Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/694 E. 2019/168 K. 19.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/694
KARAR NO : 2019/168
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 21/05/2014
KARAR TARİHİ: 19/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 17/02/2010 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafından ilk 15 taksidin ödendiğini, 02/01/2012 tarihinden bu yana hiçbir şekilde ödeme yapılmadığını, sözleşmenin 4.6 nolu maddesinin c bendinde yer alan hüküm gereğince, kalan 24.500 USD bedelin tahsili yoluna gidildiğini, bu sebepten ötürü karşı tarafça yapılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına hükmedilmesine, tarafları lehine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş bu davanın görevsiz mahkemede açıldığını dava konusu uyuşmazlığın TTK 4.maddesinde sayılan hususlardan olmadığının sabit olduğunu, işbu davada görevli mahkemelerin Asliye Hukuk mahkemeleri olduğunu, takip konusu alacağın muaccel olmamasına rağmen sözleşmeye ve yasaya aykırı olarak icra takibine konu edildiğini, davanın bu sebeple reddi gerektiğini beyanla, görev itirazlarının kabulü ile iş bu davanın görevsizlik nedeniyle reddine, izah ettikleri nedenlerle, haksız, mesnetsiz ve yasal dayanaktan, yoksun ikame olunan davanın esastan reddine, mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK 67 …dayalı olarak davalının hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. Davalı taraf, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyasında 24.500,00 USD asıl alacak ve 416,84 USD asıl alacak faizi olmak üzere 24.916,84 USD toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasa uyarınca T.C. Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı yıllık %9 oranından az olmamak üzere faizi ile birlikte tahsili istemli ilamsız icra takibi yaptığı ve fakat davalının İİK 66 …uyarınca itiraz ederek takibi durdurduğu saptanmıştır. Ayrıca itirazın iptali davasında İİK 67 …belirtilen ve hak düşürücü nitelikte olan 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Taraflarca gösterilen delliller toplanmış, İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, mahkememizce 23.10.2014 tarihinde görevsizlik kararı verildiğinden İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından takibe konu alacağın ileri sürülüp sürülemeyeceği ve miktarı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.
İstanbul… Asliye Hukuk Mahkemesince alınan 15/07/2015 tarihli raporda”Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre toplam borcun 32.041-USD olarak belirlendiği, Bu borcun 7.017-USD’lik kısmının 30.10.2010-20.11.2011 aralığında ödendiği, en son 30.11.2011 tarihi itibariyla kur farkından kaynaklı 17-USD bakiye borç kaldığı, muacceliyet şartının mahkemenizce kabul edilmemis halinde; Takip tarihi olan 07.01.2014 tarihi itibarıyla 12.517-USD bakiye borç bulunduğu, şayet Mahkemenizce sözleşme hükmünden hareketle muacceliyet şartının varlığı kabul edilecek ise bu halde takip tarihi itibarıyla sözleşmeye göre ödenmesi gereken bakiye borcun 25.024-USD olduğu, Sözleşmeye göre muacceliyet şartı 6 taksitin tam olarak ödenmemesi yoluyla 30.11.2011 tarihinde gerçekleşmiş olmakla, bu tarihte muaccel hale gelen toplam borç miktarı olan 25.024-USD’nin bu tarihten itibaren takip tarihi olan 07.01.2014 tarihine kadar işlemiş faizinin 4.744,96 USD olduğu, takip tarihi itibarıyla asıl alacak ve faiz toplamının 29.768,96 USD olacağı hesaplanmıştır.İcra takibi ile 07.01.2014 tarihi itibariyle 24.500-USD asıl alacak 416,84-USD yasal faiz %9 talep edilmiş olup taleple bağlılık ilkesi gereği, muacceliyet şartının gerçekleştiği kabul edilirse takip tarihi itibarıyla alacağın haklı olduğu ” görüşü bildirilmiştir.
Yargı yeri olarak görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu belirlendikten sonra dosya mahkememize gelmiş olmakla yeniden bilirkişi inceleme yaptırılmıştır.
Bilirkişi heyeti dosyaya sunduğu 13/10/2017 tarihli raporda ” A)Taraflar arasında imzalanmış olan 17/02/2010 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat sözleşmesi uyarınca; davalının, davacının Tasfiye Halindeki …A.Ş.’ndeki 32.041,00 USD’lik alacağını 64 taksitte ödemeyi taahhüt ettiği, b)Sözleşmede ayrıca, davalının altı taksidi ödeyememesi halinde, davacının kalan miktarı davalıdan gidebileceğinin kararlaştırıldığı, C)Davalı şirketin sözleşmedeki ödeme planından ilk 15 ay için 27.10.2010-02.01.2012 tarih aralığında davacı şahsa ait T.İş Bankası hesabına toplam 11.566,32 TL = 7.042,44 USD para yatırdığı/ödediği, işbu ödemelerden sonra davacı şahsın davalı şirketten sözleşmeden kalan ödenmemiş toplam 24.998,56 USD daha alacağı olduğu, D)Bu durumda taraflar arasındaki sözleşme uyarınca, davacının icra yoluna gitmek suretiyle alacak talebinde bulunmasında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, E)Davacının talep edebileceği alacak bakiyesinin 24.998,56 USD olduğu, F)Davacının ayrı takip tarihi itibariyle talep edebileceği faiz tutarının 889,22 USD olarak hesaplandığı, ancak davacı bu tutardan daha az olmak üzere 416,84 USD talep ettiğinden talebiyle bağlı olduğu” görüşü bildirilmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı yaptığı itirazlar doğrultusunda bilirki raporu alınmış, 14/12/2018 tarihli raporda “bilirkişi kurulumuzun kök rapordaki görüş ve kanaatinde herhangi bir değişiklik oluşmamıştır” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, itirazın iptali davası olup taraflar arasında 17.02.2010 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi imzalandığı, buna göre davacının dava dışı tasfiye halinde İhlas Finans Kurumundan olan katılma alacağının davalıya temlik edildiği, bu temlik uyarınca davalının belirtilen vadelerde ödeme yapacağını taahhüt ettiği, ödemelerin yapılmadığı iddiasıyla sözleşmenin 4/6 md. Gereğince alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı ve yapılan itiraz sonucu takip durdurulmuş olduğundan itirazın iptali talep edilmekte ise de öncelikle sözleşmenin başlık kısmında alacağın temliki olarak belirtilmiş ise de sözleşme hükümleri incelendiğinde alacağın temliki sözleşme değil borcun nakli sözleşmesi olduğu, alacaklının değişmediği gibi tam tersine borçlunun değiştiği, borcu nakleden İhlas Finans Kurumunun tasfiye sürecinin halen devam ettiği, tasfiye sona erip kar-zarar durumu netleşmeden alacak talebinde bulunulamayacağı, davacının bu itibarla icra takibi başlatarak alacak talebinde bulunmasının mümkün olmadığı, takibe yapılan itirazın haklı olup açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 44,40 TL maktu karar harcının peşin alınan 658,70 TL harçtan mahsubu ile artan 614,30 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 6.341,48 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …