Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/512 E. 2018/55 K. 06.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/512 Esas
KARAR NO : 2018/55 Karar
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/05/2016
KARAR TARİHİ : 06/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından ödenen faturalara ve tespit edilememiş kurumdan istenmesi gereken fatura bedellerinin, elektrik hizmetinden mahrum kalmamak sebebi ile ödendiğini, hizmet almak amacıyla kurulmuş uzun dönemli sözleşmelerine, alt faturalarına, hizmeti alan tarafından ödenmemesi durumunda söz konusu hizmetten hizmet sağlayan tarafından haklı olarak durdurulabileceğini, haksız olarak tahsil edilmiş bedellerin, faturaya halihazırda yansıtılmış bulunduğu sebebiyle hizmetten mahrum kalmamak için zorunlu olarak ödendiğini ve elektrik hizmetinin dağıtımını sağlayan davalı şirketin müvekkilinden haksız olarak tahsil edildiğini, bulunan bedellerin faturalandırma sisteminde, başka bedellerin İsmi altına gizlemek suretiyle yapıldğını, müvekkiline geri iadesini talep ettiği bedelin makbuzu olduğunu beyan ederek şimdilik 10.000,00TL davalı taraftan tahsili ile müvekkiline geri ödenmesine ve yargılama ücreti ve vekalet ücretinin karşı yana bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Elektrik Piyasası Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6719 sayılı Kanunun, 17.Haz1ran 2016 günlü 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdiğini, söz konusu yasa ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun da yapılmış olan değişiklikleri içerdiğini, enerjinin, son tüketiciye ulaşmasında çeşitli kurum ve kuruluşların yer aldığını,enerjinin üretildiği santralden şehirlere ulaşımını, yüksek gerilim hatları İle TElAŞ tarafından sağlamakta olduğunu, enerjinin yüksek gerilimden alçak gerilime geçmesini ve şehirlerde bölgesel olarak dağıtımını ise gün itibari ile özelleştirilmiş dağıtım firmalarının sağlamakta olduğunu, davacı şirketin faaliyetini sürdürdüğü bölgedeki dağıtım firması, … A.Ş. olduğunu,müvekkilinin bu işi, EPDK kurumunun kurduğu enerji borsası üzerinden, sanal olarak yaptığını, PMUM {Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezi) adı verilen borsa sistemi üzerinden enerji tedariki karşılığında firmalara elektrik faturası göndererek bu faturada gösterilen bedellerin tahsllâtını yapmakta olduğunu,müvekkili tarafından tahsil edilen fatura bedellerinin içinde, çeşitli kurumlara ödenmesi gereken paylar bulunduğunu, faturaları tahsil ettikten sonra tahsil ettiği bedellerinden, ilgili kurumlara alt payların ödemesini de gerçekleştirmekte olduğunu beyan ederek, davanın … A.ş’ye ihbar edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, elektrik abonesinden tahsil edilen kayıp kaçak vb. bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.
17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bent ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek, Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dâhil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17’nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan bu yasa değişiklikleri ve emsal Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin … E. … K. Sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan (ve halen derdest olan) davalar, (açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte) konusuz kalmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle dava konusuz kalmış olmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf davanın açıldığı anda ki mevzuata ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklıdır. Yani davaya konu bedelleri tahsil eden davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Bu itibarla, dava açıldığı tarihte yapılan yasa değişikliği henüz ortada bulunmadığından dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Dava açıldıktan sonra hâsıl olan yasa değişikliği nedeniyle davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle ve emsal Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin … E. … K. Sayılı kararı da dikkate alınarak davacı yararına maktu vekâlet ücreti takdir edilmesi ve yapmış olduğu diğer yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 35,90 TL nin peşin alınan 170,78 TL den düşümü ile kalan 134,88 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iade edilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 659,28 TL’nin ( 29,20 TL BVH, 4,30 TL VH, 170,78 TL Peşin Harç, 155 TL tebliğler, 300,00 TL bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/02/2018
Katip
Hakim