Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/99 E. 2018/836 K. 18.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/99
KARAR NO : 2018/836
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 01/02/2017
KARAR TARİHİ : 18/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 24.04.2015 tarihinden itibaren açılışı yapılan “…adresindeki… unvanlı işletmenin sahibi olduğunu, davalı şirketin dava dışı … AŞ’den İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile alacaklı olan Faktoring şirketi olduğunu, alacaklı vekilinin haksız ve kötü niyetli olarak müvekkilinin adresinde haciz teşebbüsünde bulunduğunu, müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, haciz tehdit ve tazyiki altında dava konusu bononun alacaklı vekilince yazılarak müvekkiline imzalattırıldığını, TBK’nın 37, 38 ve 584/1 maddelerine göre yapılan işlemlerin geçersiz olduğunu beyanla öncelikle hukuka aykırı olarak tanzim olunan 16.01.2017 tanzim ve 01.02.2017 ödeme tarihli 33.000.TL bedelli bonoya ilişkin icra işlemlerinin durdurulmasına ve bononun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davayı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin, kambiyo senedine dayanan alacağının tahsili amacıyla borçlular morina su ürünleri gıda sanayi ve dış ticaret Ltd. Şti. … A.Ş. ve…A.Ş. aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile infaz edilip icra takibine geçildiğini, borçlunun menkul, gayrimenkul mallan ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi ve muhafazası için Küçükçekmece …icra Müdürlüğü …Tal. Sayılı dosyasına haciz talimatı gönderildiğini, 16.01.2017 tarihinde ” … adresine hacze gidildiğini, ancak herhangi bir işlem yapılmadığını, sonrasında davacı borçlunun, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya borcuna istinaden 16.01.2017 tanzim 01.02.2017 vade tarihli. 33.000,00-TL bedelli senet verildiğini ve bu hususta davacı borçlu ile protokol imzalandığını, protokolde yer alan ” Bono vadesi geldiğinde ödenmediği takdirde borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile icra takibine geçilecektir.” ibaresine istinaden; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya borcuna istinaden verilen iş bu bono vadesi geldiğinde ödenmediğinden borçlu davacı hakkında İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığuını, bu kararın İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile infaz edilip icra takibine geçildğiini, daha sonra davacı borçlu tarafından huzurunda görülmekte olan bononun iptali talepli dava açıldığını, ancak davanın reddedilmesi gerektiğini, davacı aleyhine tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin de karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
3.Mahkememizce verilen ara karar gereğince davacının alacağının varlığı ve miktarının belirlenmesi bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın, 2015-2016-2017 yılları ticari defterlerini ibraz ettiği, davacının ibraz edilen ticari deftelerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olduğu mevcut tespitlere göre davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfı taşımakla birlikte nihai karar sayın mahkemeye ait olduğu, davacının ibraz edilen ticari defterlerinde davalı ile ticari ilişkisinin olmadığı, dava konusu olan 01.02.2017 vade tarihli ve 33.000,00.-TL tutarlı bononun davacının ticari defterlerinde kaydı olmadığı, ibraz edilen ticari defterlerde davacının davalıdan borcu ve alacağı olmadığının tespit edildiği, davalı tarafın, 2015-2016-2017 yılları ticari defterlerini tarafımıza ibraz edildiği, davalının ibraz edilen ticari defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olduğu görülmüş olup, mevcut tespitlere göre davalının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfı taşımakla birlikte nihai karar sayın mahkemeye ait olduğu, davalının ibraz edilen ticari defterlerinde davacı ile ticari ilişkisinin olmadığı ,dava konusu olan 01.02.2017 vade tarihli ve 33.000,00.-TL tutarlı bononun davalının ticari defterlerinde kaydı olmadığı , ibraz edilen ticari defterlerde davalının davacıdan borçu ve alacağı olmadığı, huzurdaki davada taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığının açık olduğu, davacının, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına kabul ve kefalet ettiği, bu kefaletine bağlı olarak davacının, davalıya 01.02.2017 vade tarihli ve 33.000,00.-TL tutarlı bono verdiği bu işlemleri de 16.01.21017 tarihli protokole bağladıklarının görüldüğü, davacının İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasının da herhangi bir şekilde taraf değil iken ( alacaklı-borçlu ) neden 01.02.2017 vade tarihli ve 33.000,00.TL tutarlı bonoyu davalıya verdiğini ispatta muhtaç olarak değerlendirildiği, takdiri tamamen Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere dava konusu olayda, davacının davasını ispata muhtaç olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
4.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı dava konusu bonoda her ne kadar borçlu gözükse de, haciz esnasındaki protokol dikkate alındığında, davacının imzasının kefalet niteliğinde olduğu, davalı … şirketiyle herhangi bir ticari ilişki veya fatura ilişkisi olmadığını, kefaletinde eş rızası olmadığından geçersiz olduğunu iddia ederek bononun iptalini talep etmiştir.
Davacı dava konusunu bononun iptali olarak nitelese de hukuki niteleme mahkemeye ait olduğundan davacının asıl talebinin dava konusu bonodan dolayı davalıya borcunun olmadığının tespitidir. Yani davamızın konusu Menfi Tespittir.
Taraf ticari defterleri, dosyadaki belgeler üzerinde mali müşavir bilirkişiye bilirkişi incelemesi yaptırılmış, inceleme sonucunda dava konusu bononun davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi davalı tarafından düzenlenmiş herhangi bir faturada söz konusu olmadığından, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple davacının dava konusu 01.02.2017 tarihli 33.000,00 TL bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı hernekadar dava dilekçesinde bononun iptalini talep etmiş ise de dava dilekçesi ve diğer dilekçelerinin içeriğinden menfi tespit talep ettiği anlaşılmakla davanın Kabulü ile davacının davalıya dava konusu olan 01/02/2017 tarihli 33.000,00TL’lik … tarafından keşide edilen bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 2.254,23TL nispi karar harcından peşin alınan 31,40TL harcın mahsubu ile bakiye 2.222,83TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.960,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE;
4-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 820,40TL ( 31,40TL BVH, 4,60TL VSH, 31,40TL Peşin Harç, 600,00TL bilirkişi ücreti, 153,00TL posta ve tebliğler) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Başkan …