Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/665 E. 2020/32 K. 20.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/665
KARAR NO : 2020/32

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 07/10/2015
KARAR TARİHİ : 20/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı …Şti. vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı …Ş.’nin abonesi olduklarını, 2014 yılı Eylül ayına kadar elektrik faturalarının istikrarlı şekilde geldiğini ancak 2014 Eylül, Ekim, Kasım ve 2015 Şubat faturalarının gerçek elektrik tüketimini ve bedelini yansıtmadığını, bu duruma itiraz ettiklerini, kendilerinin …AŞ yetkililerine yönlendirildiğini, onlarında son dört okumanın tahmini olarak, yani sayaç okunmadan yapıldığını bildirdiklerini, bunun üzerine sayaç okumasının yapılması için davalı şirkete başvuruda bulunduklarını, davalı şirketin sayaç okumalarının tahminleme metoduna göre yapıldığını bildirdiğini ve bir hata olmadığını bildirdiğini, bunun üzerine hatalı olarak gelen dört aylık fatura bedelini ödemek zorunda kaldıklarını, kendilerinden fazla tahsil edilen 6.370,00 TL’nin faturaların ödendiği 02.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı …Ş. vekili verdiği cevap dilekçesinde, öncelikle sayaçların okunmasından dağıtım şirketlerinin sorumlu olması nedeniyle husumetin dağıtım şirketine yöneltilmesi gerektiğini belirtmiş ve husumet itirazında bulunmuştur. Davanın esasına ilişkin olarak da davacı tarafın kendisine gönderilen faturaya 6102 sayılı TTK m. 21/II’ye göre süresi içinde itiraz etmeyerek kesinleştiğini bu nedenle de dava açmakta hukuki yararı olmadığını, davacının kendilerini temerrüte düşürmediğinden ödeme tarihinden itibaren faiz isteyemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava 6446 sayılı Enerji Piyasasının Düzenlenmesi Hakkında Kanuna göre elektrik satışından kaynaklı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 78’e göre borçlanılmamış edimin ifası nedeniyle alacak davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, faturaları, davalı şirket ile yapılan yazışmaları, ödeme dekontlarını, abonelik sözleşmesini, ticari defter ve kayıtlarını, yemin delilini, tanık beyanlarını ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı taraf, abonelik sözleşmesini, tüketim kayıtlarını, yemin delilini, tanık beyanlarını ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Dava konusu abonelik sözleşmesi gereği sayaç okuma işlemi başka şirket tarafından yapılmakta ise de elektrik tüketim bedellerinin tahsilatı davalı şirketin gönderdiği faturalar karşılığında davalı şirket tarafından yapıldığı anlaşılmakla davalı tarafın husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Dava 6446 sayılı Enerji Piyasasının Düzenlenmesi Hakkında Kanuna göre elektrik satışından kaynaklı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 78’e göre borçlanılmamış edimin ifası nedeniyle alacak davasıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 78’e göre; “Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir.” Bu madde de düzenlenmiş olan borçlanılmamış olan edimin ifası durumu TBK m. 77’de düzenlenen sebepsiz zenginleşmenin bir alt türüdür. 6098 sayılı TBK m. 77’ye göre; “Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür.” Davacı taraf davalı şirketin sözleşmeye aykırı olarak sayacının okunmadan tahmin yoluyla elektrik tüketiminin belirlendiğini ve bedelinin tahsil edildiğini ileri sürmekte olup davacı açısından bu durum haklı bir sebep olmaksızın borçlanmadığı bir edimin ifası anlamına gelmekte olup dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.
Davacı tarafın sayacını okumakla görevli …A.Ş. davaya ihbar edilmiş, ihbar edilen şirket verdiği dilekçede elektrik faturalarında uygulanacak tarifeleri belirleme yetkisinin EPDK’da olduğunu, kendilerinin de bu tarifeleri uyguladıklarını, davacı tarafın faturalara 6102 sayılı TTK m. 21/II’ye göre sekiz gün içinde itirazda da bulunmadığını belirtmiştir.
Davacı şirketin sayaç bilgileri getirtilerek dosya içerisine alındıktan sonra 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesi yapılmak üzere dosya elektrik mühendisi bilirkişiye verilmiştir. Hazırlanan 21.05.2018 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu elektrik faturalarında yanlışlık bulunup bulunmadığı, okuma hatası olup olmadığı, okuma hatası varsa doğru tespitin ne olduğu yönünde denetime elverişli tespitler bulunmadığı anlaşıldığından dosya başka bilirkişiye verilerek yeniden rapor hazırlanması istenilmiştir.
Hazırlanan 25.04.2019 tarihli ikinci bilirkişi raporunda 01.07.2014 tarihli endeks değerinin 29.08.2014 ve 07.11.2014 tarihli endeks değeri ile uyuşmadığı, açık bir sayaç okuma hatası olduğu, dava konusu faturalar hesaplanırken 29.08.2014 tarihli endeks değerinin esas alınmaması gerektiğinin tespit edildiği, bunun sonucunda da davaya konu faturalardan 18.09.2014 tarih ve 415819 sayılı faturanın 256,09 TL, 14.10.2014 tarih ve 417960 sayılı faturanın 256,09 TL, 17.11.2014 tarih ve … sayılı faturanın 286,55 TL, 16.02.2015 tarih ve 610312 sayılı faturanın 383,33 TL olması gerektiği tespit edilmiştir.
İkinci rapora gelen itirazlara göre … endeks tablosundaki veriler esas alınarak da rapor hazırlanması istenilmiş hazırlanan 01.11.2019 tarihli üçüncü rapor … verilerine göre hazırlanmıştır. Mahkememizce 25.04.2019 tarihli ikinci rapordaki 01.07.2014 tarihli endeks değerinin 29.08.2014 ve 07.11.2014 tarihli endeks değeri ile uyuşmadığı, açık bir sayaç okuma hatası olduğu, dava konusu faturalar hesaplanırken 29.08.2014 tarihli endeks değerinin esas alınmaması gerektiğine yönelik tespit ve bu tespite ilişkin raporun 4’üncü sayfasındaki teknik açıklamalar denetime elverişli kabul edilerek hükme esas alınmıştır. Dolayısıyla davacının tüketim ve tüketime bağlı olarak ödemesi gereken elektrik faturası bedellerinin 18.09.2014 tarih ve … sayılı faturanın 256,09 TL, 14.10.2014 tarih ve … sayılı faturanın 256,09 TL, 17.11.2014 tarih ve …sayılı faturanın 286,55 TL, 16.02.2015 tarih ve … sayılı faturanın 383,33 TL olması gerektiği; bunların toplamının da 1.183,06 TL yaptığı anlaşılmaktadır. Raporda toplam rakam yazılmamıştır.
Davacıya gönderilen faturalar toplamı ise 7.271,44 TL’dir. Hazırlanan 25.04.2019 tarihli ikinci rapordaki olması gereken faturalar toplamı ise 1.183,06 TL’dir. Bu rakamın düşülmesi sonucunda davacının alacaklı olduğu miktar 5.888,11 TL yapmaktadır. (Faturalar toplamı 7.271,44 TL – Bilirkişi raporuna göre olması gereken fatura miktarı 1.183,06 TL = 5.888,11 TL) Bilirkişi raporlarında bu hesaplama yapılmamış olup bu hesaplama basit matematik işlemini gerektirdiğinden 6100 sayılı HMK m. 30’a göre usul ekonomisi gereği dosya tekrar bilirkişiye gönderilmemiştir. Bu gerekçelerle davanın kısmen kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Davalı taraf kendilerinin temerrüte düşürülmemiş olması nedeniyle ödeme tarihinden itibaren faiz istenemeyeceği itirazında bulunmuştur. Yukarıda açıkladığımız üzere TBK m. 78’e göre borçlanılmamış edimin ifası nedeniyle açılan alacak davaları aynı yasanın 77’inci maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme davasının bir alt türüdür. TBK m. 117/II’ye göre; “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır.” Bu maddeye göre sebepsiz zenginleşmede zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüte düşmüş olup borçluyu temerrüte düşürmek için ayrıca ihtarname ya da benzeri bir uyarı yazısı göndermeye gerek yoktur. Bu nedenle davacı tarafın faiz başlangıç tarihi olarak talep ettiği fatura bedellerinin ödenme tarihi olan 02.07.2015 tarihi faiz başlangıç tarihi olarak kabil edilmiştir.
Davacı taraf avans faiz talebinde bulunmuş olup taraflar arasındaki uyuşmazlık sebepsiz zenginleşmenin alt türü borçlanılmamış edimin ifasından kaynaklanıyor olması nedeniyle avans faiz talebinin reddine karar verilmiş, faiz talebi yasal faiz olarak kabul edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davalı tarafın husumet itirazının reddine,
2-Davanın kısmen kabulüne,
3-5.888,11-TL’nin 02/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının avans faiz talebinin reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 402,22-TL nispi karar harcının peşin alınan 108,79-TL harçtan mahsubu ile eksik 293,43-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
6-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 1.112,50-TL ( 650,00-TL BK ücreti, 462,50-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 1.028,34-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 140,59-TL ( 27,70-TL BH, 108,79-TL PH, 4,10-TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
9-Davalı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 778,00-TL (128,00-TL tebliğler ve posta, 650,00-TL BK) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 58,86-TL’nin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 481,89-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALIYA VERİLMESİNE,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
*e-imzalıdır

Hakim …
*e-imzalıdır