Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/919 E. 2019/440 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/919
KARAR NO : 2019/440

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 17/09/2015
KARAR TARİHİ: 02/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacının Dava dışı … davalıdan 5 adet faturasına dayanan alacağını …Noteriliğinın 09.05.2011 tarih ve… yevmiye numaralı Temlikname ile aldığını ve Davalıya bu temlik işleminin Davalıya yazılı olarak bildirildiğini,Yapılan bildirime rağmen Davalının gerek davacıya ve gerekse temlik edene toplam asıl alacak tutarı olan 28.878,33–TL için herhangi bir ödeme yapmadığını,Ödeme yapmaması üzerine Davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası ile 128>878,33,-TL asıl alacak ve 10.959,87.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 39.838*28,-TL alacak için ilamsız takibe geçildiğini. Davalının, takibe haksız yere itiraz ederek takibin durdurduğunu,Davacının açılan davada davalının ticari defterlerine delil olarak dayanılmış olmasına karşın davalının defter ve belgelerini hiçbir mazereti bulunmaksızın ibrazdan kaçındığın, davalının defterleri incelendiğinde fatura ve faturaya konu malların teslim edildiği tespit edilecek olup bu hususun HMK madde 220 kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini,TBK’nun 183.maddesi “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.'” Şeklinde düzenlendiğini, kanunun açık hükmü gereği temlik, borçlunun rızasına tabi olmayıp temlikin borçluya bildirilmesi gerektiğini. Davalıya da …Noterliği 09.05*2011 tarih, … Yevmiye numaralı ihtarla alacağın temliki borçluya bildirildiğini,Neticeten, Davalının icra takibine vaki haksız itirazının iptali ile icra takibinin devamına ve %29 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve iicret-i vekâletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmektedir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Dava dilekçesi Davalıya uygun olarak tebliğ edilmediğini, Davalı şirket yetkilisinin davadan 13.94.2016 tarihinde haberdar olduğunu, bu tarihin dava dilekçesinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini,Davacının alacak dayanağı olarak ileri sürdüğü faturaların ne icra dosyasına ve nede mahkeme dosyasına sunulmadığını, HMK’ya göre Davacının dayandığı delillerin davacı sayısından bir fazla suretini dava dosyasına sunması gerektiğini,ancak Alacak dayanağı olarak gösterilen ve delil listesinde sayılan faturaların ve faturaların dayanağı olan mal satışı iddiası ile ilgili irsaliyelerin dosyaya sunulmadığı ve delillerin davalıya usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmediğini,mahkeme son celsede bilirkişi incelemesi karar vermiş ve 22.04.2016 tarihini de inceleme günü olarak belirlendiğini,bu usul eksiklikleri tamamlanmadan dosyada bilirkişi incelemesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, bu nedenle Öncelikle davacının alacak dayanağı olarak gösterdiği faturaların ve irsaliyelerin birer suretinin davalıya tebliği ve bilahare inceleme günü verilmesi gerektiğini,Davalının temlik eden …’na ve temlik alacaklısı gözüken davacıya hiçbir borcunun olmadığını, …Noterliği’nin 09.05.2011 tarih ve … nolu ihtarı Davalıya tebliğ edildiğinde,…Noterliği”nin 23.05.2011 tarih … yevmiye nolu cevabi ihtarla temlike ve borcun aslına itiraz edildiğini, Davalının temlik eden Havva HoloğuJndan herhangi bir mal satım sözleşmesi yapmadığını ve mal teslim almadığını,Alacaklı olduğunu iddia eden tarafın alacak dayanağı faturalardaki malları teslim ettiğini ispatla mükellef olduğunu,Davalının davacıya ve temlik edene hiçbir borcu olmadığı gibi, davacı temlik alan …’tan dava konusu ettiği alacak iddiasından çok daha fazla muhtelif faturalara ve kambiyo senetlerine dayalı alacaklarının olduğunu,Davacı, Davalının yasal olarak yapacağı icra takiplerini bosa çıkarmak için dava dışı … adına kurulu olan iş yeri üzerinden Davalı şirket borçlu gibi gösterilerek kesilen faturaları temlik aldığını, alacak iddiası ileri sürülen faturalara alacaklarını temlik eden de temlik alan da tacir olduğunu ve dolayısıyla bu temlik resmi kayıtlarda ve defterlerinde olmalı ve bu temlikin bir dayanağının olması gerektiğini, Neticeten, Davacının icra takibinin haksız olduğunu, davacının %28 kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine. Dava dışı …’rrun davaya müdahilliğinin sağlanmasını, yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmektedir.
Dava, İİK 67 Mad.dayalı olup davalının hakkındaki icra takibine vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. Davacı taraf, İstanbul … İcra müd. … E. sayılı takip dosyasında 28.878,33-TL asıl alacak, 10.959,87-TL işlemiş faiz olmak üzere 39.838,20-TL toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili istemli ilamsız icra takibi yaptığı ve fakat davalının İİK 66 Mad.uyarınca itiraz ederek takibi durdurduğu saptanmıştır. Ayrıca itirazın iptali davasında İİK 67 mad.belirtilen ve hak düşürücü nitelikte olan 1 yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış fatura alacağının varlığı ve miktarı açısından yaptırılan defter incelemesi sonucunda rapor alınmıştır.
Bilirkişi dosyaya sunduğu 30/11/2016 tarihli raporda ” Dava konusu edilen 5 adet faturanın dava dışı …’nun 2010 yılı yasal defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Ancak gerek temlik tarihinin 09/05/2011 olması ve gerekse davacının icra takibini yaptığı tarihin 23.08.2012 tarihi olması dikkate alındığında dava dışı …’nun 2011-2012 yılları yasal defterlerinin de incelemeye ibraz edilmesi gerektiği, ( İnceleme tutanağında bu husus tutanağa geçirilmesine rağmen bu süreç içerisinde 2011-2012 yıllarına ilişkin defterler incelemeye ibraz edilmemiştir.)Aynı şekilde davalı şirketinde 2010-2011-2012 yıllarına ilişkin yasal defterlerinin de incelemeye ibraz edilmesi gerekmektedir. Davalı taraf dava dilekçesinin kendilerine geç tebliğ edildiğini ve inceleme için defterlerin ibraz süresinin geçirildiğinden bahsetmekte olduğundan bu husustaki nihai karar sayın mahkemenin takdirlerindedir.Dava dışı firmanın davalıya kesmiş olduğu faturalar ve faturalara dayanak teşkil eden irsaliyelerin suretleri dava dosyasına derc edilmiştir.Söz konusu irsaliyeler üzerinde yapılan incelemede irsaliyelerin bir kısmında teslim alan kısmında … imzası ile teslim alındığı, bir kısmında ise teslim alan kısmında herhangi bir imzanın bulunmadığı görülmektedir. Hal böyle olduğundan gerek dava dili …’nun bağlı olduğu İkitelle Vergi Dairesinden ve gerekse davalı şirketin bağlı olduğu Beşiktaş Vergi Dairesi’nden 2010 yılına ilişkin BA-BS Formlarının celbi durumunda teslimle ilgili uyuşmazlığın çözümlenebileceği, tüm bu hususların ikmali durumunda borç alacak ilişkisinin netleştirilebileceği ” görüşü bildirilmiştir.
Gerekli eksiklikler tamamlandıktan sonra bilirkişiden alınan 15/02/2018 tarihli ek raporda ” Dava dışı temlik eden … firması yasal defterlerinde herhangi bir tahsilatın yapılmadığı, davalı firmanın yasal defterlerini incelemeye ibraz etmediği, davalının bağlı olduğu vergi dairesine 2010 yılı BA beyanlarının dökümü yapılan faturaların KDV Hariç tutarlarına uygun olarak beyan verdiği, dava dosyasında davalının ödeme yaptığına ilişkin somut bir belgenin olmadığı, hususları birlikte değerlendirildiğinde davacı takibinin bu 4 fatura toplamı olan KDV Dahil 26.256,11-TL olarak devam etmesi gerektiği, davalı tarafından beyan edilmeyen 26/03/2010 tarih ve 149176 numaralı KDV Dahil 2.622,22-TL ile ilgili davacı alacağının kabulü ile ilgili nihai kararın sayın mahkemeye ait olduğu” görüşü bildirilmiştir.
Tarafların itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden alınan 21/03/2019 tarihli raporda “Netice itibariyle Davalı şirketin batlı olduAu veral dairesine vermiş olduğu 2810 BA formalarına edre Dava dışı Temlik eden … firmasından asa&ıdaki ddkDnÛ yapılan fatura içeririndeki malları teslim aldığı, bu mallara ilişkin faturaları yasal defterlerine kavdettltl ve bu kayıtlara uygun olarak batlı olduğu verei dairesine BA formları ile beyan ettiği tespit edilmiştir.Dava Dışı Tenlik eden … firması yasal defterlerinde herhangi bir tahsilatın yapılmadığı,Davalı firmanın yasal defterlerini incelemeye ibraz etmediği,Davalının bağlı olduğu vergi dairesine 2010 yılı BA beyanlarının yukarıda dökikıü yapılan faturaların KDV HARİÇ tutarlarına uygun olarak beyan verdiği,Dava dosyasında Davalının ödeme yaptığına ilişkin somut bir belgenin olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde davacı takibinin bu 4_fatura toplamı olan KDV DAHİL 26.256.11.-TL olarak devam etmesi gerektiği. Davalı tarafından bevan edilmeyen 26*03*2018 tarih ve 149176 mmaralı KPV DAHİL 2*621*22*-TL ile ilgili Davacı alacağının kabulü İle ilgili nihai kararın Savın mahkemeye ait olduğu,Sayın Mahkemenin talebi doğrultusunda Davacı alacağının 26.256,11.-TL veya Davalı tarafından beyan edilmeyen 26.03.2010 tarih ve 149176 numaralı KDV DAHİL 2.622,22.-TL tutarındaki faturanın da Davacı alacağı olarak Sayın Mahkemece kabul edilmesi karşısında Davacı alacağının 28.828,33.-TL olma ihtimaline göre İki farklı faiz hesaplaması yapılmış olup yapılan hesapla aşağıdaki gibidir.Sayın Mahkemenin talebi doğrultusunda Davacı alacağının 26.256,11.-TL veya Davalı tarafından beyan edilmeyen 26.03.2010 tarih ve 149176 numaralı KDV DAHİL 2.622,22.-TL tutarındaki faturanın da Davacı alacağı olarak Sayın Mahkemece kabul edilmesi karşısında Davacı alacağının 28.828,33.-TL olma ihtimaline göre İki farklı faiz hesaplaması yapılmış olup yapılan hesapla aşağıdaki gibidir.Cari hesap bakiyesi 28.878,33 23.08.2012 takip tarihi 17.09.2015 dava tarihi 1104 gün 10,50 oran toplam 9.293,82, Cari hesap bakiyesi 26.256,11 23.03.2012 takip tarihi 17.09.2015 dava tarihi 1104 gün 10.50 oran toplam 8.454,47 Yukarıdaki yapılan faiz hesaplamalarından hangisinin kabul edileceği konusunda nihai karar Sayın Mahkemenin takdirine olduğu ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, itirazın iptali davası olup dava dışı …’nun faturaya dayalı alacaklarının Beyoğlu 45. Noterliğinin 09.05.2011 tarihli temliknamesi ile temlik aldığı, dava dışı …’nun ibraz edilen ticari defter ve kayıtları, sunulan faturalar ve sevk irsaliyeleri, celbedilen Vergi Dairesi kayıtları, BA ve BS formları üzerinde yapılan bilirkişi incelemeleri sonucunda takibe konu 5 adet faturadan 20.03.2010 tarihli 7.927,24 TL bedelli, 30.03.2010 tarihli 655,52 TL bedelli, 10.04.2010 tarihli 11.310,05 TL bedelli ve 30.04.2010 tarihli 6.363,30 TL Bedelli 4 adet faturanın Tarafların BA-BS formaları ve defter kayıtları ile örtüştüğü, KDV dahil 26.256,11 TL fatura alacağının şüpheden uzak ve net bir şekilde tespit edildiği, 5 fatura olan 26/03/2010 tarihli 149176 No’lu KDV dahil 2.622,22 TL bedelli faturanın ise … tarafından BA formu ile bildirilmesine rağmen davalı tarafça BS formu ile bildirimde bulunulmadığı, bu nedenle çelişkinin giderilmeye çalışıldığı, dava dışı …’nun defterlerine faturanın kaydedilmiş olup dosyaya sunulan … No’lu fatura ve sevk irsaliyesi incelendiğinde her ne kadar bilirkişi tarafından sevk irsaliyesinde teslim olanın isim ve imzasının olmaması nedeniyle malın teslim edilmediği yönünde kanaat oluşturulmuş ise de dosyada 2 tane sevk irsaliyesi olduğu, 26.03.2010 tarihli sevk irsaliyesinin birinde … isim ve imzasının bulunduğu, getirilen sicil kayıtlarına göre şirket ortağı olduğu, zaten bildirim yapılan 4 adet fatura içeriğindeki malların da …tarafından teslim alındığı, 26.03.2010 tarihli fatura içeriğindeki malım teslim alındığına mahkememizce kanaat oluşturulmuş olup toplamda 5 adet fatura yönünden temlik alan davacının 28.878,33 TL alacağının bulunduğu fakat hesaplanan işlemiş faiz miktarının 9.298,82 TL olduğu bu nedenle açılan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği ayrıca dava konusu alacak likit yani belirlenebilir olup davacı tarafça talep edilip davalı da haksız olduğundan kabul edilen asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 28.878,33 TL asıl alacak, 9.298,82 TL işlemiş faiz olmak üzere 38.127,15 TL toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işlecek avans faizi yürütülmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Kabul edilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalıdan tahsiline,
2-Alınması gereken 2.604,47 TL harçtan peşin alınan 481,24 TL nin mahsubu ile eksik kalan 2.123,23 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 513,04 TL (27,70 TL BH, 481,24 PH, 4,10 TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı bilirkişi ücreti 600,00 TL, tebligat gideri 218,80 TL toplam 818,80 TL nin red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 783,63 TL nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 4.543,99 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak

DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.711,05 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak

DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin üzerinde bırakılmasına, yatırılan avantan bakiye kalan kısmın kararın kesinleşmesi sonrası davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …