Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1215 E. 2018/627 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1215
KARAR NO : 2018/627
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2015
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, davalı şirketin bayısı olarak …’da Akaryakıt istasyonu işletmektedir. Daha sonra müvekkil şirket, davalı ile olan bayilik sözleşmesini haklı olarak fesih ettiğine dair davalıya … Noterliğinin 20/07/2015 tarih ve …ihtarname göndermiştir. Bunun üzerine davalı şirket ise müvekkile hitaben… Noterliğinin 29/07/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile cevap vermiştir. Bu ihtara karşılık ise müvekkil tarafından davalıya… Noterliğinin 07/08/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi çekilmiştir. Ancak bu arada davalı şirket, … Bankası … sübesi 03/08/2015 tarih … nolu müvekkil şirketin keşideci olduğu 206.947,00- TL bedelli çek hakkında icra takibi başlatılmıştır. Öncelikle şu hususu belirtmek isteriz ki, takibe konu edilen çek altındaki imza atan …’ın yetkisi 17/06/2014 tarihinde sona ermiştir. Öncelikle 03/08/2015 tarihi itibariyle temsil yetkisi olmayan kişi tarafından imzalanan iş bu çekten dolayı davacı şirketinborçlu olmadığının tespiti karar verilmesini talep ederiz. Davalı şirket ile müvekkil şirket arasındaki bayılık sözleşmesi müvekkil tarafından haklı olarak fesh edilmiş olup buna ilişkin hususlar bu davanın konusu değildir. Bu davanı konusu davalı, şirket elinde bulunan ve yukarıda nitelikeri belirtilen 206.947,00- TL bedelli çeki davalı tarafından tahsil edilmesine rağmen mükerrer olarak yeniden tahsili amacıyla icra takiben okunulmasına ilişkindir. Cari hesap son kısmında 24/11/2015 – 31/12/2015 tarihler, araştırma müvekkil şirketin cari 0,86 TL olarak görünmektedir. Davalı şirketin müvekkile olan olan banka teminat mektubunu paraya çevirmesindeki gayesi, elinde mevcut olan çeklerin bedeli, tahsil etmektir. Kaldı ki davalı, şirketin müvekkile gönderdiği … Noterliği 29/07/2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinde 612.029,87- TL cari hesap borcu olduğu belirtilmiş olup bu miktarın 600.000,00- TL si ise Banka teminat mektubundan tahsil edilmiştir.Buna rağmen mükerrer olacak şekilde çek bediliin tahsil edilmesi ve kötü niyeti açıkça göstermektedir. Müvekkil şirket bu ihtara verdiği cevapta da davalının gönderdiği ihtarın 3-e bendinde belirtilen 612.029,87- TL nin teminat mektubunun paraya çevirilerek tehdit edildiği belirtmiştir. Bu nedenle takibe konu edilen çekten dolayı borcumuzun bulunmadığına iş bu davayı açmak zarureti hasıl olmuştur. Şayet bu çek bedeli tahsil edilmemiş olsa idi cari hesap raporunda bu çek bedeli kadar müvekkil şirketin davalı şirkete borcu görünürdü İcra takibine konu edilen ve bizimde dava açtığımız bu çek ile ilgili olarak dava neticesine kap tedbir konulmasını talep ediyoruz. Zira bu çek bedelin ödendiği davalı şirketin kendi cari, hesapları ve tarafımıza gönderdiği ihtarname ile sabittir. Davalı şirket kurumsal bir firma olması nedeniyle müvekkil ile ilgili olarak tüm çekleri cari hesaba borç olarak işlemiş olup, sonrasında ise teminat mektubunu paraya çevirerek bakiyeyi sıfırlamıştır. Buda göstermektedir ki, iş bu çek bedeli tahsil edilmiştir. Bu nedenle müvekkilin bu çek ile ilgili olarak borcu bulunmamasına rağmen iş bu icra takibi haksız olarak açılmıştır. Müvekkil şirketin mağdur olmaması acısından dosya kapsamı göz önüne alınarak teminatsız olarak icra dosyası üzerine tedbir konulmasını talep ettiğini,İstanbul… İcra Md. … E. Sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine,İcra iflas kanunu72/5 bendi uyarınca davalını icra takibinde haksız kötü niyetli olması göz önüne alınarak takip miktarının %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminat ödenmesine, Yargılama giderleri avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesini kara verilmesini iddia ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ” Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; davalı müvekkil şirkete bayilik sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğine dair ihtarname gönderildiğini, bunun üzerine müvekkil şirketçe cevap verildiğini ve taraflarınca tekrar cevaba binaen ihtarname keşide edildiğim, ihtarnamelerine tebliği aşamalarında müvekkil şirketçe … Bankası… Şubesine ait 03.08.2015 keşide tarihli, … çek notu davalı şirketin keşideci olduğu 206.947,00-TL bedelli çek hakkında icra takibi yapıldığı, çekin keşide edildiği tarih itibari ile yetkili kişinin …olduğu, …’ın yetkisinin 17.06.2014 tarihinde sona erdiği, icra takibine konu çekin müvekkil şirketçe tahsil edildiği, takibe konu edilen çekten dolayı davacı şirketin müvekkil şirkete borcu bulunmadığı iddia edilmiş ve icra dosyası üzerine tedbir konulması, davacı şirketin borçlu olmadığının tespit edilmesi ve %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödenmesine karar verilmesi talep edilmiştir. Ancak davacı şirketin iddiaları afaki ve mesnetsizdir. Şöyle ki; Müvekkil şirket, … markası altında ülke çapında faaliyet gösteren bir akaryakıt dağıtım şirketidir. Müvekkil şirket ile … adresinde mukim ve tapu sicil müdürlüğünün… Mevkii 20 pafta 2021 ada 1 parsel üzerinde bulunan akaryakıt istasyonu ve müştemilatının işletilmesi amacı ile davacı … Akaryakıt ile 01.09.2014 başlangıç ve 22.03.2018 bitiş tarihli bayilik sözleşmesi ve 15.03.2013 tarihti protokol imzalanmış ve bu çerçevede bayilik faaliyeti yürütülmüştür. Bayilik ilişkisi sürerken davacı … Akaryakıt, … Noterliği, 20.07.2015 tarih ve …yevmiye no.lu ihtarnamesini göndererek bayilik sözleşmesini tek taraflı feshettiğini bildirmiştir. Davacı…Akaryakıt, ihtarnamesinde, 16.07.2015 tarihinde peşin akaryakıt talebinin karşılanmamasından dolayı, ticari faaliyetine esas teşkil eden akaryakıt satış faaliyetini tam anlamıyla yerine getiremediği, bu durumun müşteri kaybına ve memnuniyetsizliğine sebep olduğu, ticari zarar ve ticari itibar kaybına uğramakta olduğu, bu sebeple ticari faaliyetini sürdürmenin imkânsız olduğu gerekçelerini ileri sürmüş ve bayilik sözleşmesini tek taraflı olarak süresinden önce feshetmiştir. Müvekkil şirket tarafından tebellüğ edilen bu ihtarnameye karşı,… Noterliği 29.07.2015 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarname ile cevap verilmiş ve 16.07.2015 tarihli ürün alım talebinin 01.09.2014 tarihli bayilik sözleşmesinin “ödeme” başlıklı 5. Maddesi uyarınca kabul edildiği, ödeme yapılmasının istendiği ancak ödeme yapılmaması üzerine mal tesliminin gerçekleşmediği ve diğer ilgili hususlar cevaben bildirilip, ihtar edilmiştir. Bu noktada davacı şirketin bayilik sözleşmesini haldi olarak feshettiği iddiaları yersizdir. Davacı … Akaryakıt dava dilekçesinde, takibe konu edilen çek altındaki imzanın şirketlerini borca sokmadığım, çekin keşide edildiği tarih itibariyle şirketi imzaya yetkili kişinin … olduğunu, …’ın yetkisinin 17.06.2014 tarihinde sona erdiğini, temsil yetkisi olmayan İtişi tarafından imzalanan bu çekten dolayı davacı şirketin borçtu olmadığının tespitine karan verilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Bu iddia yerinde değildir. Zira hukukumuzda vadeli çek keşide etmek ticari örf adet gereği uygulama alanı bulmuştur, bulmaktadır. Bu bağlamda, yetkilinin sonradan değişmesi çekin geçerliliğine etki etmez. Kambiyo senetleri sebepten soyut ticari evraktır. Davacı bu çeke dayalı borçlu olmadığı yönündeki iddiasını yazdı delille ispat etmekle mükelleftir. Davacının bu çek dışında da, davalıya borcu bulunup alacağın tahsiline yönelik davalar devam etmektedir. Haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep ederiz. Aynca davacı şirket dava dilekçesinde, çek tazminatının %10 olmayıp %5 olarak belirlenmesi gerektiği iddia etmiştir. Ancak Türk Ticaret Kanunu’nun 783/3 maddesine göre “Muhatap nezdinde karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan bir çek düzenleyen İtişi, çekin karşılıksız kalan bedelinin %10’unu ödemekle yükümlü olduktan başka, hamilin bu yüzden uğradığı zararı da tazmin eder. ” 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 695/3 maddesinde %5 olan çek tazminatı oram 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 783/3. maddesi ile %10’a çıkarılmıştır. Bu hüküm kapsamında hamil, düzenleyenden (keşideciden) aynca ödenmeyen çek bedelinin yüzde onu oranında çek tazminatı talep edebilir. Açıklanan kanun maddeleri gereğince çek tazminatının %10 olduğu izahtan varestedir. Bu noktada davacı şirketin çek tazminatına ilişkin iddialan da afakidir. Davacı yanın, müvekkil şirket aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile tazminat ödenmesi istemi de haksızdır. Zira davacı şirketin müvekkil şirkete olan borçlan devam etmekte olup huzurdaki dava, müvekkil şirket alacağının tahsilini geciktirmek üzere haksız olarak ikame edilmiştir. Esasen huzurdaki davada alacağın tahsilinin gecikme» nedeni ile müvekkil şirketin tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Bu nedenle davacı yanın tazminat isteminin reddine ve davacının 206.947,00-TL tutarındaki talebi üzerinden %20’den aşağı Davacı yanın tedbir istemi de haksızdır ve tedbirin kaldırılması gerekmektedir. Davacı yanın müvekkil şirkete olan borcu devam etmekte olup tedbir karan esasen baldı alacağın tahsilinin gecikmesine sebebiyet vermektedir. Nitekim huzurdaki davanın ikame edilme sebebi de yukanda açıklandığı üzere alacağın tahsilinin gecikmesidir. Bu nedenle Mahkemenizin 28.12.2015 tarih ve 11 numaralı tedbir kararından rücu edilerek tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep zorunluluğu hâsıl olmuştur. Yukarıda açıklanan ve Mahkemenizce re’sen gözetilecek nedenlerle; Mahkemenizin 28.12.2015 tarih ve 11 numaralı tedbir kararından rücu edilerek tedbir kararının kaldırılmasına, huzurdaki haksız davanın reddine, davacının 206.947,00-TL tutarındaki talebi üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış,…Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısı celp edilmiş, davacı defterlerinin incelenebilmesi için Erzincan Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, bilirkişiden alınan 02/01/2017 tarihli talimat raporunda ” icra takibinde belirtilen 206.947,00-TL tutarındaki çekin herhangi bir mal alışı karşılığı olmaması ve cari hesap kartında yapılan tahsilatlar ve davacı vekilinin beyanıyla 600.000-TL tutarındaki teminat mektubunun paraya çevrilmiş olması nedeniyle davacının dava tarihine kadar Davalı ve davacı kayıtlarına göre davalıya ödenmeyen bir borcu olmadığı” görüşü bildirilmiştir.
Davalı taraf ticaret defter ve kayıtlarının incelenmesi için mahkememizce dosya bilirkişiye tevdii edilmiş, dosyaya sunulan 09/03/2017 tarihli raporda ” Davalının ibraz edilen ticari defter kayıtlarında dava konusu 03.8.2015 keşide tarihli 206.947,00.-TL tutarlı çekin 30.07.2015 tarihinde davacıdan alınarak cari hesaptan düşüldüğü tespit edilmiştir, (davalı ticari defterinde davacı cari hesabı incelendiğinde çekin alındığı tarihten bir önceki tarih 27.7.2015 tarihi itibariyla davacının davalı taraftan 322.911,21 TL alacaklı olduğu) Daha sonra davalı dava konusu çekin tahsil edemediği gerekçesi ile çeki takibe koymuştur. Bu aşamada davalı 24.07.2015 tarihinde davacıya ait 600.000,00.-TL tutarlı teminat mektubu nakte çevirmiş olup cari hesaptan düşmüştür. Davalı ödenmeye çek tutarını 01.11.2015 tarihinde tekrar cari hesaba borç kaydı yapmıştır.(01.11.2015 tarihi itibariyle davacının davalı şirketten 316.268,05 TL alacaklı olduğu) Diğer taraftan 01.11.2015 tarihinden cari hesabın tetkikinde davalı tarafından davacıya ödeme açıklamalı kaydın olduğu tüm taleplerime rağmen belgesi ibraz edilmeyen 393.943,27.-TL tutarında davalı tarafından davacıya yapılmış ödeme görülmekle birlikte bu ödemenin neden niçin yapıldığı ispata muhtaç olarak değerlendirilmiştir. Yapılan inceleme ve araştırma sonucunda davacının dava konusu 03.8.2015 keşide tarihli 206.947.00-TL tutarlı çekten dolayı borçu olmadığı yönünde kanaat oluşmuştur “görüşü bildirilmiştir.
İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde … tarafından…Şti’ye karşı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığı, takibe dayanak 03/08/2015 tarihli 206.947,00-TL bedelli çek olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup öncelikle davacı tarafça çekteki yetkili imzasına itiraz edilmiş olduğundan … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce verilen bilgilere göre…’ın 18/08/2011 – 18/06/2014 tarihleri arasında şirketi temsile yetkili olduğu, çekin keşide edildiği tarihte yetkisiz olduğu, bu nedenle şirketin borç altına sokulamayacağı ayrıca taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde 03/08/2015 vade tarihli çekten dolayı takip tarihi olan 26/11/2015 tarih itibariyle davacının davalıya herhangi bir borcu olmadığı anlaşılmış olduğundan ispatlanan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ayrıca yetkisiz temsil hususunun davalı şirket tacir olduğundan gerekli özen yükümlülüğünü göstermek zorunluluğu olup bu yükümlülük yerine getirilmeden ve basiretli bir tacir gibi ticari defter ve kayıtlara göre hareket edilmediğinden kötü niyetle davranıldığı kanaatine varılarak %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
Davacı şirketin İstanbul …İcra Müd’nün … esas sayılı takip dosyasına dayanak yapılan 03/08/2015 tarihli 206.947,00-TL bedelli çek ve takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine,
Asıl alacağın % 20 si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilerek davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 14.136,55 TL nispi karar harcından peşin alınan 3.534,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.602,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 18.366,82 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 5.381,69 TL’nin ( 27,70 TL BVH, 4,10 TL VH, 3.534,14 TL Peşin Harç, 27,75 TL tebliğler,1.788,00 TL bilirkişi ücreti.) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …