Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/600 E. 2018/1461 K. 28.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/600 Esas
KARAR NO : 2018/1461
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 04/07/2017
KARAR TARİHİ: 28/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Şti. ile müvekkil … arasında 01.02.2015 tarihinde “Yazılım Proje Uygulama ve Canlı Kullanım Sonrası Hizmetler Sözleşmesi” akdedildiğini, Davacı … ile davalı … arasında imzalanan sözleşme gereği, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, müvekkil şirketin sözleşmeyi sonlandırarak davalıya ödediği 179.000 Euro’nun iadesi için takip başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından davalıya toplamda 179.000 Euro ödendiğini, davalının da bu hususu kabul ve ikrar ettiğini, davalı şirketin icra takibine konu sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, ihtarın sonuçsuz kaldığını ve davalı şirketin temerrüde düştüğünü, cezai şart alacağı ile kur farkından doğacak talep ve dava haklanmız başta olmak üzere fazlaya ve faize ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla; sözleşmenin feshi ve ihtarname gereği davalı şirkete yapılan ödeme toplamı olan 179.000 Euro’nun 06.09.2016 tarihli TCMB kuru üzerinden TL karşılığı 586.762,00 TL Asıl Alacak için ve müşterek ve müteselsil kefiller … ve … aleyhine kefalet miktarları olan her biri için 150.000 Euro’nun 06.09.2016 tarihli TCMB kuru üzerinden TL karşılığı 521.202,00TL ile sınırlı olmak kaydıyla başlatılan icra takibine vaki haksız itirazın iptalini talep etmiştir.
2-Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı … şirketi, 2015 yılı Kasım ayı sonuna kadar sözleşme gereği, Davacı … tarafından Yurt dışı programlarına ilişkin verilen analizlerin hepsi yerine getirilmiş ve bu analizlere ilişkin tüm yazılımlar kodları ile birlikte davacı … çalışanlarınca alındığını, kabul edilmiş ve yazılı olarak atılan mail onayları ile bu durum Davacı … tarafından açıkça ikrar edildiğini, davacı … tarafından keşide edilen haksız ve hukuka aykırı ihtarnamelere rağmen müvekkilin tüm yazılım geliştirme program ve çalışmalarını Davacı … firmasına sağlamış olduğunu, “TFS” denilen ortak alandan bu kodların alım ve paylaşımlarını 27.06.2016 tarihine kadar devam ettiğini, davacı … şirketi, SGK’lı olarak çalışanları olan …’yi kendi bünyesinde SGK’lı olarak çalıştırmaya başladığını, Şubat 2016 tarihinde … Sahibi ve Üst Düzey yöneticileriyle ek yeni bir proje için toplantı yapılmış bulunduğunu, bu toplantı öncesinde 03.02.2016 tarihinde … tarafından başka bir proje konusunda müvekkili ile iletişime geçildiğini, bu tarihe kadar da …Projeleri konusunda Davacı … şirketi tarafından bir çalışma yapılmadığının açık ve aşikâr olduğunu, davacı şirket tarafından davalı şirkete gönderilen e-mail mesajlarında Organizasyon Şemasından bahsedilmekte olduğunu, bu şema ile müvekkili ile ortaklık yapmak ve/veya projelerine sürekli personel vermek adına Personel isimlerini şema içinde belirlediklerini, tüm bu mail ve yazışmalardan Davalı şirketçe tüm işlemlerin yerine getirildiğini ve Davacı … şirketinin kötü niyetle hareket ettiğinin görülmekte olduğunu, hali hazırda yurt dışı programlarında toplam 4 ülkede bu program ve kodları kullanarak satış ve pazarlama yapıldığını, bu internet sayfalarının gayet sorunsuz ve tam şekli ile keşideci firmanın yapıp geliştirdiği ve muhatap merkez firmaya kurduğu modül ve yazılım kodları sayesinde kullanılmakta olduğunu, bahsi geçen sitelerin kullanıldığı ve bu siteler üzerinden davalının kazanç sağladığı müvekkilin vermiş olduğu yazılımlar sayesinde tüm bu kazanımlarını sağlandığını, müvekkilin üzerine düşen edimi yerine getirdiğinin bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağını belirterek davanın reddini talep etmiş, karşı davasında özetle; davacı karşı davalı şirketten alınan personellerle birlikte yazılım kadrosunu 9 kişiye çıkarmış bulunduğunu ve karşı davalı … şirketine ait yazılım kaynak kodları ile birlikte Kasım 2016 tarihine kadar da çalışmış olduğunu, bu sebeple de müvekkili şirketten alınan yazilim kaynak kodlarına binaen yapılan tüm işlem ve eylemler için davacı şirkete ödeme yapılması gerekliliğini ortaya çıkardığını, zira bu personeller daha sonradan karşı davalı …’ye ait kaynak kod yazılımları üzerinden yazılan kodlarda tek başlarına başarılı olamadıklarını, çıkarılan personellerde ve 15.06.2015 tarihinde ve sonrasında iyi niyet çerçevesinde Proje Personeli olarak göreve alınan Yaşar Cenk Yalım’a ve daha sonrasında İsmail Sentürk ve Serkan Yıldır ile projenin Kaynak Kodlarının paylaşılmış olduğunu, Davalı şirkete ait proje kodlarının tüm sözlü ve yazılı uyalarına rağmen piyasaya yayılmış ve karşı davalı şirketin rakiplerinin müvekkili … şirketinin kodlarının erişimi haksız ve hukuka aykırı olarak sağlandığını, bu sebeplerden ötürü müvekkili … şirketinin büyük ticari zararlara ve kayıplara uğradığını belirterek asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulünü talep etmiştir.
3-Dava İ.İ.K nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
4-Taraf vekilllerince davaya ilişkin tüm delilleri belge ve dayanakları ile birlikte dosyaya sunulmuştur.
5-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının…Şti. olup borçlularının …Şti., … ve … olduğu ödeme emrinin borçlulara 09.09.2016 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın 09.09.2016 tarihinde yapıldığı, davanın 04.07.2017 tarihinde İ.İ.K nun 67. Maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
6-Taraf iddialarının yerindeliği bakımından inceleme yapılarak rapor tanzimi için Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, talimat mahkemesince dosya bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş olup dosyaya ibraz edilen bilirkişi kurulu raporunda; Taraflar arasında 01.02.2015 tarihinde Yazılım Proje Uygulama ve Canli Kullanım Sonrası Hizmetler sözleşmesinin düzenlendiği, Sözleşmenin 2.13 “Proje Planı” Maddesinde “Yazılımevi tarafından sunulmuş ve Ek 4’te tanımlanmış çalışma planını tanımlar ” Sözleşmenin Ek 4 bölümüne atıfta bulunulduğu ve bu sözleşmeye göre, Proje içeriğinin nelerden ibaret olduğu, hangi modülleri kapsadığı genel olarak ifade edildiği, bunun yanı sıra Proje Uygulamasının 2 Faz’a ayrıldığı 1. Faz’ın 1 Şubat 2015’te başlayıp 30 Kasım 2015 tarihinde sona ereceği ve 2. Faz’ın da 1 Kasım 2015 tarihinde başlayıp 31 Mayıs 2016 tarihinde tamamlanacağının anlaşıldığı, dolayısıyla; projenin bütün olarak başlangıç tarihinin 1 Şubat 2015 olup bitiş tarihinin ise 31 Mayıs 2016 tarihi (Proje süresinin toplamda 1 yıl 3 ay 29 kün -485 gün-) olduğu, sözleşmenin 2.24 “Projenin Kabulü, PRojenin Resmi Kapanışı maddesine göre uygulama yazılımının tamamlanması işleminin ancak davacı … şirketinin yazılı onayı ile sonlandırılacağı; ancak dosyadaki hazır bulunan delillerden ve tarafların dosyadaki ifadelerinden ve yerinde yapılan incelemelerden anlaşıldığı üzere, davacı … şirketinin projenin tamamlanıp kabul edilmesiyle ilgili yazılı onayının olmadığının tespit edildiği, bununla birlikte sözleşmenin Projenin Resmi Kabulü maddesine göre projenin sona erdiğinin davacı … şirketi tarafından yazılı olarak ardından davalı … şirketinin bu sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklere uymuş olduğunu ve bu sözleşme ve eklerinde detaylıca tariflenmiş tüm yükümlülüklerini eksiz ve kusursuz olarak yerine getirdiğini yazılı olarak davacı … şirketinin beyan etmesinden sonra, davacı … şirketi 45 (Kırkbeş) gün içerisinde Davalı … şirketine bir eksik, hata, kusur ya da performans sorunu bildirmemesi halinde Projenin… tarafından geçici olarak kabul edileceği ve son olarak da kesin kabulün, projenin canlı kullanıma geçilmesinden bir yıl sonra yazı ile davacı … şirketi tarafından davalı … şirketine bildireceğinin anlaşıldığı, ancak; Davacı … şirketinin projenin tamamlanıp kabul edilmesiyle ilgili yazılı onayının olmadığı ve dolayısıyla sözleşmedeki bu maddedeki surecin hiç başlamadığı, Sözleşmenin 6- mali hükümler maddelerinde açık bir şekilde görüldüğü üzere; Davacı … şirketinin ödeme planına uygun olarak hareket etmesinin, Davalı … şirketinin sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirmesi şartına bağlandığı ve Ödeme Planının düzenli bir şekilde Davacı … şirketi tarafından yerine getirilmesinin ise; Davalı … şirketi tarafından yapılan herhangi bir proje aşamasının ibrası anlamına gelmeyeceği belirtilmiş ve Projenin Birinci Faz aşamasının belirtilen süre içerisinde tamamlanamaması halinde Davacı … şirketine haklı nedenle fesih hakkı doğacağı ve bu nedenle de Davalı … şirketine o ana kadar yapmış olduğu tüm ödemeleri defaten iade edeceğinin belirtildiği, buradan hareketle; Davacı … şirketinin Davalı … şirketine dava tafrihine kadar yapmış olduğu ödemelerin, dava konusu projenin herhangi bir aşamasının kabulü anlamına gelmeyeceğinin net olarak ifade edildiğinin tespit edildiği, sözleşmenin 10. kaynak kodlari bölümünde üretilecek projenin kaynak kodlarının sözleşme gereği Davalı … şirketine ait olduğu, ancak 10. 2 Maddesinin T fıkrası gereğince davalı şirketin her ikisinin gaip olması veya vefatı hallerinde ve/veya “Destek ve Yeni Yazılım Geliştirme Faaliyetlerini kısmen veya tamamen sağlayamaması, bu hizmetleri aksatması ve yazılı uyarıya rağmen verilecek makul süreye rağmen bu kusurun ortadan kaldırılmaması veya Destek ve Yeni Yazılım Geliştirme Sözleşmesinin yenilenmemesi veya haklı nedenle feshi halinde, Davacı … şirketinin kaynak kodlarını kullanabileceğinin ifade edildiği, dolayısıyla bu sözleşme maddesine göre davalı … şirketinin sözleşme dava konusu projeyi zamanında teslim edememesi halinde, tüm kaynak kodlarını davacı … şirketinin kullanabileceği, Sözleşmenin 12. Tazminat Maddesinin ilgili kısmında davalı … şirketinin beyan ve taahhütlerinin ihlalinden kaynaklı zararları vb. konusunda tazmin edeceğini kabul ettiği, Sözleşmenin 13. Cezai şartlar Maddesinde, Projenin Global Canlı Kullanımına geçiş tarihinin davalı … şirketinden kaynaklı olarak gecikmesi durumunda, davalı … şirketinin, gecikilen her hafta başına toplam proje bedelinin %1 (Yüzde birini) ve en fazla ise toplam proje bedelinin %15 (Yüzde beşini)’ini geçmeyecek şekilde Davacı … şirketinin zararlarını talep etme hakkı mevcut olduğu ve ayrıca bu gecikmeden kaynaklı olarak da davacı … şirketinin sözleşmeyi fesih hakkı olduğunun anlaşıldığını, dolayısıyla davacı … şirketinin Canlı Kullanıma geçmesi esnasında yaşanacak gecikmeden dolayı hem sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olduğu ayrıca projenin toplam bedeli olan 179.000 Euro üzerinden %15 tutarındaki bedeli Cezai Bedel olarak talep edebileceği, Sözleşmenin 18. Maddesindeki Süresi Ve Fesih maddesinde ise açık bir şekilde görüldüğü üzere davalı … şirketinin Proje Planını aksatması ve Proje Planındaki fazların ve/veya herhangi bir alt fazının tesliminin 30 günden uzun sürmesi halinde davacı … şirketinin sözleşmeyi tek taraflı olarak haklı nedenlerle feshetme hakkı olduğu değerlendirmeleriyle; Taraflar arasında 01.02.2015 tarihinde yapılan dava konusu sözleşmeyle göre davalı … şirketi tarafından 179.000 Euro bedel karşılığı yapılacak projenin ve tamamının ödendiği anlaşıldığı, 31 Mayıs 2016 tarihinde teslim edilmesi gerekirken davacı … şirketi tarafından 19.08.2016 tarihinde davalı … şirketine Antalya 11. Noterliği 21857 Yevmiye Maddesi ile keşide edilen ihtarnameyle, projenin tam ve hatasız olarak çanışır şekilde teslim edilmediğinden dolayı feshedildiği, dosyada ve yerinde yapılan incelemelerden den tespit edildiği, dava konusu projenin planlanan ve ihtarname ile bildirilen tarihlere göre teslim edilmediği, teslimine, geçici kabulüne ve resmi kabulüne ilişkin dosyada herhangi bir belgenin ve yazışmanın bulunmadığı, aksine teslim edilmesi gereken tarihten (31.05.2016) sonraya rastlayan (20.07.2016) yazışmaların bulunduğu ve bu yazışmalardan projenin hala tam ve çalışır vaziyette teslim edilmediği, oysaki projenin 1. Faz ve 2. Faz şeklinde alt modülleriyle sözleşmede belirtilen tarihlere göre teslim edilmesi gerektiği, dava konusu sözleşmede belirtilen tarihlerin her birine göre teslim edilmemesinin ayrı ayrı (her bir modül için 30 günlük gecikmeden sonra) birer fesih sebebi olduğu, bununla birlikte ayrıca 04.01.2016 tarihinde taraflar arasında yapılan toplantıda, eksik işler ve üzerinde çalışılmakta olan işlerin tamamlanma oranları detaylıca listelendiği, davalı … şirketi bu işlerin henüz tamamlanmamış olmasında davacı … şirketinin herhangi bir kusurunun olmâdığını beyan ve kabul ederek eksiklikleri tamamlayacağını ve süreci sözleşmedeki iş planda uygun hale getireceğini beyan ve kabul ettiği, her ne kadar davacı … şirketi tarafından davalı … şirketine ödemeler düzenli olarak yapılmışsa da, dava konusu sözleşme maddelerine göre bunun kabul anlamında olmayacağı, yerinde yapılan incelemede davalı … şirketine ait uygulama ve kodlarının davacı … şirketinde kullanılmadığı, davalı … şirketinin çalışır vaziyette teslim ettiğini iddia ettiği web sitelerinin yalnızca demo amaçlı olarak kurulumun yapılıp sonradan kaldırıldığı, davacı … şirketinin Canlı Kullnbıma geçmesi esnasında yaşanacak gecikmeden dolayı hem sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olduğu ayrıca; projenin toplam bedeli olan 179.000 Euro ürerinden %15 tutarındaki bedeli (26.850 Euro) Cezai Bedel olarak talep edebileceği sonuç ve kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.
7-Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
8-Mahkememizce 14.09.2018 tarihli ara karar ile davacı vekilinin İhtiyati Haciz Talebinin reddine karar verilmiştir.
9-Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında 01.02.2015 tarihli Yazılım Proje Uygulama ve Canlı Kullanım Sonrası Hizmetler Sözleşmesi imzalandığı ve davalı şirketin sözleşme konusu yazılımı eksiksiz ve kullanılır şekilde teslim etmediği, edimlerini gereği gibi ifa etmediği iddiasıyla aralarındaki sözleşmeyi feshetmiş ve ödenen 179.000 Euronun iadesi için İsanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatmış, davalının itirazı üzerine takip durmuş, davacı taraf Mahkememizden itirazın iptalini talep etmiştir.
Karşı davada; davalı – karşı davacı sözleşmeye konu seyahat işlemlerine ilişkin bilet otel konaklama ve sair hizmetleri yazılımının ve kaynak kodlarının karşı davalıya teslim edildiği, karşı davalının bu yazılımı Kasım 2015 tarihine kullanarak kazanımlar elde ettiği, karşı davalıyla yapılan anlşamaya binaen şirkete yeni personellerin işe alındığı, müvekkilinin edimlerini ifa ettiği iddasıyla bakiye alacaklarının karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davamızın konusu, taraflar arasındaki sözleşmeye dayanılarak yapılan icra takibine itirazın iptalidir.
Mahkememizce halli gereken mesele taraflar arasındaki Yazılım Proje Uygulama ve Canlı Kullanım Sonrası Hizmetler Sözleşmesi gereği yazılım ve bakım hizmetinin davacıya verilip verilmediği, verildiyse ne ölçüde verildiği, davalının ücrete hak kazanıp kazanmadığı, davacı tarafından yapılan ödemenin iadesi gerekip gerekmediğidir.
Dosyamız muhasip bilirkişi, yazılım konusuda uzman bilirkişi ve sektör-turizm (acenta konusunda uzman) bilirkişisinden oluşan heyete tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu dosyadaki belgeler, kayıtlar üzerinde ve yerinde inceleme yapıp 08/08/2018 tarihli raporu tanzim etmiştir. Yapılan inceleme neticesinde; taraflar arasında 04.01.2016 tarihinde yapılan toplantıda, eksik işler ve üzerinde çalışılmakta olan işlerin tamamlanma oranları detaylıca listelendiği, davalı … şirketi bu işlerin henüz tamamlanmamış olmasında davacı … şirketinin herhangi bir kusurunun olmâdığını beyan ve kabul ederek eksiklikleri tamamlayacağını ve süreci sözleşmedeki iş planda uygun hale getireceğini beyan ve kabul etettiği, her ne kadar davacı … şirketi tarafından davalı … şirketine ödemeler düzenli olarak yapılmışsa da, dava konusu sözleşme maddelerine göre bunun kabul anlamında olmayacağı, yerinde yapılan incelemede davalı … şirketine ait uygulama ve kodlarının davacı … şirketinde kullanılmadığı, davalı … şirketinin çalışır vaziyette teslim ettiğini iddia ettiği web sitelerinin yalnızca demo amaçlı olarak kurulumun yapılıp sonradan kaldırıldığı, davacı … şirketinin Canlı Kullanıma geçmesi esnasında yaşanacak gecikmeden dolayı hem sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetme hakkına sahip olduğu ayrıca; projenin toplam bedeli olan 179.000 Euro ürerinden %15 tutarındaki bedeli (26.850 Euro) Cezai Bedel olarak talep edebileceğinin tespit edilmiştir. Bilirkişi raporu usul yasaya uygun denetime elverişli olduğundan Mahkememizce de kabul edilmiştir.
Netice itibariyle Mahkememizce davalının, sözleşme konusu edimi gereği ifa etmediği, davacının ödenen bedelin iadesini talep etme hakkı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne, İtirazın İptaline, ayrıca alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına, karşı davanın reddine hükmedilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın Kabulü ile, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali le takibin 586.762,00 TL üzerinden takip talebindeki aynı koşullarla devamına,
Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’sine tekabul eden 117.352,40 TL icra inkar tarzminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karşı davanın reddine,
Asıl dava yönünden;
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 40.081,71 TL nispi karar harcından peşin alınan 7.086,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 32.995,08 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 37.420,48 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 9.637,63 TL’nin ( 31,40 TL BVH, 4,60 TL VH, 7.086,63 TL Peşin Harç, 415 TL tebliğler, 2.100 TL bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karşı dava yönünden;
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 35,90TL maktu karar harcının peşin alınan 9.352,00 TL harçtan mahsubu ile artan 9.316,10 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına
3-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Başkan …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Üye …
*e-imzalıdır
Katip …
*e-imzalıdır