Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/627 E. 2020/444 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/627
KARAR NO:2020/444

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:20/12/2013
KARAR TARİHİ:08/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili …. Asliye Hukuk Makemesi’ne verdiği dava dilekçesinde özetle; davacı alacaklının … Sokak No:… … … adresinde … isimi bir bakkal dükkanı işlettiğini, müvekkilinin takribi 10 sene boyunca davalı firmadan … marka dondurma ürünleri aldığını, davalı şirketin 2010 yılı yaz aylarında … ürünlerinde kampanya başlatıldığı, bu kampanya çerçevesinde alınan malın bedeli için kredi kartına taksit uygulanacağını ve promosyon olarak da ödenecek bedel için %20-%25 daha fazla mal vereceğini söylediğini, müvekkilinin kampanyanın cazibesi nedeniyle sipariş vererek … Bankasına ait kredi kartından kampanya dönemi için muhtelif tarihlerle muhtelif tutarlı toplam 8.104,91TL’yi kredi kartından taksitli çekim yaptırdığını, anılan tüm kredi kartı çekimlerinin davalıya ait pos cihazıyla yapıldığını, normalde kampanya haricinde promosyon uygulanmadığını, malın bedelinin ya peşin ya da kredi kartına tek çekim olarak tahsil edildiğini, müvekkilinin bu kampanya dışında davalıdan mal aldığını ve bedellerini ödediğini, bunlara ilişkin faturaların davalı tarafından kesildiğini ve malların teslim edildiğini, fakat bahse konu kampanya ürünlerinin bedeli ödendiği halde faturaların dahi kesilmediğini ve malların müvekkiline teslim edilmediğini, davalı tarafından toplam 8.104,91TL tutarın muhtelif tarih ve tutarlarda davacı müvekkilinin kredi kartından çekildiğini, davalının ödemeler hesaba geçtikten sonra kampanyalı ürünleri teslim edeceğini söylediğini fakat tüm ödemeler davalı şirketin hesabına geçtiği halde malların teslim edilmediğini, davalı tarafın bu tutarlara ilişkin davacı adına fatura da kesmediğini, bunun üzerine müvekkilinin 24/02/2011 tarihinde … Gıda Genel Müdürlüğü’ne şikayette bulunduğunu, ancak netice alamadığını, davalının sadece müvekkili değil aynı bölgede 10-15 esnafı aynı yöntemle mağdur ettiğini, müvekkilinin davalıdan haksız tahsil edilen parasını istediğini ve iade almadığını, bunun üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla davalı borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin şikayette bulunduğunu, davalının şikayetinin kabul edildiğini ve tebligatın tarihinin 03/09/2013 olarak düzeltildiğini, kararın temyiz edilmediğini ve kesinleştiğini, davalının 05/09/2013 tarihinde takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan haksız itirazının iptali ile takibin devamına, alacak likit ve belirli olduğundan asıl alacağın %40 tutarı kadar inkar tazminatının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği cevap dilekçesinde özetle; iş bu davanın haksız, usul ve yasaya iyi niyet kurallarına aykırı olarak açıldığını, hukuku aykırılık teşkil ettiğini, davacı tarafa ne kampanyalı bir satış ve ne de müvekkil firmadan sipariş söz konusu olduğunu, dava konusu işlemin her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olduğunu, Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğunu, davanın görev yönünden reddine, müvekkili firmanın böyle bir siparişi olmadığı gibi davalıya böyle bir kampanya da yapılmasının söz konusu olmadığını, çekilen paraların davacının bilgisi dahilinde yapılmış ödemeler olduğunu, bu nedenle davacı tarafın … … ile aralarındaki fazla hesap anlaşmazlığından doğan bir durum olduğunu, davacını tüm iddialarının yersiz olduğunu, … … isimli kişinin müvekkili firmanın satış elamanı olduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, iş bu şikayet sonucu … … hakkında …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, takipte belirtilen dayanak haricinde dava ile sürülen yeni iddiaların davayı genişletmeye yönelik ve değiştirmeye yönelik olduğundan buna muvefakatı bulunmadığını, itirazın iptali davasında yeni post miktarlarının ileri sürüldüğünü, açılan davanın bu yöndede de reddini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle itirazlarının kabulü ile davanın görev yönünden reddine ve haksız ve dayanaksız açılan davanın reddini, davacı tarafın %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususlar; taraflar arasında yapılan mal alım satımına istinaden davacı tarafından kredi kartı ile ödenen mal bedelleri karşılığı satın alınan mallar teslim edilmediğinden ödenen bedelin tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
DELİLLER;
…. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı takip dosya aslı celp edilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
…. Sulh Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya aslı celp edilmiştir.
…. Ağır Ceza Mahkemesinin … E … K sayılı ilamı dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı vekili tarafından 27/01/2014 tarihli dilekçe ekinde dava konusu fatura suretleri Mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
… Bankası Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacıya ait kredi kartının belirtilen tarihlerdeki hesap hareketlerini gösterir kart ekstresi ve üye işyerine ait hesabın belirtilen tarihlerdeki hesap hareketlerini gösterir kart ekstresi ve üye işyerine ait hesabın belirtilen tarihlerdeki hesap ekstresi üye iş yerini et hesabın belirtilen tarihlerdeki hesap ekstresi, üye iş yeri post ekstresi celp edilmiştir.
… A.Ş’ye müzekkere yazılarak dava konusu olaya ilişkin 19/06/2010 tarihini de kapsar kampanya yapılıp yapılmadığı sorulmuştur.
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar Sayılı 17/03/2016 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilmiş olup, dosya Mahkememiz esasına kayıt edilmiştir.
17/09/2019 tarihli celsede davalı tanığı …; “Ben davalı şirketin eski çalışanıyım, 3 yıl önce işten ayrıldım, dava konusu olayla ilgili bilgim duyumdan ibarettir, duyduğuma göre … … pos cihazından para çekerek ve nakit para alarak yasa dışı işler yapmış, aldığı para karşılığı mal vermemiş, benim … … ile davacının birlikte hareket ettiğine dair bir bilgim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 19/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından öne sürülen davalının ürün pazarlamasını yaptığı … marka dondurmalara ait kampanya kapsamında kredi kartı ile ödeme yaptığı, ödemelerin kredi kartına 5 taksit olduğu, davalı tarafa ait POS makineleri ile ödemeleri yaptığı ama bu ödemelere ait ürünleri alamadığı noktasında düğünlenmektedir. Davacının davaya konu edilen kredi kart ödemelerini yaptığı, (davacının kullandığı kredi kartını piyasaya sunan olan … Bankası A.Ş’den gelen dökümlerde net görülmüş olduğu), davacı tarafın muhasebe sisteminde davalı taraf işlemleri için cari hesap kodu olmakla beraber, davacının POS ödemelerini davalı taraf muhasebe sistemindeki cari hesaba alacak vererek muhasebeleştirmediği, davalının muhasebe kayıt nizamına muhasebe ilke ve kurallarına uygun olarak kayıt tutmadığı, dava konusu edilen ödemelerin davalı tarafa ait POS makinesinden çekildiği, davacının kredi kartı ile ödemelerine yaptığı işlemler için davalının dava dışı üçüncü kişilere fatura düzenlendiği, üçüncü kişilere düzenlediği faturaları muhasebe sisteminde davacının kredi kartından yaptığı ödemelerle kapattığı, davacının yaptığı ödemelere istinaden davalının dava dışı üçüncü kişilere fatura düzenlenmesinden kaynaklı muhasebede açık ve anlaşılır kayıt yapılmamasından oluşan hatanın önüne geçebilme imkanı varken (davacının kredi kartı ile yaptığı ödemeleri, davacının cari hesabına alacak bakiyesi vermesi gerekecekti.) bu durumda davalının öne sürdüğü yolsuzluk olayının tespiti muhasebe sisteminden daha kolaylıkla yapılabileceği ve basiretli tüccar gibi davalının muhasebe sisteminde alacak veren hesapları sorgulaması durumunda davalı tarafta çalışan ve ceza davasına konu edildiği dosyada paylaşılan usulsüzlüğün çok daha erken ve hızlı ortaya çıkmasına imkan sağlayabileceği, mevcut durumda davacının davalıdan sunulan incelenen belgeler kapsamında 8.104,92TL alacaklı olduğu, kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı taraf, davalı çalışanı … …’un bilgilendirmesi sonucu davalıdan promosyonlu … ürünleri aldığını, ödemeyi kredi kartı ile yaptığını ancak davalı tarafın malları teslim etmediğini, davalıya karşı başlattığı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf ise, davacı tarafa ne kampanyalı bir satış yapıldığını ne de kendilerine verilen bir siparişin söz konusu olduğunu, çekilen paraların davacının bilgisi dahilinde yapılmış ödemeler olduğunu, çalışanları … … hakkında suç duyurusunda bulunduklarını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı kayıtları incelendiğinde; Davacı yanın yaptığı ödemeler karşılığında dava dışı firmalara davalı yanca faturalar düzenlendiği görülmektedir. Bu durumda davacının kendi kredi kartından başka firmalar adına ödeme yaptığı anlamı çıkmaktadır ki, bu da zaten hayatın ve ticaretin olağan akışına uygun değildir.
Davalı kayıtları incelendiğinde yine kredi kartı ödemeleri aynen kayıtlarda yer almakta, avans ödemesi şeklinde muhasebeleştirilmiş olmakla, davacı yana bu ödemelere karşılık mal teslimine ilişkin bir fatura ve irsaliye bulunmamaktadır.
Davalı tarafın katılan olduğu …. Ağır Ceza Mahkemesinin … E … K sayılı dosyasında davalı tarafın eski çalışanı … … dolandırıcılık suçundan yargılanmıştır.
Dava dışı şirket çalışanı sanık … beyanında suçunu kabul etmiş ve pek çok firmadan kredi kartı ile tahsilatlar yaptığını ancak mal teslim etmediğini olay ortaya çıkınca taraflarla anlaşmaya çalıştığını müştekilerin zararını gideremediğini savunmuştur.
Davalı … şirketi … C. Başsavcılığı aracılığıyla yaptığı şikayetlerinde de olayı aynı şekilde anlatmışlar ve eski çalışanlarından şikayetçi olmuşlardır.
Sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş olup karar kesinleşmemiştir.
Kararda hem davalı yanın hem de sanığın ikrarları bulunduğundan ceza davasının kesinleşmesi beklenilmemiştir. Zira suçun nevi veya miktarı gibi bir nedenle bozulacak dahi olsa; tarafların mahkeme önündeki ikrarları kendilerini hukuken bağlayıcıdır.
Bu hali ile davacının kredi kartından çeşitli tarihlerde davalı tarafın pos cihazı kullanılarak davalının eski çalışanının tahsilatlar yaptığı, ancak mal verilmediği, davalı tarafın adam çalıştıranın sorumluluğu gereği bu haksız fiilden sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davacının alacağı 8.104,92TLdir, davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair dosya kapsamında belge mevut olmadığından davacının işlemiş faiz talebinin reddine karar verilerek davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacak açısından davalı tarafın sorumluluğunun yargılamaya muhtaç oluşu, davalı tarafın da dolandırıldığının mahkeme ilamı ile ortaya konulduğu bir gerçek olup, bu durumda icra takibine yapılan itiraz haksız olmakla birlikte, alacağın niteliği gereği likit bir alacak kabul edilemeyeceğinden ve davalının adam çalıştıranın sorumluluğu gereği davanın kısmen kabulüne hükmedildiğinden, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE;
1-Davacının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlattığı icra takibine yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 8.104,92TL asıl alacak üzerinden takip tarihindeki koşullarla aynen devamına,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 553,65TL harçtan peşin alınan 142,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 411,25TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 170,45TL (24,30TL BH, 142,40TL PH, 3,75TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.425,70TL(800,00TL bilirkişi ücreti, 625,70TL tebliğ ve müzekkere masrafı) yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre takdiren 980,33TL’sinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi hükümleri gereğince 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi hükümleri gereğince 3.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
8-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır