Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1074 E. 2019/387 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1074 Esas
KARAR NO : 2019/387

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 21/09/2017
KARAR TARİHİ: 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin, taşımacılık işi ile uğraştığını, avalıya ait beş sandık içindeki sanat eserinin…Vakfı adına İstanbul’dan Venedik’e ve sonra geriye İstanbul’a taşınmasını gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket tarafından taşıması yapılan eser davalı ile Vakıf arasında imzalanan sözleşmeye göre davalıya ait olup …için üretildiğini, sözleşmeye göre vakıf eseri istediği şirkete taşıtabileceğini ayrıca Vakıf’ın sözleşmeye göre yalnızca eserin Venedik’e naklini ve geri naklini yüklendiğini, sandıkların gümrükten müvekkili şirketin deposuna getirilmesinden sonra eserin sahibi olan davalıya, gerek vakıf gerek müvekkili şirket tarafından taşıma ve depolama bedeli bildirildiğini vee eseri teslim alması talep edildiğini, davalının eserleri teslim almaması nedeniyle eserler yaklaşık iki yıldır müvekkili şirketin deposunda saklanmakta olduğunu, bu güne kadar davalıya depo ücretinin ödenmesi ve eserlerin teslim alınması konusundaki başvurular sonuçsuz kaldığını, davalıya ait beş adet sandık içindeki sanat eserinin davalıya teslimi ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla davalıdan 6.307,10 Euro alacağının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsili, eserlerin müvekkili şirket tarafından saklanması ve depolanması müvekkili için imkansız hale geldiğinden ihtiyati tedbir yolu ile eserlerin davalıya yada mahkemece belirlenecek bir yeddi emin deposuna teslimi konusunda ihtiyati tedbir karadı verilmesini, masraf ve ücreti vekaletin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin başarılı ve saygın mimarlarından biri olduğunu davacının iddiasının doğru olduğu kabul edilse dahi; müvekkilimiz bu durumda tüketici sıfatını haiz olduğunu, KHK gereği her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar işbu kanun kapsamında olup; olası ihtilaflarda görevli mahkeme Tüketici Mahkemeleri olduğunu, dolayısıyla mahkemenin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin 16.7.2014 tarihinde…Vakfı (…) ile V… Uluslararası Mimarlık Sergisi’nde kullanılmak üzere eser üretimine ilişkin bir sözleşme akdettiğini, sözleşme incelendiğinde görüleceği üzere müvekkilinin “eser” üretme yükümlülüğü verdiğini sözleşme kapsamında üretilen eserlerin nakliye vb. tüm işleri dava dışı İKSVnin sorumluluğu altına girdiğini, müvekkili ile davacı şirket arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını müvekkilinin … ile olan sözleşmesi gereği eserleri üretiğini ve sonrasında mülkiyetini …ye devrettiğini, müvekkilinin eserlerin taşınması, depolanması vs. ile ilgili bir yükümlülüğü ya da sorumluluğu bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber; Davacı tarafından dosya içeriğine sunulan e-mail yazışmaları da bunu gösterdiğini, e-mail yazışmalarının hiçbirinde müvekkili tarafından davacıya iletilmiş bir depolama hizmeti talebi ve müvekkili tarafından sözleşmenin kurulması için gerekli olan bir kabul beyanı bulunmadığını, icap ve kabul olmadan bir sözleşme kurulamayacağına göre müvekkille davacı arasında da bir sözleşme kurulmadığını, üzere sergi ve eserlere dair davacı ve dava dışı … arasındaki yazışmalar 2014 senesinde gerçekleştiğini, davacı 2016 senesinin sonlarına doğru müvekkiline 2 senelik fatura düzenleyip gönderdiğini, Yukarıda açıklanan nedenlerle; öncelikle görev itirazımızın değerlendirerek dosyanın İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine, davacı ile Davalı müvekkil arasında sözleşmesel ve sair bir ilişki bulunmaması gözetilerek davanın esastan reddine karar verilmesini dava masraflarının davacıya yükletilmesini müvekkili lehine vekalet ücreti hükmedilmesini talep etmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, İstanbul …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosya mahkememize tevdii edilerek yargılamaya devam edilmiş, alacağın varlığı ve miktarı yönünden bilirkişi heyetinden aldırılan 09/05/2019 tarihli raporda ” Konu taşımanın davacı tarafından dava dışı… Vakfı adına gerçekleştirildiği; bu durumun, davacı tarafından dava dışı …Vakfı adına düzenlenmiş olan 13.03 2015 tarih ve 024109 numaralı: karayolu nakliyesi, ATA karnesi ve ithalat işlemleri için düzenlenmiş olan faturasından anlaşıldığı,Taşınan eşyanın İstanbul’da teslim alınmasının sorumluluğunuh dava dışı …VakfTnda olduğu,Dava dışı … Vakfı ile davalı arasında yapılan: sözleşmede; eşyanın davalı tarafından gecikmeden teslim alınması konusunda madde olduğu ancak bu maddenin dava dışı İstanbul … Vakfı ile davalı arasında olduğu, davacı ile arasında bir illiyet bağı olmadığı,Taşıyan olarak davacıya karşı; eşyaları taşıtan olarak dava dışı İstanbul … Vakfı’nın sorumluluğu olduğu, davaya konu olayda davalının davacıya karşı herhangi bir sorumluluğu olmadığı,Davalının davacıya, davaya konu yapılan taşıma ile ilgili Herhangi bir borcu bulunmadığı ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, alacak davası olup yaptırılan bilirkişi incelemesinde incelenen Karayolu Nakliyesi ATA karnesi ve ithalat işlemleri için düzenlenen fatura dikkate alındığında dava dışı İstanbul … Vakfının taşıtan davacının ise taşıyan sıfatının bulunduğu, davacı ile davalı arasında taşımacılık sözleşmesi olmadığı gibi herhangi hukuki bir ilişki de olmadığı davalı taraf ile dava dışı … Vakfı arasında eserlerin teslimi hususunda sözleşme bulunmasının davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğu anlamına gelemeyeceği, davalının taşınan sanat eserlerinden kaynaklı davalı tarafa borcu bulunmadığından açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 44,40 TL maktu karar harcının peşin alınan 450,34 TL harçtan mahsubu ile artan 405,94 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafından yapılan 123,50 TL tebligat. Vs. Yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.804,40 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …