Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/953 E. 2022/158 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/953
KARAR NO :2022/158

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:31/10/2017
KARAR TARİHİ:22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı … tarafından müvekkili şirket aleyhine …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D. İş sayılı ve 25.10.2017 günlü ihtiyati haciz kararı icrai hacze çevrilerek …. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, iş bu icra takibinden gönderilen ödeme emrinin 26.10.2017 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ olduğunu, söz konusu icra dosyasında takibe dayanak çekin arkasındaki ilk ciranta olarak gösterilen … …. Ltd. Şti şirketinin kaşesi ve şirketi temsile yetkili kişinin imzasının taklit edilerek atıldığının tespit edildiğini, daha önce sahte imza ve sahte evrak düzenlenerek taraflarına karşı başlatılan İstanbul 31. İcra Müdürlüğü’nün …/… Sayılı dosyası bulunduğunu, buna karşılık taraflarınca açılan ve takibin iptaliyle sonuçlanarak kesinleşmiş bulunan …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas 2016/… Karar sayılı dosyasının celbini talep ettiklerini, imza sirkülerinin asıllarının resmi kurum ve bankalardan getirtilen imza örnekleri ile talimatla alınan örnek tatbiki imzaların söz konusu dava dosyası içerisinde mübrez olup bilirkişi raporunu ve Mahkeme kararını sunduklarını, HMK m.209/1 gereğince menfi tespit davasına bakan Mahkemenin icra takibini teminatsız durdurması gerektiğinin açık olduğunu, müvekkilinin iş hayatında ne keşideci …’le ne de çekin arka yüzünde ismi ve imzası bulunan diğer kişi veya şirketlerle herhangi bir hiçbir hukuki ticari ilişkisi olmadığını, ayrıca çekteki müvekkilinin uzun yıllar önce kullandığı adresin de yazılı olmasının dikkat çekici olduğunu, icra takibine ilişkin dosyada, … ve müvekkili … Otomotiv’e ait malvarlıkları için ihtiyati haciz talep edilmesinin, diğer kişilerin ise ihtiyati haciz talebi dışında bırakılmasının bu kişilere yönelik herhangi bir haciz işlemi yapılmamış olmasının dikkat çekici olduğunu, icra takibinin daha sonraki safhasında diğer ciranta şirket ya da şahısların gerçek olmama ihtimali olduğunu, takip konusu çek yaprağının dahi gerçek çek olup olmadığının Mahkemece banka şubesinden tahkikini talep ettiklerini, müvekkiline bu çeki keşide eden … ile hamilden önce ciro silsilerinde yer alan davalı … isimli kişinin müvekkiline herhangi bir ticari ve hukuki ilişkisi olmadığının ticari defter ve kayıtlarda sabit olduğunu, daha önce de benzer olayla karşılaşan müvekkili şirketin bu olayın organize bir iş olduğunu ve önceden de benzer olayla karşılaşan müvekkili şirketin bu olayın organize bir iş olduğunu ve önceden dolandırıcılık sahtekarlık suçlarını işlemiş olan bu kişilerin, kendilerine kurban olarak müvekkilini seçtiklerini ve uzun süredir müvekkilini takip ederek bu suçu planladıklarının açık olduğunu, bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusu başvurusunda bulunduklarını, takibe konu çeke dayalı olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D. İş Sayılı ve 25.10.2017 günlü ihtiyati haciz kararının icrai hacze çevrilerek müvekkiline ait araçları için haciz ve yakalama kararı çıkartıldığını, 35 hk 894 plakalı kamyonetin kapatıldığını ve diğer 4 aracın da kapatılma tehdidi adı altında olduğunu, ayrıca 5 adet bilgisayarın muhafaza altına alındığını, Mahkemece İİK 72/3 ve HMK 209/1.maddeleri gereğince icra takibinin teminatsız olarak müvekkili yönünden durdurulmasını, icra takip dosyasına yatırılacak paranın dava sonuna kadar davalı alacaklıya ödenmemesinin sağlanmasını ve icra dosyasındaki hacizlerin kaldırılmasını, takip konusu yapılan 20.10.2017 keşide tarihli ve 15.000,00TL bedelli çekten dolayı müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitini ve çekin müvekkili yönünden iptalini, davalıların haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle müvekkili lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalılardan … tarafından müvekkili … ve davacı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasında çeke dayalı olarak takipte bulunulduğunu, takip dayanağı çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, davalı borçlunun takip dayanağı çekle birlikte 18 çeki çaldırdığını, buna dair … Cumhuriyet Başsavcılığına 02/05/2017 tarihinde şikayette de bulunulduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığının …/… soruşturma sayılı dosyasında bu çeklerin ödenmemesi için bankaya müzekkere de yazıldığını, çekte savcılık tarafından verildiğini, ödemeden men talimatı şerhi dışında bir karşılıksızdır şerhi de olmadığını, bu hali ile bu çekle ilgili ne icraya konulması ne de ihtiyati haciz kararı verilmesinin mümkün olmadığını, buna rağmen ihtiyati haciz kararı alan davalılardan …’ün davalı müvekkilinin işyerinde haciz yaptığını, bahsi geçen çekteki ilk cironun davacı … Ltd. Şti’ye ait olduğunu, iş bu dava ile bu şirketin ciro imzasını inkar ettiğini ve menfi tespit tazminat talebinde bulunduğunu, davalı müvekkilinin çaldırdığı bu çeklerle ve özelde dava konusu çekle ilgili olarak hukuki müracaatlarını yaptığını, ödeme emrinin tebliği üzerine savcılığa davacı şirket ortakları ve alacaklı görünün … hakkında şikayet dilekçesi verildiğini, soruşturmanın … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/… Soruşturma sayılı dosyasında derdest olduğunu, takip dayanağı çekteki keşideci imzasının sahte olduğunu, bu nedenle …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında imza inkarında bulunulduğunu, çekle ilgili ihtiyati haciz kararı veren …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D. İş Sayılı dosyasında itirazda bulunulduğunu, duruşmasının 05/12/2017 tarihinde olduğunu, çaldırılan 18 çekle ilgili olarak … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında çek iptali ve iadesi, menfi tespit talepli dava da açıldığını, hülasa mağdur davalının boş çek yapraklarını çaldırdığını başına gelmeyenin kalmadığını, sahte imzalar bulunan çeklerin ülkenin çeşitli yerlerinde ortaya çıktığını ve davalıya haciz tehdidinde bulunulduğunu, dava konusu çekteki cirantaların gerçek olup olmadığını bu bağlamda davacı şirketin kaşe ve cirosunun sahte olup olmadığını, davalı …’in doğal olarak bilmediğini, işin gerçeği sağlıklı çalışması halinde ayrıntılı bir savcılık soruşturması ile gerçeklerin ortaya çıkacağını, ancak bu konuda umutları olmadığını, davalının davacıyı tanımadığını, herhangi bir ticari alışverişi olmadığını, ciranta, kaşe ve imzasının davacıya ait olup olmadığını bilmediğini, bu nedenle davanın kabulü veya reddi yönünde görüş bildirmelerinin bu hali ile mümkün olmadığını, davada müvekkili zorunlu hasım olarak bulunduğunu, bir an için davacının iddiaları kabul edilse bile bu tedavüle sürme olayında davalı …’inde mağdur olduğunu ve bu sahte imza kullanımı sebebiyle herhangi bir kusuru bulunmadığının ortada olduğunu, davada zorunlu hasım olduğunu, bu nedenle davanın kabulü halinde yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını, davacının müvekkilden kötü niyet tazminatı talep etmesinin cevap verilmesi bile gerekmeyen bir talep olduğunu, bu tazminatın olsa olsa alacaklının haksız haciz uygulayan kişiden istenebileceğini, davacının davacını ispat etmesi halinde davasının menfi tespit talebi yönünden kabulünü, davacının davasını ispat edememesi halinde davacının reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsilini, davacının kötüniyet tazminatı talebinin davalı … yönünden mesnetsiz olması dikkate alınarak reddini, davalı …’in davada zorunlu hasım olması dikkate alınarak yargılama gideri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı icra takip dosyası ile ilgili borçlu olmadığının tespitini, … Mustafa Kemalpaşa Şubesi … çek no, 15.000,00 TL bedel, 20.10.2017 keşide tarihli çek üzerindeki kaşe ve imzaların sahte olarak düzenlendiğini, çekin davacı yönünden iptali ile %20 tazminat talebinde bulunduğunu, …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı icra takip dosyası’nda müvekkili şirkette borçlu olarak yer aldığını, icra takibine dayanak … … Şubesi’nin … IBAN nolu hesabına ait, keşidecisinin … olduğu, … 20/10/2017 keşideli, 15.000,00 TL miktarlı ve … nolu çek olduğunu, söz konusu çekin müvekkili şirket tarafından ciro edilmediğini, çekteki kaşe ve imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmaması nedeniyle …. İcra Hukuk Mahkemesi … E. Sayılı şikayet davası açıldığını ve … Cumhuriyet Savcılığı …/… Soruşturma sayılı şikayet yapıldığını, takip alacaklısı sahte ciro ve sahte imzalar atılarak ve doldurularak müvekkili şirket aleyhine icra ve haciz işlemleri başlattığını, alacaklı tarafından sahte cirodan ( kaşe-imza ) sonra yazılı olan şirket hakkında ( … … İhr. San. Ve Tic. Ltd. Şti. ) işlem yapılmamasının manidar olduğunu, müvekkili şirketin takip alacaklısı ve diğer tüm cirantalarla her hangi bir hukuki veya fiili bağlantısı bulunmadığını, hiçbir şekilde ticareti de olmadığını, müvekkili şirketin, cirolamamış olduğunu ve icra takip konusu yapılmış olan iş bu çek dolayısı ile organize bir dolandırıcılık ile karşı karşıya kaldığını, müvekkili şirket aleyhine ( sahte ciro ve sahte imza ile düzenlenmiş ) çek hukuka aykırı ve suç teşkil eden işlemlerle başlatılan takibin bir an evvel durdurulması için gerekli yasal yollara başvurulduğunu, sahte kaşe ve imzalı çekin incelenmesinde, müvekkili şirketin yetkilisine ait imza örnekleri ile sahte cirolu ve sahte imzalı çekin üzerindeki imzaları uyuşmadığının çıplak gözle dahi incelenmesinde anlaşılacağını, yine çekin üzerine atılan sahte cirodaki sahte müvekkili şirket kaşesinde müvekkili şirketin vergi dairesi “Şişli” olarak yazıldığını, salt bu hatanın dahi kaşe ve imzanın sahte olduğunun belirlenmesi için yeterli olduğunu, dava konusu takip müstenidi olan çekin sahte keşide ve cirolar nedeniyle ciro silsilesi kopmuş olmakla kambiyo senedi vasfını müvekkili şirket açısından kaybettiğini, çekteki ciro silsilesinin geçerlilik şartı olduğuna dair TTK’nın “Ciroların tahkiki” başlıklı 713.maddesine göre: “Cirosu kabil bir çeki ödeyen muhatap, ciroların arasında muntazam bir teselsülün mevcut olup olmadığını incelemeye mecbur ise de ciranta imzalarının sıhhatini tahkike mecbur değildir.” Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere cirolar arasında muntazam bir teselsül olması gerektiğini, muntazam silsileden kasıt lehtarın adı yazılı ise yani çek hamiline değilse lehtarın çeki ciroyla devir ve teslim etmiş olması olduğunu, hukuken geçerli cirosu ile devir ve teslim edilmedikçe ciro silsilesi kurulamayacağını, dava konusu çekin; hukuken geçerli ciroyla devir ve teslim edilmediğini, çünkü dava konusu çekin, sahte kaşe ve imzalı ( cirolu ) bir çek olduğunu, sıfatın, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişki olduğunu, taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisinen, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı (husumet) dava konusu sübjektif hakka ilişkin olduğunu, dava dilekçesinde davacı ve davalı olarak gösterilen (nitelendirilen) kişilerin, şeklen (biçimsel açıdan) o davanın tarafları olduğunu, ancak mahkemenin bu taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatına sahip olmaları gerektiğini, bir davada taraf olarak gösterilen kişilerin, taraf ve dava ehliyetine ve davayı takip yetkisine sahip olsalar bile, bu kişilerden birinin o davada gerçekten davacı veya davalı sıfatı yoksa, dava konusu hakkın esasına ilişkin bir karar verilemeyeceğini, dava sıfat yokluğundan (husumetten) reddedilmesi gerektiğini, bir sübjektif hakın kendisinden davalı olarak istenebilecek olan kişinin, o hakka uymakla yükümlü (borçlu) olan kişi olduğunu, bu nedenlerle bir sübjektif hakkın sahibinin ve o hakka uymakla yükümlü olan kişinin kimler olduğunun (yani bir davada, davacı ve davalı sıfatının kimlere ait olduğu) tamamen maddî hukuka göre belirleneceğini, bu nedenle, bir kişinin belli bir davada gerçekten davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı hususunun, usul hukuku sorunu olmayıp, dava konusu (sübjektif) hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk sorunu olduğunu, müvekkili şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı açıklanmış olan hususlar doğrultusunda son derece açık olup husumet itirazı bulunmadığını, takip konusu yapılan çekin; Bursa ‘da hamiline düzenlenmiş, 1.Ciro; …, 2.Ciro; …, 3.Ciro; … ( müvekkil şirketin sahte kaşesi ve imzası kullanılarak ), 4.Ciro …, 5.Ciro; …, 6.Ciro; … ve nihayetinde 7.ve son ciro takip alacaklısı tarafından İstanbul. Ciro silsilesinin bu kadar çeşitli illere dağıtılarak bağın koparılmak istediğinin açık olduğunu, sahte kaşeli ve sahte imzalı çekin arkasında; … Başsavcılığı ‘nın …/… Soruşturma sayılı dosyasından ödeme yasağı konulduğunun … belirtildiğini, bu hali ile sahte imzalı ve sahte kaşeli çekin icra takip konusu yapılmasının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini ve davacı taraf ile aynı mağduriyeti yaşadığının açık olduğunu, görülmekte olan davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olan müvekkili şirket yönünden husumete yönelik itirazlarınında göz önünde bulundurularak davanın reddedilmesini, davacı tarafından açılan hukuki dayanaktan yoksun haksız ve kötü niyetli davanın ve davacı taleplerinin husumet itirazımız gözetilerek reddini, yargılama harç ve masraflarıyla vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve duruşma günü diğer davalılar …, …, … ve …’ne usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasına konu edilmiş olan 15.000,00TL bedelli ve 20.10.2017 keşide tarihli çek üzerindeki kaşe ve imzanın sahte olarak düzenlenmiş olması nedeniyle borçlu olunup olunmadığından ibaret olduğu görülmüştür.
DELİLLER;
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak …D. İş sayılı dosyanın fotokopisi celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak… Esas sayılı dosyanın fotokopisi celp edilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyanın fotokopisi celp edilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyanın fotokopisi celp edilmiştir.
… CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosyanın fotokopisi celp edilmiştir.
…CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosyanın uyap üzerinden celp edilmiştir.
… CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… A.Ş’ye müzekkere yazılarak davacıya gönderilen ödeme emri ve çek fotokopisi celp edilmiştir.
… A.Ş … Şubesi’ne müzekkere yazılarak dava konusu çekin banka kayıtları celp edilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı … Nakliyat İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ’nin tebligata yarar adresi celp edilmiştir.
… Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacıya ait sicil kayıtları celp edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğice … … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak davacı şirket yetkilisi …’nun ve Lucia Padulano’nun imza örneklerinin alınması istenilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu 15.000TL onbeşbin TL bedelli çek aslının ön yüzündeki keşide imzasının mevcut mukayese imzalarına kıyasla davalı …’in eli ürünü olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, davalılardan … tarafından davacı ve diğer davalılar hakkında başlatılan …. İcra Müdürlüğüne ait… Esas sayılı takip dosyasının dayanağı olan çekteki ciranta imzasının davacının eli ürünü olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
…. İcra Müdürlüğüne ait … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının davalı …, borçluların davacı … Ltd.şti, davalılar … Ltd.şti, … Tekstil Ltd.şti, …, …, … A.ş olduğu, takibin 20/10/2017 keşide tarihli 15.000,00 TL bedelli, keşidecisi davalı …, ilk ciro edeni davacı, sonraki ciro edenleri sırasıyla davalı …, davalı … A.ş, … (…), davalı … Tekstil Ltd.şti, davalı … Ltd.şti ve Yayla İnşaat olan çeke dayalı olmak üzere toplam 16.561,03 TL alacağa ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili, davalı … tarafından başlatılan takibe konu çekteki ciranta adına atfen atılı imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını iddia ederek takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı …, dava konusu çekin de dahil olduğu 18 adet çekin çalındığını, imzanın kendisine ait olmadığı beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … A.Ş, imzanın ve kaşenin sahte olduğunu, çekin taraflarınca ciro edilmediğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Davacının delil olarak bildirdiği …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında; dosyamız davacısının, davalı alacaklı …’e karşı imzaya itiraz davası açtığı, alınan bilirkişi raporunda takibe konu çekte davacı adının altındaki ciranta imzasının davacı şirket yetkilisi …’nun eli ürünü olmadığının tespit edildiği, davanın kabulü ile takibin davacı yönünden durmasına karar verildiği, kararın istinaf incelemesinden geçerek 17/09/2020 tarihinde kesinleştiği görülmektedir.
Davalı … A.Ş’nin delil olarak dayandığı …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının … A.Ş olduğu, davalısının …, dava konusunun davamıza konu çekteki imzaya itiraz olduğu, Mahkemenin çift imza ile temsil ve ilzam edilmesi gereken çekin tek imza ile ciro edildiği anlaşılmakla davanın kabulüne ve icra dosyasında takibin davacı… yönünden durmasına karar verildiği, kararın istinaf incelemesinden geçerek 01/06/2020 tarihinde kesinleştiği görülmektedir.
Davacı …’in delil olarak dayandığı …. İcra Hukuk Mahkemesinin… Esas … Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının …, davalısının …, davanın imzaya itiraz olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre çekteki keşideci imzasının davacı … eli ürünü olmadığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği görülmektedir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D.İş sayılı dosyasının incelenmesinde ihtiyati haciz talep edenin dosyamız davalısı …, borçlunun … olduğu, davamız konusu çek nedeniyle 25/10/2017 tarihinde ihtiyati hacze karar verildiği, borçlunun ihtiyati haciz kararına itirazının reddedildiği görülmektedir.
…Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının davalımız …’ın açtığı çek iptali davası olduğu görüldü.
…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosya suretinin incelenmesinde davalı … İşcan’ın dava konusu çekin de dahil olduğu çek koçanlarının çalınması ile ilgili şikayetçi olduğu görüldü. Soruşturma kapsamında yetkisizlik kararı verildiği görüldü.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyanın suretinin incelenmesinde dava konusu çek ile ilgili resmi belgede sahtecilik suçundan soruşturmanın devam ettiği, soruşturma kapsamında alınan savcılık ifadelerinde davalı …’ün çekteyi imzayı kabul ettiği, …’e eldiven satması sebebiyle bu çeki aldığını iddia ettiği, diğer cirantaların çek ile alakalarının olmadığını beyan ettikleri görüldü.
Tüm dosya kapsamından; dava konusu çekin, davalı …’in uhdesinde iken çalındığı, çekteki keşideci davalı … imzasının, davacı ciranta imzasının ve diğer davalı ciranta … A.Ş’nin imzasının sahte olduğu sabittir. İmza inkârı, çeki elinde bulunduran herkese karşı ileri sürülebilen mutlak def’i niteliğinde olup, hamilin iyiniyet savunması dinlenemez. Bu kapsamda çekteki imza davacıya ait olmadığından, davalı … A.ş, dışındaki davalılar yönünden davanın kabulüne, davacının borçlu olmadığının tespiti ile takibin davacı yönünden iptaline; davalı … A.ş, çekteki imzanın kendisine ait olmadığını kanıtladığından, bu davalı yönünden davanın reddine, diğer davalıların kötüniyeti kanıtlanamadığından kötüniyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı …’in çekteki imzasının sahte olduğunu kanıtlamış ise de; keşideci olduğu, bu itibarla davalının çekin bedelini ödemesi halinde davacıya rücu hakkı bulunmadığı dikkate alınarak bu davalı yönünden pasif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçeler ışığında;
1-Davanın davalı … yönünden PASİF HUSUMET YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
2-Davanın davalı … A.Ş yönünden REDDİNE;
3-Davanın davalılar …, …, … Ltd. Şti ve … Tekstil Ltd. Şti yönünden KABULÜ ile;
Davacının …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takibe konu … Bankası …Şubesine ait … çek seri nolu 15.000,00TL bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile; icra takibinin davacı yönünden iptaline,
4-Davacının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE;
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan alınması gerekli 1.024,65TL karar harcından peşin alınan 256,17TL harcın mahsubu ile eksik 768,48TL harcın DAVALILAR …, …, … VE …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
6-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 1.140,02TL (31,40BH, 4,60TL VSH, 256,17TL Peşin Harç, 847,85TL posta ve tebliğler, ) yargılama giderinin DAVALILAR …, …, … VE …’den müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin DAVALILAR …, …, … VE …’den alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI …’NE VERİLMESİNE,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi gereğince 5.100,000TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALI …’e VERİLMESİNE,
10-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı …vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2022

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır