Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/886 E. 2020/126 K. 10.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/886
KARAR NO : 2020/126

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 03/09/2015
KARAR TARİHİ : 10/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ:
Davacı …A.Ş. vekili verdiği dava dilekçesinde, davalı …A.Ş.’nin 2015 Mart ayına kadar acentesi ve tek satıcısı olduklarını, davalı şirketin … Noterliğinin 16.03.2015 tarih ve … sayılı ihtarnamesi ile bayilik sözleşmesinin feshedildiğini, fesihten sonra davalı şirketin Samsun bölgesinde başka bir şirket ile çalışmaya başladığını ve kendi müşteri portföyünden yararlanmaya devam ettiğini, bu durumun 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122’ye göre kendilerine denkleştirme tazminatı isteme hakkı verdiğini, davalı şirkete … Noterliğinin 31.07.2015 tarih ve 15954 sayılı ihtarnamesini göndererek denkleştirme tazminatını talep ettiklerini, kendilerine ödeme yapılmadığını, ihtarnamenin davalı şirkete tebliğ edildiği 04.08.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte 10.000,00 TL denkleştirme tazminatının taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DAVALININ TALEBİ:
Davalı … A.Ş. davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiştir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122’ye göre acentenin denkleştirme tazminatı davasıdır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı taraf, … Noterliğinin 16.03.2015 tarih ve 7857 sayılı ihtarnamesini, …Noterliğinin 31.07.2015 tarih ve … sayılı ihtarnamesini, ticari defterleri, faturaları, @ posta yazışmalarını, tanık beyanlarını, yemin delilini, keşif ve bilirkişi incelemesini delil olarak sunmuştur.
Davalı taraf, davaya cevap ve delil dilekçesi sunmamıştır.
Dava 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122’ye göre acentenin denkleştirme tazminatı davasıdır.
Davalı şirket her ne kadar davaya cevap dilekçesi vermeyerek 6100 sayılı HMK m.128’e göre dava konusu maddi vakıaları inkâr etmiş ise de yargılama esnasında bilirkişi raporlarına verdiği itiraz dilekçeleri ile diğer beyan dilekçelerinde taraflar arasındaki acentelik ilişkisini inkâra yönelik bir açıklamada bulunmamıştır. Taraflar arasında acentelik sözleşmesinin var olduğu ve buna bağlı olarak ticari ilişkinin 2015 yılı Mart ayına kadar devam ettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamakta olup uyuşmazlık konusu davacı tarafın denkleştirme tazminatı talep etmeye hakkı olup olmadığı noktasındadır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122’ye göre; “(1) Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; a) Müvekkil, acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ediyorsa, b) Acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybediyorsa ve c) Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir. (2) Tazminat, acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerin ortalamasını aşamaz. Sözleşme ilişkisi daha kısa bir süre devam etmişse, faaliyetin devamı sırasındaki ortalama esas alınır. (3) Müvekkilin, feshi haklı gösterecek bir eylemi olmadan, acente sözleşmeyi feshetmişse veya acentenin kusuru sebebiyle sözleşme müvekkil tarafından haklı sebeplerle feshedilmişse, acente denkleştirme isteminde bulunamaz. (4) Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerekir. (5) Bu hüküm, hakkaniyete aykırı düşmedikçe, tek satıcılık ile benzeri diğer tekel hakkı veren sürekli sözleşme ilişkilerinin sona ermesi hâlinde de uygulanır.” Bu maddeye göre denkleştirme tazminatı istenebilmesinin birinci koşulu taraflar arasındaki sözleşmenin acente tarafından haksız olarak feshedilmemesi ya da müvekkil tarafından haklı sebeplerle feshedilmemesidir. Taraflar arasındaki sizleşmenin bu koşullarda feshedilip feshedilmediğinin tespiti için davalı tarafın davacı tarafa gönderdiği … Noterliğinin 16.03.2015 tarih ve…sayılı ihtarnamesi dosyamız içerisine alınarak incelenmiştir. Feshe konu ihtarnamede “Tarafınızla imzalanan bayilik sözleşmesi müvekkil şirket tarafından 27.03.2015 tarihinden itibaren hüküm ifade etmek üzere tek taraflı olarak feshedilmiştir” yazılı olup bunun dışında teslim edilen ariyetlerin iadesi istenilmiş ancak fesih için bir gerekçe gösterilmemiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 121/I’e göre; “Belirsiz bir süre için yapılmış olan acentelik sözleşmesini, taraflardan her biri üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla feshedebilir. Sözleşme belirli bir süre için yapılmış olsa bile haklı sebeplerden dolayı her zaman fesih olunabilir.” Taraflar arasında yapılan sözleşme yedi yıl sürmüş olup bu madde kapsamında belirsiz süreli sözleşme haline gelmiştir. Dolayısıyla feshin üç ay önceden ihbarda bulunmak şartıyla yapılması gerekirken bu koşula da uyulmamıştır. Çünkü ihtarname tarihi 16.03.2015 olup fesih için ihtarnamede öngörülen tarih 27.03.2015 tarihidir.
Bu açıklamalar çerçevesinde davalı şirket sözleşmeyi haklı nedenlerle feshetmiş olmadığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122/III’de ki denkleştirme tazminatının ilk koşulu gerçekleşmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122’ye göre; denkleştirme tazminatı istenebilmesinin diğer koşulları ise; davacının, acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde etmesi, acentenin, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybetmesi ve somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, denkleştirme tazminatı ödenmesinin hakkaniyete uygun düşmesidir.
Bu amaçla 22.10.2019 tarihli duruşmada Samsun Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davacının defterleri ile davalı şirketin yeni bayisinin defterlerinin mukayeseli olarak incelenmesinin istenilmesine, yeni bayinin davacının eski müşterilerine mal satıp satmadığının tespitinin istenilmesine ve mal satıyorsa ne kadar mal sattığının tespitinin istenilmesine şeklinde ara karar kurulmuştur. Samsun Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat sonucu hazırlanan 06.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda davalı şirketin yeni acentesinin …A.Ş. olduğu, davalının yeni acentesinin davacının 251 tane eski müşterisine mal satışı yaptığı, bu 251 müşteriye 2016 yılı Ocak ve Aralık ayları arasında geçen 12 aylık sürede toplam 1.566.016,32 TL tutarında mal sattığı tespitinde bulunmuştur. Rapora 251 eski müşterinin listesi de eklenmiştir.
Hazırlanan 06.01.2020 tarihli bilirkişi raporu davalı şirketin davacı acentenin bulduğu 251 yeni müşteri sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde etmeye devam ettiğini göstermektedir. Rapor aynı zamanda davacı acentenin, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış 251 müşteri ile yapılmış işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını da kaybettiğini göstermektedir. Raporda tespit edilen bu durum 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122/I-a ve b’de yazılı olan denkleştirme tazminatı isteme koşullarının gerçekleştiğini göstermektedir.
Davacı şirket denkleştirme tazminatını almaya hak kazanmış olup 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122/II’ye göre denkleştirme tazminatının hesabının yapılması için 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre davacı şirket defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Denkleştirme tazminatı hesabı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122/II’de yer alan “Tazminat, acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerin ortalamasını aşamaz.” hükmüne göre yapılacaktır.
Hazırlanan 14.07.2016 tarihli bilirkişi raporunda davacının son beş yıllık dönemde toplam kârının 1.265.423,00 TL olduğu yıllık ortalama net kârının ise 253.084,60 TL olduğu tespit edilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 122/II’ye göre davacı şirketin almaya hak kazandığı denkleştirme tazminatı tutarı 253.084,60 TL’dir.
Davacı taraf davalı şirkete 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m. 18/III’e uygun şekilde … Noterliğinin 31.07.2015 tarih ve … sayılı ihtarnamesini göndererek denkleştirme tazminatını talep etmiş ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 117’ye göre davalı tarafı temerrüte düşürmüştür. Davacı tarafın gönderdiği ihtarnamede davalı tarafa yedi günlük süre verilmiş olup ihtarname 04.08.2015 tarihinde davalı şirkete tebliğ edilmiştir. Yedi günlük süre ise 11.08.2015 tarihinde dolmuştur. Bu durumda faiz başlangıç tarihi 11.08.2015 tarihi olup davacı tarafın 04.08.2015 tarihinden itibaren faiz talep etmesi kabul edilmeyerek faize 11.08.2015 tarihinden itibaren hükmedilmiştir. Taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olması nedeniyle davacı tarafın ticari faiz talebi de kabul edilmiştir. Bu gerekçelerle davanın kabulüne yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-253.084,60-TL denkleştirme tazminatının 6102 sayılı TTK’nın madde 122’ye göre 11/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 17.288,21-TL nispi karar harcından peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 17.117,43-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 26.165,92-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 9.952,33-TL’nin (27,70-TL BVH, 4,10-TL VH, 170,78-TL PH, 4.152,00-TL IH, 347,75-TL Talimat-Tebliğ ve Posta, 5.250,00-TL BK) yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayarak artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …
¸