı bankaya yapılan EFT’nin dava dışı … hesabına 7.000,00 TL bedelli olduğunu, davalı bankaya yazı gönderilerek yapılan EFT’nin iadesinin istenildiğini, davalı bankanın ise kendilerine hesabına EFT gönderilen dava dışı …’ın bankalarının yasal takip müşterisi olduğu, bankalarının alacaklarından ötürü alacak, takas ve mahsup hakları bulunduğu, bu nedenle de gönderilen 7.000,00 TL’yi banka alacaklarına mahsuben iade talebinin reddedildiğini bildirdiklerini, kendi müşterileri olan … Komutanlığının mağdur olmaması için hatalı olarak gönderilen 7.000,00 TL’yi müşterilerinin hesabına gönderdiklerini, ancak davalı bankanın kendilerine bu parayı ödememeleri nedeniyle bankanın zararının doğduğunu bu nedenle de 7.000,00 TL’nin iadesi için dava açtıklarını belirtmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı … Bankası A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, öncelikle husumet itirazında bulunmuştur. Davanın paranın gönderildiği dava dışı …’a yöneltilmesi gerekirken kendilerine yöneltilmesinin usule aykırı olduğunu, banka olarak meydana gelen olayda kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını, dava dışı …’tan banka olarak alacaklı olmaları nedeniyle mahsup haklarını kullandıklarını, iptal edilen EFT işlemi nedeniyle başkasının hesabındaki paranın o kişinin izni olmadan iadesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49’a göre haksız fiil nedeniyle ve aynı yasanın 555 ve devamı maddelerine göre havale işlemi nedeniyle tazminat davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, bankalar arasındaki yazışmaları, yemin delilini, banka kayıtlarını, tanık beyanlarını, bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı taraf, ödeme talimatını, kredi sözleşmesini, banka kayıtlarını delil olarak sunmuştur.
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49’a göre haksız fiil nedeniyle ve aynı yasanın 555 ve devamı maddelerine göre havale işlemi nedeniyle tazminat davasıdır.
Davacı banka kendi müşterisinin talimatına uygun olarak davalı bankada hesabı bulunan dava dışı …’a hatalı para gönderme işlemi gerçekleştirmiş, kendi müşterisinin bu işlemi iptal edin talimatı vermesi üzerine de işlemin iptali ve paranın iadesini davalı bankadan talep etmiştir. Bunun üzerine davalı bankanın dava dışı … hesabına giden parayı banka alacağına mahsup ettiğini bildirmesi nedeniyle davacı banka hatalı olarak gönderilen parayı kendi müşterisine ödeyerek meydana gelen zararını da davalı bankadan talep etmektedir.
Davalı banka gönderilen para dava dışı … hesabına geçtiği için başkasının hesabında tasarruf yapma hakkına sahip olmadıklarını bu nedenle de parayı iade hak ve yetkilerinin bulunmadığından davanın reddini talep etmektedir.
6098 sayılı TBK m. 555’e göre; “Havale, havale edenin, kendi hesabına, para, kıymetli evrak ya da diğer bir mislî eşyayı havale alıcısına vermek üzere havale ödeyicisini; bunları kendi adına kabul etmek üzere havale alıcısını yetkili kıldığı bir hukuki işlemdir.” Davacı banka tarafından yapılan hatalı EFT işleminde … Komutanlığı “havale eden” dava dışı … ise “havale alıcısı” konumundadır. Davacı banka ile davalı bankanın hukuki durumları ise “havale ödeyicisi” niteliğindedir. Yapılan bankacılık işleminde paranın zilyetliği havale eden … Komutanlığı’ndan havale ödeyicisi davacı banka … Bankası A.Ş.’ye, ondan da diğer havale ödeyicisi davalı …Bankası A.Ş.’ye geçmiştir. … Bankası tarafından da havale alıcısı dava dışı …’a zilyetliği teslim edilmesi gereken para davalı bankanın bu kişiden olan alacaklarına mahsup edilmiştir. Dolayısıyla dava konusu para dava dışı …’ın zilyetliğine ve dolayısıyla mal varlığına hiç bir zaman dahil olmamıştır. Bu yönüyle davalı bankanın husumet itirazı yerinde değildir.
Davalı bankanın dava dışı …’dan olan alacaklarına karşı takas mahsup hakkı dava dışı …’ın mal varlığına dahil olacak değerler için geçerli olabilir. Dava dışı …’a ait olmayan bir para üzerinde davalı bankanın mahsup hakkını kullanabilmesi hukuken mümkün değildir. Davacı banka davaya konu paranın müşterileri tarafından verilen hatalı talimat sonucunda gönderildiğini ve iadesini talep ettiği halde ve dava dışı …’ın da aynı yönde davalı bankaya yazılı beyanı bulunduğu halde dava konusu paranın iadesi yapılmamıştır.
Davalı bankaca paranın iade edilmemesi durumu için dava konusu somut olayda değerlendirilmesi gereken iki önemli hukuki durum bulunmaktadır. Birincisi davalı bankanın dava dışı …’dan yasal takip alacaklısı olup olmadığı, diğeri ise davacı bankanın müşterisinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 2 ve 3’e göre dürüstlük kuralı ve iyiniyet ilkelerine göre paranın iadesini talep edip etmediğidir.
Davalı banka dava dışı …’dan yasal takip alacaklısı olduğunu kanıtlayacak icra takip dosyası ya da ihtiyati haciz dosyası bildirmemiş, bu konuda delil de sunmamıştır. Yapılan mahsup işleminin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu kapsamında bir takip olmaksızın dava dışı …’ın ödemede geciktiği borçlarının tahsili için yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalı banka delil listesinde belirttiği kredi sözleşmesini de dosyaya 6100 sayılı HMK m. 127’ye göre süresi içinde vermediğinden sözleşme içeriğinde dava dışı … tarafından borçlarından ötürü davalı bankaya kendi hesabından mahsup işlemi yapma yetkisi verilip verilmediği de tespit edilememiştir.
Değerlendirilmesi gereken değer hukuki konu olan davacı bankanın müşterisinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 2 ve 3’e göre dürüstlük kuralı ve iyiniyet ilkelerine göre paranın iadesini talep edip etmediği konusu ise iyiniyetin varlığının her hukuki ilişkide esas olması gerektiğinden mahkemece resen araştırılması gereken bir konudur. Davacı bankanın müşterisi … Komutanlığı olup kamu bankası niteliğindeki davacı … Bankası’nın …şubesi ile bankacılık işlemlerini yürütmektedir. Parayı gönderen yani havale eden sıfatı taşıyan davacı banka müşterisinin kamu kurumu olması, … Bakanlığı’na bağlı ve hesaplarının denetleniyor olması nedeniyle danışıklı/muvazaalı olarak davalı bankaya borçlu olan birinin hesabında borcuna yönelik mahsup işleminin önlenmesi amacıyla yapılan işlemin geri alınması talimatını vermesi kamu kurumunun çalışma esasları ve hayatın olağan akışı ile bağdaşmamaktadır.
Davacı banka yapılan hatalı işleme ilişkin kendi müşterisinin yazışma evraklarını da dosyaya sunmuş olup davacı taraf bu yönüyle de 6100 sayılı HMK m. 190’a göre kanıtlama yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Bu gerekçelerle davanın kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Temmuz 2019 tarihinde hakim değişikliği olmuş ve dosya mahkememize atanan Hakim … tarafından karara bağlanmıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-7.000,00-TL’nin 11/12/2017 tarihinden itibaren bu tarihte uygulanan en yüksek mevduat faiz oranı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 478,17-TL nispi karar harcından peşin alınan 119,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 358,62-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 955,15-TL’nin ( 35,90-TL BVH, 5,20-TL VH, 119,55-TL Peşin Harç, 194,50-TL tebliğler, 600,00-TL bilirkişi ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
*e-imzalıdır

Hakim
*e-imzalıdır