Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1587 E. 2018/519 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/1587 Esas
KARAR NO : 2018/519 Karar
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 23/12/2014
KARAR TARİHİ : 15/05/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle: Müvekkilinin davalıdan 21.06.2013 ve 08.07.2013 tarihlerinde faturalar nedeniyle toplam 1.380,60 TL alacaklı olduğunu, bu vesile ile İstanbul … İcra Müdürlüğünün… E. sayılı dosyası İle takip başlattığını, ancak takibe borçlu davalı … Ajansı – … dışında… Şti. vekilince itiraz edilerek takibin durdurulduğunu; taraflarınca İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesine “icra memur muamelesinin şikâyeti yoluyla” başvurduklarını … E, – … K. sayılı dosya ile Mahkemenin; alacaklı vekilinin iddialarının itirazın kaldırılması davasında tartışılabileceği gerekçesiyle reddedildiğini; anılan davaya dayanak faturalarda ve icra takibinde borçlu şahsın… olduğunu oysa itiraz edenin borçlu ismi dışında farklı unvan ve isme sahip başkasının itirazının iptalinin gerektiğini, bu yöndeki iptal taleplerinin kabul edilmemesi halinde müvekkili firmanın davalı borçluya çerçeve imalatı hizmeti verdiğini, davalıya çerçevelerin teslim edilmiş olduğunu, faturalarının da tanzim edilerek borçlu davalıya teslim edildiğini ve cari hesap alacağı olarak 1.517,33 TL alacaklarının olduğunu ve yaptıkları takibe borçlunun itiraz ederek takibi durdurduğunu belirterek yapılan itirazın hatalı, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, itirazın iptaline, davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüktetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle: Müvekkili şirketin reklam ajansı olduğunu, davacı tarafın yaptığı takibe itiraz ettiklerini, hem dava dilekçesinde hem de icra takibinde borçlu / davalı olarak gösterilen … Ajansı – … unvanlı herhangi bir tüzel kişiliğin olmadığını, müvekkilinin de bu veya başka bir isim altında şahıs şirketinin bulunmadığını, davadaki husumet yöneltilen firma olmadığından davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının kasıtlı olarak borçlu firma bilgilerini yanlış yazdığını ve bunu sürdürdüğünü davada ve takipteki belirtilen vergi numarası ve adresin müvekkili şirkete ait olduğunu, davacı tarafın benzer ticari unvan altında yaptığı icra takibine ve açtığı davaya karşı müvekkili şirketin vergi no ve adresinin gösterilmesi sebebiyle itiraz etme ve huzurdaki davaya cevap verme zaruriyetinde kaldıklarını, huzurdaki davanın davalısının … Ajansı – … unvanlı şahıs firması olduğunu, müvekkili şirkete ise herhangi bir takip ve dava yöneltilmemiş olduğunu belirterek davanın evvelinde husumet yönünden reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’in cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava itirazın iptali davası niteliğindedir.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ve İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasının dosya arasına alındığı, itirazın iptaline ilişkin taraflar arasındaki hukuki ilişki değerlendirilerek, varsa davacı tarafın hak ve alacaklarının belirlenmesi için mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır.
27/07/2016 Tarihli Bilirkişi Raporunda: Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın, 07.08.2014 tarihinde borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…E. sayılı dosyası ile Cari hesap bakiye alacağı olan 1.380,60-TL için icra takibi başlatması karşısında,…Şti, vekilinin takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, dosya içeriğinde bulunan…Şti. vekilinin sunmuş olduğu Genel Vekaletname incelendiğinde; …Noterliğinden 23 Mart 2010 tarih ve…yevmiye no ile onaylı…Şti. unvanlı şirketin imza sirkülerinin incelenmesinden adı geçen şirketi münferiden şirket müdürü olarak … isimli (T.C. …) kişi tarafından şirket adına genel vekaletname verildiği görülmekte olduğu, bu da …’in şirketin münferiden Müdürü olduğunu göstermekte olduğunu, davacı yanın keşide etmiş olduğu İrsaliyeli faturalarda bulunan unvanın ispata muhtaç olduğu kanaatinde olduğunu, şöyle ki şahıs şirketi olsa isim soyad olma zorunluluğu mevcut olduğu halde İrsaliyeli faturalarda bu durum görülememekte olduğu, davacı yan dava dilekçesinde irsaliyeli faturalarda bulunan unvana şahıs ismini de eklemekte olduğundan bu durum faturalarda gözükmemekte olduğunu, faturalarda …Ajansı unvanı bulunmakta ve Vergi dairesi ve numaraları incelemeye tabi tutulduğunda…Şti. vergi nosunun yazılı olduğu görülmekte olduğunu, davacı … – …’nın incelenen işletme defterinde … Ajansı İle ilgili 21.06.2013 tarih Seri;… Nolu 472,00 TL tutarlı ve 08.07.2013 tarih Seri;… Nolu 908,60 TL tutarlı, toplam bedeli 1.380,60 TL fik faturaların hesap hareketlerinin, İşletme defteri gelir sayfalarında kayıtlı olduğu, davalı yanın ispata muhtaç olduğu, davalının ticari defterleri ibraz edilmediği ve dolayısı ile inceleme yapılamadığı için kayıtlarının niteliği hakkında görüş oluşturulmadığı, İrsaliyeli Faturaların üzerinde Vergi Dairesi BEYOĞLU, Vergi Nosu … olan firmanın mükellefiyetinin içeriği dosya içindeki verilerden anlaşılamamakta ve ispata muhtaç olduğu görüş ve kanaatine varmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Bir Bütün Olarak Değerlendirildiğinde;
Dava, İtirazın İptali istemine ilişkindir.
Yargılamanın 12/12/2017 tarihli celsesinde HMK’nın 124. Maddesi gereğince …’nin davalı olarak uyapa kaydına, önceki davalı kaydının uyaptan silinmesine, HMK 124. Maddesinde sayılan sair hususların esas kararla birlikte değerlendirilmesine dair karar verilmiş ve davada taraf teşkili sağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK’nın 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK’nın 220/3. maddesi gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’daki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır.
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; Mahkememizce ticari defterlerini sunmaları için taraflara süre verilmiş olup davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen alacağın varlığı kanıtlanmıştır. Davalı defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK’nın 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle davacının davasının kabulüne karar verilmiş ve alacak likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HMK’nın 124/4 maddesinde düzenlenen “Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” şeklindeki hüküm nedeniyle taraf olmaktan çıkarılan … bakımından yargılama gideri hususunun değerlendirilmesi sonucunda, …’in dava bakımından herhangi bir yargılama gideri yapmadığı anlaşılmakla, bu kişi lehine yargılama giderine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafın İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 1.380,60-TL asıl alacak ve 163,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.517,30-TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacağın %20’si oranına karşılık gelen 276,12-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 103,65-TL nispi karar harcından peşin alınan 25,95-TL harcın mahsubu ile bakiye 77,70-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 1.517,30-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 753,55-TL (25,20-TL BVH, 4,30-TL VH, 25,95-TL Peşin Harç, 198,10-TL Tebliğ Gideri, 500,00-TL Bilirkişi Ücreti) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraf olmaktan çıkarılan …’in herhangi bir yargılama gideri yapmadığı anlaşılmakla, bu kişi lehine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve artan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, miktar itibari ile kesin olmak üzere davacı vekilinin yüzene karşı karar verildi.
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır