Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/11
KARAR NO : 2018/1172
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 04/01/2017
KARAR TARİHİ: 14/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket …şti.’nin ile davalı …. Şti. arasında bir işe alım hizmet sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme gereğince …’ın danışmanlık ve işe yerleştirme hizmeti sağlamayı,…’nin de bu hizmet karşılığı hizmet bedeli ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşme kapsamında…’ye ilgili adayların iletildiğini,…’nin söz konusu adaylarla görüştüğünü ve adaylardan…’yı işe kabul ettiğini ancak adayın işe kabulden bir süre sonra,…’nin adayla anlaşma sağlanamamış olduğunu bildirerek görüşmek üzere başka adayların kendisine bildirilmesini istediğini, …’ın bu talepleri de sözleşme gereğince karşıladığını, sözleşme bedelinin sunulan adayın yıllık brüt gelirinin %15’i olarak belirlendiğini, bu hizmet bedelinin %40’ınm…’ye aday listelerinin iletilmesini, kalan %60’ının ise, seçenekli olarak, adayın seçiminin teyit edildiğini veya aday ile istihdam koşullarında anlaşıldığı veya adayın istihdam edildiği veya adayın doğrudan ya da dolaylı olarak… için çalışmaya başladığı veya faturanın onaylandığı tarihte ödeneceğinin kararlaştırıldığını, …’ın sözleşmenin en fazla 3 aday gösterileceği konusundaki hükmü gereğince…’ye adayların sunulduğunu ve sözleşme bedelinin %40’ına hak kazanıldığını kalan tutarın ise adayın seçiminin teyit edildiği (aday ile istihdam koşullarında anlaşıldığı) tarihte muaccel hale geldiğini, buna istinaden 29.07.2016 tarih ve 6.613,90 TL, 29.07.2016 tarih ve 8.260,00 TL değerinde faturalar düzenlenerek…’ye tebliğ edildiğini, söz konusu fatura bedellerinin vade tarihi olan 12.08.2016 tarihinde ve haklı bir neden olmaksızın ödenmediği ve …’a iade edildiğini, bunun üzerine 29.09.2016 tarihinde…’ye ihtarname çekilerek fatura bedellerinin ödenmesinin talep edildiğini, buna rağmen fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını ancak…’nin itirazı üzerine takibin durduğunu, alacağın miktarının belirli olduğunu ve bu nedenle icra inkar tazminatına da hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
2.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı şirket arasında 21/07/2016 tarihli İşe Alım Sözleşmesinin yapıldığını, davacı şirketin sözleşme kapsamında müvekkil şirkete danışmanlık ve işe yerleştirme hizmeti sağladığını, bu doğrultuda müvekkil şirketin hizmet karşılığını ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, bu nedenle müvekkil şirkete iki adet fatura düzenleyip gönderdiklerini, faturaların müvekkil şirket tarafından davacı şirkete iade edildiğini ve ödenmediğini, bu nedenle davacı şirketin müvekkil şirkete ihtarname gönderdiğini ve akabinde de müvekkil şirket aleyline İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz ettiklerini, işbu haksız itirazın iptali ile müvekkil şirket aleyline icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, davacı şirketin açmış olduğu huzurdaki davada gerçeği yansıtmadığını, hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve mesnetsiz olup davacı şirketin taleplerinin haklı bir yanı olmadığını bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
3.Mahkememizce verilen ara karar gereğince dosya bilirkişilere tevdi edilmiş olup, 11/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; işe alım ve yerleştirme yapan şirketlerin genel çalışma biçimleri dikkate alındığında, bu şirketlerin çalışma tarzı, hizmet verdikleri şirketlerin kendileri ile paylaşmış oldukları boş pozisyonların nitetiklerini, iyi bir şekilde tahlil ettikten sonra aranılan nitelikleri taşıyan adayları, kendi veri tabanlarından ya da ilgili pozisyona ilişkin değişik dijital medya araçları vasıtasıyla (web siteleri. Un kedin ya da benzerleri) veyahut gazeteler aracılığıyla çıkacakları ilanlara yapılan başvurular arasından seçmek ve bu konuda deneyimli danışmanları vasıtasıyla ilgili adayla görüşüp, adayın hem tecrübe, hem de iş yapış biçimini, boş pozisyonun görev tanımı ve adayın ilgili şirketin kültürüne uygunluğu kapsamında değerlendirip, işveren şirketle adayı buluşturmaktan ibaret olduğu, işe alım ve yerleştirme şirketlerinin genel çalışma biçiminin tarafların hak ve yükümlülüklerinin sözleşme hükümleri dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği, sözleşme maddelerinin incelenmesinden, sözleşmenin ikinci maddesi gereğince, işe alım ve yerleştirme yapan şirketlerin genel çalışma şekline uygun olarak, tarafların bilgilendirme, adayların seçilmesi ve değerlendirilmesine ilişkin yükümlülüklerin düzenlendiği, Sözleşmenin 9. maddesinde ise yükümlülüğün sınırları çizilerek, seçme ve yerleştirme yapan Ranstacfın adayın nihai seçiminden sorumlu olmadığı düzenlenerek sözleşme konusu, aranılan pozisyona uygun adayların… ile paylaşılması olarak sınırlandırıldığı, dolayısıyla, sözleşmenin konusu,…’nin talep ettiği nitelikteki adayların aranması ve seçilmesi hizmetinin … tarafından sağlanması olduğu, söz konusu hizmetin yerine getirilebilmesi için…’nin adaya ilişkin bütün detayları …’a sağlaması ve gereken beceri ile yeterlilikleri belirtmesi gerektiği,dosya içeriğinden,…’nin 21.07.2016 tarihinde, …’a, ASP.Net konusunda deneyimli ve “Yapılacak İşler” başlıklı dosyada belirttikleri işi yapabilecek bir aday aradıklarım bildirildiğinin görüldüğü, …’ın, söz konusu bildirim üzerine sözleşmenin aynı maddesi uyarınca yükümlülüğünün, söz konusu nitelikleri taşıyan en fazla 3 adaydan oluşan bir kısa listeyi… ile paylaştığı, …, 25.07.2016 tarihinde,… ve …’a ilişkin özgeçmişleri… ile paylaştığı, …’nin, …. ile görüşüp ve adaya teklif yaptığı, adayın…’nin teklifini kabul etmesine rağmen işe başlamaması üzerine …, 02.08.2016 tarihinde diğer bir aday olan …in özgeçmişini… ile paylaşarak, görüşme ayarladığı, yapılan görüşme sonrasında …’nin daha büyük şirketlerde çalışmak istediği anlaşıldığından, aday… tarafından uygun bulunmadığı,…’nin, … tarafından yönlendirilen diğer bir aday olan….nin özgeçmişinin uygun olmadığını bildirerek bu adayla görüşmediği,…’nin, ASP.Net konusunda deneyimli ve yapılacaklar işler başlıklı dosyada detayları bulunan işe ilişkin bilgileri … ile paylaştığı, …’ın, yine aynı maddede yer alan yükümlülüğünün en fazla 3 adayı, kendisine bildirilen nitelikler kapsamında araştırıp değerlendirdikten sonra…’ye bildirdirdiği, dosya içeriğindeki yazışmalardan ve ilgili özgeçmişlerden, …’ın…’ye üç ayrı aday bildirdiği ve…’inbu adaylardan ilki olan …. ile görüşüp bu adaya teklif yaptığı ancak bu adayın teklifi kabul etmesine rağmen işbaşı yapmaması üzerine, diğer aday olan … ile görüşme yaptığı, bu adayın beklentilerinin farklı olması dolayısıyla bu adayla sürecin devam etmediği, … tarafından özgeçmişi paylaşılan …’ın özgeçmişinin… tarafından yeterli görülmemesi üzerine görüşme yapılmadığının anlaşıldığı, nihai takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere,…’nin …’la adaya İlişkin bilgileri doğru ve zamanında paylaştığı, …’ın da kendisi ile paylaşılan bu bilgiler ve en az bir, en fazla üç adayı… ile paylaşma yükümlülüğü kapsamında, …., İbrahim Ö. ve … isimli adayları… ile paylaştığı ve…’nin bu adaylardan ….’nin niteliklerini uygun bularak bu adaya teklif yapması neticesinde, …’ın sözleşmenin ikinci maddesindeki hizmet yükümlülüğüne uygun hareket ettiği kanaatine varıldığı, huzurdaki davadaki uyuşmazlık konularından bir diğerinin de sözleşmede belirtilen hizmet bedelinin muaccelliyetinin gerçekleşip gerçekleşmediği olduğu, nitekim, davacı …’ın sözleşmenin 2. maddesi gereğince kısa liste olarak 3 aday bildirdiğini, sözleşmenin “Faturalama ve Ödeme Şartları” başlıklı 5. maddesi gereğince, 3. maddede belirtilen hizmet bedelinin %40’ına kısa liste olarak aday bildirdiği tarih itibarıyla, hizmet bedelinin %60’ına ise…’nin aday ….’ye teklif yaptığı tarih itibarıyla hak kazandığını iddia ettiğini, adayın işe alınması halinde ödenmesi gerektiğinin düzenlendiğini, yine ayrıca sözleşmenin “Hizmet Garantisi” başlıklı 4. maddesinin işe alınan veya istihdam edilen adayları düzenlediğini, sözleşmenin 5. maddesinde öngörülen şartlardan adayın seçiminin teyit edilmesi ya da aday ile istihdam koşullarında anlaşılması koşullarının, adayın bir gün dahi istihdam edilmemesi karşısında gerçekleşmediğinin ileri sürüldüğünü, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde, her iki tarafın da, 2016 yılına ait ticari defterlerinin TTK’nın 64/3. maddesi hükümlerine göre tasdik edilip, davacının e-defter uygulaması kullandığı, envanter defterini zamanında tasdik ettirdiği, davalının da ilgili yevmiye defterinin açılış kapanış tasdikini zamanında yaptırdığı, kebir ve envanter defterinin zamanında tasdik ettirildiği ve defterler arasında uyumsuzluk olmadığı, her iki tarafın da 2016 Yılı ticari defterlerinin HMK’nun 222. maddesine göre lehlerine delil teşkil ettiğinin tespit edildiği, 21.07.2016 tarihli işe alım hizmet Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacı …’ın, davalı … ile sözleşme hükümlerine uygun en fazla üç adaya ilişkin bir kısa aday listesini paylaştığı kanaatine varıldığı, 21.07.2016 tarihli işe alım hizmet sözleşmesi hükümleri uyarınca, Sayın Mahkeme tarafından Sözleşmenin 3. maddesinde öngörülen Hizmet Bedelinin muacceliyeti İçin, …’ın paylaştığı adaylardan herhangi birinin istihdam koşulunun gerçekleşmesinin aranması halinde ise, hizmet bedelinin oluşmadığı görüşünde olduğu bildirilmiştir.
4.Mahkememizce verilen ara karar gereğince taraf vekillerinin itirazlarının giderilmesi açısından dosya ek rapor alınmak üzere bilirkişilere tevdi edilmiş olup, 19/07/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök heyet raporunda, taraflar arasındaki sözleşme maddelerinin incelenmesinden, sözleşmenin ikinci maddesi gereğince, işe alım ve yerleştirme yapan şirketlerin genel çalışma şekline uygun olarak, tarafların bilgilendirme, adayların seçilmesi ve değerlendirilmesine ilişkin yükümlülüklerin düzenlendiği, Sözleşmenin 9. maddesinde, yükümlülüğün sınırları çizilerek, seçme ve yerleştirme yapan …’ın adayın nihai seçiminden sorumlu olmadığının belirtildiği ve sözleşme konusunun, aranılan pozisyona uygun adayların… ile paylaşılması olarak sınırlandırıldığı, bu durumda sözleşmenin konusunun,…’nin talep ettiği nitelikteki adayların aranması ve seçilmesi hizmetinin … tarafından sağlanması olduğu, söz konusu hizmetin yerine getirilebilmesi için…’nin adaya ilişkin bütün detayları …’a sağlaması ve gereken beceri ile yeterlilikleri belirtmesi gerektiği, dosya içeriğinden,…’nin 21.07.2016 tarihinde, …’a, ASP.Net konusunda deneyimli ve “Yapılacak İşler” başlıklı dosyada belirttikleri işi yapabilecek bir aday aradıklarını bildirdiği, …’ın, söz konusu bildirim üzerine sözleşmenin aynı maddesi uyarınca yükümlülüğünün, söz konusu nitelikleri taşıyan en fazla 3 adaydan oluşan bir kısa listeyi… ile paylaşmak olduğu, …’ın, 25.07.2016 tarihinde,… ve …’a ilişkin özgeçmişleri… ile paylaştığı ve…’nin, … ile görüşerek adaya teklif yaptığı, adayın…’nin teklifini kabul etmesine rağmen işe başlamaması üzerine …’ın, 02.08.2016 tarihinde diğer bir aday olan …’in özgeçmişini… ile paylaşarak, görüşme ayarladığı ve bu görüşme sonrasında …’nin daha büyük şirketlerde çalışmak istediği anlaşıldığından, adayın… tarafından uygun bulunmadığı, sonrasında…’nin … tarafından yönlendirilen diğer bir aday olan….’nin özgeçmişinin uygun olmadığını bildirerek bu adayla görüşmediğinin tespit edildiğinin belirtildiği, ayrıca heyet kök raporunda,…’nin …’la adaya ilişkin bilgileri doğru ve zamanında paylaştığı, …’ın da kendisi ile paylaşılan bu bilgiler doğrultusunda en az bir, en fazla üç adayı… ile paylaşma yükümlülüğü kapsamında, …., İbrahim ö. ve … isimli adayları… ile paylaştığı ve…’nin bu adaylardan ….’nin niteliklerini uygun bularak bu adaya teklif yapması neticesinde, …’ın sözleşmenin ikinci maddesindeki hizmet yükümlülüğüne uygun hareket ettiği kanaatinde olunduğunun açıklandığı, …’ın sözleşmenin ikinci maddesindeki hizmet yükümlülüğüne uygun hareket ettiği kanaatinde olduğunun belirtilmesi sonrasında sözleşmede belirtilen hizmet bedelinin muacceliyetinin gerçekleşip gerçekleşmediği konusundaki uyuşmazlık hakkında Sözleşmede öngörülen Hizmet bedeline hak kazanabilmek için adayın istihdamının şart olup olmadığının hukuki nitelemesinin sayın mahkemenin görev ve karar yetkisi içerisinde bulunduğundan, değerlendirmenin sözleşme gereği adayın istihdamının gerekip gerekmemesine göre iki seçenekli olarak Sayın Mahkemeye sunulduğu, bu defa, Sayın vekillerin itirazları doğrultusunda yaptığımız değerlendirmede, …’ın,… tarafında aranılan adayın nitelikleri konusunda kendisi ile paylaşılan bilgiler doğrultusunda en az bir, en fazla üç adayı, bu bağlamda …., İbrahim ö. ve … isimli adayları… ile paylaştığı ve…’nin bu adaylardan ….’nin niteliklerini uygun bularak bu adaya teklif yapması neticesinde, …’ın Sözleşmenin ikinci maddesindeki hizmet yükümlülüğüne uygun hareket ettiği konusundaki görüşün devam ettiği, Sözleşmenin “Hizmet Bedeli” başlıklı 3. maddesine göre, “… tarafından sunulan Hizmetlerin bedelinin KDV hariç adayın yıllık brüt gelirinin %15’idir. Bedel, Müşteri tarafından doğrudan veya dolaylı olarak işe alınan veya istihdam edilen aday başına ödenecektir.” şeklinde olduğu, sözleşmenin “Faturalama ve ödeme Şartları” başlıklı 5. maddesinin ilk fıkrasının ilk bendine göre, … müşteriye; madde 3’te belirtilen hizmet bedelinin %40’ını en fazla üç aday içeren kısa liste sunumunu takiben herhangi bir ön bildirime gerek olmaksızın fatura edeceği, kısa liste sunumunun ifasına ilişkin bedelin iade edilmez ve bu bedele ilişkin olarak fiili seçme veya işe alma dikkate alınmaz.” şeklinde olduğu, dosya içeriğinde bulunan ve davacı ile davalı tarafından dilekçeleri ekinde ayrı ayrı sunulan 28.07.2016 tarih ve 16:04 saatli e-postaya göre,…, aday ….’ye net 4.5000,00 TL aylık ücret ile çalışmaya başlamasını teklif ettiği, davacının, ….’ye yapılan teklif olan, aylık net 4.500,00 TL’nin yıllık brütünü yaklaşık 84.034,00 TL olarak hesaplayarak, toplam hizmet bedelinin bu rakamın %15’i olan 12.605,00TL’ye Sözleşmenin 3. maddesi gereğince, KDV eklemek suretiyle, 6.613,90 TL ve 8.260,00 TL olmak üzere toplamda 14.873,90 TL olarak, davalıya fatura ettiğinin görüldüğü, buna göre, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, sözleşmenin 2. maddesi gereğince kısa liste sonrası, sözleşmenin 5. maddesine göre, danışmanlık toplamın bedeli olan 12.605,00TL’nin %40’ı, 5.042,00 TL + 907,56 TL {KDV) =5.949,56 TL olduğu, sözleşmede öngörülen Hizmet bedeline hak kazanabilmek için adayın istihdamının şart olup olmadığının hukuki nitelemesinin Sayın Mahkemenin görev ve karar yetkisi içerisinde bulunduğundan, Sayın Mahkemenin hizmet bedeline hak kazanılması için adayın istihdamının gerekmediği kanaatinde olması halinde, sözleşmenin “Faturalama ve ödeme Şartları” başlıklı 5. maddesinin ilk fıkrasının ikinci bendine göre, … Müşteriye; madde 3’te belirtilen toplam Hizmet bedelinin %60’ını fatura edeceği, buna göre, sözleşmenin 5. maddesine göre, hizmet toplam bedeli olan 12.605,00 TL’nin %60’ı, 7.563,00 TL+1.361,34 TL{KDV)= 8.924,34 TL olduğu, sayın mahkemenin hizmet bedeline hak kazanılması için adayın istihdamının gerektiği kanaatinde olması halinde, kısa liste sunumu için öngörülen 5.949,56TL nihai alacak olarak düşünülmesi gerektiği, icra dosyasındaki faiz tutarları değerlendirilirken, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davalıya karşı davacı tarafından keşide edilen ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 30.09.2016 tarihini takip eden 5. günden sonraki 06.10.2016 tarihi temerrüt başlangıcı olarak alındığı, buna göre, icra takibi tarihi olan 12.10.2016 tarihi itibarıyla, Sözleşmenin 5. maddesi gereğince toplam hizmet bedelinin %40’ı ve kısa liste sunulması karşılığı öngörülen 5.949,56TL’nin 06.10.2016-12.10.2016 tarihi itibarıyla yıllık %10,5 temerrüt faizi üzerinden 7 günlük faiz hesaplaması ile temerrüt faizi (5.949,56x7x%l0,S0/36000) = 12,15 TL olduğu, Sayın mahkeme tarafından hak kazanıldığının kabul edilmesi halinde, hizmet bedelinin %60’ı olan bakiye 8.924,34TL’nin 06.10.2016-12.10.2016 tarihi itibarıyla %10,5 temerrüt faizi üzerinden 7 günlük faiz hesaplaması ile temerrüt faizi (8.924,34x7x%10,50/36000)=18,22 TL olduğu, 21.07.2016 tarihli İşe Alım Hizmet Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacı …’ın, davalı … ile sözleşme hükümlerine uygun en fazla üç adaya ilişkin bir kısa aday listesini paylaştığı ve bu nedenle sözleşmenin 5. maddesinin ilk bendindeki hizmet bedelinin %40’ının ve Sayın Mahkemenin hizmet bedeline hak kazanılması için adayın istihdamının gerekmediği kanaatinde olması halinde, davacı hizmet bedelinin diğer %60’lık kısmının hesaplanması gerekeceğinden toplam alacak tutarının icra takibi tarihi itibarıyla toplam 14.904,27 TL olduğu, sayın mahkemenin hizmet bedeline hak kazanılması için adayın istihdamının gerektiği kanaatinde olması halinde, davacı hizmet bedelinin sadece %40’lık kısmının hesaplanması gerekeceğinden toplam alacak tutarının icra takibi tarihi itibarıyla 5.961,71 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
5.Dava İ.İ.K nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
6.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 21/07/2016 tarihli işe alım sözleşmesi imzalandığı ve bu sözleşme kapsamında sözleşmedeki şartlar dahilinde davacı davalıya danışmanlık ve işe yerleştirme hizmeti sağlayacağı ve davalınında hizmet bedelini ödeyeceği açıktır.
Davacı, 21/07/2016 tarihli sözleşme kapsamında edimini ifa etmesine rağmen davalının hizmet bedelini ödemediğinden bahisle 15.134,91TL alacaklı olduğu iddiasıyla İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunmuş, davalının takibe itirazı sonucu takip durmuş, davalı da itirazın iptalini mahkemeden talep etmektedir.
Davamızın konusunun 21/07/2016 tarihli sözleşmeden kaynaklı alacak iddiasıyla yapılan icra takibine itirazın iptalidir.
Davacı itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşme ticari defterler ve dosyadaki belgeler üzerinde Mahkememizce bilirkişiye teknik inceleme yapılması için dosya tevdi edilmiş, bilirkişi 09/04/2018 tarihli kök ve 18/08/2018 tarihli ek bilirkişi raporunu Mahkememize sunmuştur.
Alınan raporlar usul yasaya uygun ve denetime elverişli olduğundan Mahkememizce kabul edilmiştir.
Dava konusu olay değerlendirildiğinde davacı taraf sözleşmeye uygun bir şekilde davacının münhal kadrosuna 3 aday sunmuştur. Davacı sözleşmenin 2. ve 5.maddeleri uyarınca aday sunduğundan toplam hizmet bedelinin (12.605,00TL) %40’ına tekabül eden 5.949,56TL’ye hak kazanmıştır. Ancak istihdam şartı gerçekleşmediğinden yani 3 adaydan biri işe yerleştirilmediğinden adaylardan birinin kısa süre çalışıp istifa etmesi istihdamın sağlandığı anlamına gelemeyeceğinden davacı 14.904,27TL tam hizmet bedeline hak kazanmamıştır. Bu itibarla davanın kısmen kabulüne karar verilerek takibin 5.949,56TL üzerinden devamına ayrıca asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan kabul edilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hak kazanmış olduğu kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabul KIsmen reddi ile davalının istanbul … İcra dairesinin… Esas sayılı takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin 5.949,56Tl asıl alacak 12,15TL temerrüt faizi ile takip talebindeki aynı koşullarla devamına,
2-Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’isen takabül eden 1.189,91TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 407,25TL harçtan peşin alınan 258,47TL’nin mahsubu ile bakiye 148,77TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 294,47TL (31,40TL BH, 258,47TL PH, 4,60TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 2.058,00TL(1.600,00TL bilirkişi ücreti, 458,00TL tebliğ ve müzekkere masrafı) yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 810,65TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 16,00TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 9,70TL’sinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
9-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Başkan …