Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1601 E. 2019/694 K. 31.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1601 Esas
KARAR NO : 2019/694

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 31/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Sayın Mahkemeye sunulan 25/12/2014 Tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle;”Müvekkilimiz ile Davalı arasında İstanbul ili, eski …Belediyesi, …adresinde bulunan ve tapuda 2 pafta, 1 ada, 135 parsel numarasında kayıtlı arsa üzerine yapılacak inşaatın projelerine ve ruhsat eklerine uygun olarak yapılmasına ilişkin olarak;06/09/2003 tarih ve 79211 YİBF sayılı,06/09/2003 tarih ve 79213 YİBF sayılı,06/09/2003 tarih ve 79218 YİBF sayılı,06/09/2003 tarih ve 79221 YİBF sayılı,11/08/2005 tarih ve 146560 YİBF sayılı -11/08/2005 tarih ve 146561 YİBF sayılı1-11/08/2005 tarih ve 146562 YİBF sayılı Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesi imzalanmıştır. Müvekkil şirket ile davalı arasında akdedilen Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesine göre; “Sözleşme yılı hizmet bedeline ilave olarak, her yılsonu itibariyle düzenlenecek tespit tutanağı esas alınmak suretiyle kalan işlere ait hizmet bedeli, uygulama yılı yapı yaklaşık maliyeti ve hizmet bedeli oranına göre … Bakanlığınca yeniden belirlenir. Bu durumda doğacak bedel farkı davalı tarafından Yapı Denetim emanet hesabına yatırılır ve öngörülen yapım süresi uzadığı takdirde uzayan sürenin her altı ayı için hizmet bedeline esas oranın %10 u kadar ilave hizmet bedeli ödenir”.Davalı ile yapılan sözleşmeler bu inşaatın durumu dikkate alındığında, bu aşamada alacak miktarının müvekkil şirket tarafından tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün ve kendisinden beklenebilir olmadığından fazlaya ilişkin tüm haklarımızı saklı tutarak işbu davayı açmak zarureti hasıl olmuştur.Müvekkilimiz söz konusu Sözleşmeler ile üstlendiği tüm edimlerini yerine getirmiş, yapı denetim hizmetini yasalara, yönetmeliklere ve ilgili yasal düzenlemelere uygun olarak yapmıştır. Ancak davalı, inşaatın gelinen mevcut seviyesinin tespitine yanaşmamış ve buna bağlı olarak doğacak yapı denetim hizmet bedelleri ve ilave Yapı Denetimi hizmet bedellerini yatırması gereken emanet hesabına yatırmamıştır. Bu konuda ilgili belediyenin yazı ve uyarılarına rağmen davalı, hesaplamanın yapılmasına olanak vermediği gibi hizmet bedellerini de ödememiştir.Ayrıca Yapı Denetim Hizmet sözleşmelerinin kayıtlı olduğu … BAKANLIĞI Yapı Denetim Sisteminde ilgili inşaata ait güncel YİBF (Yapıya İlişkin Bilgi Formu) bilgileri bulunmakta olup hizmet bedellerinin ve ödenmeyen/emanet hesaba yatırılmayan ve müvekkilimize ödenmesi gereken Yapı Denetimi Hizmeti ve İlave Yapı Denetimi hizmeti bedellerinin hesaplanmalarında güncel değerler esas alınarak hesap yapılması gereği de yerine getirilmemiştir.İnceleme konusunun Yapı Denetimi konusunda uzmanlık ve teknik biligi gerektirmesi nedeniyle, Sn Mahkemece yapılacak olan Bilirkişi incelemesi için seçilecek olan Bilirkişilerin… Bakanlığı İstanbul İl müdürlüğünce görevlendirilecek olan bilirkişiler arasından seçilmesinin önem ve gerekliliğini Sn. Mahkemenizin değerlendirmesine ayrıca ve önemle sunarız.Yukarıda yazılan ve dava konusu taşınmazlara üçüncü şahıslara devrinin ve/veya hak kısıtlayıcı işlem tesisinin engellenmesi için “Teminatsız” olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, karar gereği ilgili kurum ve kuruluşlara müzekkere yazılmasına ve tarafımıza elden takip yetkisi verilmesine ayrıca alacağın miktarı, ilgili yapı denetim mevzuatı ve davalının şu ana kadarki kötü niyeti göz önüne alınarak bahse konu taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulmasına,Müvekkilimizin ödenmeyen Yapı Denetimi Hizmet bedelleri ve ilave yapı Denetimi hizmet bedelleri alacağının belirlenmesine, tahkikat sonucunda müvekkil şirketin alacağının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere fazlaya ilişki tüm talep, takip ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000.000TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,Davada inceleme konusunun Yapı Denetimi konusunda uzmanlık ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle Sn. Mahkemenizce yapılacak olan bilirkişi incelemesi için, seçilecek Bilirkişilerin … Bakanlığı … İl Müdürlüğünce görevlendirilecek olan bilirkişiler arasından seçilmesinin değerlendirilmesine,İşbu davamızın kabulü ile masraflar ve avukatlık ücretlerinin davalıya yükletilmesine karar verillmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; “İş bu haksız ve hukuka aykırı davada, davacı tarafın davalı müvekkilden herhangi bir alacağı bulunmamaktadır. Öncelikle İş bu davanın, merkezi … olan … a.ş.’ye yöneltilmesi ve ihbar edilmesi gerekmektedir. Davalı müvekkil kooperatif ile … Aş. arasında …noterliğinin 06.07.2004 tarihli ve … yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır(EK 1). Bu sözleşmeye göre söz konusu yapı denetime ilişkin masraflar dahil olmak üzere tüm maliyetler kalemleri Müteahhit …A.Ş. sorumluluğundadır. Dolayısıyla müvekkilin davacı tarafa herhangi bir borcu olmayıp davanın dava dışı …A.Ş’ye ihbar edilmesine karar verilmesi zarureti doğmuştur. ” Davanın … A.Ş.’ye ihbar edilmesine,usul ve esas bakımından haksız davanın müvekkil kooperatif bakımından reddine, Avukatlık ücreti dahil tüm yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekili dilekçesinde özetle; “müvekkilim şirketin, davacı …şti. ile hukuki ilişkisi dava dilekçesindeki açıklamalarda ileri sürüldüğü gibi 2003 yılında başlamamıştır.Dava dilekçesi eki olarak takdim edilen, ancak tarafımıza tebliğ edilmeyen ek.1,2,3,4,5,6,7 deki sözleşmelerde müvekkilimi bağlayacak bir imza mevcut olmayıp, olması da hukuken mümkün değildir. zira;davacı …şti. ile davalı ss.otomotiv yedek parça ithalatçıları ve toptancıları konut yapı kooperatifi arasında davalının malik, arsa sahibi olduğu şişli sarıyer 2 pafta, 1 ada 135 parsel numarasında kayıtlı arsa üzerinde yapılacak mashattan projesi ile ilgili olarak inşaatta müvekkilim şirket yüklenicidir, arsa sahibi değildir.Öncelikle, davada basit muhakeme usulünün uygulanmasını, davacının usuli eksikliklerinin giderilmesine,dilekçemize davacı ve davalının cevabını takiben davaya gerekirse müdahil olarak katılma hususunda talep hakkımızın saklı tutulmasına, davanın tarafımızdan gerekirse 3.kişi ve adi ortaklık iddiasında bulunan özel yapı denetim şirketi ve ayni iddiada bulunan adi ortağa ihbarı ile ilgili talep hakkımızın saklı tutulmasına,talep edilen, taşınmazın 3. kişilere devrinin önlenmesi veya ayni hak tesisine mani olunması yönünden tedbir talebinin sadece davalı kooperatif adına kayıtlı bağımsız bölümler hususunda değerlendirilmesinin takdiri sayın mahkemeye ait olduğundan müvekkilim şirket yönünden tedbir talebinin reddine “karar verilmesinidavanın reddine masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış,… Bakanlığı cevabi yazısı,Sarıyer Belediye Başkanlığı cevabi yazısı, … Belediye Başkanlığı cevabi yazısı celp edilmiştir.
Alacağın varlığı ve miktarı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.Bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 03/11/2016 tarihli raporda ” Yukarıda “İnşaat Mühendisliği Yönünden” yapılan incelemelere göre yapı denetim hizmeti devamınca onaylanan hakedişlerle birlikte yapı denetim hizmetleri bedeli toplamının 5.576.880,99+2.180.421,57 = 7.757.302,56 TL +KDV olacağı, davacı yapı denetim kuruluşunun yeniden yapılacak hakedişlerden toplam 2.180.421,57 TL + KDV (İki Milyon Yüz Seksen Bin Dört Yüz Yirmi Bir Türk lirası Elli Yedi Kuruş) + KDV alacaklı olacağı, bu tutardan davacının borcu olan 280.657,13 TL’nin düşülmesi gerektiği,Davalı tarafından ibraz edilen ticari defterlerinin incelenmesinde dava konusu olan 8 adet faturanın davalı kooperatife ait ticari defterlerde işli olmadığı, davacı nezdindeki hak edişlerle ilgili olarak yapılan ödemelerinde davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı,Davacı tarafından tanzim edilmiş faturaların ve davacı kayıtlarında ödeme olarak gözüken kayıtların davalı tarafından ibraz edilen ticari defterlerde kayıtlı olmaması sebebiyle davacıya yapılan ödemelerin kim tarafından yapıldığı hususunda ticari defterlerden bir tespit yapılamadığı, ancak dava dosyasında mevcut banka dekontlarından ödemelerin müteahhit … A Ş. tarafından yatırıldığının anlaşıldığı,Alacağın varlığının kabulü halinde davacının alacağına dava tarihinden ticari temerrüt faizi talep edebileceği ” görüşü bildirilmiştir.
Taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinden aldırılan 28/03/2017 tarihli ek raporda “Davacı itirazlarından: İnşaat ruhsatının alındığı 11.08,2005 tarihten İtibaren 5 yıl geçerli olduğu, imar yönetmeliği 12. Maddesi gereğince yenileme yapılmamış olması nedeniyle süre sonunun 11.08,2010 olduğu, yapı denetim sözleşmesi süre sonunun 11.08.2010 tarihi olduğu,Hizmetin geçici durdurulduğu tarihten 347 gün sonra kararın askıya alınması nedeniyle zaman geriye alınarak hizmete devam edilmesinin mümkün olmadığı, yasaklılık süresince çalışmanın değe dendi rilemeyeceğl,Yapı denetim hizmetinin sözleşmenin yenilendiği ve ruhsatın alındığı tarihten başlayarak 5 yıl devam ettiği, İnşaatın, yapı denetim sözleşmesinin sona erdiği tarihte %70~%80 seviyelerinde olduğunun bütün taraflarca imzalanmış seviye tespit tutanakları iFe belli olduğu, Sözleşmenin O.maddesi gereğince sözleşmenin 5 yıl sonunda herhangi ihtara gerek olmaksızın sona ereceği belirtilmişken hizmetin devamının kabul edilemeyeceği, Beyan edilen sözleşmelerde sürenin ne zaman başladığı ve ne zaman sona ereceğinin belirtildiğinden hizmetin kabul edilen başlangıç ve bitiş tarihlerinin sözleşmeden alınabileceği ve 11.08.2008 ile 11.08,2010 tarihleri arası olabileceği, … Denetim yetkisinin 1 yıl boyunca durdurulması karannın 2 aşamada tamamının uygulandığı,Değerlendirme sırasında beyan edilen belgelerin dikkate alındığı, bilgisayar çıktılarının davalı ve davacı tarafların karşılıklı itirazına konu olması nedeniyle değerlendirmede kullanılmadığı, Tarafımızdan yapılan hakediş hesabının tekrar kontrol edildiği, hata bulunmadığı, işin devamı sırasında da aynı değerlerin kullanılmış olduğunun görüldüğü, ilave hizmet bedelinin hesaplanması için gereken şartların bulunmadığı, v’ İnşa edilen binaların 4-A yapı sınıfında olduğunun ruhsatta görüldüğü, v’ Hakediş yapılırken kullanılacak fiyatların uygulamanın yapıldığı yıla ait olması gerektiği. 2014 yılı birim fiyatlarının kullanılamayacağı.Davalı itirazlarından:Davalının da imzası bulunan ruhsatlarda yapı sınıfının hiçbir ayrım yapılmadan 4-A olarak tespit edildiği, Davacı hizmetlerinin heyetimizce dikkate alınmamasına rağmen davalı tarafından tutanaklar %88 seviyede imzalanmış olmakla kabul edildiğinin görülebildiği, … Yapı denetim hizmet bedellerinin inşaat aşamalanna göre peşin olarak Yapı Denetim emanet hesabına yapı sahibi kooperatif tarafından yatırılması gerektiği, v’ Yapılan hakediş hesabının yasaklılık dönemlerini kapsamadığı, Peşin yatırılmayan denetim hizmet bedellerinin fatura tanzimine engel olduğu, tarafımızdan yapılan hesapların kanuna ve usulüne uygun olduğu, İhbar edilenin itirazlarından:… AŞ. ninyapı denetim sözleşmesinin tarafı olmadığı,Beyan edilen Yapı Denetim Hizmet sözleşmelerinin Yapı Denetim yasasr ve uygulama yönetmeliğine uygun olduğu, İnşaatın bitirildiği tarihin kullanıcılara teslimi değil, yapı denetim şirketinin hazırlayacağı iş bitirme tutanağı veya Belediyenin yapacağı tespitlerle belirlenebileceği,Tarafımızdan hazırlanan hakkediş hesabında Taş yapı tarafından İmzalanmış seviye tespit tutanaklarının kullanılmış olduğu, itirazın gerekçesiz oluğu, Iskan harcı, proje onay harcı yatırılmış olmasının dava konusu ile bir ilgisinin bulunmadığı, Daha önce hazırlanarak sayın Mahkemeye sunulan kök raporda dosyadaki beyan, savunma, itirazların dava ile ilgili olanlarının tamamının değerlendirildiği ” görüşü bildirilmiştir.
Taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinden aldırılan 03/04/2018 tarihli raporda ” Sayın Mahkemenize sunmuş olduğumuz kök ve ek rapordaki inceleme ve değerlendirmelerimizin aynen devam ettiği,İhbar olunan şirket taralından dava konusu denetim hizmeti İle ilgili olarak belediyeye 13.06,2005-01,10.2010 tarih aralığında toplam 6.671.322,98 TL ödeme yapıldığı,Bu ödemelerin ise davacı denerim şirketi ticari defterlerinde 6.359.457,42 TL’lik kısmının kayıtlı olduğu ” görüşü bildirilmiştir.
Taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinden aldırılan 12/07/2018 tarihli ek raporda “Ayrıntıları Sayın Mahkemenize sunmuş olduğumuz kök rapor, 1. Ek rapor ve 2. Ek raporda yer alan inoelemeler ve 2, Ek rapora yapılan itirazların değerlendirilmesi neticesinde;2. Ek rapora yapılan itirazların kök rapora ve l.ek rapora yapılan itirazlardan farklı bir yönü bulunmadığı, itiraz edilen konularda yeni bir belge beyan edilmediği,Ruhsat süresinin her tadilat projesinde uzadığı belirtilerek itiraz edildiği halde, sürenin uzatıldığım gösteren bir belge sunulmadığı, dosyaya daha Önce beyan edilen ruhsat fotokopilerinde sürenin uzatıldığım gösteren bilgi bulunmadığı,Davacının itirazlarında “ruhsatın yenilenmesi için Belediye‘ye müracaat edildiği, bilgi verilmesi için ayrıca dilekçe yazıldığı” belirtilmesine rağmen yenilenen ruhsatın dosyaya beyan edilmediği,Sayın Mahkemenize sunmuş olduğumuz kök rapor, 1. Ek rapor ve 2. Ek rapordaki inceleme ve değerlendirmelerimizin aynen devam ettiğini, görüşlerimizi değiştirecek bir durumun bulunmadığı ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; açılan dava, yapı denetim sözleşmesi kapsamında hakediş alacaklarının tahsiline ilişkin alacak davasıdır. Taraflar arasında 3-2003 tarihli Yapı Denetinm Hizmetleri sözleşmesi, bu sözleşmeye ek sözleşme ve bu sözleşmelerde ki maddelerin değiştirildiği 11/08/2005 tarihli sözleşme imzalanmış olup 79211, 79213, 79218, 79221, 146560, 164561, 146562 YİBF’ler için de ayrı ayrı sözleşmeler düzenlenmiş olduğu davalı kooperatifin yapılacak inşaatta yapı sahibi sıfatını, davacı şirketin yapı denetim firması sıfatını ve ihbar olunan şirketin yüklenici yani müteahhit sıfatını taşıdığı, öncelikle davalının sözleşmelerden ihbar olunan müteahhit firmanın sorumlu olduğuna dair yapmış olduğu husumet itirazı incelenecek olursa 4708 sayılı yasanını ikinci maddesinde “yapı denetim hizmeti, yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütülür. Yapı sahibi yapım işi için sözleşme yaptığı yapı müteahhitini vekil tayin edemez” ve ayrıca 5. Maddede “yapı denetim hizmet sözleşmeleri, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında akdedilir” hükümlerini içermekte olup bu yasa maddelerine göre yapı sahibi olan davalı kooperatifin yapı denetim hizmet sözleşmesinden sorumlu olup yapılan husumet itirazı yerinde görülmeyerek davanın esasına geçilmiştir.
Yapı Denetim Hizmet Sözleşmesinin süresi boyunca yapı ruhsatının alınmasından başlayarak yapı denetim hizmetinin davalı kooperatife verildiği sabit olup sözleşmelerin geçersizliğine ilişkin itiraz da dikkate alınmaksızın sözleşmelerin incelenmesi sonucunda 06/09/2003 yılında yapılan sözleşmede “hizmet süresinin 21/02/2003 tarihinden başlayarak yapı kullanma izninin alındığı tarihe kadar devam edeceği ve bu surenin 24 ay olarak öngörüldüğü belirtilen sözleşmede bazı maddelerin ek sözleşme ile değiştirildiği, hizmet süresinin 11/08/2005 tarihinden yapı kullanma izninin alındığı tarihe kadar olacağı belirlemiş olup yapı denetim hizmet sözleşmesinin 3. Maddesinde “yapı ruhsatı alındıktan sonra 2 yıl içinde inşaata başlanmadığı veya başlandığı halde 5 yılda bitirilmediği durumlarda bu sözleşme herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erer” hükmü ve ayrıca 5 yılın sonunda yapı denetim hizmet sözleşmesinin yenilenmediği hususu da göz önüne alındığında davacı tarafça verilen hizmet süresinin hem sözleşme tarihi hem ruhsat tarihi olan 11/08/2005’den 11/08/2010 tarihine kadar devam etmiş olduğu, yapı denetim şirketinin 06/09/2011 tarihinde 1 yıl süre ile denetim faaliyetinin durdurulduğu ve bu yasaklılık halilin 18/08/2012 tarihinde kaldırıldığı, davacının bu tarihler arasında denetim yetkisinin bulunmadığı yapı denetim uygulama yönetmeliği 29. Maddede “1 Geçici olarak faaliyet durdurma cezası veya yapı denetim izin belgesinin iptali işlemine yol açan denetim işlerinde, ilgili idaresince bu işe ilişkin denetimsizliğin başladığı seviye tespit edilir ve bu seviyeden sonraki yapı denetim hizmet bedeli ödenmez” gereğince bu sureye ilişkin hakediş alacağının hesaplanamayacağı, yapının denetimsiz kaldığı ve yenilenmesi gereken ruhsatın yenilenmediğinin belediye cevabi yazılarıyla sabit olduğu, sözleşmenin bitiş tarihi itibariyle seviye tespit tutanağının olmadığı fakat ibraz edilen 29/12/2008 tarih ile 31/12/2010 tarihli seviye tespit tutanaklarında inşaatın gerçekleşme seviyesinin aynı olduğu, bu kapsamda bilirkişilerce yapılan ayrıntılı ve denetime açık inceleme sonucunda faturalanan ve idarece onaylanan hakedişlerin 5.576.880,99 TL+KDV olduğu, bu meblağın zaten yüklenici ihbar olunan müteahhit taş yapı tarafından yapı denetim şirketine ödenmiş olup ticari defter kayıtlarının bu noktada örtüştüğü, hakedişi yapılmamış hizmet bedelinin ise KDV dahil 2.376.659,51 TL olduğu, davalı kooperatifin davacı tarafa ödenmek üzere ilgili idarenin emanet hesaplarına bu bedeli yatırmakla yükümlü ve sorumlu olduğu, ayrıca davacı tarafca ilave yapı denetim hizmet bedeli talep edilmişse de sözleşmenin öngörülen 5 yılın sonunda bittiği ve yenilenmediği, bu nedenle ilave yapı denetim hizmet bedelinin hesaplanmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla sadece hakedişi yapılmayan hizmet bedeli olarak KDV dahil 2.376.659,51 TL alacak yönünden davanın kabulüne, diğer istemlerin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
2.376.659,51-TL Yapı Denetim Hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın dava tarihi olan 25/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 162.349,61-TL karar harcının peşin alınan 170.775,00-TL harçtan mahsubu ile artan 8.425,39-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 162.378,61 TL ( 25,20 TL BH, 162.349,61 KH, 3,80 TL VH ) harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı bilirkişi ücreti 10.200,00 TL, tebligat gideri 737,50 TL toplam 10.937,50 TL nin red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.599,47 TL nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 85.849,89 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Davalının yaptığı bilirkişi ücreti 1.000,00 TL, nin red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 760,00 TL nin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi asgari avukatlık ücret tarifesi hükümleri gereğince red ve kabul oranına göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 141.433,40 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …