Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/667 E. 2020/662 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/667 Esas
KARAR NO:2020/662

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:25/06/2015
KARAR TARİHİ:15/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı yan İle müvekkil şirket tarafından imzalanan fason dikim sözleşmesi nedeniyle, müvekkil şirketin davalı yana kumaş teslim ederek 20-000 adet gömlek dikmesini istediğini, davalı yanın dikip teslim ettiği ürünlerin ayıplan nedeniyle müvekkil şirketin ağır zararlara uğradığını, şöyle ki;Taraflar arasında imzalanan 25,02*2012 tarihli sözleşme gereği müvekkil şirketin davalı yana kumaş teslim ettiğini, siparişleri dikmesini istediğini,Müvekkil şirketin, tekstil konusunda tanınan saygın bir şirket olup dünyaca ünlü firmalardan sipariş almakta ve bu İşlerin dışanya fason vermek suretiyle yaptırmakta olduğunu, İkame ettikleri bu davada da sipariş olarak davalı yana verdiği fason işin, TPE olarak tanınmış marka olarak ilan edilen “… markasına ait sipariş olduğunu, davalı yanın, aralarında yapılan anlaşma gereği müvekkil şirketten kumaş teslim alıp 20,000 adet gömlek yapmayı yüklendiğini, kumaşları teslim eden müvekkil şirketin bu teslimlerini irsaliydi faturalarla da kayıt altına aldığını,Müvekkiline teslim edilen siparişlerin bir kısmında yırtıklar, bir kısmında kumaş bozulmaları, bir kısmında ise dikim hatalarının tespit edildiğini, siparişlerin dikimini yapan yüklenici davalı yamn teslim ettiği ürünlerde yırtılma, bozulma, yanlış işçilik gibi ayıpların ortaya çıktığım, sayısı çok fazla olan bu ürünlerin ayıp tespitlerinin hala müvekkil şirket ve müvekkil şirketin müşterisi “…*1 İsimli firma tarafından devam etmekte olduğunu,Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin “Çalışma Esasları” başlıklı 3 .Bölümünün J-paragrafında “tş sahibi, firma tarafından teslim edilen emtiayı, öncehkle yıkamaya ve/veya ilk işçiliğine gönderecek ardından ütü, paket ve finish işlemleri yapıldıktan sonra kontrol edecektir. Bu nedenle herhangi bir süre ile bağlı olmaksızın yukarıda belirtilen süreçlerin sonunda ve kullanım sırasında ortaya çıkabilecek dikim ve/veya kesim ayıplarından firma, iş sahibine ve üçüncü kişilere karşı münhasıran sorumludurşeklinde olduğunu,Yüklenicinin, aldığı işi özen yükümlülüğü göstererek yapmak zorunda olduğunu, Türk Borçlar Kanunu1 nun düzenlemelerinin de bu yönde olduğunu, anılan kanunun “Eser Sözleşmesi*1 başlıklt 471. maddesi: “Üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır/’ şeklinde olduğunu,Müvekkil şirket ile davalı yan arasında imzalanan sözleşmede yukarıda yazdıkları j-paragrafmın da yüklenicinin özen yükümlülüğünün ve sorumluluğunun mahiyetini çizdiğini, anılan paragrafta bahsedilen ayıp kontrolünün ütü, paket, yıkama ve fînısh işlemlerinden sonra yapılmasının nedeninin teksti] işinin gereği olduğunu, mi sal en yıkamayla açılan dikişlerin ayıbın bir örneği olduğunu, işin gereği olarak ayıp kontrolünün bu işlemlerin ardından yapılan Aynı sözleşmenin “Emtia özellikleri” başlıklı 4. bölümünün C- paragrafında “ Sözleşme konusu iş için iş sahibinin kalite kontrol değerlen geçerlidir. Kalite kontrol değerlerine uygun olmayan emtia firma tarafından geri alınır ve iş sahibinden ücret ve nakliye dahil hiçbir ad altında talepte bulunamaz’’ şeklinde olduğunu,Teslim edilen ürünlerde müvekkil şirketin kalite kontrol değerleri geçerli olmasa bile ürünlerin ayıplı olduğunun açıkça ortada olduğunu, bu ürünler için ödeme isteyen karşı yanın isteklerinin samimiyetsiz ve kötü niyetli olduğunu, dünyaca ünltl firmalarla çalışan müvekkil şirketin teslim aldığı ürünleri aynı pazarda kullanabilmesinin imkansız olduğunu, onanmının ya da geriye dönüştürülmesinin de sadece zararı katlayacağını,Taraflar arasındaki sözleşmenin “Ödeme ve Teminat” başlıklı 5. Bölümünün B-paragrafında “ !ş sahibi tarafından biten ürünlere ilişkin gerekli kontrolleri; yıkama, ütü, paket süreçleri tamamlandıktan sonra ayıplann tespitine ilişkin gerekli değerlendirme yapılır. Yıkama ve ütü paket süreçleri tamamlanmadan ayıplı malların tespiti mümkün olmadığından, iş sahibi tarafından tespit işlemi tamamlandıktan sonra, firmaya ayıplı olmayan malların nispetinde ödeme yapılır. Ayıplı olan kısım firmaya fatura edilecektir, tş sahibi tarafından keşline işbu ayıplı mallara ilişkin iade faturası veya reklamasyon faturası bedeli firma tarafından derhal ödenecektir. Taraflar şimdiden gayri kabili rücu işbu maddeyi kabul, beyan, taahhüt ederler.” şeklinde olduğunu,Taraflarca mutabık kılınan bu maddenin gayet açık olduğunu, yüklenicinin hatasından kaynaklanan ayıplar nedeniyle müvekkil şirketin uğradığı zararı tazmin etme yükümlüğü bulunduğunu, benzer şekilde Türk Borçlar Kanunu da İş sahibinin uğradığı zararlardan dolayı kusurlu yükleniciyi sorumlu tutmakta hatta iş sahibine seçimlik haklar tanıdığım, müvekkilinin zararının karşılanması için karşı yana daha önce ihtarname gönderdiklerini ancak sonuç alamadıklarını, harcanan kumaşlar, iplikler, hammaddelerin nakli ve ekstra emeklerinin karşılığı olan 330.000,00 TL müspet zararın tazminini istediklerini,Yüklenicinin ayıplı ürünleri ve kusuru nedeniyle …’nun müvekkil şirketteki diğer siparişlerini iptal ettiğini,Müvekkil şirketin tekstil sektörü tarafından tanınan yukarıda da izah ettikleri gibi önemli şirketlerle çalışan bir firma olduğunu, yüklenicinin kusuru nedeniyle önemli müşterilerinden olan … İle ilişkisinin sarsıldığım, …’nun müvekkil şirkete verdiği kalan siparişlerini İptal ettiğini, piyasanın durgun, hammaddenin pahalı olduğu bu dönemde karından yaklaşık 70.000,00 Tl.’lık kazanç kaybına neden olduğunu, hatta fason İşini bizzat davalı yana verdiği 20.000 adet gömleğin teslimini tamamlayamadığını, ticari itibarının zedelendiğini, … İle imzalanan sözleşmelerin istenmesi halinde mahkemenize sunulacak kazan; kayıplarının somutlaştırılacağım, oluşan bu kazanç kayıplan nedeniyle menfi zararlarının tazminin de istediklerini, açıkladıkları nedenlerden dolayı işbu davayı ikame etme zaruretinin hasıl olduğunu, Yukanda açıklanan nedenlerle,Hammadde ve emek masruflan nedeniyle müspet zararlarının tazminini,Yaşanan kazanç kayıplan nedeniyle menfi zararlarının tazminini,Yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin karşı yana bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davacı tarafça gösterilen delliller toplanmış, … Vergi Dairesi Müdürlüğü kayıtları celp edilmiş, tanıkların dinlenilmesi için ….ATM’ye talimat yazılmış tanık … beyanında: ” Ben … …AŞ ‘nin …’deki fabrikasında üretim müdürüydüm. Söz konusu işten 2015 yılı Mayıs ayında ayrıldım. Söz konusu yerde toplam 5 ay çalıştım. Benim çalıştığım dönem olan Şubat Ayında … Tekstil ile … şirketi arasında bu dava konusuna ilişkin olarak anlaşmazlık çıktı. … şirketinin ayrıca İstanbul’da merkezi bulunmaktadır. … şirketi de … Şirketinin fason üretimini yapan bir şirkettir. O dönemde … Şirketi …’e 20.000 adet gömlek için mal vermiştir. … söz konusu mallardan gömlek dikerek …’deki fabrikaya göndermiştir. Ancak … şirketinin diktiği gömlekler özürlü dikilmiştir. Davalı tarafın teslim ettiği gömleklerin % 80’i yanlış bobin kullanılması, yıkamalı olduğu için kötü dikildiğinden yıkama sonucu oluşan gömleklerde oluşan patlaklar ve lekeler gibi özürlü durumlar vardı. Biz bu nedenle söz konusu gömleklerin 5000 tanesini attık. Diğerlerini de özürlü olarak teslim edilecek … firmasına gönderdik. Ancak … firması gömlekleri ikinci kalite olarak indirimli aldığı için …’in reklamasyon zararı olmuştur. Hatta o dönemde … Şirketinin yetkilisi … Hanımın da imzaladı gömleklerin hatalı olduğu ve bu durumun kabul edildiğine dair bir belge düzenlenmiştir. Benim bilgim görgüm bundan ibarettir” beyanında bulunmuştur.
Tazminatın varlığı ve miktarı açısından bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti dosyaya sunduğu 21/01/2019 tarihli raporda “… markası taşıyan hatalı (ayıplı) gömleklerin, eğer İmha edilmemişse imha edilmesi gerekmektedir. Teknik sektörel mütalaa bu yöndedir. Bir marka altında üretilen ürünlerin, başkaca bir surette kullanımı yolu kapalıdır.Davacının kendi kayıtlarında ne kadar alacaklı göründüğü ve davacının davalıya -üretilen malların bir kısmı ayıplı olmadığından- o kısım mallar için ne kadar ödeme yapması gerektiğine dair hususlar, mali ve sektörel değerlendirmelere nazaran, bu rapor İçinde yer almaktadır. Ancak, bu dava bir alacak detil bir tazminat talebi içermektedir. Yani savın Mahkeme, eier davacı van varanna tazminata hükmedecek olursa, icabında takas/mahsun işlemlerinin yanılması gündeme gelebilecek o noktada: al davacı yanın mevcut alacakları. bl tazminat istemi sebebiyle oluşan alacakları bir vana, davacının davalıya avınsız İsler (ürünler) sebebiyle dodan borcu öteki vana konmak suretiyle takas/mahsun cihetine gidilmesi değerlendi (ilebilecektir. Lâkin ve mezkur veçhile sayın Mahkemenin Bilirkişiliğini izden istediği, bu aşamada, takas/mahsup ile bir alacak’ rakamı bulunması olmayıp, davacının tazminat talebinin haklı bulunduğu bir j/arsayımda, davacının talep edebileceği tazminat miktarının ne olacağıdır.Davacı yan, dava dilekçesinde biraz müphem olarak da söylemiş olsa,a)…. Ayıplı olan malların kullanılamayacak olmasına bağlı kaybın (malın imhası gereğine dayalı zarar) belirlenmesini,b)…. Ayıplı malların satışı olsa îdi, bunlara bağlı elde edeceği karın elde edilmesi imkânının kaybından doğan zararın saptanmasını ve…,c)…. Dava dışı … firması ile çalışma imkânım yitirmesine bağlı olarak ortaya çıkan zararın belirlenmesini ve buna göre tazminata hükmedilmesıni İstemekte ve toplam olarak (330.000,- TL + 70,000,- TL) = 390.000,- TL tazminat talebinde bulunmaktadır.Davacı yan, yukarıda (c ) bendinde Özetlenen zarar kalemini somutlaştıracak doneyi dosyaya surunamıştır. Bunun dışında, teknik sektörel yönden iki kalem, tazminatı belirlemede hesaplanarak, bu dosya kapsamında sayın Mahkemeye takdim edilmiştir. Bunlar (ayrıntıları rapor içinde yer aldığı üzere), cem’an 118.260,- TL + 35.398, 61 TL = 153.658,61 TL olmaktadır.Eğer yüce Mahkemece davacı yan yararına hüküm tesisi cihetine gidecek olursa, dava dilekçesinde faiz açısından bir talebin ‘Sonuç ve İstem” kısmında yer almadığı görülmektedir. Bu alanda da takdir makamı sayın Mahkemedir. Eğer bu davada, davacının faiz (kısa vadeli avans faizi) isteyebileceği muhterem Mahkemece benimsenecek olursa, davacının faiz isteminin başlangıç anının davanın ikame anı olduğu düşünülebilinir ” görüşü bildirilmiştir.
Ayıplı ürünlerin tespiti yönünden ….Asliye Hukuk Mahkemesi’nden aldırılan … talimat sayılı 22/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda ” Dava konusu emtiaların durumu; ihraç kalitesinden çok uzaktır. Giyinme ihtiyacını karşılar ancak kişinin^ bahsedilen hataların üzerinde durmaması gerekir. Giyinme ihtiyacı duyan kişinin bir mağazada bedel ödeyerek almak isteyeceği Ürün kalitesinde değildir. İncelenen her ürünü elden bırakmayı gerektirecek hatalar bulunabilir, O anda fark edilmese bile sonradan iade edilecektir.Dava konusu emtiaların adedi;Dava konusu emtialann değeri; 10TL ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava, sözleşmeye dayalı müspet ve menfi zararı kapsar nitelikte tazminat davasıdır. Taraflar arasında 25/12/2012 tarihli kumaş dikim sözleşmesi imzalanmış davacı tarafça 20.000 adet bayan gömleğinin dikilmesi işi davalı firmaya verilmiştir. Taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereğince dikim ve kesim ayıplarından ötürü davalı şirketin münhasıran sorumlu olduğu belirlemiş olup dosyaya mübrez ve davalı şirket yetkililerince hataların görülüp imzalandığı tutanakla sabit olduğu üzere gömleklerdeki ayıpların tespit edildiği, sunulan ihtarnameye göre ayıp ihbarında bulunulduğu, gömleklerin ihraç edileceği … Firmasına gümrük beyannameleri ile sabit olduğu üzere 13.016 adet gömleğin ihraç edilebildiği, davacının gerek mahkememizce gerekse talimat yoluyla aldırılan bilirkişi raporlarına göre davacı tarafça dikilmesi için verilen kumaş ve diğer masraflar nedeniyle 118.260,00 TL müspet zararı ve ihraç edilemeyen ürünler nedeniyle 35.398,61 TL menfi zararının bulunduğu toplam olarak 153.658,61 TL tazminatın varlığına ve açılan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davacının 118.260,00-TL müspet zarar ve 35.398,61-TL menfi zarar toplamı olan 153.658,61-TL tazminatın davalıdan tazminine , fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 10.496,42 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 6.660,23 TL harçtan mahsubu ile artan 3.836,19 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 6.804,90 TL yargılama giderinin (2.490,90 TL tebliğ ve müzekkereler, 4.314,00 TL Bilirkişi ücreti olmak üzere toplam) davadaki kabul ve red oranına göre takdiren 2.653,91 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 18.547,57 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
15/10/2020
Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …