Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/887 E. 2019/693 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/887 Esas
KARAR NO : 2019/693

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 24/04/2012
KARAR TARİHİ : 31/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının ,davalı taraftan 750.000,00-TL borç para aldığını, bu bedelin müvekkili … Şubesi hesabına 15/09/2006-10/10/2006 tarihleri arasında 6 parça halinde havale ile gönderildiğini,müvekkili aldığı 750.000-TL ne karşılık teminat olarak… parsel 11 de kain 6420 m2 arsasını 15/09/2006 tarihinde davalı …’nin adamı … ‘a devrettiğini, ayrıca 4 adet 1.840.000,00-TL tutarında çekini verdiğini, davalının müvekkili davacıya ödemedeki gecikmeyi ileri sürüp 24/07/2007 tarihli yeni sözleşme imzalattığını, daha sonra da baskı ve korku yaratarak müvekkilinden 3.613.000,00-TL tutarında yeni çek ve senetler aldığını, taraflar arasındaki sözleşmelerde gayrimenkul alım satım sözleşmesi ve aynı gayrimenkulun kiralanması gebe gösterildiğini, davalı …’nin müvekkilinden 2,5 sene içinde 2.150.000,00-TL tahsilat yaptığını, müvekkilinin teminattaki arsasının satışı ile 1.100.000,00-TL ve banka makbuzları ile 1.050.000,00-TL toplam 2.150.000,00-TL ödemesinden sonra davalının müvekkilini arayarak hiç bir alacağının kalmadığını, aldığı bütün senetleri ve çekleri iade edeceğini belirtmesine rağmen çek ve senetleri iade etmediği gibi, müvekkili ve şirketi aleyhinde icra takipleri yaptığını, davanın kabulü ile müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, geçersiz sözleşmeye istinaden, baskı ve korku sonucu verilen toplamda 853.000,00-TL bedelli senetlerin iptaline, % 40 kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra takip dosyasına konu alacak, ferileri ile birlikte …Noterliği’nin 28/09/2011 tarih ve … yevmiye nosu ile düzenlenen alacağın temliki sözleşmesiyle …, … A.Ş. ‘ye temlik edildiğini, davanın, davaya konu icra takip alacağını temlik alanlara karşı açılması gerektiğinden, işbu davanın temlik alanlara yöneltilmesine ve müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve…A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın müvekkilleri tarafından temlik alındığını, kambiyo senedine karşı açılan menfi tespit davasının sözkonusu olduğunu, ödeme hususunun tevsik edilmediğini, davacıların alacağının müvekkiline temlik eden … ile 2006 yılında sözleşme yaptıklarını ve sözleşme uyarınca taşınmaz satın alıp bedelini çek ile ödediklerini beyan etmekte iken 2012 yılında bu ödeme ve işlemlerin anılan şahsın tehdit ve korkutması ile yapıldığını iddia ettiğini, icra mahkemesi nezdinde borcun aslına ilişkin itirazın ileri sürülmediğini, davacılar tarafından ikame edilen haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacıların dava konusunun % 40 ından az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacılara tahmilini talep etmiştir.
Taraflarca gösterilen delliller toplanmış,… Tapu Müdürlüğü,…Tapu Müdürlüğü,İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesi’nin… E.sayılı dosya örneği,İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı takip dosyaları,Bursa …Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı dosya örneği, …Noterliği,Bursa …İcra Müdürlüğü’nün … E.Sayılı takip dosya örneği,Bursa …ATM … E.sayılı dosya örneği, İstanbul …Asliye Ceza Mahkemesi’nin… E.sayılı dosya örneği celp edilmiş, Davacıların borçlu olup olmadığı, ödeme yapılıp yapılmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti dosyaya sunduğu 12/06/2013 tarihli raporda ” Davalı …’nin talil niteliğindeki dava konusu bonoların taşınmazı satışı nedeniyle aldığı yönündeki beyanı karşısında, bu bonoları hangi satışlar için aldığını ispatla yükümlü olduğu, taşınmaz satışının şekle tabi olması nedeniyle … tarafından davacılara tapusicil müdürlüğünde yapılan bir satış veya noter huzurunda yapılan bir satış vaadi sözleşmesi bulunmadığı sürece geçerli ( sözlü ya da yazılı ) bir alım satım sözleşmesinden bahsedilemeyeceği bu nedenle davacıların hukuken bir hüküm ifade etmeyen alım işlemi nedeniyle verdikleri bonolar nedeniyle borçlu olamayacakları, davacıların BK 188.Mad.gereğince temlik eden …’ye karşı ileri sürülebilen savunmaları devralana karşı da ileri sürülebileceğikleri yönündeki kanaatin mahkemeye ait olacağı” görüşü bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinden aldırılan 23/06/2014 tarihli ek rapora göre ” Davalı vekili kök rapora itiraz dilekçesi ekinde 2 Adet yeni belge sunduğunu, bunların da 1.840.000,00-TL nin geçtiği sözleşmeyi iptal eden ve taraflar arasında komisyon ilişkisi olduğunu gösteren 2 adet belge olduğunu, davalı vekilinin sunduğu 2 adet protokol ve davacı tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu ” davalı …’den 750.000,00-TL borç aldıkları ” beyanları birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında sadece gayrimenkul satışı yapılmadığı, aralarında başkaca ticari işleri ve aralarında hesap ilişkisinin bulunduğu sonucuna varıldığını bu nedenle kök raporda belirtildiği üzere senet üzerinde bedelin malen ahzolunduğunu kaydının bulunması halinde bonoya konu alacağın doğmadığını ispat yükü yazılı bir delile dayanmak şartıyla iddiayı ileri süren davacı tarafa ait olduğunun ve dosya kapsamında davacının ispata yarar bir belge sunmadığı, takdirin mahkemeye ait olduğunu, ayrıca belgedeki bu arsanın satışının …’e yapılıp yapılmadığının araştırılabileceği şayet yapılmış ise…’ye sözleşme uyarınca ödenmesi gereken % 5 komisyonunun ödenip ödenmediğinin, şayet ödenmemiş ise miktarının ne olduğunun araştırılması ve ispatlanması gerektiği ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde , açılan dava, takip dosyasına dayanak yapılan kambiyo senetlerinden dolayı borçlu olunmadığı iddiasıyla takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Öncelikle dava dilekçesinde dava davalı …’ye karşı açılmış ise de verilen cevap dilekçesinde …’nin alacağı temlik ettiği davacı tarafınca öğrenildiğinden, dava tarihinden önce alacağın temlikinin davacı tarafça bilindiği hususu ispatlanamamış olduğundan …Noterliği’nin 28/09/2011 tarihli … yevmiye nolu alacağın temliki sözleşmesi esas alınarak mahkememizce 21/02/2013 tarihli celsede HMK 124 mad.gereğince davalı taraftaki taraf değişikliğinin kabul edildiği ve davalı …’nin davalı sıfatından çıkarılarak … ve …A.Ş.’nin davalı olarak kabul edildiği bu nedenle davalı … yönünden davalı sıfatından çıkarıldığından hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiş , husumet itirazı , davalı sıfatı olmadığından değrelendirilmemiştir.
Davalı sıfatına sahip olan … ve…A.Ş. dava konusu alacağı …Noterliği’nin 10/08/2015 tarih ve … yevmiye no’lu alacağın temliki sözleşmesi ile …’a temlik ettiği, davacının HMK 125/1-a mad.göre seçimlik hakkını kullanarak davayı …’a karşı devam ettirdiğini beyan etmesi nedeniyle davalı … ve … A.Ş. Hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Davalı …’a karşı dava tarihinden sonraki alacağın temliki nedeniyle davaya devam edilmesi nedeniyle bu davalı yönünden dosyanın esasına bakılacak olursa açılan dava, İstanbul ….İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyasına dayanak yapılan 10 Adet senetten dolayı borçlu olunmadığına dair açılan menfi tespit davasıdır. Takip konusu alacak temlik edildiğinden …’ye karşı ileri sürülebilecek tüm defi ve itirazlar alacağı temlik alan …’a karşı da ileri sürülebilecektir. Davacı taraf … ‘den borç para aldığını, taşınmaz ve senetlerin teminat olarak verildiğini, alınan borç paranın çek üzerinde ödeme yapılmasına rağmen senetlerin bedelsiz kalmış olmasına rağmen takibe konulduğunu ve ayrıca yapılan sözleşmelerin kanuna, ahlaka ve kamu düzenine aykırı olup tefeciliğin suç olması nedeniyle geçersiz sözleşmeye göre verilen senetlerin hükümsüz olduğunu iddia etmiş, davalı … ise esas yönden hiç bir savunmada bulunmamıştır. Fakat takibe konulan aynı senetlerle ilgili olarak İstanbul ..Asliye Ceza Mahkemesi’nde gerek soruşturma dosyasındaki ifadesinde gerekse ceza dosyasındaki ifadelerinde “kendisini ticari ilişki nedeniyle tanıdığını, iddiasında geçen 750.000-TL ‘lik parayı kendisine sattığı arsa bedeli olarak verdiğini, aralarında 3-4 milyon TL civarında ticari ilişki bulunduğunu, …’da ki arsayı müştekinin aslında kendisine sattığını, genellikle yurtdışında bulunması nedeniyle arsanın tapusunu ilgilenması için yanında çalışan … ‘ın üzerine kaydettirdiğini” beyan etmekle senetlerin veriliş nedenini talil etmiş olmakla ispat yükü davalı tarafa geçmiştir. Ancak davalı taraf beyanında geçen ve …’e sattığı iddia edilen arsa hususunda delil gösterememiş ve bu husus ispatlanamamıştır. 750.000-TL ‘nin … tarafından …’e verildiği sabit olup davacı tarafça dosyaya delil olarak sunulan tarihsiz adi yazılı belgede “…Köyüne bağlı 1 pafta 11 parsel bahçeli … üzerine kayıtlı aslında …’ye ait olan bahçeli ev niteliğinde 6420 m2 lik arsa … tarafından 1.840.000-TL ye …’e satılmıştır. Karşılığında 4 adet 460.000-TL …’in şahsına ait çek alınmıştır. Taraflar başkaca anlaşmalar yapmadığı taktirde bu 4 adet çek ödendiğinde sözkonusu arsa …’e devredilecektir” ibarelerinin bulunduğu, 24/07/2007 tarihli belgede ise ” … köyüne bağlı 1 pafta 11 parsel bahçeli 1.600.000-YTL değerindeki mülkü …’e 15/10/2007 tarihinde başlamak üzere 80.000-YTL aylık kira ile kiraya vermiştir. Aynı zamanda bu mülkü …’in talebi halinde 1.600.000-YTL bedelle kendisine satılabilecektir. Bundan evvel yapılmış tarihli ve tarihsiz anlaşmalar geçersizdir ” ibarelerinin bulunduğu, buna göre tarihsiz sözleşmenin 24/07/2007 tarihinden önce yapıldığının anlaşıldığı, getirtilen tapu kayıtları ve ceza dosyasında yer alan rapor dikkate alındığında … 11 parseldeki 6420 m2 bahçeli evin aslında …’e ait iken 15/09/2006 tarihinde …’nin beyanında bahsettiği gibi …’a 350.000-TL bedelle devredildiği, çok kısa bir zaman sonra ise taşınmazın …’nin damadı …’a devrildiği, tarihsiz ve 24/07/2007 tarihli belgelerde belirtildiği şekliyle 15/10/2007 tarihinden itibaren taşınmazın yeniden …’e kiraya verileceğinin veya tapudaki satış bedelinin 5 katı fazlası tutarında bir bedelle satılmak istenmesinin hayatın olağan akışına ters olup miktarlar arasında aşırı nispetsizlik bulunduğu tarihsiz olan sözleşmeye geçersiz sayılmasına rağmen senetler yönünden geri iade edildiğine dair ibare bulunmadığı, davacılar tarafından …’ye ciro edilen ve takibe konulan 1.610.000 TL’lik çek ve 1.203.000 TL’lik senet bulunduğu, davalı vekilince delil olarak sunulan 13/09/2008 tarihli belgede …’in hesabı kapatmaması halinde 6420 m2 arsanın 500.000 USD sayılıp geriye kalan bakiyenin görüşüleceği belirtilmiş olduğundan 15/09/2006 tarihinde tapuda …’a yapılan devrin teminat olarak yapıldığı anlaşılmış, taşınmazın ayrıca …’e kiraya verildiği hususunda da somut delil ibraz edilememiştir. İstanbul …Asliye Ceza Mahkemesince tefecilik suçu nedeniyle …’nin cezalandırılmasına karar vermişken yargıtayın bozma kararı üzerine Mahkemece 2006 yılına dair vergi incelemesi yaptıramadığından ve aleyhe tanık beyanı olmadığından beraat kararı vermiş ise de Ceza Mahkemesince verilen kararların hukuk mahkemesini bağlayıcılığının olmadığı, sadece kesinlik kazanan maddi vakalar yönünden bu tespitlerin hükme esas alınması gerektiği, ceza dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda verilen para ile alınan senetler arasında kanuni faiz haddinden çok fazla orantısızlık bulunduğu, taşınmazın teminat olarak verilmiş olduğu, 2.413.000 TL çek ve senedin …’ye ciro edildiği, arada ticari ilişki olmamasına rağmen … tarafından …’nin damadı olan Erhan Karataş’a 154.000 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Senetlerin veriliş nedeni talil edildiği ve ispat yükünün …’de olduğu fakat 750.000 TL olarak verilen paranın veriliş nedeninin, ayrıca …’ye ait olduğu söylenen arsanın neden tapuda aslında … tarafından …’a devredildiğinin ispatlanamadığı, gerek davacının sunduğu tarihsiz ve 24/07/2007 tarihli belgeler gerekse davalı tarafın sunduğu 13/09/2008 tarihli belge değerlendirildiğinde …Köyü 1 pafta 11 parsel 6420 m2’lik taşınmazın teminat olarak verildiği, buna ek olarak toplamda … ve … A.Ş. Tarafından 2.413.000 TL çek ve senedin …’ye ciro edildiği, davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmekten kaçındığı, ispat yükünün bu yönden de yerine getirilmediği, sunulan belgeler, sözleşmeler, para akışları ve verilen çek ve senetler, ceza dosyasındaki maddi vakalar hep birlikte değerlendirildiğinde … tarafından verilen 750.000 TL’nin çok fazla üzerinde çek, senet ve taşınmaz verildiği, verilen para ile tahsil edilen miktarlar arasında aşırı orantısızlık olduğu, yapılan sözleşmenin noterde yapılmaması nedeniyle gayrimenkul satış vaadi olarak da değerlendirilemeceği, sözleşmenin kanuna ve kamu düzenine aykırı nitelikte olması, taşınmaz satışı için çek, senet aldığını belirten … yönünden ve dolayısıyla temlik alan davalılar yönünden ispat yükünün yerine getirelemediği, geçersiz sözleşmelere dayanılarak verilmiş olan senetlerden dolayı davacıların sorumlu tutulamayacağı senetlerden dolayı borçlu olmadıkları, bu nedenle açılan davanın kabulune karar vermek gerektiği, ayrıca temlik alan davalı …’ın davacının diğer temlik eden davalılar ile husumeti, alacak ve borç hususundaki çelişkileri bilmesine rağmen kötü niyetli hareket ederek alacağı temlik almış olması nedeniyle talep edilen %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşığıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Dava tarihinden önce alacağı temlik eden … hakkında HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
B) Dava tarihinden sonra alacağı temlik edenler … ve …A.Ş. hakkında davacı taraf HMK 124/125 Mad.seçimlik hakkını kullandığından HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
C) Davalı temlik alan … yönünden açılan davanın KABULÜNE,
Tanzim tarihleri aynı ve 01/10/2008 olan 01/11/2018,01/12/2008,01/01/2009,01/02/2009,01/03/2009 ve 01/04/2009 Vade tarihli ve 100.000-‘er TL ‘lik senetler ile 31/12/2008 Tanzim 15/01/2009 vade tarihli 43.000-TL bedelli ve ayrıca aynı tanzim tarihli 15/02/2009,15/03/2009,15/04/2009 vade tarihli 70.000’er TL bedelli senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının TESPİTİNE ve senetlerin İPTALİNE,
Kabul edilen 853.000-TL üzerinden % 40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmedilmesine, davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 58.268,43 TL nispi karar harcından peşin alınan 12.667,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 45.601,38 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 48.070,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılar …, …A.Ş., …’dan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 15.130,25 TL’nin ( 21,15 TL BVH, 3,30 TL VH, 12.667,05 TL Peşin Harç, 488,75 TL tebliğler, 1.950 TL Bilirkişi ücreti ) yargılama giderinin davalılar …, …A.Ş., …’dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …