Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/638 E. 2022/125 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/638
KARAR NO:2022/125

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:09/06/2016
KARAR TARİHİ:08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.01.2016 günü, davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile teminat altında olan … plakalı araç sürücüsünün tam kusuru ile
müvekkilinin yaya konumunda bulunduğu sırada kendisine çarpması neticesi meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır yaralandığını ve malul kaldığını, uzun süre çalışamamasından kaynaklı kazanç kaybının geçici iş göremezlik zararının bulunduğunu, SGK tarafından karşılanmayan bakıcı giderlerinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğunu belirterek, 18.01.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik; 50,00 TL geçici iş göremezlik, 50 TL bakıcı giderleri ve 50,00 TL sürekli maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 150,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkil sigorta şirketi nezdinde 04.03.2015/2016 vadeli … numaralı
ZMMS sigorta poliçesi ile teminat altında olduğunu, öncelikle dava konusu olayda kusur durumunun tespitini, davacının sürekli malul olup olmadığının ATK tarafından düzenlenecek raporla tespitini, SGK tarafından davacıya ödenen herhangi bir rücuya tabi ödemenin olup olmadığının tespitinin gerektiğini, 611 sayılı YASA gereği geçici iş göremezlik ve bakıcı giderleri zararları ile tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğunu, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tüm deliller toplanmış, gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmış, trafik kayıtları, hastane evrakları, hasar dosyası ve sigorta poliçesi celp edilmiş ve Mahkememizce 22/11/2016 tarihli celsede dosyanın ATK’ya gönderilerek davacının maluliyet oranının tespitine karar verilmiş,
05/07/2017 tarihli ATK Raporunda; davacının 18/01/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine mahal olacak düzeyde araz bırakmadığı cihetle sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce 26/09/2017 tarihli celsede dosyanın ATK 3. İhtisas kurulu’na tevdii ile davacının muayenesi ile birlikte dosyada yer alan 3. İhtisas kurulunun 05.07.2017 tarihli maluliyet raporuna karşı davacı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi için rapor aldırılmasına karar verilmiş,
08/04/2019 tarihli ATK Raporunda;3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 05.07.2017 tarihli 13487 karar nolu Mütalaasının kişinin mahallinde yapılmış olan muayenesi ve diğer tıbbi belgelerinin değerlendirilmesi sonucunda tespit edilen arızalarının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Çerçevesinde değerlendirilmesi ile düzenlenmiş olduğu, davacı vekilince itirazların Adli Tıp Üst Kurullarının görev tanımlarını yapan Adli Tıp Kurumu Kanununun ilgili maddelerine uyar şekilde Adli Tıp İkinci Üst Kurulunca değerlendirmeyi gerektirecek ölçütlerin hiçbirini karşılamadığı, dosyada mevcut raporlar arasında çelişki bulunmadığı, bununla birlikte sonucu değiştirebileceği düşünülen yeni tıbbi belge olması veya değerlendirilmesi istenen yeni hususlar olması durumunda öncelikle Adli Tıp Kurumu Üçüncü Adli Tıp İhtisas Kurulundan görüş alınması çelişki oluşması durumunda yeni hususlarda 2. üst kuruldan tekrar görüş istenebileceği ve dosyanın bu haliyle Adli Tıp Kurumu Kanunu 15. Maddesi kapsamında değerlendirilmediğinden İkinci Üst Kurulu Gündemine alınmasını gerektirecek özellikler taşımadığı hiçbir işleme tabi tutulmaksızın iade edildiği bildirilmiştir.
Mahkememizce 28/05/2019 tarihli celsede dosyanın ATK’ya gönderilerek maluliyete ilişkin raporun Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlendiği, 01.09.2013 ile 31.05.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre maluliyet tespitinin yapılması gerektiği, poliçenin 04/03/2015 tarihinde tanzim edildiği ve 04/03/2015-04/03/2016 tarihleri arasında geçerli olduğu, poliçenin geçerlilik tarihi itibariyle uygulanması gereken yönetmeliğin Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği olduğu anlaşılmakla davacının maluliyet durumunun 03/08/2013 tarih, 28727 Sayılı resmi gazetede yayınlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri gereğince belirlenmesine karar verilmiş,
16/07/2019 tarihli ATK Raporunda; 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 05/07/2017 tarih ve 13487 karar nolu mütalaasına eklenecek ve değiştirilecek bir husus bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce 10/02/2021 tarihli celsede dava konusu trafik kazasının yaşandığı yerde trafik bilirkişi eşliğinde keşif yapılmasına karar verilmiş,
26/03/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; kazanın meydana geldiği yere 02/03/2021 günü gidildiğinde yolun asfalt kaplamalı bölünmüş cadde olduğu, kaza yerinin yerleşim yeri içi olduğu, kaza yerinde oto korkuluk, yaya yolu, yol şerit çizgisi, ışıklı/sesli işaretinin (trafik lambası) olduğu, yatay güzergahın viraj, düşey güzergahın eğimli olduğu, 3 yönlü (T) kavşak olduğu, 18/01/2016 günü meydana gelen trafik kazasında; 34 VH 6250 plakalı araç sürücüsü …’in %50 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya … %50 oranında kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
Mahkememizce 05/04/2021 tarihli ara karar ile dosyanın kusur incelemesi için ATK’ya gönderilmesine karar verilmiş,
05/05/2021 tarihli ATK Kusur Raporunda; sürücü …’in %15 oranında, davacı yaya …’ın %85 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce 16/06/2021 tarihli celsede dosyanın ATK’ya tekrar gönderilerek; 01.06.2015 ile 19.02.2019 tarihleri arasında 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu, 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ile 5378 sayılı Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 5’inci maddesine dayanılarak çıkartılan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik uygulanacağından bu yönetmeliğe göre maluliyet durumunun tespitinin istenilmesine karar verilmiş,
08/07/2021 tarihli ATK Raporunda; davacının 18.01.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından; kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 olduğu, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce 04/10/2021 tarihli celsede dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi ile tüm dosya kapsamında rapor aldırılmasına karar verilmiş,25/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 18.01.2016 kaza tarihi dikkate alındığında, davacının 12 ay süre ile geçici iş göremezlik zararının net
asgari ücret + bekar AGİ üzerinden hesaplandığında; 15.670,29 TL olabileceği, kazanın oluşumunda
% 85 kusurunun bulunduğunun kabulü ile talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının (15.670,29
x % 15) 2.350,54 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya ödenen 658,80 TL geçici iş göremezlik
ödemesinin tenzili ile davalı sigorta şirketinden talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının
1.691,74 TL olduğu, davacının sürekli maluliyetine neden olacak araz bırakmaması nedeni ile
sürekli maluliyet zararından söz edilemeyeceği,
davacının iyileşme döneminde bir başkasının bakımına ihtiyaç duyup duymadığı ve süresi yönünde, ATK tarafından düzenlenen raporlarda, herhangi bir görüş belirtilmediği
görülmediğinden herhangi bir
hesaplama yapılamayacağı görüşü bildirilmiştir.
Davacı vekili 17/12/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile talep miktarının arttırmış ve tamamlama harcını yatırmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sebebiyle uğranılan cismani zarar ilişkin açılan maddi tazminat alacağı istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK’nın 91/1 maddesi uyarınca, işletenlerin bu kanunun 85/1 maddesine göre, sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası (trafik sigortası) yaptırmaları zorunludur. Ancak işletenin 91.madde gereğince, mali sorumluluk sigortası yaptırmaması durumunda, üçüncü kişilerin uğradıkları zararların karşılanması amacıyla … Hesabı kurulmuştur.
18/01/2016 günü davacının trafik kazası nedeniyle yaralamalı trafik kazası geçirdiğini, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 52. Maddesinde ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 101. Maddesinde yer alan kuralları ihlal etmiş olduğu ve anlaşıldığından sürücü …’in %15 oranında, davacı yaya …’ın %85 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, kusura ilişkin raporunun denetime elverişli ve açık olması nedeniyle mahkememizce itibar edildiği,18/01/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından; kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 olduğu, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığının belirtildiği, mahkememizce raporun denetime elverişli ve açık olması nedeniyle itibar edilerek dosya maddi tazminat hesaplamasına ilişkin rapor düzenlenmesi için aktüerya uzmanına tevdi edilerek rapor aldırıldığı, 04/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 18/01/2016 kaza tarihi dikkate alındığında, davacının 12 ay süre ile geçici iş göremezlik zararının net asgari ücret + bekar AGİ üzerinden hesaplandığında; 15.670,29 TL olabileceği, kazanın oluşumunda % 85 kusurunun bulunduğunun kabulü ile talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının (15.670,29 x % 15) 2.350,54 TL olabileceği, SGK tarafından davacıya ödenen 658,80 TL geçici iş göremezlik ödemesinin tenzili ile davalı sigorta şirketinden talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.691,74 TL olduğu, davacının sürekli maluliyetine neden olacak araz bırakmaması nedeni ile sürekli maluliyet zararından söz edilemeyeceği görüşünün bildirildiği, bilirkişi raporunun denetime elverişli ve açık olması nedeni ile mahkememizce hükme esas alındığı görülmektedir.
Davacı vekilinin 17/12/2021 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava değerini 6100 sayılı HMK m. 107’ye göre arttırdığı ve eksik kalan harcı da tamamladığı görülmektedir.
Tüm bu bilgiler kapsamında, davacıların maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile;1.691,74-TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1.691,74-TL geçici iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri isteminin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 115,56-TL nispi karar harcının peşin ve tamamlama harcı ile alınan toplam 34,81-TL harçtan mahsubu ile eksik 80,75-TL harcın davalıdan alınarak, HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-02/03/2021 tarihli sarf kararı ile hazineden karşılanan 103,62-TL mahkeme personeline ödenen keşif ücretinin takdiren 97,84-TL’sinin davalıdan, 5,78-TL’sinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafça 09/03/2020 ve 17/07/2020 tarihlerinde yatırılan ve kullanılmayan toplam 769,80-TL keşif harcının DAVACIYA İADESİNE,
6-Davacı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 5.346,75-TL ( 1.500,00-TL BK ücreti, 360,00-TL ATGV Ücreti, 419,90-TL Keşif Harç Ücreti, 2.615,50-TL ATK Faturası, 451,35-TL tebliğler ve posta ) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren hesaplanan 5.048,34-TL’nin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan toplam 68,31-TL ( 29,20-TL BH, 29,20-TL PH, 5,61-TL IH, 4,30-TL VH ) harcın davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.691,74-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
9-Davalı tarafından yargılama esnasında yapılan toplam 50,00-TL ( tebliğler ve posta) yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 2,79-TL’nin davacıdan alınarak, DAVALIYA VERİLMESİNE,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, DAVALIYA VERİLMESİNE,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … (e-duruşma ile) miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.08/03/2022

Katip …

Hakim …