Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1010 E. 2021/1033 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1010
KARAR NO:2021/1033

DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ:20/05/2014
KARAR TARİHİ:15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/07/2012 tarihinde sürücüsü … olan ve içerisinde muris … ve davacı … olan … plaka sayılı aracın yoldan çıkarak kaza yaptığını, … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyasında sürücünün tam kusurlu olduğunun belirlendiğini, davacıların murisin desteğinden yoksun kaldıklarını, ayrıca davacı …’in bedensel gücünü kaybettiğini, kaza yapan aracın davalı nezdinde sigortalı olduğunu belirterek, destekten yoksun kalma ve maluliyet tazminatına karar verilmesi dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sakatlık ve ölüm halinde poliçe teminat limitinin 225.000 TL ile sınırlı olduğunu, kusur raporu alınmasını, hatır taşıması olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava; davacıların, murisinin trafik kazası sonucu vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve davacının maluliyeti nedeniyle maluliyet tazminatı talebine ilişkindir.
Tarafların gösterdiği deliller toplanmış, … 2.Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyası getirtilmiş, nüfus kayıtları ve veraset ilamı dosyaya ibraz edilmiş, davalı tarafından kendilerine başvuru olmadığından, hasar dosyasının bulunmadığı bildirilmiş, davacı …’in maluliyet oranının ve iyileşme süresinin belirlenmesi bakımından Adli Tıp Kurumundan rapor alınmıştır.
Adli Tıp 3.İhtisas Kurulunun 18/02/2015 tarihli raporunda davacı …’in 18/07/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen arızasına göre %2.3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı , 9 ayda iyileşebileceği bildirilmiştir.
İddia ve savunma hudutları doğrultusunda, dosya içeriği delil ve belgeler üzerinde taraf iddialarının yerindeliği ve davacıların destekten yoksun kalma ve maluliyet tazminatı alacağının varlığı ve miktarının belirlenmesi bakımından bilirkişiden rapor alınmıştır.
25/01/2016 havale tarihli raporda bilirkişi ; 18/07/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden … ‘in geride kalan hak sahiplerinden; davacı eşi …’in 225.000 TL , yaralanan …’in 35.317,96-TL talep edebileceğini belirlemiştir.
Mahkememizce 09/10/2019 tarihli ara karar ile aktüer bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
09/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda; müteveffa …’in geliri yönünden Yargıtay kararı sonrası dosyaya sunulan evrakların kök raporda yapılan değerlendirmenin yerinde olduğunu ortaya koyduğu, hak sabihi davacı eş Semiha’nın davalı sigorta şirketinden teminat limiti dahilinde talep edebileceği toplam destekten yoksun kalma tkazminatı tutarının 225.000,00 TL olduğu, davacı … yönünden Yargıtay kararı sonrası yapılan araştırma sonrası dosyaya sunulan evraklara göre gelirinin asgari ücret düzeyinden değerlendirilmesi gerektiği, davacının geçici iş göremezlik zararı olarak 6.901,38 TL ve sürekli iş göremezlik zararı olarak 12.106,48 TL olmak üzere toplam iş göremezlik zararının 19.007,86 TL olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Mahkememizce bu kez 03/11/2021 tarihli ara karar ile tarafların itirazlarının değerlendirilmesi bakımından ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
22/11/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda; … Şoförler Odası’nın müzekkere cevabı ve itirazlar dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, 04.08.2021 tarihli ek raporda; 17.07.2020 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ve Karayolları Trafik Kanun’undaki değişiklik uyarınca, en güncel tarihli Yüksek Yargı Kararlarından olan T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi “nin 21.06.2021 Tarihli 2021/3089 E. , 2021/3441 K, ve 14.09.2021 Tarihli 2021/3834 E. , 2021/4568 K. Sayılı İlamları dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, davalı … Sigorta A.Ş. davacıya yapılan herhangi bir Geçici – Sürekli İş Göremezlik ödemesinin bulunmadığı, davacının zararından bu yönde herhangi bir indirimin söz konusu olmadığı, 04.08.2021 tarihli ek rapora itirazların incelendiği, 04.08.2021 tarihli ek raporun her yönü ile geçerliliğini koruduğu, davadışı SGK tarafından davacıya yapılan herhangi bir Geçici İş Göremezlik ödemesinin bulunmadığı, davacının zararından bu yönde herhangi bir indirimin söz konusu olmadığı, davacı kazazede … “ın hesaplanan Geçici İş Göremezlik zararının 8.423,41 TL olduğu, davacı kazazede … “ın hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 33.050,59 TL olduğu, müteveffa … ‘in geliri yönünden Yargıtay kararı sonrası dosyaya sunulan evrakların kök raporda yapılan değerlendirmenin yerinde olduğunu ortaya koyduğu, bu yönüyle kök rapordaki destekten yoksunluk hesabının geçerliliğini koruduğu, “Hak Sahibi davacı eş … ‘in davalı sigorta şirketinden teminat limiti dâhilinde talep edebileceği toplam destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 225.000,00 TL olduğu, hatır taşımasına ilişkin değerlendirmenin Mahkememize ait olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya içeriği ve deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/14187 Esas, 2018/6114 Karar sayılı, 19/06/2018 tarihli ilamıyla BOZULMAKLA, Mahkememizce bu kara karşı uyulması kararı verilmiştir.
Somut olayda, Yargıtay bozma ilamı uyarınca mahkemece tazminata esas gelirin belirlenmesinde, desteğin ve yaralanan davacı …’in SGK Başkanlığı’ndan ve ilgili kooperatiften kazanca ilişkin belgelerinin getirtilmesi ve emsal ücret araştırması için yazılan müzekkereye karşılık 17/02/2020 tarihli Ayvacık Minibüsçüler Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi müzekkere cevabında müteveffa …’in aylık kazancının 4.500,00TL olduğu, davacı …’in ise kazanın olduğu dönemde kooperatifte çalışmadığının bildirildiği, bunun üzerine emsal ücret için yazılan müzekkereye karşılık 22/01/2021 tarihli müzekkere cevabında 2012 yılındaki bir şoförün aylık kazancının 850,00TL olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Dosya kapsamında bozma kararı doğrultusunda aktüerya konusunda inceleme yapılması için dosya bozma öncesi bilirkişiye tevdi edilmiştir. 09/08/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı yapılan itirazlar nedeniyle ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup alınan ek raporlarda itirazların karşılandığı, 09/08/2020 tarihli kök bilirkişi raporundan bir değişiklik yapılmasının gerekmediği görüşü bildirilmiş olup alınan 22/11/2021 tarihli ek raporun usul ve yasaya uygun denetime elverişli olduğu, hükme esas alınabileceği anlaşılmıştır.
Trafik kazası nedeniyle cismani zarar nedeniyle maddi tazminat ya da ölüme bağlı destekten yoksun kalma tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarih, 2019/40 Esas ve 2020/40 Karar sayılı iptal kararından sonra Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24/05/2021 tarih, 2021/3033 Esas ve 2021/1560 Karar sayılı güncel kararında “… Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuş, tazminatın belirlenmesi amacı ile bilirkişiden rapor alınmış, alınan raporda davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresi belirlenmesinde 1931 tarihli PMF yaşam tablosu dikkate alınarak hesaplama yapılmış, bu rapor hükme esas alınmıştır. Gerçek zarar miktarı; davacının olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşmaktadır.
Desteğin veya hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda …’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvelleri ile saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, … Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, … Danışmanlık, … Üniversitesi ve … Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, gerçek zarar hesabı özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi de göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Buna göre temyiz edenin sıfatına göre, davacı tarafından kararın temyiz edilmediği de dikkate alınarak, kazanılmış haklar gözetilerek (tazminata esas alınan gelir, esas alınan asgari ücret yılı, işlemiş/işleyecek dönem tarihleri gibi) davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenerek ve prograsif rant tekniği kullanılmak suretiyle tazminat miktarının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” yönünde karar verilmiştir. Buna göre tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosu ve prograsif rant tekniği uygulanacaktır (Aynı yönde 14/01/2021 tarih, 2020/2598 E. ve 2021/34 K. sayılı kararı).
Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda TBK’nın 52. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve ödenecek indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Davalı vekili cevap dilekçesinde hatır taşıması savunmasında bulunduğu ve kaza ile ilgili soruşturma dosyasındaki ifade tutanaklarından ve tanık beyanlarından, destek … ve oğlu …’in araba bakmaya gitmek için …’in sürücülüğünü yaptığı araca bindikleri kazanın meydana geldiği, dosya kapsamından taşımanın davacı yararına olduğu anlaşıldığından, Mahkememizce %20 hatır taşıması indirimi yapılmıştır.
Anılı kanuni düzenlemeler, ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun olmakla itibar edilir bulunan bilirkişi raporu ve dosya kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; kaza tarihi olan 18/07/2012’de meydana gelen trafik kazası neticesinde araçta yolcu konumunda bulunan …’in %2,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılan ve geçici iş göremezlik süresinin 9 aya kadar uzayabileceği saptanan davacının maddi zarar toplamı olarak hesap edilen 33.050,59TL üzerinden %20 hatır taşıması indirimi yapılarak 26.440,47TL bedel üzerinden sürekli iş göremezlik ve 8.423,41TL üzerinden %20 hatır taşıması indirimi yapılarak 6.738,72TL bedel üzerinden geçici iş göremezlik dönemine ait maddi tazminatı tazminle mükellef olduğu, davacılar tarafından davalı sigorta şirketine sigorta kapsamında ödeme için gerekli olan tüm belgelerin iletildiği ispat edilmediğinden, davalının dava tarihinde temerrrüde düştüğü anlaşılmakla, davalı sigortanın belirlenen tazminat bedelini temerrüt tarihinden itibaren dosya içerisinde bulunan araca ait ruhsat bilgilerinden kaza yapan aracın hususi otomobil olduğu anlaşılmış olduğundan yasal faizi ile birlikte tazminle mükellef olduğu kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacı … için trafik kazasında vefat eden …’in destek olduğu, destekten yoksun kalma maddi tazminat talebi yönünden, 22/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda davacının maddi zarar toplamı olarak hesap edilen 225.000,00TL üzerinden %20 hatır taşıması indirimi yapılarak 180.000,00TL bedel üzerinden davalının maddi tazminatı tazminle mükellef olduğu, davacılar tarafından davalı sigorta şirketine sigorta kapsamında ödeme için gerekli olan tüm belgelerin iletildiği ispat edilmediğinden, davalının dava tarihinde temerrrüde düştüğü anlaşılmakla, davalı sigortanın belirlenen tazminat bedelini temerrüt tarihinden itibaren dosya içerisinde bulunan araca ait ruhsat bilgilerinden kaza yapan aracın hususi otomobil olduğu anlaşılmış olduğundan yasal faizi ile birlikte tazminle mükellef olduğu kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Müteveffa …’in, çocukları olan davacıları …, … ve … için kaza tarihindeki yaşları itibariyle destek olmadığı anlaşılmış olup bozma kararında bu yönde bir bozma yapılmadığı görülmektedir.
Yine TBK’nun 52. maddesi gereği hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirilen miktar, yasal düzenlemelerden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirim mahiyetinde olduğundan, davalılar lehine bu kısım üzerinden vekalet ücreti takdir edilemez. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/10536 Esas – 2019/4385 Karar, 2016 /18287 Esas – 2019/7224 Karar sayılı ilamları).
Açıklanan nedenlerle, hatır taşıması nedeniyle indirilen miktar için vekalet ücreti takdir edilmemiştir
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne,
… yönünden 26.440,47 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6.738,72 TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-… yönünden 180.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-…, … ve … yönünden destekten yoksun kalma maddi tazminatının reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 14.562,27-TL nispi karar harcının peşin ve ıslah harcından alınan ‭215,2‬0-TL harçtan mahsubu ile eksik ‭14.347,07-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam ‭2.160‬,00-TL ( 950,00-TL BK ücreti, 550-TL tebliğler ve posta, 60,00 TL Tanık ücreti, 600,00 TL ATK Ücreti ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 1.768,86-TL’nin davalıdan alınarak davacılar … ve …’e VERİLMESİNE,
6-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam ‭244,2‬0-TL ( 25,25-TL BH, 25,20-TL PH, 3,80-TL VH, 190,00 TL Tamamlama Harcı ) harcın davalıdan alınarak DAVACI … ve …’e VERİLMESİNE,
7-Kabul edilen … maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 21.050,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACI …’E VERİLMESİNE,
8-Kabul edilen … maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACI …’E VERİLMESİNE,
9-Davalı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 62,50-TL tebliğler ve posta yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 12,93-TL’nin davacılar … ve …’ten alınarak, davalıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.000,00.TL vekalet ücretinin …, … ve …’ten alınarak, davalıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır