Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/746 E. 2020/144 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/746
KARAR NO : 2020/144

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/07/2016
KARAR TARİHİ : 12/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı … vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı … A.Ş.’nin sigortaladığı … plakalı ambulansın 03.03.2016 tarihinde kaza yapması sonucunda yaralandığını, meydana gelen olay nedeniyle vücut bütünlüğünün zarar gördüğünü, 14.06.2016 tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduklarını ancak ödeme yapılmadığını, bu nedenle sürekli maluliyet tazminatının ve geçici iş göremezlik tazminatının tespit edilerek temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı … A.Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, sigortaladıkları aracın kusur oranı ve poliçedeki limit dahilinde sorumlu olduklarını, sigortaladıkları aracın ambulans olması nedeniyle trafikte geçiş üstünlüğünün olduğunu, davacının maluliyet durumunun tespit edilmesi gerektiğini belirtmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 91 ve devamı maddelerine göre mali sorumluluk sigortası nedeniyle ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 54’e göre maluliyet tazminatı davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, sigorta poliçesini, davacıya ait tedavi evraklarını, kaza tespit tutanağını, hastane raporlarını ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı taraf, sigorta poliçesini, hasar dosyasını, kaza tespit tutanağını, tanık beyanlarını, yemin delilini, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Dava, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 91 ve devamı maddelerine göre mali sorumluluk sigortası nedeniyle ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 54’e göre maluliyet tazminatı davasıdır.
Davacı taraf 2918 sayılı KTK m. 97’deki sigorta şirketine başvuru ön koşulunu yerine getirmiştir.
Davacı taraf, 6098 sayılı TBK m. 54’e göre çalışma gücünün kalıcı kaybından doğan zararlarını ve geçici iş gücünden kaynaklı zararlarını talep etmektedir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 92’de mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında kalan durumlar sayılmış olup bunların içinde çalışma gücünün kaybından doğan zararlar bulunmamaktadır. Ayrıca Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3. “Sigortanın Kapsamı” başlıklı maddesine göre; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür.” Genel Şartların A.5/c maddesine göre de Sürekli Sakatlık Teminatı; “Üçüncü kişinin sürekli sakatlığı dolayısıyla ileride ekonomik olarak uğrayacağı maddi zararları karşılamak üzere, bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisinin tamamlanması sonrasında yetkili bir hastaneden alınacak özürlü sağlık kurulu raporu ile sürekli sakatlık oranının belirlenmesinden sonra ortaya çıkan bakıcı giderleri bu teminat limitleri ile sınırlı olmak koşuluyla sürekli sakatlık teminatı kapsamındadır. Söz konusu tazminat miktarının tespitinde sakat kalan kişi esas alınır. Sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporu dikkate alınır. Tazminat ödemesinde, ilgili sağlık hizmet sunucularınca tanzim edilecek trafik kazasına ilişkin belgelerde illiyet bağı ile ilgili tespitin yer alması durumunda bu tespitin aksini ispat sigorta şirketine aittir. Sigortacı söz konusu rapor hakkında ilgili mevzuat uyarınca itiraz usulüne başvurduğunda mağdurun itiraz üzerine yaptığı belgelenmiş harcamaları bu teminat kapsamında karşılamakla yükümlüdür.” şeklinde tanımlanmıştır. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre davacının sigorta şirketine karşı dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.
Bu nedenle davalı sigorta şirketi poliçe limiti dahilinde davacının eğer varsa çalışma gücünün sürekli kaybından doğan zararları ve geçici iş gücü kaybından doğan zararları tazmin etmekle yükümlüdür. Bu durumda davacının çalışma gücünün ne oranda kayba uğradığının tespit edilmesi ve buna göre de tazminat hesabının yapılması gerekmektedir.
Dava konusu olay trafik kazası olup meydana gelen kaza nedeniyle kusur durumunun araştırılması için 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve dosya Adli Tıp Kurumuna gönderilmiştir. Hazırlanan 22.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacı …’ın bindiği … plakalı araç sürücüsü dava dışı sürücü adayı Gülümser Yılmaz’ın % 50 oranında kusurlu olduğu, davacı …’ın ise sürücü eğitmeni olarak % 50 oranında kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketinin sigortaladığı … plakalı aracı kullanan …’ın ise kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 90’a göre; “Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri ise m. 49’da düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile hazırlanan Adli Tıp Kurumu kusur raporu birlikte incelendiğinde davalı sigorta şirketinin sigortaladığı aracın sürücüsü dava dışı …’ın meydana gelen trafik kazasında kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davacı tarafın 6098 sayılı TBK m. 54’e göre; çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıpları ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpları talep etmekte hukuki yararı bulunmamaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu m. 97’ye göre; “Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” Bu hükme göre davacının sigorta şirketinden talepte bulunabilmesi de sigorta şirketinin kendi sigortalısının kusurlu olması koşuluna bağlıdır. Sigorta şirketinin sigortaladığı aracın sürücüsü dava dışı …’ın meydana gelen trafik kazasında kusursuz olduğu hazırlanan Adli Tıp Kurumu raporunda tespit edilmiştir. Bu gerekçelerle davanın reddine yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 54,40-TL maktu karar harcının peşin alınan 29,20-TL harçtan mahsubu ile artan 25,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan toplam 55,00-TL (tebliğler ve posta) yargılama giderinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
6-Kullanılmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim
¸