Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1064 E. 2021/1052 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1064
KARAR NO:2021/1052

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ :04/12/2017
KARAR TARİHİ:22/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Davacı Şirket ile Davalı tacir …’in yaklaşık 3 ton ağırlığında … Ham maddenin taşınması için anlaştığını, anlaşma kapsamında 4.5 palet ham ipliğin borçlunun sahibi bulunduğu … çekici, … dorse plakalı … marka tıra yüklendiği, borçlunun çalışanı olan …’ın yukarıda bilgileri yer alan tır ve dorsesi yüklendikten sonra 30.05.2017 tarihinde park ettiğini, daha sonrasında tırın yanına geldiğinde müvekkiline ait 4.5 palet ipliğin araçtan çalındığının tespit edildiğini, çalınan 4.5 palet ham ipliğin yaklaşık 3 tonluk ağırlığa sahip olduğu gibi hırsızlık tarihindeki değerinin 14.174 USD olup, söz konusu bedelin …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine konu edilerek davalıdan talep edildiğini, davalı tarafın sözleşme ile yüklendiği edimlerini yerine getirmediğini, kendi himayesi ve sorumluluğu altında bulunan malların çalınması sonucu kendisinden icra takibi ile talep edilen alacağa haksız olarak itiraz ettiğini, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibine yapılan takibin iptalini, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İtiraz neticesinde durmuş olan icra takibine konu olan alacağın, davacının gümrükteki malının gümrükten teslim alınarak davacının deposuna davalı müvekkiline ait nakliye tırı ile taşınıp teslim edilmesi olduğunu, ilgili malların gümrükten teslim alınıp davacıya ait depoya götürüldüğünü, davacının ramazan ayı olması nedeniyle malı iftardan sonra kabul edebileceğini söylemesi üzerine davalı müvekkilinin şoförü olarak çalışan … tarafından davalı müvekkiline ait … çekici, … dorse plakalı aracın branda ve kapılarının nizami şekilde kapatılarak, … Mahallesi Şehit Komando … sokağına yüklü olarak park edildiğini, davalı müvekkiline ait aracın brandasının kesilmesi suretiyle hırsızlık olayının gerçekleştiğini, davacı tarafından dosyaya sunuları ifade tutanaklarında yer alan malın cinsi ve tonajı ile ilgili bilgilerin tamamının, davacının o dönem davacı firmanın yetkili çalışanı …’ın beyanları doğrultusunda kayıt altına alındığını, davacı ilgili çalışanının 4.5 palet yük ve 3 ton civarında bir malının eksik olduğunu beyan ettiğini, bu taşımaya ilişkin davacı tarafın elinde bir taşıma irsaliyesinin mevcut olmadığını, müvekkili şoförü …’a gümrükten malı teslim alırken herhangi bir irsaliye verilmediğini, ancak davacı tarafından çalınan malın nev-i cinsi hakkında taraflarına bilgi amaçlı malların gümrük belgelerinin gönderildiğini, tanzim edilen gümrükleme evraklarına göre ve tanık beyanlarına göre davacının toplam 28 palet net 13920 kg poy iplik malzemesinin teslim alındığını, buna karşılık hırsızlık olayının hemen akabinde araçta kaları 24.5 palet yükün, davacının depo sorumlusu … tarafından 31.05.2017 tarihinde teslim alındığını, ilgili imzalı teslim evrakının bir suretinin de sayın mahkemeye delil olarak sunulduğunu, buna göre 28-24.5=3,5 palet poy iplik çalındığını, toplam 28 paletten oluşan net 13920 kg olan yüke göre 1 paletin ağırlığının basit bir matematik hesabıyla şu şekilde çıktığını, 13920/28 = 497,14 Kg 1 paletin ağırlığı, buna göre de 1 palet 497,14 kg ‘3,5 palet =1740 kg civarında bir yük çalınmış olduğunu, aynı gümrükten alınan evrakta malın kg net fiyatının 2,52 Usd olduğunu, buna göre araçtarı çalınan 1740 kg poy 2,52 Usd = 4.384 Usd değeri bulunduğunu, iş bu itirazın iptali davasına konu olan 14.175 Usd bedele nasıl ulaşılabildiğinin anlaşılamadığını, davacı tarafın haksız ve mesnetsiz iddialarıyla haksız kazanç sağlama arzusu içinde olduğunu, bu durumu sayın mahkemeye delil olarak sundukları gümrükleme evrakları ve teslim tutanağında yer alan bilgilere göre yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde anlaşılacağını, davacı tarafın 1740 kg çalınan poy yükünün kendi kusuru neticesinde çalındığını, davalı müvekkilinin gümrükten aldığı yükü doğrudan davacının deposuna teslim etmek istemiş olduğunu ancak yukarıda da belirttikleri üzere ramazan ayı olması münasebetiyle davacının yükü kabul etmediğini iftardan sonra alabileceğini söylediğini, … 5. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacı borçlunun ilgili takibe de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu ve takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesi talep ettiklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, 03/10/2018 tarihli ara karar iddia ve savunma hudutları doğrultusunda, dosya içeriği delil ve belgeler ile tarafların uyuşmazlık konusu dönem ticari defter ve kayıtları ile dayanağı belgeler üzerinde taraf iddialarının yerindeliği, davacının alacağının varlığı ve miktarının belirlenmesi bakımından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
12/07/2019 tarihli raporunda bilirkişi heyeti özetle; davacı taraf Ticari Defterlerinin; 6102 sayılı kanunun 66. Md, 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 220. md. uyarınca usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, 6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca “kendi lehlerine delil olma niteliğine haiz olduğu”, davalı taraf Ticari Defterlerinin; 6102 sayılı kanunun 66, Md, 64. Md. ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 220. md. uyarınca usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, 6100 Sayılı Kanunun 222.md uyarınca “kendi lehlerine delil olma niteliğine haiz olduğu”, Dava konusunun, davacının gümrükteki malının gümrükten teslim alınarak davacının deposuna, davalı tarafa ait nakliye tır’ı ile taşınıp teslim edilmesi ve bu süreçte vukuu bulan hırsızlık olayı neticesinde ortaya çıkan zararın tespiti ile tahsilinin istemine ilişkin olduğu, hırsızlık olayı akabinde hazırlanan polis tutanaklarında; hem davalı tarafın şoförü hem de davacı taraf yetkilisinin beyanlarında malların davalı tarafın nakliye aracında ve uhdesinde mevcut olduğu süreçte hırsızlık olayının vukuu bulduğunun görüldüğü, zararın oluşmasına ilişkin taşıyıcıfdavalı tarafın, davacının ürünü o saat aralığında alamayacağını belirterek kusuru olduğunu beyan ettiği, ilgili iddiaya ilişkin dava dosyasında herhangi bir delil niteliğinde bilgi-belge görülemediği, sürecin hukuki mütalaa gerektirmesi ve Bilgi alanımız dışı olması münasebetiyle sadece konuya ilişkin bilgiler ile tespitlerin yukarıdaki şekilde tarafınıza sunulmakta olduğu, karakol polis tutanaklarında iki tarafında araçtan 4,5 palet poy ipliğin çalındığını beyan ettiğinin görüldüğü, gümrük evraklarına göre araçta toplam 28 palet net 13.920 Kg poy iplik malzemesinin taşındığının görüldüğü, çalınan malzemenin miktarına ilişkin polis tutanaklarında 4,5 palet yazmasına karşın davalı taraf cevap dilekçesinde çalınan mal miktarının 3,5 palet olduğunu beyan ettiği, bu iddiasını ise cevap dilekçesi delil listesinde değinmiş olduğu “davacı taraf yetkilisinin imzalı teslim evrakına” dayandırdığı, (Rapor içerisinde mevcut) ilgili delile, cevap dilekçesinde değinildiği ancak dava dosyasına sunulmadığının yerinde inceleme kapsamında tarafımızca tespit edildiği, bu süreçte davalı tarafın ilgili evrakı uyap üzerinden dosyaya sunduğu, ilgili delile dava dosyasına mübrez dilekçelerinde değinilmesi sebebiyle tarafımızca dikkate alınarak Sayın Mahkemenize iki farklı açıdan sonuç takdim edildiği, 213 Sayılı VUK 230/5.maddesi ile VUK 240/A maddesine göre; nakliye sürecine ilişkin davacının düzenlemesi gereken sevk irsaliyesi ile taşımayı yapan davalının düzenlemesi gereken taşıma irsaliyesinin dava dosyası içerisinde mevcut olmadığı, yerinde inceleme kapsamında bu evrakların düzenlenmediğinin öğrenildiği, davacı tarafın malın gümrükten teslim alınarak kendilerine teslim edilecek olması sebebiyle sevk irsaliyesi düzenlenmediğini beyan ettiği, araç içerisinde taşınan malzemenin miktarını tespit edici herhangi bir belgenin mevcut olmayışı (irsaliye vb.) sebebiyle malzemenin niteliği ve miktarının (hem davalı hem de davacı tarafın dava dosyasına sunmuş olduğu) taşıyıcının gümrükten malı teslim aldığı gümrük evraklarından tespit edilebildiği, taraflar arasındaki ticari ilişkiyi açıklayan yazılı bir sözleşme metninin mevcut olmadığının tespit edildiği davalı tarafın, olay tarihinden sonra birden çok kez davacıya ait taşımaların yapılmaya devam ettiğini, tarafların çalınan malzemenin bedelini mahsup etmek amacıyla davalının nakliye hizmeti vermesi konusunda anlaşmaya vardıklarını beyan ettiği, ayrıca yapmış olduğu bu taşımalara ilişkin “davacı tarafa alt sevk irsaliyelerini” dava dosyasına sunduğu, davalının bu suretle davacı tarafa 15.10.2017 tarihinde A-… Nolu kdv dahil 7.080,00 TL’lik, 15.10.2017 tarihinde A-… Nolu kdv dahil 10.620,00 TL’lik iki farklı fatura keşide ederek gönderdiği, A-… nolu fatura açıklamasının “muhtelif irsaliyesiz yapılan nakliye bedeli”, A-… nolu fatura açıklamasının ise numaraları ayrı ayrı yazılmış şekilde sevk irsaliyesi numara bilgilerinden oluştuğu, İlgili faturaların davalı şirket ticari defter kayıtlarından kontrol edildiği ve 15.10.2017 tarihli iki faturanın 20.10.2017 tarih 99 nolu yevmiye kaydında ticari defterlerinde kayıt altına alındığının görülerek teyit edildiği, davalı şirketçe keşide edilen iki faturada belirtilen davacı şirketin sevk irsaliyeleri kontrol edildiğinde faturaların 15.10.2017 tarihinde keşide edildiği, sevk irsaliyelerinin ise sırasıyla; … — 14.07.2017, … — 15.06.2017, … — 15.06.2017, … — 24,07.2017, … — 26.07.2017, … — 26.07.2017, … — 26.07.2017, … — 26.07.2017 tarihlerinde düzenlendiği ve taşımaların bu tarihlerde yapıldığının tespit edildiği, VUK faturanın nizamı başlıklı 231.maddesi 5.bendinde; “Fatura, malırı teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır” denilmekte olduğu, VUK ilgili kanun maddesine göre 7 gün İçerisinde düzenlenmesi gereken faturaların ortalama 2,5 / 3 aylık zaman dilimi sonunda düzenlendiğinin görüldüğü, VUK’un İspat başlıklı 3/B maddesi dikkate alındığında, faturanın yasal süresinde düzenlenmemiş olmast nedeniyle hiç düzenlenmemiş sayılmasının, faturada yazılı malın teslim edilmediği veya hizmetin yapılmadığı anlamına gelmeyeceği, ancak ispat başlıklı 3/8 maddesine göre ilgili faturalarda yer alan hizmetlerin iddia sahibi davalı tarafından delil niteliğindeki bilgi ve belgelerle ispatlanması gerektiği kanaatine ulaşıldığı, davalı tarafırıdan hizmet bedeli olarak keşide edilerek davacıya iletilen 2 adet taşıma faturasının (detayları üst maddede) davacı tarafından kabul edilmeyerek noter kanalı ile geri iade edildiği, TTK m. 21/2 doğrultusunda davalı tarafını hizmet bedeli olarak düzenlemiş olduğu 2 adet faturaya davacı tarafın süresinde itirazda bulunduğunun görüldüğü, bu suretle hizmeti verdiğini iddia eden davalı tarafın bu ilişkiyi somut deliller doğrultusunda İspatının zorunlu hale geldiği kanaatine ulaşıldığı, Davalı tarafın hizmetlerin verildiğini ispat amacıyla dava dosyasına davacı tarafın sevk irsaliyelerini sunduğu, ilgili sevk irsaliyeleri incelendiğinde, sevk irsaliyeleri üzerinde taşıyıcı ve teslim alan” alanlarının mevcut olduğunun görüldüğü, malzemelerin ilgili yerlere sevk edildiğinin teslim alan imzalarından anlaşıldığı, ancak taşıyıcı kısımlarında herhangi bir imza isim veya kaşe bulunmadığı, ayrıca irsaliyeler üzerinde ilgili taşımaları davalının yaptığını ispatlayıcı nitelikte somut bir ibarenin mevcut olmadığı, taşımalara ilişkin kendi düzenlemesi gereken taşıma irsaliyelerinin dava dosyasına sunulmadığı, sadece davacı taraf sevk irsaliyelerinin davalı uhdesinde bulunmasının taşımaları kendisinin yaptığını ispatlayıcı nitelikte somut bir delil olamayacağı kanaatine ulaşıldığı, davalı tarafın hizmetlerin verildiğini ispat amacıyla dava dosyasına … ve … nolu iki farklı malzeme çıkış formu sunduğu, çıkış farmunda teslim alan kısmında davacı çalışanı …” ın bireysel imzasının mevcut olduğu, ayrıca taşıyan kısmında şoförlerin bireysel isimlerinin yer aldığı, İş bu iki evrakın ilgili taşımaların yapıldığını ispatlayıcı nitelikte delil olduğu kanaatine ulaşıldığı, ilgili iki taşımaya Hişkin tutarların keşide edilen A-1976 nolu fatura içeriğinden kontrol edilerek toplam taşıma bedelinin 3.000 TL + Kdv olduğu, Davalı tarafın dava dosyasına mübrez biligi ve belgeler … ispatlanabilir KAYDİ alacağının 3.000 TL+ kdv alduğu kanaatine ulaşıldığı, taraflar arasırıdaki hizmet-taşıma ilişkisinin 6102 Sayılı TTK. m. 894-901. Maddeleri arasında düzenlendiği, yukarıda detaylı olarak belirtildiği üzere davacı tarafın 4,5 palet, davalı tarafın ise 3,5 palet poy iplik çalındığı iddiaları ile yukarıdaki tespitlerimiz doğrultusunda 2 farklı hesaplama yapılarak mahkememizin takdirine arz edildiği, tazminatta esas alınacak değer” bölümü 880.maddesi, TTK Taşıma işlerine ilişkin Sorumluluk sınırları” bölümü 882.maddesi ve TTK Taşıma işlerine ilişkin sorumluluğu sınırlama hakkının kaybı” bölümü 886.maddesi dikkate alınarak; a) Davacı tarafın polis tutanaklarında yer aldığı üzere 4,5 palet poy iplik çalındı iddiası doğrultusunda hesaplanan toplam mal maliyet bedelinin 7.087,51 USD olarak hesaplandığı, (hesaplama tablosu rapor içerisinde) davacı tarafın, malın maliyet bedelinden ziyade ilgili tarihteki kendilerince belirlenen kilogram satış fiyatı olan 6,34 USD üzerinden dava konusu 14.175 USD’ye ulaştığı, talep etmiş oldukları tutarın ne şekilde hesaplandığına ilişkin dava dosyası içerisinde herhangi bir bilgi veya belgenin mevcut olmadığı, ilgili hesaplama tekniklerinin yerinde inceleme kapsamında öğrenildiği, b) Davalı tarafın, vukuu bulan olay sonrası kalan malzemeyi teslim ettiği sırada davacı şirket çalışanının imzalamış olduğu teslim evrakına göre 3,5 palet pay iplik çalındı iddiası doğrultusunda hesaplanan toplam malın maliyet bedelinin 5.512,42 USD olarak hesaplandığı, (hesaplama tablosu rapor içerisinde) davalı tarafın cevap dilekçesinde belirttiği üzere 3,5 palet malzemenin maliyet bedelinin sadece yurtdışı satış faturasındaki birim fiyatı baz alarak hesapladığının görüldüğü, (1740 kg * 2,52 USD – 4.384 USD) ancak ürün maliyetinin alış bedeli üzerine ülkeye girişte ödenen tüm vergi ve diğer masrafların toplanması ile hesaplanabileceği, TTK Sorumluluk Sınırları başlıklı 882. Maddesine göre ödenecek tazminatın özel çekme hakkını karşılayan tutar ile sınırlandırıldığı, arıcak hem 3,5 palet Ürün çalınması hem de 4,5 palet ürür çalınması varyasyonları ile yapıları hesaplama tutarlarının ilgili sorumluluk sınırını aşmadığı, bu suretle taşıyıcının hesapladığımız bedeller kadar sorumlu olabileceği, dava konusu, tır dorsesinden hırsızlık olayına konu Naylon Poy İplik (Yarı çekimli, kıvrımsız ve bükümsüz yapıdaki iplik) için hesaplarda kullanılan yurtdışı 2,52 Dolar/kg fiyatının o tarih için piyasa fiyatlarına uygun olduğunun teknik bilirkişi tarafından teyit edildiği, mahkememizce takdir edilmesi durumunda 2 farklı şekilde gösterilen davacı alacağına karşılık davalı tarafın ispatlanabilir nitelikteki taşıma bedeli alacağının mahsup edilebileceği, alacağa ilişkin ticari temerrüt faizi hesaplanabileceği, HMK md. 282 hükmü doğrultusunda asli ve nihai takdirin mahkememize ait olduğu, dava dosyasına mübrez tüm inceleme ve değerlendirmelerin kaydı bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı, tarafımızca sadece tespitlerin belirtildiği sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Dava, İİK mad. 67’ye dayalı olup davalı tarafın hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafın toplam 14.175,00 USD asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %10,75 oranında temerrüt faizi yürütülmek suretiyle tahsili istemi ile ilamsız takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalının borca itirazı sonucu icra takibinin İİK’nın 66. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre bu itirazın iptali davasının İİK mad. 67’de öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Tüm dosya içeriği ve deliller birlikte değerlendirildiğinde;

Davacı tarafından açılan dava, İİK 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, hırsızlık olayının 30/05/2017 tarihinde meydana geldiği, çalınan malın 4.5 palet mi 3,5 palet mi olduğu hususunda ihtilaf olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce aldırılan 12/07/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda , 4,5 palet ve 3,5 palet yönünden seçenekli olarak tespit yapıldığı, davacı ve davalı tarafın 2017 yılı ticari defter ve kayıtlarının TTK M.64,M.66 VE 213 S. Vergi USul Kanunu. 215 gereğince açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, taşımaya ilişkin sevk irsaliyesinin sunulmadığı, malzemenin niteliği ve miktarının gümrük evraklarından tespit edildiği, davalı tarafın hırsızlık sonrası mahsuplaşmak için taşımalar yaptığı iddiası bakımından faturaların 15/10/2017 tarihinde düzenlediği taşımaların 14/07/2017-26/07/2017 tarihleri arasında yapıldığı, VUK m. 231/5, 3/B uyarınca süresinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılmasının gerektiği, davalı tarafça başka bir belge sunulmadığı, iplik hammaddesini bedelinin 2,52 Dolar/kg fiyatının olayın gerçekleşme zamanındaki piyasa fiyatlarına uygun olduğu, 4,5 palet için 7.087,51USD olarak hesaplandığı kanaati ortaya konulmuştur.
Hırsızlık olayıyla ilgili ceza davasının açılmadığı, sürücü …’ın … Polis Merkezi , (30/05/2017 saat 00.38) Şikayetçi İfade tutanağında, iftar için evine gittiği, 23.15 sıralarında tırın bulunduğu yere geldiğinde 4,5 palet boy iplik ham maddesinin aracın arka kısmındaki branda kesilerek çalındığını tespit ettiği ,…’ın … Polis Merkezi (31/05/2017 saat 00:50,) Şikayetçi İfade tutanağında , davacı şirketin yetkilisi olduğu, davalı …’in … plakalı tırına sürücü …’a yük verdiklerini, 4,5 palet boy iplik ham maddesinin aracın arka kısmındaki branda kesilerek çalındığına dair bilgi verilmesi üzerine şikayetçi olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı taraf, davacı şirket yetkilisi …’ın 24,,5 palet teslim alındı imzalı fotokopi belgesine dayalı olarak, gümrük evraklarına göre 28 palet olduğunu buna göre 3,5 paletin çalındığını ileri sürmektedir.Bu kapsamda şirket yetkilisi …’ın tanık olarak dinlenilmesi için talimat yazıldığı, tanığın şirket yetkilisi …’ın “Davacı şirkette çalışmaktayım. Olayın gerçekleştiği dönemde ben depo şefi olarak görev yapıyordum. Davalıya ait araç bize istanbuldan geldi. Araçta eksik malzeme olduğunu bizzat kendim ve depoda görevli başka bir çalışan fark etti. Sonrada bir borçlunun aracında bir hırsızlık olayının gerçekleştiğini, hırsızlık olayına ilişkin borçlunun şöförü ve şirket çalışanı …’ın konu ile ilgili polis merkezine ifade verdiklerini öğrendim. Çalınan malzemenin hırsızlık tarihindeki değerini bilmiyorum. Benim görgüm ve bilgim bundan ibarettir” dediği, çalınan malın tam değerini bilmediğini belirttiği görülmektedir.
Bu kapsamda çalınan malın miktarının olayın olduğu gün tutulan resmi tutanaklara göre 4,5 palet olduğuna kanaat getirilmiştir.
Hukukumuzda taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur (TTK m. 875)Taraflar arasında yazılı taşıma sözleşmesi bulunmamaktadır. Taşıyıcı eşyayı kararlaştırılan şartlarla bir yerden diğer bir yere taşıma yanında, muhafazası altındaki eşyanın her türlü tehlikeye karşı korunması için ayrıca özen gösterecektir.” Üstlendiği bu yükümlülük sebebiyledir ki taşıyıcı eşyanın bozulmasından, hasara uğramasından, çürümesinden, kaybından veya çalınmasından, bir diğer ifade ile eşyanın ziyaı ve/veya hasarından sorumlu tutulur.
Yargıtay içtihatları ile de sabit olduğu üzere taşıyıcının zıya, hasar ve gecikmeden kaynaklanan sorumluluğunun hukuki niteliği bir kusursuz sorumluluk halidir. Taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarını önlemeyeceği duruma dayanarak sorumluluktan kurtulabilmesi için ancak kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği bir somut olgunun varlığını ispat etmesi gerekmektedir. Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan; kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.(TTK 875,879)TTK 876 maddesi uyarınca Zıya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcı sorumluluktan kurtulur.
Davaya konu hırsızlık olayının meydana gelmesinde, davalıdan yüke özen borcu kapsamında basiretli bir tacire yakışacak azami tavrı sergilemesi, öncelikle yükün güvenliğini sağlayacak tedbirleri alması, en basitinden aracın güvenlikli ve kamera sistemi olan otoparka park etmesi gerekmektedir. Taşıma konusu ürünlerin park halindeki araçtan çalındığı dosya kapsamına göre sabit olup, davalının şoförünün emtia yüklü aracını güvenlik kamera sistemi bulunmayan sokak önüne park etmesinde, TTKm. 875/1 maddesi hükmüne göre ağır kusurlu sayılacağından ve taşıyıcının sorumluluğunu kaldıran, sınırlayan veya ispat yükünü diğer tarafa yükleyen hükümlerinden davalı taşıyıcı yararlanamayacağından, davalı taşıyıcı tüm zararlardan sorumlu olacaktır.
Taraflar arasında doğrudan taşıma sözleşmesi bulunmamakta ise de taşıyıcı pozisyonundaki davalı …’in’in BK 49 vd maddeleri uyarınca (TTK.876.maddesi gereğince yüksek özeni göstermediğinden dolayı) meydana gelen hırsızlık olayı sonucu oluşan zarardan sorumlu olduğu, usul ve yasaya uygun denetime elverişli olan bilirkişi raporunda hesaplanan 4,5 palet için 7.087,51USD olarak alacağını ispatladığı anlaşılmakla, Davanın kısmen kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 7.087,51 USD asıl alacak üzerinden devamına,asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,75 değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmesine ve asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında 5.187,91 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesine hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 7.087,51 USD asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10,75 değişen oranlarda ticari temerrüt faizi işletilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranında 5.187,91 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.902,55-TL nispi karar harcının peşin alınan 881,15-TL harçtan mahsubu ile eksik 1.021,40-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 1.775,70-TL ( 1.400,00-TL BK ücreti, 375,70-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 887,85-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam ‭917,15‬-TL ( 31,40-TL BH, 881,15-TL PH, 4,60-TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır