Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/715 E. 2018/941 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/715 Esas
KARAR NO : 2018/941 Karar
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 29/06/2016
KARAR TARİHİ: 02/10/2018
Mahkememizde görülen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Müvekkili şirket ile davalı kişi arasında ticari iş ilişkisi kurulduğunu, cari hesaptaki borç tahsil edilmediğinden Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz ettiklerini, müvekkilinin hesap kayıtlarında davalının 8.519,57-TL müvekkil şirekete borcu olduğunun sabit olduğunu beyan ederek yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilerek Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevap Dilekçesinde Özetle; Davacı şirketin açmış olduğu itirazın iptali davasının reddi gerektiğini, davacı tarafın kendisine gönderdiği ilamsız takibin borcun kaynağını belirtmediğini, acentelik sözleşmesini 2012 yılında iptal ettiğini ve bu tarihtin itibaren şirkete olan tüm borçlarını ödediğini ve buna rağmen icra takibi yapıldığını, davacı şirketin 16/010/2015 tarihinde kendisine maille borç bildiriminde bulunduğunu, istenilen evrakların her zaman şirkete iletildiğini, acentelik sözleşmesinin iptalinden sonra davacı şirkete modemleri teslim etmek istediğini fakat şirket tarafından modemlerin teslim alınmadığını, modemlerin tarafına ücretsiz verildiğini ve müşteriye de ücretsiz verildiğini, kendisine prim kesintisi ve ceza kesintisi adı altında tarafına borç bildiriminde bulunulduğunu, bu borcu kabul etmediğini, karış tarafın kötü niyetli olarak tarafına icra takibinde bulunduğunu, internet kullanımından kaynaklanan tüm borçların ödendiğini ve bunun dışında davacı şirket tarafından yaratılan borçları kabul etmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar Mahkememizce 06/04/2017 tarihli celsede bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve ihtarlar yapılmış ise de 12/05/2017 tarihli tutanak ile bilirkişi ücretinin yatırılmadığı ve tarafların defter ibraz etmemesi nedeniyle bilirkişi incelemesi yapılamadığı anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Bir Bütün Olarak Değerlendirildiğinde;
Dava, cari hesaptan kaynaklı alacaklı olunduğu iddiası ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Delil avansı niteliğindeki bilirkişi giderinin yatırma görevi ispat külfeti olan davacıya aittir. Usulüne uygun ihtarla birlikte verilen makul kesin süre içerisinde davacı vekili bilirkişi incelemesi için belirlenen delil avansını yatırmadığı anlaşılmaktadır. Dosyadaki ihtilafa göre davacı tarafın ileri sürdüğü iddiaların SMM bilirkişi tarafından taraf defterleri incelenmeden açıklığa kavuşturulması mümkün değildir. Davacı tarafça verilen kesin süreye rağmen bilirkişi incelemesi için takdir edilen ücret yatırılmadığına göre davacı bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçilmiş sayılır. Bu aşamada artık dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre karar verilmek gerekir. Tüm bu nedenlerle davacı tarafın ileri sürdüğü iddiaların SMM bilirkişi tarafından incelenmeden açıklığa kavuşturulması mümkün olmadığından ve mevcut deliller ile dava ispatlanamadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 35,90-TL maktu karar harcının peşin alınan 145,50-TL harçtan mahsubu ile artan 109,60-TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekil ile temsil edilmediğinden vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan gider/delil avansından artan kısmın ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim