Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/857 E. 2021/583 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/857
KARAR NO:2021/583

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:27/08/2015
KARAR TARİHİ:29/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde özetle; davalıların neden olduğu trafik kazası nedeniyle fazlasını talep etme hakkı saklı kalmak kaydıyla müvekkilinde oluşan maddi ve manevi zararlara karşılık şimdilik 15.000,00TL maddi, 15.000,00TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte davalılardan sigorta şirketinin poliçesi ile sınırlı olmak üzere müşterek ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı … vekili …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği cevap dilekçesinde özetle; 18.02/2013 tarihinde meydana gelen bir kaza sonucunda davcının yaralanması nedeniyle uğranılan maluliyet tazminatı zararının karşılanması için davacı vekili tarafından müvekkili şirket aleyhine huzurda işbu davanın ikame edildiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi (Trafik Sigortası) ile sigortalı olduğunu, bu poliçelerden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere yaralanma ve sürekli sakatlık halinde kişi başı azami 250.000TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini belirtmelerinin davayı kabul anlamında olmadığını, davayı ve talebi kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için davacının taleplerinin haklı olduğunu düşündükleri takdirde müvekkili şirketin poliçeden kaynaklanan bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespit edilebilmesi için öncelikle kusur tespiti yapılması gerektiğini, davacının kalıcı maluliyet oranının belirlenmesini, öncelikle müvekkili şirket tarafından sigorta teminatı altına alınan araç sürücüsünün meydana gelen olaydaki kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, SGK tarafından davacıya iş göremezlik sebebiyle bağlanan gelirlerin tespitini, maluliyet oranının tespiti açısından Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, davacının davasının ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmasını, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin yasal faiz ve en erken dava tarihinde başlatılmasını, davacının reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Davalı … …. A.Ş ve davalı … vekili …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …A.Ş adına kayıtlı … plaka sayılı …’ye sigortalı aracın diğer müvekkili …’ün sevk ve idaresinde seyrederken meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararlarına karşılık olmak üzere 15.000TL maddi ve 15.000TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava ettiğini, dava konusu trafik kazasının olayın olduğu 18.02.2013 günü saat 17:30 sıralarında müvekkillerinden …San. Ve Dış. Tic. A.Ş adına kayıtlı olan … plaka sayılı aracın diğer müvekkili …’ün sevk ve idaresinde normal bir hızla … Caddesi üzerinden … istikametine doğru seyrederken … caddesinin sonunda davacı …’ın trafiğe dikkat etmeden bir anda yoldan karşıya geçmek amacıyla yolda seyir halindeki aracın önüne atlaması nedeniyle oluştuğunu, davacı …’ın yola dikkat etmeden yaya geçidi olmayan bir yerden karşıdan karşıya geçmek amacıyla caddeye geçtiği için kazaya sebebiyet verdiğini, KYTK’nın 68/1-6-3 hükümlerine göre davacının bu kazanın oluşumunda ışıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde ve kavşaklarda yaklaşan aracın uzaklık ve hızını göz önüne almadan veya göz önüne aldığı halde uygun zamanda geçmediği için kazanın oluşumunda kusurlu olduğunu, davacı vekilinin dilekçesinde yolun yarısını da geçmiş bulunduğu halde çarpmıştır diye beyanda bulunduğunu, kazanın olduğu caddenin çok şeritli büyük bir cadde olmadığını, davacının cadde kenarına park etmiş olan arabaların arasından ansızın çıkarak caddeye çıktığını, bu hususun … CBS’nin … sayılı dosyasından yaptırılan 22.03.2013 tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiğini, bu nedenle müvekkilinin sürücünün söz konusu kazadan dolayı herhangi bir kusuru bulunmadığını, davanın reddini karar verilmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; trafik kazası nedeniyle davacıda oluşan 15.000 TL maddi, 15.000 TL manevi olmak üzere toplam 30.000 TL(şimdilik) tazminatın giderilmesi isteminden ibaret olduğu görülmüştür.
Dosyanın …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …Esas … Karar sayılı dosyası ile görevsizlik kararı verilerek Mahkememizin yukarıdaki esasına kayıt edildiği görülmüştür.
DELİLLER;
… SGK’ya müzekkere yazılarak davacının SGK kayıtları celp edilmiştir.
… Hastanesine, …. Ltd. Şti’ye, …’ne müzekkere yazılarak davacının ilgili tedavi evrakları celp edilmiştir.
…. Asliye Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak… esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
…. Asliye Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosya uyap üzerinden celp edilmiştir.
… İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davalı …’ün sosyal ekonomik durum tespitinin yapılması istenilmiştir.
…tepe İlçe Emniyet Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının sosyal ekonomik durum tespitinin yapılması istenilmiştir.
… SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davacının SGK’lı olup olmadığı, dava konusu olay nedeniyle kendisine indirime tabi bir gelir bağlanıp bağlanmadığı, ödeme yapılıp yapılmadığı, tedavi masraflarının kim tarafından karşılandığı hususları sorulmuştur.
… … … Odası Derneği’ne müzekkere yazılarak 2013 ve 2014 yılları itibariyle taksi açılış ücreti ile km birim fiyatları ve …/… ile … … Sokaktan … … taksi ücretlerinin ne olduğu hususları sorulmuştur.
… Ticaret Odasına müzekkere yazılarak Kol Destekli Baston ile U şeklindeki yürügeçin emsal birim fiyatlarının ne olduğu hususları sorulmuştur.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince davacının maluliyet durumunun tespiti bakımından dosya ATK’ya gönderilmiş olup; 02/05/2019 tarihli ATK raporunda özetle; 23/07/1945 doğumlu, … oğlu …’ın 18/02/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(32a………..….1)A %5, E cetveline göre %7.0(yüzdeyedinoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 18/02/2013 tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince davacının maluliyet durumunun tespiti bakımından dosya ATK’ya gönderilmiş olup; 06/11/2019 tarihli ATK raporunda özetle; 23/07/1945 doğumlu, … kızı …’ın 18/02/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği emekli psikolog olarak bildirilmekle birlikte ilgili yönetmelikte emekli psikolog meslek grubu bulunmadığından benzetilerek Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (32a ………. 1) A %5, E cetveline göre %7.0 (yüzdeyedinoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 18/02/2013 tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 11/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu olayda davacı yaya …’ın %100 (Yüzdeyüz) oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, bakıcı ve tedavi gideri yönünden, davacıya yapılan tedavilerin kazada yaralanmaları ile ilgili ve uygun olduğu, sağlık kurumlarındaki tetkik ve tedavi giderlerinin SUT fiyatları esasıyla SGK tarafından karşılandığı, davacı tarafından … Tıp Merkezine 1.320,00 TL fark ücreti ödendiği, bakıcı, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler, ilaç, hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri yönünden değerlendirildiğinde 1,5 ay bakıcı desteğine ihtiyacı olduğu, 1.467,90 TL bakıcı, 2.50,00 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç gideri, 1.000,00 TL hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 2.717,90 TL bakıcı ve tedavi gideri olduğu, davacının % 100 kusurlu bulunması nedeniyle bakıcı ve tedavi giderinden davalıların sorumlu olup olmadığı ve sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının Mahkemenin takdirinde olduğu, Mahkeme tarafından kazada davacının %100 kusurlu olduğunun kabulü halinde; geçici iş göremezlik ve meslekte kazanma/beden gücü kaybından kaynaklı maddi zarar talebinde bulunulup-bulunulamayacağı hususunda takdirin Mahkeme’ye ait olduğu, ancak, Yargıtay’ın son dönem bir kısım kararında kusur durumu/oranına ilişkin nihai takdirin Mahkeme’ye ait olduğu benimsendiğinden, görevlendirme kapsamında davacının kusur durumu dikkate alınmaksızın hesaplama yapıldığı, hesaplamada 11.10.2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri yönetmeliği hükümlerine göre alınan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun 02.05.2019 ve 06.11.2019 tarihli adli tıp mütalaasının dikkate alındığı (%7 tüm vücut engellilik oranı ve 6 ay iyileşme/iş göremezlik kararlı),18.02.2013 tarihli trafik kazasında yaralanan davacı …’ın; meslekte kazanma/beden gücü kaybı zararının, kusur durumu dikkate alınmadan “Progresif Rant” formülü ve PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre; geçici iş göremezlik zararı: 4246,73 TL, meslekte kazanma/beden gücü kaybı zararı: 20157,55 TL olarak hesaplandığı (toplam 24404,28 TL), SGK tarafından davacıyarücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığından hesaplamalara bu yönde indirim uygulanmadığı, davalı …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı (31.12.2009 tarihinde itibaren davalı … San. ve Tic.A.Ş. adına tescilli, … marka, … tipi, 2010 model, kamyonet (çift kabin) cinsi, yük nakli ticari kullanım amaçlı) aracın davalı …. nezdinde …- …-… nolu Karayolu Motorlu Araçlar ZMSS poliçe ile 31.12.2012-2013 vadesinde kaza tarihi itibariyle sakatlanma/ölüm halinde kişi başına 250000,00 TL limitle güvence altına alındığı ve kazanın poliçe dönemi içerisinde gerçekleştiği, 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu m.3/2 hükmü uyarınca bilirkişiler hukuki değerlendirmelerde bulunamayacağından hukuki olgular konusunda takdirin Mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi için dosya ATK’ya gönderilmiş olup; 18/03/2021 tarihli ATK raporunda özetle; davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araç ile mahal şartlarını ve yolda yürüdüğünü beyan ettiği davacı yayayı dikkate alarak varlığını belli edecek şekilde ikazda bulunup, kontrollü ve tedbir alabilecek şekilde sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, istikametine göre sağ taraftan karşıdan karşıya geçmek isteyen davacı yayaya karşı zamanında ikazla birlikte etkin fren tedbiri almadan çarptığı olayda tali kusurludur. Davacı yaya … istikametine göre sol tarafından gelmekte olan davalı sürücü idaresindeki aracın hızını ve konumunu dikkate almadan, ayrıca ilk geçiş hakkını bu araca vermeden, kendi can güvenliğini tehlikeye atarak kontrolsüzce karşıya geçmeye çalıştığı sırada meydana gelen olayda asli kusurludur. Davalı sürücü …’ün, %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu, davacı yaya …’ın, %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince dosyanın değerledirilmesi bakımından ek bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup; 23/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusu olayda davacı yaya …’ın % 75 ve davalı … … A.Ş. nezdinde sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ün %25 oranında kusurlu olduğunun kabulü halinde; hesaplamada 11.10.2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre alınan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nun 02.05.2019 ve 06.11.2019 tarihli adli tıp mütalaasının dikkate alındığı (%7 tüm vücut engellilik oranı ve 6 ay iyileşme/iş göremezlik kararlı), 18.02.2013 tarihli trafik kazasında yaralanan davacı …’ın; beden gücü kaybı zararının, kusur durumu dikkate alınmadan “Progresif Rant” formülü ve TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre; geçici iş göremezlik zararı: 1061,68 TL, beden gücü kaybı zararı: 6893,90 TL olarak hesaplandığı (toplam 7955,58 TL), SGK tarafından davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığından hesaplamalara bu yönde indirim uygulanmadığı, davalı …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı (31.12.2009 tarihinde itibaren davalı … San. ve Tic.A.Ş. adına tescilli, … marka,… … tipi, … model, kamyonet (çift kabin) cinsi, yük nakli ticari kullanım amaçlı) aracın davalı …. nezdinde … nolu Karayolu Motorlu Araçlar ZMSS poliçe ile 31.12.2012-2013 vadesinde kaza tarihi itibariyle sakatlanma/ölüm halinde kişi başına 250000,00 TL limitle güvence altına alındığı ve kazanın poliçe dönemi içerisinde gerçekleştiğine ve 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu m.3/2 hükmü uyarınca bilirkişiler hukuki değerlendirmelerde bulunamayacağından hukuki olguların Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85, 91 ve devamı maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 49, 54 ve 56 maddeleri kapsamında açılan haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
18/02/2013 tarihli trafik kazasında, davalı …’ün sevk ve idaresindeki, davalı … A.ş’nin işleteni olduğu, davalı … şirketince sigortalı aracın yaya olan davacıya çarpması neticesinde davacı yaralanmıştır.
Mahkememizce tarafların kusur oranlarının tespiti için bilirkişi raporu aldırılmış olup, 11/01/2021 tarihli raporda; davacının %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş ise de; … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan 02/09/2016 tarihli ATK raporu ile çelişki oluşması sebebi ile; ceza dosyası kapsamında alınan tanık beyanları da irdelenerek rapor düzenlenmesi için dosya ATK’ya sevk edilmiş; ATK’nın 18/03/2021 tarihli raporunda; davacı yaya … istikametine göre sol tarafından gelmekte olan davalı sürücü idaresindeki aracın hızını ve konumunu dikkate almadan, ayrıca ilk geçiş hakkını bu araca vermeden, kendi can güvenliğini tehlikeye atarak kontrolsüzce karşıya geçmeye çalıştığı sırada meydana gelen olayda asli kusurlu; davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araç ile mahal şartlarını ve yolda yürüdüğünü beyan ettiği davacı yayayı dikkate alarak varlığını belli edecek şekilde ikazda bulunup, kontrollü ve tedbir alabilecek şekilde sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip, istikametine göre sağ taraftan karşıdan karşıya geçmek isteyen davacı yayaya karşı zamanında ikazla birlikte etkin fren tedbiri almadan çarptığı olayda tali kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ün, %25 oranında kusurlu, davacı yaya …’ın, %75 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. ATK raporunun denetime elverişli ve açık olması sebebi ile Mahkememizce hükme esas alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Dosya arasında bulunan 06/11/2019 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Yönetmeliğine göre davacının sürekli maluliyetinin %7 oranında olduğu, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. Adli Tıp Kurumu raporunun hükme esas alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Dosya maddi tazminat hesaplamasına ilişkin rapor düzenlenmesi için aktüerya uzmanına tevdi edilerek rapor aldırılmıştır. 23/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; davacının kusur oranına göre geçici işgöremezlik zararının 1.061,68 TL, sürekli işgöremezlik zararının 6.893,90 TL olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar bilirkişi raporunda davacının kalan yaşam süresi, kaza tarihinden itibaren hesaplanması gerekirken rapor tarihinden hesaplanmış ise de ; davacı vekili 11/05/2021 tarihli beyan dilekçesinde bu hususa değindikten sonra yargılamanın daha fazla uzamaması için ek rapor talepleri olmadığını belirttiğinden Mahkememizce iş bu raporun hükme esas alınması gerektiği kanaatine varıllmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 90. Maddesinde aynıyla; “Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin 49. Maddesinde ise aynıyla “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü vaz olunmuştur.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile yukarıda gösterilen kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporu birlikte incelendiğinde; davalı … şirketi tarafından sigortalanan aracın sürücüsü davalı …’ün meydana gelen trafik kazasında % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edildiğinden, Türk Borçlar Kanununun 54. maddesine göre, davacının, çalışma gücünün azalmasından, ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan kayıplarını, bakıcı giderini ve sair tedavi giderlerini talep etme hakkı bulunmaktadır.
KTK’nın 85. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir. Bu sebeple davalılar sürücü ve işleten, davacının maddi ve manevi tazminat talebini karşılamakla yükümlüdür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 97. maddesine göre; “Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92.maddesinde mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında kalan durumlar sayılmış olup bunların içinde çalışma gücünün kaybından doğan zararlar bulunmamaktadır. Ayrıca yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre de geçici iş göremezlik zararları, tedavi giderleri klozundan karşılanmak üzere talep edilebilir. Bu sebeple davalı … şirketi poliçe limiti dahilinde davacının geçici çalışma gücü kaybından doğan tazminat talebini diğer davalılar sürücü ve işletenle birlikte müştereken ve müteselsilen karşılamakla yükümlüdür.
Davacı, geçici ve sürekli iş göremezlik zararları dışında bakıcı giderini ve sair tedavi giderini de talep etmektedir. Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, poliçe primini ödeyen işleten ile sorumluluğunu üstlendiği sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın bakıcı veya tedaviye bağlı sair belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir. Yargıtay 17.HD 2015/…E. 2018/…K. sayılı içtihadında; “2918 sayılı kanunun 98. Maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumuna geçtiğinde kuşku olmadığını buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğine” karar vermiştir. Dolayısıyla davalı … şirketinin sigorta limitleri dahilinde eğer varsa bakıcı gideri ve sair tedavi giderlerini tazmin etme yükümlülüğü bulunmaktadır.
Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre davacının geçici iş göremezlik süresinde bakıcı ihtiyacı olup olmadığının tespiti gerektiğinden, doktor bilirkişiden bu hususta rapor alınmış, 11/01/2021 tarihli raporda; davacının kazadaki yaralanmasından dolayı 1,5 ay süre ile bakıcı ihtiyacı olacağı, bakıcı giderinin 1.467,90TL olduğu, sair tedavi giderinin ise 1.250 TL olduğu belirtilmiştir. Davacının kusur oranına göre talep edebileceği toplam miktar 1.571,97 TL dir. Davacı meydana gelen kaza sebebi ile doğan bakıcı ihtiyacını ve sair tedavi giderini talep etmekte haklıdır.
Davacının manevi tazminat talebinin incelenmesine gelince;
Türk Borçlar Kanununun 56. maddesine göre; davacının haksız fiil sonucunda bedensel bütünlüğü zarar gören kişi olarak manevi tazminat talep etme hakkı vardır.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak bir sonuca varılmalıdır. Zira, T.M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Kaza sonucunda davacının vücudunda kemik kırığı oluştuğu, %7 oranında malul kaldığı, iyileşme süresinin 6 ay olduğu tespit edilmiştir. Davacının kaza sonucu yaralanması belli bir manevi ızdırap ve üzüntü yaratacaktır. Bu sebeple Türk Borçlar Kanununun 56. maddesine göre davalılar sürücü ve işletenin manevi tazminattan sorumlu olduğu kabul edilerek maluliyet oranı, kusur durumu, tarafların gelir durumu, kaza tarihi gibi hususlar dikkate alındığında; davacı için 8.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davalı sürücü haksız fiil sorumluluğu sebebi ile, diğer davalı işleten ise kaza yapan aracın işleteni olarak 2918 sayılı KTK m. 85’e göre manevi tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumludurlar.
Her ne kadar davacı taraf, davalı … şirketinden de manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de sigorta poliçesi manevi tazminatı kapsamadığından davalı … şirketi yönünden manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davalıların 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 85, 91 ve Türk Borçlar Kanununun 49, 54 ve 56. maddelerine göre 1.061,68 TL geçici iş göremezlik, 6.983,90 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.571,97 TL bakıcı gideri ve sair tedavi giderinden; davalılar … ve … A.Ş ise ayrıca 8.000,00TL manevi tazminattan müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davalı … şirketi yönünden manevi tazminatın talebinin ve davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 1.061,68 TL geçici iş göremezlik, 6.983,90 TL sürekli iş göremezlik, 1.571,97 TL bakıcı gideri ve sair tedavi gideri olmak üzere toplam 9.527,55 TL maddi tazminatın davalılar … ve … A.Ş yönünden 18/02/2013 olay tarihinden davalı … şirketi yönünden ise 17/02/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi tazminat davasının davalı … şirketi yönünden reddine,
3-Manevi tazminat davasının davalılar … ve … A.Ş yönünden kısmen kabulü ile 8.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi 18/02/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan alınması gereken 650,83TL harçtan peşin alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile eksik 138,50TL harcın müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA;
-Davacı tarafından yatırılan toplam 544,13TL (27,70TL BH, 512,33TL PH, 4,10TL VSH,) harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
-Davacı tarafından yargılama sırasında yapılan toplam 2.162,55TL (1.500,00TL bilirkişi ücreti, 662,55TL posta ve müzekkere masrafı, ) yargılama masrafının davanın kabul red oranına göre takdiren 1.373,59TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin DAVALILAR … ve …TİC. A.Ş’den alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI … …. A.Ş’yeVERİLMESİNE,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesinin 10/3 maddesi gereğince hesap olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALI … A.Ş’ye VERİLMESİNE,
4-Kullanılmayarak artan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davalı … ve … vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır