Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/808 E. 2018/106 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/808 Esas
KARAR NO : 2018/106 Karar
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 21/09/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi uyarınca müvekkilinin davalıdan elektrik enerjisi satın aldığını, ancak davalının müvekkilinin 2011 yılı Nisan ile 2012 Mart ayları arasındaki faturalarına enerji bedeli dışında faturda yer almaması gereken kayıp kaçak bedeli altında tüketim ile ilgili olmayan ve gerçek bir hizmetin karşılığı olmayan kalemleri yazarak tahsil ettiğini ileri sürerek, 27.818,32-TL nin tahsil tarihlerinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilince tahsil edilen fatura kalemlerinin düzenleyici kurum olan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından alınan kararlar ile tarifelere uygun olduğunu, müvekkilinin lisansında yer alan hükümler ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca kendisine yüklenmiş olan yükümlülüğü ifa ettiğini, düzenleyici kurumun karar ve işlemlerinin ortadan kaldırılmadan müvekkiline başvuruda bulunulamayacağını savunarak, davanın düzenleyici kuruma karşı idari yargıda açılması gerektiğini, davanın reddini istemiştir.
Dava, davalı abonenin elektrik faturalarına yansıtılan kayıp kaçak bedelinin istirdadı istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde:
Taraflar arasında elektrik enerjisi teminine ilişkin yazılı sözleşme bulunduğu ve sözleşme uyarınca davacının, davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı sabittir. Taraflar arasındaki sözleşme, işlem dosyası ile takip konusu döneme ilişkin elektrik faturaları davalı kurumdan getirtilerek dosyaya konulmuştur. Diğer yandan, fatura konusu bedellerin davacı yanca davalıya ödendiği sabit olup, uyuşmazlık tahsil edilen kayıp kaçak bedelinin istirdadının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce bozma kararı öncesi, tarafların hak ve alacaklarının belirlenmesi amacıyla bilirkişi kurulundan 07.03.2016 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulu raporunda özetle; sözleşme uyarınca talep edilen 11 adet fatura ile davacıdan 27.818,32-TL kayıp kaçak bedeli tahsil edildiğini, gecikme faizi ile birlikte davalının davacıya 43.395,49-TL borçlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizin … Esas – … Karar Sayılı ilamı ile davanın kabulü ile 27.818,32 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay …Hukuk Dairesinin … Esas – …Karar Sayılı ilamı ile mahkememiz kararı “…Karar tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan bu yasa değişikliklerinin, yürürlük tarihi öncesi dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan kayıp-kaçak bedeli ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden davalarda da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gereken hükümler içerdiğinden, 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17., geçici 19. ile 20. maddelerinin, somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının yerel mahkemece tartışılıp değerlendirildikten sonra sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekmektedir.” şeklindeki gerekçe ile bozulmuş ve dava dosyası iş bu esas numarasına kaydedilerek, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin Bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dava Konusu Asıl Alacak Yönünden Yapılan Değerlendirme:
17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye 10. fıkra eklenmiştir.
6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19. Madde; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici 20. Maddenin ise; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17’nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
15.02.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesi’nin 28.12.2017 tarih, … Esas, 2017/179 Karar Sayılı ilamı ile 6446 Sayılı Yasanın 17. maddesinin (6) numaralı fıkrasının değiştirilen (a), (ç), (d) ve (f) bentleri ile Geçici 19. ve geçici 20. Maddelerinin Anayasaya aykırı olmaması nedeniyle iptal talebinin reddine dair karar verilmiş, 6446 Sayılı Yasanın 17. Maddesine eklenen 10. fıkranın ise Anayasa aykırı olması nedeniyle iptaline dair karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasa değişiklikleri, emsal Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2016/20106 Esas, 2017/9319 Karar sayılı ilamı ve Anayasa Mahkemesi’nin 28.12.2017 tarih, … Esas, …Karar Sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan (ve halen derdest olan) davalar, (açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte) konusuz kalmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle mahkememizde açılan davanın konusuz kalmış olduğu sabit olmakla karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Yargılama Gideri ve Vekâlet Ücreti Bakımından Yapılan Değerlendirme:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331. maddesinin 1. fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği düzenlenmiştir. Bu durumda yargılamaya devam edilerek dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunun tespit edilmesi ve tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafa yargılama giderinin yükletilmesi gerekmektedir.(Yargıtay 3. H.D. 2016/16610 Esas, 2017/1011 Karar Sayılı Emsal İlamı)
Yukarıda ki açıklamalara göre dava dosyası incelendiğinde somut olayda, davanın açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve … Esas, … Karar Sayılı ilamı ve Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin kararları gereğince davacı tarafın dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereğince davanın kabul edilmemesine rağmen davacı tarafın yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı anlaşılmakla, davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin ve maktu vekâlet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-6446 sayılı yasa gereğince davanın konusuz kalmış olduğu anlaşılmakla, KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar harcı olarak alınması gereken 35,90-TL’nin peşin alınan 475,07-TL harçtan mahsubu ile bakiye 439,17-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan maktu 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 1.529,80-TL ( 27,70-TLBH, 4,10-TL VH, 1.350,00-TL bilirkişi ücreti, 73,00-TL tebligat, 75,00-TL müz. ve diğer. masraflar ) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim