Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/7 E. 2020/318 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/7
KARAR NO : 2020/318

DAVA : TESPİT
DAVA TARİHİ : 03/01/2017
KARAR TARİHİ : 17/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı …A.Ş. vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı…Şti. ile 10.06.2013 tarihinde Saklama ve Yönetim Sözleşmesi yaptıklarını, 31.10.2013 tarihinde de bu sözleşmeye ek protokol yaptıklarını, bu sözleşmeye göre kendilerine ait evrakların dijital ortama aktarıldığını ve fiziki olarak davalının saklama deposuna verildiğini, davalı şirkete gönderdikleri … Noterliğinin 01.06.2016 tarih ve …sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin 9’uncu maddesine göre tebliğ tarihinden on beş gün sonra geçerli olmak üzere sözleşmeyi feshettiklerini, … Noterliğinin 01.09.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile de tebliğden sonraki üç gün içinde teslim edilen evrakların kendilerine iadesini istediklerini, davalının ise 06.10.2016 tarihinde kendilerine ait 10.507 adet klasör için 29.314,53 TL raftan indirme işlem ücreti, 66.404,24 TL sistemden çıkış ücreti olmak üzere toplam 95.718,77 TL ücret talep ettiğini, davalıya gönderdikleri … Noterliğinin 14.10.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile bu ücrete itiraz ettiklerini, davalının da kendilerine gönderdiği … Noterliğinin 02.11.2016 tarih ve…sayılı ihtarnamesi ile yeni alacak kalemleri yarattığını ve kendilerinden 120.065,71 TL ücret talep ettiğini, bu ücretin ödenmemesi durumunda da saklanan evrakların iade edilmeyeceğini bildirdiğini, davalıda kendilerine ait 2.773 adet kutu içinde 10.507 adet klasör evrak olduğunu, her kutunun beş klasör aldığını, davalının kötüniyetli olarak maliyet hesabı çıkardığını, sözleşmenin sona ermesi durumunda sistem çıkış bedelinin kararlaştırıldığını ancak raftan indirme bedelinin kararlaştırılmadığını, raftan indirme bedelinin sözleşme ilişkisi devam ederken incelenmek üzere geri çağrılan evraklar için istenen bir ücret türü olduğunu, sözleşmenin feshi ile bu ücretin istenemeyeceğini, maliyet hesabının da klasör sayısı üzerinden hesaplanamayacağını, sözleşmede “5 TL / kutu / klasör” şeklinde ücretin belirlendiğini, bu nedenle hem kutu hem de klasör için aynı ücretin belirlenmiş olmasından ötürü ücretin kutu üzerinden hesaplanması gerektiğini, sözleşmedeki sistem çıkış bedeline ilişkin hükümlerin yorumlanması için sözleşmeye hakimin müdahalesi ile davalı tarafın sistem çıkış bedeli olarak talep edebileceği tazminat miktarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı…Şti. vekili verdiği cevap dilekçesinde, davacı taraf ile 10.06.2013 tarihinde Saklama ve Yönetim Sözleşmesi yaptıklarını, 31.10.2013 tarihinde de bu sözleşmeye ek protokol yaptıklarını, bu sözleşmeye göre davacıya ait evrakların dijital ortama aktarıldığını ve fiziki olarak kendilerine ait saklama deposuna verildiğini, davacı şirketin gönderdiği … Noterliğinin 01.06.2016 tarih ve 24404 sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin 9’uncu maddesine göre tebliğ tarihinden on beş gün sonra geçerli olmak üzere sözleşmeyi feshettiğini, … Noterliğinin 01.09.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile de tebliğden sonraki üç gün içinde teslim edilen evrakların kendilerine iadesini istediklerini, kendilerinin ise ücretten indirim yaparak 06.10.2016 tarihinde davacıya ait 10.507 adet klasör için 29.314,53 TL raftan indirme işlem ücreti, 66.404,24 TL sistemden çıkış ücreti olmak üzere toplam 95.718,77 TL ücret talep ettiklerini, kutuların palet üzerine konularak nakliyeye hazır hale getirilmesi için de 2.750,00 TL ücret istediklerini, davacının gönderdiği … Noterliğinin 14.10.2016 tarih ve… sayılı ihtarnamesi ile bu ücrete itiraz ettiğini, kendilerine saklanmak için verilen klasörlerin hacmine göre dört ya da beş klasörün bir kutu içinde saklandığını ve güvenlik riskini önlemek için kutuların da aynı raf yerinde saklanmadığını, farklı raflara konulduğunu, dağınık raflardaki kutuların barkodlarının tek tek okunarak sistemden çıkışının yapıldığını, belirlenen ücretin sözleşme hükümlerine göre tespit edildiğini, sözleşme hükümlerinin açık olduğunu ve hakimin sözleşmeye müdahalesini gerektirecek bir durumunda bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 561 ve devamı maddelerine göre saklama sözleşmesinden kaynaklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 107/III’e göre açılmış tespit davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, 10.06.2013 tarihli Saklama ve Yönetim Sözleşmesini, 31.10.2013 tarihli sözleşmeye ek protokolü, …Noterliğinin 01.06.2016 tarih ve 24404 sayılı ihtarnamesini, … Noterliğinin 01.09.2016 tarih ve… sayılı ihtarnamesini, … Noterliğinin 14.10.2016 tarih ve …ayılı ihtarnamesini ve …Noterliğinin 02.11.2016 tarih ve…sayılı ihtarnamesini delil olarak sunmuştur.

Davalı taraf, 10.06.2013 tarihli Saklama ve Yönetim Sözleşmesini, 31.10.2013 tarihli sözleşmeye ek protokolü, … Noterliğinin 01.06.2016 tarih ve 24404 sayılı ihtarnamesini, … Noterliğinin 01.09.2016 tarih ve … sayılı ihtarnamesini, … Noterliğinin 14.10.2016 tarih ve… sayılı ihtarnamesini ve… Noterliğinin 02.11.2016 tarih ve 020580 sayılı ihtarnamesini, ticari defterleri, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.

Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 561 ve devamı maddelerine göre saklama sözleşmesinden kaynaklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 107/III’e göre açılmış tespit davasıdır.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 561’e göre; “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstlendiği sözleşmedir.” Taraflar arasında yapılan 10.06.2013 tarihli Saklama ve Yönetim Sözleşmesinin “Taraflar ve Sözleşmenin Amacı” başlıklı 1’inci maddesinde “(…) taraflar arasında müşterinin …’e tevdi edeceği saklama biriminin muhafazası ve buna bağlı olarak müşteriye verilecek hizmetlerin nevi, sürdürülme şekli ve şartları ve hizmetler karşılığında ödenecek ücretler, tarafların yükümlülükleri ve diğer sözleşme şartlarını tespit eden iş bu sözleşme akdedilmiştir.” düzenlemesi getirilmiştir. Taraflar arasında yapılan sözleşme niteliği itibariyle saklama sözleşmesidir. 6098 sayılı TBK m. 561/II’ye göre; “Açıkça öngörüldüğü veya durum ve koşullar gerektirdiği takdirde, saklayan ücret isteyebilir.” Taraflar arasında yapılan sözleşmenin “Saklama ve Hizmet Bedelleri” başlıklı 5’inci maddesinde, sözleşme eki fiyat listesinde ve sözleşmeye ek protokolde ücret kararlaştırılmış olup saklayan durumunda olan davalının ücret talep etmeye hakkı bulunmaktadır.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı tarafın sözleşmeyi feshetmesinden sonra davalıya teslim edilmiş olan evrakların davacıya teslimi için ne kadar sözleşmesel ücret ödeneceği konusundadır.

Uyuşmazlık konusunun çözümü için 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya iki kişilik bilirkişi heyetine verilmiştir. Hazırlanan 23.03.2018 tarihli bilirkişi raporu hem sözleşme hükümlerine göre ücret hesaplaması içermediği için hem de saklama sektörüne ilişkin teknik konuları içermediği için mahkememizce hükme esas alınmamıştır.

Dosya mali müşavir bilirkişiye verilerek sözleşme hükümlerine göre hesaplama yapılması istenilmiş hazırlanan 04.10.2018 tarihli bilirkişi raporunda ücret kutu ücreti olarak hesaplanmış, raftan indirme ücreti 7.681,21 TL, sistem çıkış ücreti ise 17.469,90 TL olarak hesaplanmıştır. Toplam rakam ise 25.151,11 TL olarak tespit edilmiştir. Bu raporda gerekçesi aşağıda açıklanacağı üzere sözleşmeye göre TÜFE oranının ücrete yansıtılmaması nedeniyle hükme esas alınmamıştır.

Dosya ek rapor için tekrar aynı bilirkişiye verilerek ek rapor hazırlanması istenilmiştir. 28.01.2019 tarihli ek bilirkişi raporunda TÜFE oranı revize edilerek hesaplama yapılmış, hesaplama kutu ücreti üzerinden yapıldığında toplam rakam ise 25.151,11 TL olarak tespit edilmiştir. Ücret klasör olarak hesaplandığında ise raftan indirme ücreti 29.104,39 TL, sistem çıkış ücreti ise 66.194,10 TL olarak hesaplanmıştır. Toplam rakam ise 95.298,49 TL olarak tespit edilmiştir. Aynı raporda sabit fiyat üzerinden kutu ücreti hesaplaması raftan indirme ücreti 6.100,60 TL, sistem çıkış ücreti ise 13.865,00 olarak hesaplanmıştır. Sabit fiyat üzerinden klasör hesaplaması ise raftan indirme ücreti 23.115,40 TL, sistem çıkış ücreti ise 52.535,00 TL olarak hesaplanmıştır. Ek raporda TÜFE oranının sözleşmeye göre ilk yirmi dört ay sabit tutulacak olması dikkate alınmadan hesaplama yapılmış olması nedeniyle ek raporda hükme esas alınmamıştır.

Hazırlanan bütün bilirkişi raporları ve taraf iddialarına göre hukuken çözülmesi gereken sorunlar aşağıdaki gibidir. Sözleşmenin feshi ile birlikte davacı tarafa iade edilecek evrakların iade ücreti klasör hesabı olarak mı yapılacak yoksa kutu hesabı olarak mı yapılacaktır? Raftan indirme ücreti iade ücretine dahil edilecek midir? TÜFE oranında iade ücreti revize edilecek midir?

Taraflar arasında yapılan 10.06.2013 tarihli Saklama ve Yönetim Sözleşmesinin “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde “Sistemden Çıkış” tanımı; “Ayrıntısı Ek 1’de belirtilen ve saklama merkezinde muhafaza edilmekte olan saklama biriminin müşteriye saklayıcı tarafından kalıcı olarak iade edilmesi ve / veya müşteri tarafından saklama merkezinden bir daha geri göndermemek üzere teslim alınması ile saklama birimine ilişkin tüm kayıtların saklayıcı tarafından saklama sisteminden silinmesi” olarak tanımlanmıştır. “Saklama Birimi” tanımı; “Müşteri tarafından Delfine saklanmak üzere teslim edilen sadece arşiv niteliğine haiz kâğıt ve elektronik kayıt olarak saklanabilecek her türlü muhteviyat” olarak tanımlanmıştır. “Saklama Kutusu” tanımı; “Saklama biriminin muhafaza edileceği özel saklama kutusu” olarak tanımlanmıştır. “Saklama Klasörü” tanımı; “Saklama biriminin muhafaza edileceği ve saklama kutusuna yerleştirilen özel klasör ve / veya müşteriye ait standart A4 klasörü” olarak tanımlanmıştır.

Taraflar arasında yapılan sözleşmenin “Saklama ve Hizmet Bedelleri” başlıklı 5’inci maddesinde, “Müşteri, Delfine iş bu saklama ve yönetim hizmeti karşılığında ödeyeceği bedeli Delfin ile 10.06.2013 tarihinde yapmış olduğu, Elektronik arşivleme Sözleşmesi gereğince 24 aya bölerek yapacağı ödeme dahilinde ödeyecek 24 ay süre boyunca yapacağı 2.668,00 Euro’luk ödeme bedeli içinde iki sözleşme bedeli yani elektronik arşivleme ve saklama ve yönetim sözleşme bedelleri dahil olacaktır. İş bu sözleşme ve yönetim sözleşmesi için 24 ay sörü için ayrıca bir bedel ödemeyecektir. (…) 24 ay sonra verilecek hizmete dair bedel ise Ek 1 de belirtilmiş olup taraflar Ek 1 de belirtilen hizmet bedellerinin şimdiden taraflarca kabul edilmiş olan 24 ay sonraki hizmet bedelleri olduğunu kabul ederler.” düzenlemesi getirilmiştir. Sözleşmedeki bu maddenin yollama yaptığı sözleşmenin Ek 1 düzenlemesine bakıldığında hizmetler ve fiyatlar listesinin düzenlendiği, bu düzenlemenin “Diğer” başlıklı 5’inci maddesinde de “Fiyatlar yılda bir TÜFE oranında revize edilir” hükmü konulduğu görülmektedir. Sözleşme ve sözleşmenin Ek 1 düzenlemesi ile ücretin ilk yirmi dört ay sabit olduğu, yirmi dört aydan sonra TÜFE oranında revize edileceği anlaşılmaktadır.

Taraflar arasında yapılan sözleşmenin “Fesih Şartları” başlıklı 9.4 maddesinde, “Müşteri iş bu sözleşmenin fesih ihbarının tebliğinden itibaren on gün içinde saklama birimini saklama merkezinden geri almakla yükümlüdür. Müşteri Ek 1’de ki hizmetler ve fiyat listesindeki (varsa değişiklikleri ile birlikte) sistemden çıkış bedelini ödeyecektir. Buna ek olarak müşteri sistemden çıkış yapılana kadar saklama bedelini de ödeyecektir.” düzenlemesi getirilmiştir. Sözleşmedeki bu madde ile sözleşmenin fesih durumunda ücretin nasıl belirleneceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre sözleşmenin feshi durumunda ücretin sözleşme Ek 1’de yazılı olan sistemden çıkış bedeline göre belirleneceği anlaşılmaktadır.

Taraflar arasında yapılan sözleşmenin “Sözleşme Ekleri” başlıklı 16’ncı maddesinde “İş bu sözleşmeyi tamamlayan aşağıdaki ek belgeler sözleşmenin mütemmim cüzü olup, tek başına hüküm ifade etmez.” düzenlemesi getirilmiştir. Dolayısıyla sözleşme Ek 1 taraflar arasındaki sözleşmenin ayrılmaz parçası olup Ek 1’de yazılı olan sistemden çıkış bedeli sözleşme hükmü olarak değerlendirilmek zorundadır.

Ek 1 Hizmetler ve Fiyat Listesi başlıklı sözleşme eki incelendiğinde; kutu bedeli 1’inci maddede 1,80 TL olarak, saklama ücreti ise 2’nci maddede kutu başına aylık 0,38 TL olarak belirlenmiştir. “Hizmet Bedelleri” başlıklı 3’üncü maddede raftan indirme işlem ücreti 2,20 TL / kutu / klasör olarak belirlenmiş ve “Bu madde geri çağrılan evrakların tespit edilmesi ve bulunarak işleme hazır hale getirilmesi ve tekrar yerine kaldırılması bedelini tanımlamaktadır.” açıklaması yapılmıştır. “Sistemden Çıkış: (İmha ve Kalıcı Geri Gönderim)” başlıklı 4’üncü madde de “5 TL / kutu / klasör” şeklinde ücret belirlendiği görülmektedir. Taraflar arasında çıkan anlaşmazlık noktalarından birincisi bu maddenin yorumundan kaynaklanmaktadır.

Maddede kutu ve klasör için iki ayrı ücret kararlaştırılmamıştır. Kutu ve klasör için aynı ücret kararlaştırılmış olup fiyat farkı klasörlerin sayısının çokluğundan kaynaklanmaktadır. Sözleşmede kutu ve klasör için aynı fiyatın belirlenmesi saklanacak evrakın bir kutuyu aşacak miktarda olup olamaması ile ilgilidir. Davacı, davalıya 2.773 adet kutu içinde 10.507 adet klasör evrak teslim etmiştir. Bunların sözleşmenin feshi nedeniyle iadesi söz konusu olduğunda klasör klasör olarak değil kutu halinde raftan indirilerek davacıya teslim edileceği saklama faaliyetinin niteliği gereği bir zorunluluktur. Bir kutudan daha az yer kaplayan yani dört ya da beş klasörden az olan evrak için klasör olarak ücret talep edilmesi saklanan eşyanın niteliğine uygun düşerken, 2.773 adet kutu içinde 10.507 adet klasör evrakın klasör halinde teslimi fiilen mümkün gözükmemekte ve klasör olarak değil kutu olarak ücretlendirilmesi somut olayın özelliğine daha uygun düşmektedir. Nitekim davalı da bu kadar çok evrakın bulunduğu raflardan barkodları okutularak indirilmesinin önemli bir zaman alacağını belirtmiştir. Dolayısıyla sözleşme yapılırken tarafların gerçek iradelerinin bir kutunun tamamen dolması durumunda kutu olarak sistemden çıkış ücretinin alınacağının kararlaştırıldığı yönünde olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu nedenlerle hazırlanan bilirkişi raporlarında klasör sayısına göre ücret hesaplaması değil kutu sayısına göre ücret hesaplamasının esas alınması gerecektir.

Raftan indirme ücretinin sözleşmenin feshi durumunda ücrete dahil edilip edilmeyeceği konusundaki uyuşmazlıkta yine sistemden çıkış işleminin niteliğine göre değerlendirilecektir. Taraflar arasında yapılan 10.06.2013 tarihli Saklama ve Yönetim Sözleşmesinin “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde “Sistemden Çıkış” tanımı; “Ayrıntısı Ek 1’de belirtilen ve saklama merkezinde muhafaza edilmekte olan saklama biriminin müşteriye saklayıcı tarafından kalıcı olarak iade edilmesi ve / veya müşteri tarafından saklama merkezinden bir daha geri göndermemek üzere teslim alınması ile saklama birimine ilişkin tüm kayıtların saklayıcı tarafından saklama sisteminden silinmesi” olarak tanımlanmıştır. Saklama biriminin müşteriye saklayıcı tarafından iadesi için saklayıcının yerine getireceği iki edim bulunmaktadır. Bunlardan birincisi saklama biriminin raftan indirilmesi ve fiziki olarak müşteriye yani davacıya teslimi, ikincisi ise saklama birimine ilişkin tüm kayıtların saklayıcı tarafından saklama sisteminden yani elektronik ortamdan silinmesidir. Dolayısıyla “Sistemden Çıkış” tanımı kendi içinde “Raftan İndirme” faaliyetini de kapsamaktadır. Nitekim sözleşmede sistemden çıkış “5 TL / kutu / klasör” şeklinde ücretlendirilmişken raftan indirme “2,20 TL / kutu / klasör” şeklinde ücretlendirilmiştir. Dolayısıyla iki edim yükümlülüğü birbirinin aynı mesaiyi gerektiren edimi olarak değerlendirilmemiştir. Bu durumda raftan indirme ve sistemden çıkış ücreti olarak iki ayrı ücretin ayrı ayrı hesaplanması ve buna göre tespit yapılması gerecektir.

Ücretlerin TÜFE oranında revize edilmesine gelince; taraflar arasında yapılan sözleşmeye ek olarak taraflar arasında Servis Büro Hizmeti Elektronik Arşivleme Sözleşmesi de yapılmış bu sözleşmenin ekinde belirlenen fiyat listesinin de altı ayda bir TÜFE oranında revize edileceği yazılmıştır. Ancak bu sözleşme ve eki davalıya teslim edilip elektronik ortama aktarılan evrakların ücretlendirilmesi ile ilgili olup evrakların fiziken saklanması ve iadesi ile ilgili değildir. Bu nedenle ücretin revize edilmesinde sözleşme Ek 1 de ki bir yıllık süre esas salınacaktır.

Yukarıdaki gerekçelerimiz çerçevesinde dosya 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre tekrar bilirkişiye verilerek hesaplamanın kutu olarak yapılması, raftan indirme ücretinin ücrete dahil edilmesi, ücretin sözleşmenin başlangıcından sonraki ilk 24 ayında sabit, sonraki aylar için yılda bir defa TÜFE oranına göre revize edilecek şekilde hesaplanması istenilmiştir. Hazırlanan 07.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda raftan indirme ücreti 7.098,88 TL, sistem çıkış ücreti 16.166,59 TL, toplam ücret ise 23.265,47 TL olarak hesaplanmıştır.

Davacı taraf, dava dilekçesinin talep sonucu kısmında davalının sistem çıkış bedeli olarak talep edebileceği tazminat miktarının tespitini talep etmiştir. Yukarıda ki gerekçeler çerçevesinde sistemden çıkış ücreti sözleşmenin feshi durumunda raftan indirme ücretini de kapsamakta olup sistemden çıkış ücreti toplam olarak 23.265,47 TL olarak tespit edilmiştir.

Sözleşme Ek 1 de sistemden çıkışa ilişkin ulaştırma bedeli olarak 1,8 TL / kutu + 20 TL belirlenmişse de ulaştırma bedeli konusunda davacı tarafın tespit istemi bulunmamakta, davalı tarafın ise ücret talebi bulunmamaktadır. Davalı taraf ise nakliyeye hazır hale getirilmesi için de 2.750,00 TL ücret talep etmişse de sözleşme ve eklerinde saklanan birimin nakliyeye hazır hale getirilmesine ilişkin bir ücret kalemi olmadığından bu konuda hesaplama yapılması yoluna gidilmemiştir. Bu gerekçelerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

Taraflar arasındaki sözleşmenin eki olan “Ek Protokol” isimli belgede mevcut saklanan klasörlerin dışında 8.000 adet klasör içinde ne kadar saklama ve sisteme aktarma ücreti alınacağı ve belirlenmiş olup bu protokolde “Sistemden Çıkış” ve “Raftan İndirme” faaliyetlerine ilişkin bir ücret düzenlemesi yer almamaktadır. Bu nedenlerle sözleşmenin eki olan “Ek Protokol” isimli belgede yazılı olan ücretler hesaplamalarda dikkate alınmamıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Taraflar arasında yapılan 10/06/2013 tarihli saklı ve yönetim sözleşmesi ile bu sözleşmenin eki protokol ve ek 1’e göre dava tarihi itibariyle sistemden çıkış ücretinin toplam 23.265,47 TL olduğunun tespitine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 54,40-TL maktu karar harcından peşin alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile eksik 23,00-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 2.324,90-TL’nin ( 31,40-TL BVH, 4,60-TL VH, 31,40-TL Peşin Harç, 407,50-TL Tebliğ ve Posta, 1.850,00-TL BK) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır