Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/351 E. 2021/576 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/351
KARAR NO :2021/576

DAVA:TAZMİNAT
DAVA TARİHİ:26/10/2018
KARAR TARİHİ:28/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Mahkememizin 2017 / 351 Esas Sayılı Asıl Davası Yönünden

DAVACININ TALEBİ:

Davacı … vekili verdiği dava dilekçesinde, 29.07.2009 tarihinde dava dışı …’ın kullandığı … plakalı araç ile dava dışı …’ın kullandığı… plakalı aracın … … karayolunun 1’inci km’sinde kaza yaptığını, müvekkilinin… plakalı araçta yolcu konumunda bulunduğunu ve kaza esnasında yaralandığını, kaza yapan araçlardan … plakalı aracın sigortasının bulunmadığını, bu nedenle davalı … Hesabının meydana gelen zarardan ötürü tazminat sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle de meydana gelen kaza nedeniyle maluliyet durumunun, buna bağlı olarak sürekli maluliyet tazminatının tespit edilerek tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Kazaya karışan… plakalı diğer aracın hem mali sorumluluk sigortalayanının hem de zorunlu ferdi koltuk sigortası ile sigortalayanının ise … A.Ş. olduğunu, bu sigorta şirketinin de sigortalayan şirket olarak meydana gelen kaza sonucu uğradığı zarardan hukuki sorumluluğu bulunduğunu belirterek maluliyet tazminatının tespit edilerek tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:

Davalı … Hesabı vekili verdiği cevap dilekçesinde, öncelikle zamanaşımı defini ileri sürmüştür. Davanın esasına ilişkin olarak da kazaya karışan … plakalı aracın kamyon olduğunu, şehir içi taşıma yaptığını, taşımanın ise tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliği taşıdığını, bu aracın taşımacılık yapmaya uygun olmadığını, bu nedenle de dava konusu olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş sigorta yaptırma zorunluluğu bulunmadığından … Hesabının hukuken sorumlu olamayacağını ve davacının maluliyet durumunun ve kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Davalı … A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde… plakalı aracı 06.09.2008 – 06.09.2009 tarihleri arasında sigortaladıklarını ancak olay tarihi olan 29.07.2013 tarihinde aracın kendileri tarafından sigortalı olmadığını bu nedenle de kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek husumet itirazında bulunmuştur. Davanın esasına ilişkin olarak da kusur ve maluliyet durumunun tespiti için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini belirtmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:

Dava, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesine ve … Hesabı Yönetmeliği hükümlerine göre … Hesabına Karşı haksız fiile dayalı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davası, sigorta şirketine karşı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları hükümleri ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 91 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49 ve 54’e göre haksız fiile dayalı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Davacı taraf, sigorta poliçesini, davacıya ait tedavi evraklarını, kaza tespit tutanağını, tanık beyanlarını ve bilirkişi raporunu delil olarak sunmuştur.

Davalı … Hesabı, delil sunmamıştır.

Davalı … A.Ş. sigorta poliçesini ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.

Dava, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesine ve … Hesabı Yönetmeliği hükümlerine göre … Hesabına Karşı haksız fiile dayalı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davası, sigorta şirketine karşı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları hükümleri ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 91 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49 ve 54’e göre haksız fiile dayalı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır.

Dava, asliye hukuk mahkemesinden mahkememize görevsizlik kararı verilerek gelmiş olup dava ilk olarak 19.06.2013 tarihinde açılmıştır. Dava Nisan 2016 tarihinden önce açıldığından 2918 sayılı KTK m. 97’ye göre davalı sigorta şirketine ve … Hesabına başvuru koşulu zorunluluğu bulunmamaktadır.

Davalı … hesabı zamanaşımı definde bulunmuştur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 72’inci maddesine göre; “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 109/I ve II’ye göre; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu olay nedeniyle dava konusu olay hakkında … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı dosyasında ceza kovuşturmasına başlanılmış ve ceza kovuşturması sonuçlandırılmıştır. Bu nedenle dava zamanaşımı süresi TBK m. 72/II’ye göre ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 109/II’ye göre Türk Ceza Kanununun 66’ncı maddesindeki uzamış zamanaşımı süresine bağlıdır. Bu maddeye göre de beş yıl ve altındaki cezalarda zamanaşımı süresi 8 yıl olup bu sürede dolmadığından davalının zamanaşımı defi reddedilmiştir.

Davalı … A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde… plakalı aracı 06.09.2008 – 06.09.2009 tarihleri arasında sigortaladıklarını ancak olay tarihi olan 29.07.2013 tarihinde aracın kendileri tarafından sigortalı olmadığını bu nedenle de kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek husumet itirazında bulunmuştur. Öncelikle dava konusu kaza 29.07.2013 tarihinde değil 29.07.2009 tarihinde meydana gelmiştir. Dosya içerisine alınan… plakalı sigorta poliçesinin incelenmesi sonucunda… plakalı aracın davalı … A.Ş. tarafından 06.09.2008 – 06.09.2009 tarihleri arasında zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası ile sigortalandığı görülmüştür. Sigorta Bilgi Gözetim Merkezine yazılan yazı cevabında da kaza tarihinde… plakalı aracın zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortacısının davalı … A.Ş. olduğu bildirilmiştir. Bu gerekçelerle davalı … A.Ş.’nin husumet itirazının reddine karar verilmiştir.

Davacı 6098 sayılı TBK m. 54’e göre çalışma gücünün geçici ve kalıcı kaybından doğan zararlarını talep etmektedir. … Hesabı Yönetmeliği m. 9’a göre; “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,” teminat sağlamaktadır. Dava konusu olayda da kaza yapan araçlardan … plakalı aracın sigortası bulunmadığı belirtilerek bu aracın neden olduğu kaza nedeniyle bedensel zararlar talep edilmektedir.

Davalı … Hesabı kaza yapan … plakalı aracın kamyon olduğunu, şehir içi taşıma yaptığını, taşımanın ise tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliği taşıdığını, bu aracın taşımacılık yapmaya uygun olmadığını, bu nedenle de dava konusu olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş sigorta yaptırma zorunluluğu bulunmadığından … Hesabının hukuken sorumlu olamayacağını belirtmiştir. Davacı … plakalı araçta değil diğer davalı … A.Ş. tarafından sigortalanmış… plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu esnada yaralanmıştır. Bu durumda araştırılması gereken hukuki konu … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesinin bulunup bulunmadığıdır. … plakalı aracın yaptığı taşımanın tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliğinde olup olmadığı, taşımacılık yapmaya uygun olup olmadığı, bu nedenle de somut olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş zorunlu ferdi koltuk sigortası yaptırma zorunluluğu bulunup bulunmadığının davalı … Hesabı yönünden araştırılması gerekmemektedir. Dolayısıyla davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmakta olup davalı … Hesabının da teminat limitleri dahilinde davacının eğer varsa çalışma gücünün kaybından doğan zararlarını tazmin etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu durumda davacının çalışma gücünün ne oranda kayba uğradığının tespit edilmesi ve buna göre de tazminat hesabının yapılması gerekmektedir.

Davacı taraf, diğer davalı … A.Ş.’ye karşı da 6098 sayılı TBK m. 54’e göre çalışma gücünün kalıcı kaybından doğan zararlarını ve geçici iş gücünden kaynaklı zararlarını iki ayrı sigorta poliçesine dayanarak talep etmektedir. Davacının dayandığı ilk sigorta poliçesi Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesidir. Bu poliçenin dayanağı olan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 92’de mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında kalan durumlar sayılmış olup bunların içinde çalışma gücünün kaybından doğan zararlar bulunmamaktadır. Ayrıca Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3. “Sigortanın Kapsamı” başlıklı maddesine göre; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.” Genel Şartların A.5/c maddesine göre de Sürekli Sakatlık Teminatı; “Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır. Sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporu dikkate alınır. Tazminat ödemesinde, ilgili sağlık hizmet sunucularınca tanzim edilecek trafik kazasına ilişkin belgelerde illiyet bağı ile ilgili tespitin yer alması durumunda bu tespitin aksini ispat sigorta şirketine aittir. Sigortacı söz konusu rapor hakkında ilgili mevzuat uyarınca itiraz usulüne başvurduğunda mağdurun itiraz üzerine yaptığı belgelenmiş harcamaları bu teminat kapsamında karşılamakla yükümlüdür.” şeklinde tanımlanmıştır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre davacının sigorta şirketine karşı da dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.

Dava konusu olay nedeniyle … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı dosyasında kazaya karışan araçları kullanan dava dışı sürücülerin kusur durumlarının araştırılması için … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine rapor hazırlatıldığı ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 14.04.2011 tarihli raporunda … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir. … plakalı araç davalı … A.Ş. tarafından sigortalanmış olup bu aracı kullanan dava dışı …’ın meydana gelen kazada kusursuz olduğunun tespit edilmiş olması nedeniyle davalı … A.Ş.’nin yaptığı zorunlu mali sorumluluk sigortası yönünden davanın reddine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

Davacının davalı … A.Ş.’ye karşı dayandığı ikinci sigorta poliçesi Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Poliçesidir. Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının “Sigortanın Konusu” başlıklı A.1 maddesinde “Bu sigorta, yurtiçi ve uluslararası yolcu taşımacılığı kapsamında seyahat eden yolcuları, sürücüleri ve yardımcılarını, taşımacılık hizmetinin başlangıcından bitimine kadar geçen seyahat süresi içinde, duraklamalar da dahil olmak üzere, maruz kalacakları her türlü kazaların neticelerine karşı aşağıdaki şartlar çerçevesinde teminat altına alır. Poliçede kayıtlı taşımacının, 10/07/2003 tarih ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununa istinaden verilen taşımacı yetki belgesine sahip olması; yolcu taşımacılığının zorunlu haller hariç, bu kanun hükümleri çerçevesinde yapılması ve taşımanın yapıldığı aracın poliçede kayıtlı olması zorunludur.” düzenlemesi getirilmiştir. Dava konusu kaza … … karayolunun 1’inci km’sinde meydana gelmiş olup davacı yurtiçi yolcu taşımacılığı kapsamında seyahat eden yolcu kapsamındadır. Dosya içerisine alınan sigorta poliçesi incelendiğinde de plakanın poliçede kayıtlı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla kusur durumuna bakılmaksızın davalı … A.Ş. davacının zararını gidermekle yükümlüdür.

Davacının meydana gelen kazada maluliyet durumunun tespiti için öncelikle bütün tıbbi evrakları toplatılmış ve muayenesi yaptırılmıştır. Daha sonra dosya davacının maluliyet durumunun tespiti için rapor hazırlanmak üzere Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Hazırlanan 05.08.2016 tarihli ATK İhtisas Kurulu raporuna göre davacının % 13,1 oranında maluliyetinin bulunduğu iyileşme süresinin de 4 ay olduğu tespit edilmiştir.

Dosya son olarak aktüerya bilirkişisine gönderilmiş ve davacının sigorta limitleri dahilinde sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatlarının hesaplanması istenilmiştir. Hazırlanan 08.05.2018 tarihli aktüerya bilirkişisi raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 2.325,80 TL olduğu, geçici iş göremezlik tazminatının ise 74.395,66 TL olduğu, … plakalı araç için zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yönünden de 16.375,00 TL tazminat alacağı bulunduğu tespit edilmiştir.

Davacı taraf, aktüerya bilirkişisi incelemesinden önce 20.10.2014 tarihinde verdiği dilekçe ile dava değerini ıslah ederek 1.000,00 TL’den 61.000,00 TL’ye çıkartmıştır. Dava değeri konusunda davacı vekilinin 6100 sayılı HMK m. 119’a göre açıklama yapması istenilmesinden sonra davacı vekili verdiği 11.12.2019 tarihli dilekçesinde dava açılırken 500,00 TL’yi davalı … A.Ş’den, 500,00 TL’yi de davalı … Hesabından talep ettiklerini, bu taleplerinin 400,00 TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu, 100,00 TL’sinin ise geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu, ıslah ile davalı … A.Ş.’ye karşı taleplerini 40.000,00 TL’ye çıkarttıklarını, bunun da 1.062,50 TL’sinin geçici iş göremezlik, 38.937,50 TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatı olarak talep ettiklerini, davalı … Hesabı yönünden de taleplerini 20.000,00 TL’ye çıkarttıklarını, bunun 1.062,50 TL’sinin geçici iş göremezlik, 18.937,50 TL’sinin ise sürekli iş göremezlik tazminatı olarak talep ettiklerini açıklamıştır. Ancak davacı vekili … A.Ş.’den talep ettikleri toplam 41.000,00 TL’nin ne kadarının zorunlu mali sorumluluk sigortası ne kadarının ferdi kaza koltuk sigortası poliçesi kapsamında talep ettiklerini açıklamamıştır. Bu nedenle davacı vekiline talep konusunu açıklaması için ikinci kez süre verilmiştir. Davacı vekili mahkememize verdiği 17.02.2021 tarihli dilekçesiyle ferdi koltuk sigortası olarak 20.500,00 TL talep ettiklerini belirtmiştir.

Hazırlanan İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 14.04.2011 tarihli raporunda … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın ise kusursuz olduğu tespit edilmekle 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendine göre davalı … Hesabı hesaplanmış olan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatını ödemekle yükümlüdür. Bu gerekçelerle davalı … Hesabı yönünden 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre davacının 20.10.2014 tarihli ıslah dilekçesindeki talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulüne, 1.062,50 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 18.937,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

Davalı … A.Ş. yönünden ise davanın kısmen kabulü ile 16.375,00 TL ferdi kaza sigortası tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davacıya verilmesine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. Zorunlu mali sorumluluk sigortası yönünden 20.500,00 TL tutarlı taleplerinin ve 4.175,00 TL tutarlı ferdi kaza sigortasına ilişkin fazlaya ilişkin taleplerinin ise reddine karar verilmiştir.

Faiz başlangıç tarihi olarak davanın ilk açıldığı 2013 tarihinde sigortaya başvuru zorunluluğu bulunmadığından 6098 sayılı TBK m. 117’ye göre haksız fiilin meydana geldiği tarih yani kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihi kabul edilmiştir.

Mahkememiz Dosyası İle Birleşen
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin
… Esas; … Karar Sayılı Dosyası Yönünden

DAVACININ TALEBİ:

Davacı … vekili verdiği dava dilekçesinde, 29.07.2009 tarihinde dava dışı …’ın kullandığı … plakalı araç ile dava dışı …’ın kullandığı… plakalı aracın … … karayolunun 1’inci km’sinde kaza yapması sonucunda yaralandığını, kaza yapan araçlardan … plakalı aracın sigortasının bulunmadığını, bu nedenle davalı … Hesabının meydana gelen zarardan ötürü tazminat sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle de meydana gelen kaza nedeniyle maluliyet durumunun, buna bağlı olarak sürekli maluliyet tazminatının tespit edilerek tarafına ödenmesi için …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017 / 351 Esas sayılı dosyasında tazminat davası açtıklarını, bu davada ıslah dilekçesi vererek her iki davalı yönünden de taleplerini 40.500,00 TL’ye çıkarttıklarını, yapılan aktüerya bilirkişi raporuna göre bakiye 36.221,46 TL tutarlı tazminat alacakları kaldığını, bu tazminat alacaklarını ayrı bir dava ile talep ettiklerini ve dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017 / 351 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:

Davalı … Hesabı vekili verdiği cevap dilekçesinde, öncelikle zamanaşımı defini ileri sürmüştür. Davanın esasına ilişkin olarak da kazaya karışan … plakalı aracın kamyon olduğunu, şehir içi taşıma yaptığını, taşımanın ise tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliği taşıdığını, bu aracın taşımacılık yapmaya uygun olmadığını, bu nedenle de dava konusu olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş sigorta yaptırma zorunluluğu bulunmadığından … Hesabının hukuken sorumlu olamayacağını ve davacının maluliyet durumunun ve kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:

Dava, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesine ve … Hesabı Yönetmeliği hükümlerine göre … Hesabına Karşı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Davacı taraf, sigorta poliçesini, davacıya ait tedavi evraklarını, kaza tespit tutanağını, tanık beyanlarını ve bilirkişi raporunu delil olarak sunmuştur.

Davalı … Hesabı, delil sunmamıştır.

Dava, 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesine ve … Hesabı Yönetmeliği hükümlerine göre … Hesabına Karşı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 91 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49 ve 54’e göre haksız fiile dayalı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat davasıdır.

Dava, 2016 yılından sonra açıldığı için 2918 sayılı KTK m. 97’ye göre … Hesabına başvuru koşulu zorunluluğu bulunmaktadır. Dava açıldığı tarihte davalıya başvuru zorunluluğunun yerine getirilmediğinin anlaşılması nedeniyle davacı tarafa başvuru koşulunu yerine getirmesi için iki hafta kesin süre verilmiş, bu süre içinde başvuru koşulunun yerine getirilmemesi durumunda davanın dava koşulu yokluğundan reddine karar verileceği ihtarı yapılmıştır. Davacı vekili 30.04.2021 tarihinde mahkememize verdiği dilekçe ekinde davalı … Hesabına başvuruda bulunduklarına ilişkin belgeleri sunmuştur. Davacı taraf 19.04.2021 tarihinde davalı … Hesabına başvuru koşulunu yerine getirmiştir.

Davalı … hesabı cevap dilekçesinde zamanaşımı definde bulunmuştur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 72’inci maddesine göre; “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 109/I ve II’ye göre; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu olay nedeniyle dava konusu olay hakkında … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı dosyasında ceza kovuşturması ve sonuçlandırılmıştır. Bu nedenle dava zamanaşımı süresi TBK m. 72/II’ye göre ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 109/II’ye göre Türk Ceza Kanununun 66’ncı maddesindeki uzamış zamanaşımı süresine bağlıdır. Bu maddeye göre de beş yıl ve altındaki cezalarda zamanaşımı süresi 8 yıl olup bu sürede dolmadığından davalının zamanaşımı defi reddedilmiştir.

Davacı 6098 sayılı TBK m. 54’e göre çalışma gücünün geçici ve kalıcı kaybından doğan zararlarını talep etmektedir. … Hesabı Yönetmeliği m. 9’a göre; “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,” teminat sağlamaktadır. Dava konusu olayda da kaza yapan araçlardan … plakalı aracın sigortası bulunmadığı belirtilerek bu aracın neden olduğu kaza nedeniyle bedensel zararlar talep edilmektedir.

Davalı … Hesabı kaza yapan … plakalı aracın kamyon olduğunu, şehir içi taşıma yaptığını, taşımanın ise tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliği taşıdığını, bu aracın taşımacılık yapmaya uygun olmadığını, bu nedenle de dava konusu olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş sigorta yaptırma zorunluluğu bulunmadığından … Hesabının hukuken sorumlu olamayacağını belirtmiştir. Davacı … plakalı araçta değil diğer davalı … A.Ş. tarafından sigortalanmış… plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu esnada yaralanmıştır. Bu durumda araştırılması gereken hukuki konu … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesinin bulunup bulunmadığıdır. … plakalı aracın yaptığı taşımanın tarifesiz yurt içi yolcu taşımacılığı niteliğinde olup olmadığı, taşımacılık yapmaya uygun olup olmadığı, bu nedenle de somut olayda taşıma faaliyeti için kanunen getirilmiş zorunlu ferdi koltuk sigortası yaptırma zorunluluğu bulunup bulunmadığının davalı … Hesabı yönünden araştırılması gerekmemektedir. Dolayısıyla davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmakta olup davalı … Hesabının da teminat limitleri dahilinde davacının eğer varsa çalışma gücünün kaybından doğan zararlarını tazmin etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu durumda davacının çalışma gücünün ne oranda kayba uğradığının tespit edilmesi ve buna göre de tazminat hesabının yapılması gerekmektedir.

Dava konusu olay nedeniyle … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas; … Karar sayılı dosyasında kazaya karışan araçları kullanan dava dışı sürücülerin kusur durumlarının araştırılması için … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine rapor hazırlatıldığı ve … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 14.04.2011 tarihli raporunda … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir.

Davacının meydana gelen kazada maluliyet durumunun tespiti için öncelikle bütün tıbbi evrakları toplatılmış ve muayenesi yaptırılmıştır. Daha sonra dosya davacının maluliyet durumunun tespiti için rapor hazırlanmak üzere Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Hazırlanan 05.08.2016 tarihli ATK İhtisas Kurulu raporuna göre davacının % 13,1 oranında maluliyetinin bulunduğu iyileşme süresinin de 4 ay olduğu tespit edilmiştir.

Dosya son olarak aktüerya bilirkişisine gönderilmiş ve davacının … Hesabı limitleri dahilinde sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatlarının hesaplanması istenilmiştir. Hazırlanan 08.05.2018 tarihli aktüerya bilirkişisi raporuna göre davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 2.325,80 TL olduğu, geçici iş göremezlik tazminatının ise 74.395,66 TL olduğu, … plakalı araç için zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası yönünden de 16.375,00 TL tazminat alacağı bulunduğu tespit edilmiştir.

Davacı taraf, aktüerya bilirkişisi incelemesinden önce 20.10.2014 tarihinde verdiği dilekçe ile dava değerini ıslah ederek 1.000,00 TL’den 61.000,00 TL’ye çıkartmıştır. Dava değeri konusunda davacı vekilinin 6100 sayılı HMK m. 119’a göre açıklama yapması istenilmesinden sonra davacı vekili verdiği 11.12.2019 tarihli dilekçesinde dava açılırken 500,00 TL’yi davalı … A.Ş’den, 500,00 TL’yi de davalı … Hesabından talep ettiklerini, bu taleplerinin 400,00 TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu, 100,00 TL’sinin ise geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğunu, ıslah ile davalı … A.Ş.’ye karşı taleplerini 40.000,00 TL’ye çıkarttıklarını, bunun da 1.062,50 TL’sinin geçici iş göremezlik, 38.937,50 TL’sinin sürekli iş göremezlik tazminatı olarak talep ettiklerini, davalı … Hesabı yönünden de taleplerini 20.000,00 TL’ye çıkarttıklarını, bunun 1.062,50 TL’sinin geçici iş göremezlik, 18.937,50 TL’sinin ise sürekli iş göremezlik tazminatı olarak talep ettiklerini açıklamıştır. Ancak davacı vekili … A.Ş.’den talep ettikleri toplam 41.000,00 TL’nin ne kadarının zorunlu mali sorumluluk sigortası ne kadarının ferdi kaza koltuk sigortası poliçesi kapsamında talep ettiklerini açıklamamıştır. Bu nedenle davacı vekiline talep konusunu açıklaması için ikinci kez süre verilmiştir. Davacı vekili mahkememize verdiği 17.02.2021 tarihli dilekçesiyle ferdi koltuk sigortası olarak 20.500,00 TL talep ettiklerini belirtmiştir.

Hazırlanan İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 14.04.2011 tarihli raporunda … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı aracı kullanan dava dışı …’ın ise kusursuz olduğu tespit edilmekle 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14’üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendine göre davalı … Hesabı hesaplanmış olan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatını ödemekle yükümlüdür.

Bu dosyanın birleştiği mahkememizin 2017 / 351 Esas sayılı dosyasında davalı … Hesabı yönünden 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre davacının 20.10.2014 tarihli ıslah dilekçesindeki talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulüne, 1.062,50 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 18.937,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine yönelik olarak toplam 20.000,00 TL üzerinden hüküm kurulmuştur. Hazırlanan bilirkişi raporu ile sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı toplamı 76.721,70 TL olarak belirlenmiştir. Asıl davada sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı için hükmedilen toplam 20.000,00 TL’nin düşülmesinden sonra geriye kalan miktar 56.721,60 TL’dir. Davacı ise birleşen davada her iki tazminat kalemi yönünden toplam 36.221,46 TL talep etmektedir. Bu gerekçelerle 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre 36.221,46 TL’nin davacının davalı … Hesabına başvuruda bulunduğu tarihten sonraki sekizinci gün olan 30.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

Davacı taraf ticari faiz talebinde bulunmuşsa da taraflar arasında ticari ilişki bulunmaması nedeniyle davacının faiz talebi yasal faiz olarak kabul edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin 2017 / 351 Esas Sayılı Asıl Davası Yönünden:
Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
a-Davalı … Hesabı yönünden 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre 1.062,50 TL geçici iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabından alınarak davacıya verilmesine,
b-Davalı … Hesabı yönünden 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre 18.937,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabından alınarak davacıya verilmesine,
c-Davalı … A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulüne 16.375,00 TL ferdi kaza sigortası tazminatının kaza tarihi olan 29.07.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
d-Davacının davalı … A.Ş.’den zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında talep ettiği 20.500,00 TL tazminat talebinin reddine
e-Davacının, davalı … Hesabı yönünden ticari faiz talebinin reddine,
f-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.366,20-TL harcın davalı … Hesabı’ndan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
g-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.518,93-TL harcın davalı … A.Ş’den alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
ğ-Yargılama esnasında yapılan toplam 1.154,00-TL ( 700,00-TL BK ücreti, 454,00-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 1.075,96-TL’nin (554,97-TL kısmının davalı … Hesabı sorumlu olmak üzere, 520,99-TL kısmının davalı … A.Ş.’nin sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak karar kesinleştiğinde HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
h-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 150,00-TL tebliğler ve posta yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 139,50-TL’nin (72,00-TL kısmının davalı … Hesabı sorumlu olmak üzere, 67,50-TL kısmının davalı … A.Ş.’nin sorumlu olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
ı-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı … Hesabı’ndan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
i-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Hesabı’na verilmesine,
j-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.531,25-TL vekalet ücretinin davalı … A.Ş.’den alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
k-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan ‭3.625‬,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş.’ye verilmesine,
2-Mahkememiz Dosyası İle Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas; … Karar Sayılı Dosyası Yönünden:
a- 6100 sayılı HMK m. 26 taleple bağlılık ilkesine göre 36.221,46 TL’nin davacının davalı … Hesabına başvuruda bulunduğu tarihten sonraki sekizinci gün olan 30.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacının, davalı … Hesabı yönünden ticari faiz talebinin reddine,
c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.474,29-TL nispi karar harcının peşin alınan davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
d-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 45,63-TL tebliğler ve posta yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
e-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.433,22-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.28/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır