Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1095 E. 2020/120 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1095
KARAR NO : 2020/120

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/11/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın İstanbul’da bulunan hizmet binalarının temizliği, ilaçlanması, eşyaların taşınması, bulaşıkların yıkanması hizmetlerinin ihale yolu ile yüklenici firmalarca istihdam edilen işçiler tarafından yerine getirildiğini, bu kapsamda davalı yüklenici firmaların oluşturduğu iş ortaklığı ile 01.09.2013-31.05.2015 tarihleri arsında geçerli sözleşme yapıldığını, 6552/8. maddesi ile değişik 4857/112. maddesi gereğince, 13.03.2018 tarihinde iş ortaklığında çalışan dava dışı…’a 9.207,96 TL kıdem tazminatı ödendiğini, iş ortaklığını oluşturan yüklenici firmaların alt işverenleri olarak kendi dönemleri için anılan işçiye ödenen kıdem tazminatından müteselsilen sorumiu olduklarını, anılan İşçinin 11 ay 14 gün hizmet süresi karşılığı kıdem tazminatı ödemesi ile ilgili olarak …Şti. ve …Ştİ. İş Ortaklığı’nın 2,491,86 TL TL’lik kısmından müteselsilen sorumlu olduklarının anlaşıldığı, buna göre fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla, müvekkil banka tarafından dava dışı işçiye ödenen 2.491,86 TL’den şimdilik 1.245,00 TL’sinin… Şti. ve …Şti. İş Ortaklığından ödeme tarihi olan 13.03.2018 tarihinden itibaren tahsii tarihine kadar işleyecek ticari işlerde temerrüt faizi ile birlikte müteselsiien rücuan tahsiline, yargılama giderleri İle avukatlık ücretinin davalılara yükletil meşine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce düzenlenen tensip zaptı ve dava dilekçesi ekleriyle birlikte davalılara usulüne uygun tebliğ edilmişse de davalılar tarafından mahkememiz dosyasına herhangi cevap veya beyan dilekçesi ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
Dava, davacı tarafından asıl işveren sıfatıyla dava dışı içiye ödenen bedelin alt işveren olarak iş ortaklığını oluşturan davaılardan rücu istemine ilişkindir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırma yapılmış ve 10/09/2019 tarihli ara kararı ile dosya içeriği delil ve belgeler üzerinde davacı iddialarını yerindeliği, davacının alacağının varlığının ve miktarının belirlenmesi amacıyla bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.
04/11/2019 tarihli raporunda bilirkişi özetle; davacı banka ile davalı iş ortaklığı arasında ”Asıl işveren-Alt işveren” ilişkisinin bulunduğunu, dava dışı İşçi…’ın davalı iş ortaklığının işçisi olarak, davacı bankanın “… Bankası … Şubesi Binaları, …’iu daire için malzemeli temizlik, ilaçlama, eşya taşıma ve bulaşık yıkama hizmetlerinin temini işi”nde toplam 1292 gün çalıştığı ve “işin sona ermesi” nedeniyle işten ayrıldığını, davacı banka tarafından adı geçen işçinin banka hesabına 13.03.2018 tarihinde kıdem tazminatı olarak 9.207,76 TL ödeme yapıldığını, mahkememizce davalı iş otaklığını oluşturan yüklenici şirketlerin dava dışı işçiyi (…) çalıştırdıkları süre ile sınırlı olarak paylarına düşen kıdem tazminatının tamamından sorumlu olduklarının kabulü halinde (1. ŞIK) veya mahkememizce davalı yüklenici şirketlerin talep konusu alacaktan sorumlu olduklarına dair sözleşmelerde hüküm bulunmadığının kabulü halinde; davacı banka ve davalı yüklenici şirketlerin ödenen kıdem tazminatının yarısından ayrı ayrı sorumlu olacaklarından (2. ŞIK); davalı şirketlere rücu edilebilecek tutarların;
DAVALI 1.ŞIK (TAM) 2.ŞIK (1/2) TALEP
…Şti. İş Ortaklığı 2.480,11 1.240,06 1.245,00
… Şti. (% 70) 1,736.08 868,04
… Şti, (% 30) 744,03 372,02
TOPLAM 2,480,11 1.240,06 1.245,00
Olduğunu bildirmiştir.
4857 Sayılı İş Kanununun 2/6. Maddesinde, “Bir işverenden, iş yerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerin sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.” hükmü bulunmaktadır.
Kural olarak her yüklenici çalıştırdığı işçinin işçilik haklarından kendi çalıştırdığı dönemle sorumludur. Aynı işin devamı niteliğinde davacı bankaya bağlı yerlerde hizmet verip dava dışı işçiyi çalıştıran diğer firmalar içinde sözleşme hükümleri ve yasal düzenlemeler çerçevesinde davacı bankayı sorumlu tutmak mümkün değildir. Buna göre davacı kurum davalı firmaların işçiyi çalıştırdıkları döneme isabet eden işçilik alacaklarını davalılardan isteme hakkına sahiptir. BK.nun 167. Maddesinin dava konusu olayda uygulanması mümkün değildir. Zira sözleşme ve ihale dokümanında sorumluluk belirlenmiş olup dava dışı işçiyi çalıştıran şirketlerin aralarında müteselsil sorumluluğu gerektirir hukuki veya fiili irtibat bulunmamaktadır. Bu açıklamalara göre işçinin, kıdem tazminatı için davacı bankanın sorumlu tutulması İş Kanununundan kaynaklanan bir zorunluluktur.
Dava konusu olayda da davalılar ile davacı … Bankası arasında sözleşmeye dayalı ilişkinin bulunduğu, taraflar arasında asıl işveren – alt işveren ilişkisi mevcut olup dava, asıl işveren davacı bankanın, davalı şirketler tarafından çalıştırılan işçinin kıdem tazminatı ödemek zorunda kaldığı miktarın davalı şirketlerden rücuen tahsili istemine ilişkin davada, işverenlerin dava dışı işçinin kendi yanlarında çalıştığı döneme isabet eden miktarından sorumlu olduklarının kabulü gerekir.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 17/12/2015 gün ve 2014/40999 E., 2015/37113 K. Sayılı ve yine aynı dairenin 7.3.2016 tarih, 2016/3565 E. 2016/6795 K. Sayılı,13.3.2017 tarih 2017/2269 E. 2017/3064 K. Ve 22.2.2018 tarih 2016/4404 E. 2018/2376 K. Sayılı emsal içtihatlarında da belirtildiği üzere davalı alt işverenlerin dava dışı işçiye ait tazminat ve benzeri alacaklardan dava dışı işçiyi çalıştırdıkları döneme isabet eden miktarın tamamından sorumlu oldukları, son alt iş verenin ihbar tazminatının tamamından sorumlu olduğu göz önüne alınarak usul ve yasaya uygun denetime elverişli bilirkişi raporunda davacı banka ile davalı alt işverenlerin ödenen kıdem tazminatının yarısından ayrı ayrı sorumlu olacaklarına kaanat getirilerek bu şekilde belirlenen miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
-868,04 TL’nin davalı … Şti.’den
-372,02 TL’nin davalı …Şti.’den,
Ödeme tarihi olan 13/03/2018 tarihinden itibaren ticari işlerde temerrüt faizi ile alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesine göre hesaplanan 84,70 TL karar ve ilam harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik 48,80 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücreti Tarifesine göre hesaplanan 1.240,06 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 77,00 TL ( 35,90 TL PH, 5,20 TL VH, 35,90 TL BH) harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 1.012,35 TL (750,00 TL BK, 262,35 TL tebliğ ve müzekkere gideri) yargılama giderinin davadaki kabul red oranına göre takdiren 1.008,33 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalıların yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …