Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/945 E. 2018/179 K. 02.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/945 Esas
KARAR NO : 2018/179 Karar
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2015
KARAR TARİHİ : 02/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı firmanın Temmuz 2013 dönemi dahil mart 2014 dönemi dahil bahsedilen tarih aralığı için otel işletmesinin elektriğini davalı firmadan temin ettiğini, ayrıca gene davacı firmanın bir dönem işlettiği … de bulunan … otelinde Haziran 2012 ile Kasım 2012 dönemleri arası elektriği gene davalı firmadan temin ettiğini, kamuoyunda kayıp kaçak bedeli, dağıtım bedeli perakende satış hizmet bedeli, personel sayaç okuma bedeli, iletişim sistemi kullanım bedeli, Trt payı, enerji fonu vs olarak adlandırılan ve son dönemde Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun verdiği karar ile iadesi gündeme gelen bedellerin iadesi için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla alacak davası açtıklarını, iade edilmesi gereken bedelin taraflarınca hesaplanmasının mümkün olmadığını ve ekli Yargıtay kararları ışığında davalıdan elektriği temin ettikleri süre içerisinde ödedikleri bedellerden iade edilmesi gerekenlerin bilirkişi tarafından hesap edilmesi gerektiği için davayı fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak alacak davası olarak açtıklarını, zira bu bedellerin faturalarda net olmadığı gibi kamuoyuna yansıyan bilgilerden bölgelere göre farklılık arz ettiğinin bilindiğini, iade edilmesi gereken bedeller hesap edildiğinde eksik harcın tamamlanacağını, taraflarına iade edilmesi gerekli bedellerin hesap ettirilmesini, fazlaya ilişkin haklarını talep etme ve tespit edilen bedel üzerinden harcı tamamlama hakları saklı kalmak kaydı ile dava dilekçesinde belirtilen tüketim aralığı İçin 10.000,00TL’nin davalının davacıya ödemesine, nihai kararda hüküm altına alınacak bedele haksız tahsil tarihinden itibaren en yüksek avans faizi işletilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu edilen bedellerin Kurul kararının varlığı nedeniyle tahsil edilen bedeller olduğunu, söz konusu kurul kararının iptali söz konusu olmadıkça davalı şirketin belirtilen bedelleri tahsil etmeme gibi bir yetki ve iradesinin söz konusu olmadığını, hatta söz konusu kurul kararının aksine davranışın davacı şirketi Enerji Piyasası Kanunu kapsamında sorumluluk altına sokacağını, davacının huzurdaki davadaki tüm taleplerinin zamanaşımına uğramış olmasından ötürü huzurdaki davanın zamanaşımı defi’leri göz önünde bulundurularak reddedilmesini talep ettiklerini, davacının dava dilekçesinde yer alan taleplerinin net olmadığını bu haliyle mevcut HMK hükümlerine uygun olmadığını, davacının huzurdaki davadaki taleplerinin husumet yönünden reddedilmesi gerektiğini, dilekçe ekinde yer alan ilgili dağıtım şirketi tarafından davalı şirkete kesilen faturalarında, kayıp kaçak bedelleri, dağıtım bedelleri, sayaç okuma bedelleri ve iletim bedellerinin … A.Ş tarafından tahsil edilmekte olduğunu ve davalı şirketin uhdesinde kalmadığını açıkça göstermekte olduğunu, yine dilekçe ekinde yer alan ödeme dekontlarının TRT fonunun TRT genel müdürlüğüne ve enerji fonunun da Enerji ve tabi kaynaklar bakanlığına ödendiğini ve davalı şirketin uhdesinde kalmadığını açıkça ortaya koyduğunu, ayrıca davacı tarafın davalıya perakende satış hizmeti adı altında bir tutar ödemediğini, bu hususun faturalardaki kalemler incelendiğinde de görüleceğini, davanın öncelikle görev, zamanaşımı, husumet ve belirsiz alacak davası yönündeki itirazları doğrultusunda reddini, her halükarda davanın esasa İlişkin itirazları doğrultusunda reddini, davanın ilgili dağıtım şirketi olan … A.Ş’ye Trt Genel Müdürlüğü’ne Enerji ve tabi kaynaklar bakanlığına ihbarını, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davacı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde:
Taraflar arasında elektrik enerjisi teminine ilişkin yazılı sözleşme bulunduğu ve sözleşme uyarınca davacının, davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı sabittir. Taraflar arasındaki sözleşme, işlem dosyası ile dava konusu döneme ilişkin elektrik faturaları davalı kurumdan getirtilerek dosyaya konulmuştur. Diğer yandan, fatura konusu bedellerin davacı yanca davalıya ödendiği sabit olup, uyuşmazlık kayıp-kaçak bedeli, iletim bedeli, dağıtım bedeli, PSH, sayaç okuma bedeli gibi değişik adlar altında haksız tahsil edildiği iddia edilen bedellerin istirdadının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Mahkememiz 15/06/2015 tarihli talimat yazısı ile Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nden alınan bilirkişi raporunda bilirkişi özetle; avacı … Şti. ile … A.ş arasında … ve … numaralı elektrik aboneliklerinin mevcut olduğu, … nolu abone için 2012/06-2012/11 arası dönemler ile … nolu abone için 2013/07-2014/03 dönemleri arası dönemlere ait davalıca dosyada sunulan TL bazlı faturaların incelenmesi neticesinde davacının talep ettiği fatura kalemlerinden; dağıtım bedeli, iletim bedeli, kavıp bedeli. Savac okuma bedeli, Trt Payı ve enerji fonu adı altında tahsilatların yapıldığı, Davalı tarafından … nolu abonelikle ilgili davacı adına tahakkuk ettirilen … ve … arası dönemlerine ait Dağıtım bedeli, iletim bedeli, kayıp bedeli, sayaç okuma bedeli, trt payı ve enerji fonu toplamının 280.567,10TL olduğu ödeme tarihlerinden dava tarihine kadar işlemiş avans faizinin ise 58.873,09 TL olduğu, Davalı tarafından 590 nolu abonelikle ilgili davacı adına tahakkuk ettirilen … ve … arası dönemlerine ait Dağıtım bedeli, iletim bedeli, kayıp bedeli, sayaç okuma bedeli, trt payı ve enerji fonu toplamının 125.325,59 TL olduğu, ödeme tarihlerinden dava tarihine kadar işlemiş avans faizinin ise 48.373,66 TL olduğunu beyan etmiştir.
Dava Konusu Asıl Alacak Yönünden Yapılan Değerlendirme:
17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye 10. fıkra eklenmiştir.
6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19. Madde; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, Geçici 20. Maddenin ise; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17’nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
15.02.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesi’nin 28.12.2017 tarih, … Esas, … Karar Sayılı ilamı ile 6446 Sayılı Yasanın 17. maddesinin (6) numaralı fıkrasının değiştirilen (a), (ç), (d) ve (f) bentleri ile Geçici 19. ve geçici 20. Maddelerinin Anayasaya aykırı olmaması nedeniyle iptal talebinin reddine dair karar verilmiş, 6446 Sayılı Yasanın 17. Maddesine eklenen 10. fıkranın ise Anayasa aykırı olması nedeniyle iptaline dair karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasa değişiklikleri, emsal Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı ve Anayasa Mahkemesi’nin 28.12.2017 tarih, … Esas, … Karar Sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan (ve halen derdest olan) davalar, (açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte) konusuz kalmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle mahkememizde açılan davanın konusuz kalmış olduğu sabit olmakla karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Yargılama Gideri ve Vekâlet Ücreti Bakımından Yapılan Değerlendirme:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331. maddesinin 1. fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği düzenlenmiştir. Bu durumda yargılamaya devam edilerek dava açıldığı zaman hangi tarafın haksız olduğunun tespit edilmesi ve tutumuyla dava açılmasına sebep olan tarafa yargılama giderinin yükletilmesi gerekmektedir.(Yargıtay 3. H.D. 2016/16610 Esas, 2017/1011 Karar Sayılı Emsal İlamı)
Yukarıda ki açıklamalara göre dava dosyası incelendiğinde somut olayda, davanın açıldığı tarihteki mevzuat, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.05.2014 tarih ve … Esas, … Karar Sayılı ilamı ve Yargıtay …Hukuk Dairesinin kararları gereğince davacı tarafın dava açmakta haklı olduğu, bu kapsamda kayıp kaçak ve diğer bedellerin tahsilini talep edebileceği dikkate alındığında, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliği ya da içtihadı birleştirme kararı gereğince davanın kabul edilmemesine rağmen davacı tarafın yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı anlaşılmakla, davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin ve maktu vekâlet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Dava konusuz kalmış olduğundan KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 35,90-TL nin peşin alınan 170,78-TL nin düşümü ile kalan 134,88-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2,180,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.432,70-TL (1.200,00-TL BK, 155,00-TL Müzekkere ve Tebliğ Giderleri, 4,10-TL VH, 35,90-TL KH, 27,70-TL BH olmak üzere) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve artan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …