Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/881 E. 2020/309 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/881
KARAR NO : 2020/309

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/09/2016
KARAR TARİHİ : 16/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında mal alım satımına dair bir ticari ilişkinin kurulduğunu, işbu ticari ilişkiden dolayı davalı şirket tarafından müvekiline mal satımında bulunulmuş olduğunu, satılan mallara ilişkin olarak müvekkiline toplamda 24.894,60 Amerikan Doları tutarında bir fatura düzenlendiğini, müvekkili şirketin iş bu faturayı sehven iki farklı banka hesabından ödeyerek mükerrer kez ödediğini, bu yanlışlığı kısa sürede fark eden müvekkili şirketin, davalı şirket ile iletişime geçerek yanlışlıkla ödenen meblağın iadesini talep ettiğini, daha sonra davalı şirket tarafından müvekkili şirkete 12/07/2012 tarihinde 10.000,00 Amerikan Doları, 11/11/2012 tarihinde ise 5.000,00 Amerikan Doları kısmi ödeme iadesi yaptığını, 15/11/2012 tarih itibariyle davalı şirket tarafından ödenmemiş kalan bakiye tutarının 9.894,60 Amerikan Doları olduğunu, kalan bakiye tutarının iade alınması için müvekkili şirket yetkilileri tarafından davalı şirket yetkilileri ile irtibata geçilmeye çalışıldığını, ancak davalı şirketin müvekkili şirkete cevap vermediğini, bunun üzerine müvekkili şirketin Türkiye’de bulunan …Bürosunu davalı borçlu şirket ile temasa geçmesi için görevlendirildiğini, 21/07/2014 tarihinde davalı … Şti yetkilisi …’ın, … Bürosu yetkilisi … ile iletişime geçerek müvekkili şirkete ödenmesi gereken bakiye tutarın 2014 yılı Ağustos ayı içerisinde her hafta 2.500,00 Amerikan Doları ödemek suretiyle kapatacağına dair bir e mail yazdığını, fakat söz verildiği gibi davalı şirket tarafından müvekkili şirkete hiçbir ödemede bulunulmadığını, iş bu hususun müvekkilinin ticari defter kayıtları ile sabit olduğunu ve bilirkişi incelemesi sonucunda da tespit edileceğini, müvekkili şirketin bir süre daha davalı şirketin söz konusu bakiye tutarını ödemesini bekledikten sonra 24.12.2014 tarihinde işlemiş faiz eklenmek suretiyle toplam 12.290,32 Amerikan Doları üzerinden icra takibi başlattığını, İstanbul …İcra Müdürlüğünde … Esas sayılı dosyası ile girişilen icra takibine karşı davalı şirketin hiçbir gerekçe ve belge göstermeksizin haksız ve dayanaksız itiraz ettiğini, davalının iş bu itirazı üzerine takibin durduğunu, taraflarına tebliğ edilmeyen davalının itirazı sonucunda söz konusu takibin devamı için iş bu itirazın iptali davası açma zorunluluğunun doğduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete iade etmekle yükümlü bulunduğu bakiye tutarı bildiğinden veya bilmesi gerektiğinden borç konusunun likit olduğunu, yargıtay hukuk genel kurulunun 17.10.2012 tarihli ve 2012/9-838-715 sayılı ilamı ile likit alacak kavramının açıklığa kavuşturulacağını, davalı şirketin itiraz dilekçesinde belirttiği itiraz gerekçesinin farazi olup, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirketin alacağının gerek müvekkilinin ödemeleri yaptığı davalı şirketin banka hesabının incelenmesi sonucunda ve gerekse sayın mahkeme tarafından tarafların ticari defter kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile sabit olacağını, zira davalı şirketin itirazının takibi durdurmak ve böyle müvekkilinin alacağının tahsilini zorlaştırmaktan başka bir gayesinin olmadığını, bu nedenle haksız itirazın reddi ile davalı şirket hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminata hükmedilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle davalının vaki itirazlarının iptalini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile takibin faiziyle birlikte devamına ve davalı şirket aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip tutanağı davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, süresi içerinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususlar; taraflar arasındaki mal alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğu ve mal satımından dolayı davacı tarafın 2 farklı banka hesabından mükerrer ödeme yaptığı iddiasıyla talep edebileceği alacak miktarının ne olduğu, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın yerinde olup olmadığı, faizin türü ve başlangıcının ne olduğu, icra inkar tazminatının koşullarının oluşup oluşmadığından ibaret olduğu tespit edilmiştir.

DELİLLER;
İstanbul…İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından 16/11/2018 tarihli dilekçe ekinde dava konusu ödemelere ilişkin orjinal banka yazıları ile ilgili tercümeler Mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince dosyaya sunulan dekontlar ve davalı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, 06/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı taraf ticari defterlerinin bir kısmının yazdırılmamış olduğunun görülmesi ve bir kısım ticari defterlerin ibraz edilmemiş olması nedeniyle inceleme yapılmaya elverişli olmadığı için incelenemediği, dosyaya ibraz edilen belgelerden davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olup olmadığı konusunda bir kanaate varılamadığı, davacı tarafın %20 inkar tazminatı talebinin mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince davacı vekilinin itirazları gözönüne alınarak ödemelerin mükerrerliği ve diğer hususların değerlendirilip irdelenmesi bakımından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olmakla 30/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın yurt dışında mukim olması sebebi ile davacı şirket kayıtlarına ilişkin apostil şerhli hesap ekstreleri ve tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan incelemelerde; davalı şirket tarafından davacı adına 10/05/2011tarih … numaralı toplam 24.894,60 USD tutarlı fatura tanzim edildiği, dava dosyasında mevcut banka dekontlarının ve bankalardan gelen ödeme teyit yazılarının davacı kayıtlarının incelenmesinde davacı tarafından davacı adına tanzim edilmiş 10.05.2011 tarih 61189/61190 numaralı toplam 24.894,60USD ödeme yapıldığı, bilahare davalı tarafından davacıya 15.000,00USD geri ödeme yapıldığı ve davacının davalıdan 9.894,60 USD alacaklı olarak gözüktüğü, davalı şirket tarafından rapor tarihine kadar incelemeye ticari defterlerin sunulmadığı, açılan davaya cevap verilmediği, icra takibine yapılan ödemelere ait herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığından, ayrıca davalı tarafından dava dosyasına arz edilen10.05.2011 tarih 61189/61190 numaralı toplam 24.894,60USD tutarlı faturadan başka davacı adına fatura tanzim edildiğini gösteren herhangi bir bilgi, belge ve fatura fotokopisi sunulmadığından ve davalı tarafın ticari defterlerinin de sunulmaması sebebi ile dava konusu alacakla ilgili olarak tanzim edilmiş faturalar, yapılmış tahsilatlar ve yapılan ödemelere ilişkin incelemeler yapılamadığından dava dosyasına davacı tarafça dava dosyasına sunulan kayıt ve belgelere göre davacının davalıdan 9.894,60 USD alacaklı olacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince işlemiş faiz yönünden ek rapor alınmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, 03/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu mükerrer ödemeye karşılık davalı tarafından yapılan ilk ödemenin tarihi olan 12.07.2012 tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğinin kabulü halinde 3095 sayılı faiz kanununun 4/a md. hükmü gereğince davacının talep edebileceği işlemiş faiz tutarı 1.698,35USD olarak hesaplandığı, dava dosyasında mevcut sunulan kök raporunun 5 ve 6.sayfalarında da detaylı olarak arz edildiği gibi mail yazışmalarından davalı şirket yetkilisi …’ın “Ağustos ayında her hafta 2.500 dolar ödenmek üzere bakiye kapanacaktır.” şeklinde beyanda bunulduğunun görüldüğünü, mail yazışmalarındaki davalı şirket yetkilisi …’ın “Ağustos ayında her hafta 2.500 dolar ödenmek üzere bakiye kapanacaktır.” şeklindeki beyanının mahkeme tarafından davalının ödeme taahhüdü olarak kabul edilmesi ve bu tarihlerden itibaren faiz talep edilebileceğinin kabulü halinde 3095 sayılı faiz kanununun 4/a md.hükmü gereğince davacının talep edebileceği işlemiş faiz tutarı 242,16USD olarak hesaplandığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, dosyaya celp olunan belge ve bilgiler, toplanan deliller, usul ve yasaya, dosyadaki belge ve bilgilere uygun, haklı gerekçelere dayanan , karar vermeye yeterli olduğu kabul ve taktir olunan bilirkişi raporu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından düzenlenen 10/05/2011 tarihli … numaralı toplam tutarı 24.894,60 USD olan faturanın davacı tarafından 30/05/2011 tarihinde …Bank … şubesinden 24.894,60 USD ödeme yapıldığı, yine bir gün sonra 31/05/2011 tarihinde… Bank… şubesinden 24.894,60 USD ödeme yapıldığı, bilahare davalı tarafından 12/07/2012 ve 16/11/2012 tarihlerinde toplam 15.000 USD ödeme yapıldığı, bu ödemelerin La Hey Konvansiyonu uyarınca Eyalet Mahkemesi Başkanlığı Klagenfurtca tasdik edilmiş olan davacı cari hesap kayıtlarında yer aldığı sabittir. İlk ödeme karşılığı her hangi bir fatura kayıtlarda yer almadığı gibi, davalı tarafından da bu ödemenin bir başka faturaya veya alacağa ilişkin olduğunun ispatlanamadığı, toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; 30/05/2011 tarihinde … Bank … Şubesine davacı tarafından yatırılan aynı miktardaki 24.894,60 USD lik ödemenin mükerrer ödeme olduğu, zira davacı tarafından 10/05/2011 tarihli 61189/61190 numaralı toplam tutarı 24.894,60 USD olan faturaya ilişkin 31/05/2011 tarihinde … Bank … şubesinden aynı miktarda 24.894,60 USD’nn ödendiği ve bunun dışında bu miktara ilişkin taraflar arasında her hangi bir fatura ve borç söz konusu olmadığı, ikinci kez yapılan ödemenin mükerrer olduğu, davalı tarafından yapılan 15.000 USD geri ödemenin tenzili ile 9.894,60 USD’nin davalı tarafından davacıya iade edilmesi gerektiği, davacı tarafından başlatılan takibe davalının itirazının haksız olduğu, her ne kadar davacı taraf işlemiş faiz talep etmiş ise de; alacağın vadesinin belirlenmediği, davalıyı temerrüde düşürecek bir ihtar ve ihbarda bulunulmadığı anlaşılmakla; davanın kısmen kabulü ile alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 9.894,60 USD asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar takip dosyasındaki taleple bağlı kalınarak yıllık %7 faizi geçmemek üzere 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca yürütülecek faizi ile birlikte tahsil tarihindeki TCMB efektif satış kuru TL üzerinden faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacak üzerinden takip tarihindeki kur esas alınarak asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 2.003,50TL harçtan peşin alınan 622,15TL’nin mahsubu ile bakiye 1.381,35TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 655,65TL (29,20TL BH, 622,15TL PH, 4,30TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.823,20TL(1.600,00TL bilirkişi ücreti, 223,20TL tebliğ ve müzekkere masrafı) yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 1.467,81TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.399,44TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır