Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/98 E. 2023/599 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/98 Esas
KARAR NO : 2023/599

DAVA : 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 04/07/2022
KARAR TARİHİ : 14/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; … İl Milli Eğitim Müdürlüğü (Kurum) tarafından 2020 Eylül ayında yapılan memur banka maaş ihalesi yapıldığını, … Merkez İlçe ve Merkeze bağlı köylerde çalışan 3917 personeli kapsayan Maaş Promosyon Anlaşması Ocak ayından itibaren yürürlüğe girmek üzere 2021-2024 yılları arasını kapsayan üç yıl için 2880 Türk Lirası bedelle, Kurum ile … Bankası A.Ş … Şubesi tarafından imzalandığını, Medeni Kanun md.2’ye göre; ”Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.” ve Türk Borçlar Kanunu md.28’ye göre; ”Bir tarafın tecrübesizliği sebebi ile edimler arası oluşan fark, tarafların biri tarafından sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesi istenebilir.” denildiğini, güncel enflasyon rakamları ve maaşlara yapılan enflasyon farkı ödemeleri karşısında mevcut Protokolün bazı hükümleri, Kurum’un durumunda bir değişiklik yaratmamasına rağmen Banka’nın kazancını fahiş arttırmış ve bunun sonucu olarak taraflar arasındaki dengenin banka lehine aşırı ölçüde bozulduğunu, bu sebeple öngörülemeyen durumlardan dolayı ve ayrıca Protokolün 8.8 maddesine “İşbu Protokolde yapılabilecek tüm değişiklikler ve protokole yapılabilecek tüm ilaveler, tarafların karşılıklı rızaları ile mümkündür. Herhangi bir madde tarafların rızası olmaksızın değiştirilemez…” uygun olarak, taraflarca sözleşmenin güncel ekonomik koşullara göre uyarlanması gerektiği düşüncesiyle Kurumun, Banka yönetimi ile 25/03/2022 tarihinde yazılı olarak temasa geçtiğini ve uyarlama taleplerine bankaca 30/03/2022 tarihinde olumsuz cevap verildiğini, akabinde arabuluculuk safhasına geçildiğini, taraflar arasındaki görüşmenin 20/06/2022 tarihli anlaşmama son tutanağı ile sonuçlandığını, belirtilen sebepler doğrultusunda işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, imzalanan protokolün 15.maddesinde açıkça görüldüğü üzere; protokolün tüm tarafları bu Protokolden doğacak her türlü uyuşmazlığın çözümlenmesinde, Türk hukukunun uygulanacağını ve Kanunen yetkili mahkeme ve icra dairelerinin yetkilerinin saklı olduğunu kabul edeceğini, bu doğrultuda mahkemenin yetkili olduğunu, ülkemizin ve dünyanın içinde bulunduğu şartlar ve devlet memuruna ödenen enflasyon farkı nedeniyle banka hesaplarında bankanın fayda sağlayacağı miktarın Ocak ayı itibariyle en az %30, Temmuz ayı itibariyle en az %41 artış sağladığını, güncel ekonomik veriler de incelendiğinde Ocak 2023 ayında bu rakamın daha da artacağının değerlendirildiğini, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının resmi internet sitesinde, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan fiyat endekslerinin yıllık yüzde değişim oranları 06-2022 de 78.62, 05-2022 de 73,50, 04-2022 de TÜFE 69,97, 03-2022 de 61,14, 02-2022 54,44 ve 01-2022 36,08 şeklinde listelendiğini, ülkemizdeki TÜFE oranlarında artış grafiğinin İstatistik Kurumunun verilerinden açıkça görüldüğünü, bu artışı değerlendirirken özellikle Protokol imzalanırken ödenecek tutarın belirlenmesine esas teşkil eden en düşük memur maaşı 4.230,00-TL iken 2022 Temmuz ayında yapılan %41 tutarındaki artış ile en düşük memur maaşının 9.000,00-TL seviyesi dolaylarında olacağını, Mahkemece menfaatler arasındaki dengenin Banka lehine aşırı artışın tespitinde bu durumu da göz önüne alınmasını talep ettiklerini, nihayetinde işbu protokol bir sözleşme olup, sözleşmelerin doğası gereği tarafların karşılıklı menfaatlerinin gözetilmesinin esas olduğunu, menfaatler arasında açılan bu farkın yeniden düzenlenmesini gerektirecek olayların varlığını değerlendirmek suretiyle bir rapor alınmalı ve uyarlama taleplerinin hasıl olacak sonuca göre değerlendirilmesi gerektiğini, sözleşme kurulduktan sonra ortaya çıkan olaylar, olağanüstü ve objektif nitelikte olup kurumun herhangi bir kusurunun olmadığının da açık olduğunu, sözleşmede hüküm bulunmamış olsa bile Türk Borçlar Kanununa göre sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceğinin Mahkemece incelenmesi gerektiğini, kaldı ki sözleşmede olumsuz intibak kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek MK md.2/2 hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebileceğini, sözleşmenin değişen koşullara uyarlanmaması, tarafların menfaat dengesini sağlamaya olanak vermemesi ve sözleşmedeki risk paylaşımının adil bir şekilde yapılmamasının hakkaniyetsiz bir durumu ortaya koyacağını beyanla fazlaya dair hakları, bedel arttırma ve ıslah hakları saklı kalmak üzere davanın kabulüne, 900,00-TL’nin ihtar tarihinden (25/03/2022) itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde ve özetle; dava dilekçelerinde dava konusu olarak; Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklı) davalarını, istem sonucu olarak da; 900,00-TL’nin ihtar tarihinden (25/03/2022) itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı idareye verilmesini talep ettiklerini, davalarını tam olarak ıslah ettiklerini, … İl Milli Eğitim Müdürlüğü (Kurum) tarafından 2020 Eylül ayında yapılan memur banka maaş ihalesi yapıldığını, … Merkez İlçe ve Merkeze bağlı köylerde çalışan 3917 personeli kapsayan Maaş Promosyon Anlaşması Ocak ayından itibaren yürürlüğe girmek üzere 2021-2024 yılları arasını kapsayan üç yıl için 2880 Türk Lirası bedelle, Kurum ile… Bankası A.Ş Uşak Şubesi tarafından imzalandığını, sözleşmelerin ve davaya konu benzeri protokollerin uyarlanması ve güncellenmesi istemlerinin temelinde Medeni Kanunun 2.maddesinde öngörülen dürüstlük kuralının yer aldığını, bu tip protokollerin öngörülemeyen ekonomik kriz, enflasyon grafiğindeki aşırı yükselmeler buna bağlı olarak protokol hükümlerinin uygulanacağı kamu görevlilerinin maaşlarına yapılan zam, yapılan zamlarla doğru orantılı olarak artan bankaların karları karşısında, banka tarafından yapılan promosyon ödemelerinin miktarının yaklaşık olarak 3 sene boyunca aynı miktar olarak ödenmesinde açık aykırılık olacağının göz önünde bulundurulması gerektiğini, buna istinaden; her ne kadar taraflar arasında düzenlenmiş bulunan sözleşmeye bağlılık esas olup sözleşmenin uyarlanması ise uyarlama koşullarının varlığı halinde başvurulması gereken istisnai bir durum olsa da mevcut durumlarında olduğu gibi sözleşmenin imzalanmasından sonra beklenmeyen olağanüstü durumların gerçekleşmesi, sözleşmenin uzun süreli olması, beklenmeyen olağanüstü durumların herkes için geçerli, objektif ve önceden belirlenemeyecek nitelikte bulunması, değişen koşulların sözleşmeyi çekilemeyecek hale getirmesi bu suretle işlem temelinin çökmesi durumlarının tamamının meydana geldiğinin kabul edilmesi gerektiğini, bu durumda da sözleşme yapıldığında karşılıklı edimler arasında mevcut olan denge sonradan şartların olağanüstü değişmesiyle taraflardan biri aleyhine katlanamayacak derecede bozulmuşsa, tarafların artık o akitle bağlı tutulamayacaklarını, değişen bu koşullar karşısında MK’nın 2.maddesinden yararlanarak sözleşmenin yeniden düzenlenmesini, belirsizlik var ise belirsizliğin giderilmesini her zaman istenebileceğinin kabul edilmesi gerektiğini, ülkemizin ve dünyanın içinde bulunduğu şartlar ve devlet memuruna ödenen enflasyon farkı nedeniyle banka hesaplarında bankanın fayda sağlayacağı miktarın Ocak ayı itibariyle en az %30, Temmuz ayı itibariyle en az %41 artış sağladığını, güncel ekonomik veriler de incelendiğinde Ocak 2023 ayında bu rakamın daha da artacağının değerlendirildiğini, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının resmi internet sitesinde, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan fiyat endekslerinin yıllık yüzde değişim oranları 06-2022 de 78.62, 05-2022 de 73,50, 04-2022 de TÜFE 69,97, 03-2022 de 61,14, 02-2022 54,44 ve 01-2022 36,08 şeklinde listelendiğini, ülkemizdeki TÜFE oranlarında artış grafiğinin İstatistik Kurumunun verilerinden açıkça görüldüğünü, bu artışı değerlendirirken özellikle Protokol imzalanırken ödenecek tutarın belirlenmesine esas teşkil eden en düşük memur maaşı 4.230,00-TL iken 2022 Temmuz ayında yapılan %41 tutarındaki artış ile en düşük memur maaşının 9.000,00-TL seviyesi dolaylarında olacağını, Mahkemece menfaatler arasındaki dengenin Banka lehine aşırı artışın tespitinde bu durumu da göz önüne alınmasını talep ettiklerini, nihayetinde işbu protokol bir sözleşme olup, sözleşmelerin doğası gereği tarafların karşılıklı menfaatlerinin gözetilmesinin esas olduğunu, menfaatler arasında açılan bu farkın yeniden düzenlenmesini gerektirecek olayların varlığını değerlendirmek suretiyle bir rapor alınmalı ve uyarlama taleplerinin hasıl olacak sonuca göre değerlendirilmesi gerektiğini beyanla alacak davası olarak açılmış bulunan davalarını uyarlama davası haline getirerek, dava konusunu ve dava taleplerini değiştirmek suretiyle tam ıslah etmeleri dolayısıyla öncelikle davanın tam ıslahı taleplerinin ve bu kapsamda sunulan yeni dava dilekçelerinin kabulüne, … İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Uşak İli personeline yapacağı maaş, aylık, ücret, ikramiye, özel gider indirimi, tazminat, sağlık, ek ders ücreti, fazla mesai ücreti, nöbet ücreti, döner sermaye katkısı, operasyon ücreti, görev tazminatı, göç ödeneği, taltif ödemesi, özlük hakları, diğer hak edişler vb. ödemelerin … Bankası A.Ş. tarafından personelin adına açılmış hesaplara otomatik aktarımını içeren ve imza altına alınmış Maaş Ödemeleri Protokollerini “promosyon” miktarlarını düzenleyen kısımlarının güncel maaş tutarları, enflasyon ve günümüz ekonomik şartlarına göre uyarlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle: Usule ilişkin olarak, işbu davanın eksik harç yatırılarak açıldığından usulden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise eksik harcın tamamlatılması için kesin süre verilmesine talep ettiklerini, dava türü olarak alacak davası olarak belirlenmişse de dava dilekçesinde sözleşmenin uyarlanması talep edildiğinden davanın usulden reddi gerektiğini, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacının davasını somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı tarafından sunulan delillerden başka delil sunulmasına muvafakatlerinin bulunmadığını, Esasa ilişkin olarak, 15/09/2021 tarihli banka promosyonu ihalesinde en yüksek teklifi müvekkili bankanın yapmış olması sebebiyle davacı kurum ile müvekkili banka arasında akdedilen protokol kapsamında promosyon ödemelerinin eksiksiz ve zamanında yapılmakta olduğundan davacının herhangi bir alacak hakkının mevcut olmadığını, ahde vefa ilkesi gereği sözleşmeye uyulması gerekmekte olup sözleşmenin uyarlanması için gerekli şartların gerçekleşmediğini, müvekkili bankadan haksız kazanç elde etmek amacıyla asılsız ve mesnetsiz olarak açılan işbu davanın reddinin gerektiğini, hiçbir surette alacak iddialarını kabul etmemekle birlikte davacı tarafından talep edilen faizin de fahiş olduğunu beyanla tüm dava ve talep hakları, davacının dava sırasında ileri süreceği hususlara karşı, itiraz cevap ve belge sunma hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının işbu usul ve yasaya aykırı davanın esas incelemesine geçilmeden davanın usuli itirazları nedeniyle usulden reddine,
aksi kanaat halinde ise esas incelemesine geçilerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine,
yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ıslaha cevap dilekçesinde ve özetle; Usule ilişkin olarak, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacının davasını somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı tarafından sunulan delillerden başka delil sunulmasına muvafakatlerinin bulunmadığını, davacının davasını tam ıslah ettiğinden HMK 178 gereği yapılan yargılama giderlerini karşılamak ile yükümlü olduğunu, Esasa ilişkin olarak, 15/09/2021 tarihli banka promosyonu ihalesinde en yüksek teklifi müvekkili bankanın yapmış olması sebebiyle davacı kurum ile müvekkili banka arasında akdedilen protokol kapsamında promosyon ödemelerinin eksiksiz ve zamanında yapılmakta olduğundan davacının herhangi bir alacak hakkının mevcut olmadığını, ahde vefa ilkesi gereği sözleşmeye uyulması gerekmekte olup sözleşmenin uyarlanması için gerekli şartların gerçekleşmediğini, müvekkili bankadan haksız kazanç elde etmek amacıyla asılsız ve mesnetsiz olarak açılan işbu davanın reddinin gerektiğini beyanla tüm dava ve talep hakları, davacının dava sırasında ileri süreceği hususlara karşı, itiraz cevap ve belge sunma hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının işbu usul ve yasaya aykırı davanın esas incelemesine geçilmeden davanın usuli itirazları nedeniyle usulden reddine,
aksi kanaat halinde ise esas incelemesine geçilerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine,
yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, Davacı ile Davalı bankanın … Şubesi arasında akdedilen maaş promosyon anlaşmasına ilişkin protokolün değişen koşullar (ekonomik kriz, enflasyon, kamu görevlileri maaş zamları gibi) nedeni ile uyarlanması istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve davacı bankanın İTO kaydının bir kısmı çıkartılarak dosyamız arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan 01/10/2021 tarihli Maaş Ödemeleri Protokolünde kurum personeline kurum tarafından ödenecek olan maaş, ücret ve avansların banka aracılığıyla ödenmesine ilişkin hususların düzenlendiği, karşılığında protokolün 10.1.maddesinde banka tarafından kurumun her bir personeline 3 yıllık süre için 2.880,00-TL promosyon ödeneceğinin kararlaştırıldığı ve bu doğrultuda ödeme yapıldığı, davacının protokolün 10.5.maddesinde belirtilen promosyon dışında bankada başkaca hiçbir ad altında nakdi veya ayni herhangi bir talepte bulunmayacağını kabul, beyan ve taahhüt ettiği, protokolde kararlaştırılan promosyon ödeme borcunun ani edim olarak kararlaştırıldığı ve taahhüt edilen tutarın ödendiği ve borcun ifa edilerek sona erdiği, borçlar hukukunda esas olanın ahde vefa ilkesi olduğu buna göre sözleşmeye yapıldığı şekliyle uymak gerektiği, kural borçlunun borcunu her halde yerine getirmesi gerektiği, ahde vefa ilkesine sıkı sıkıya bağlılığın adaletsiz sonuçlara yol açmasının getirdiği sıkıntı, hakkaniyet, sözleşme adaletinden kaynaklanan sebeplerle yumuşatılmış olup değişen şartlar karşısında düzenleyici genel bir kanun hükmü olmadığı, sözleşmede buna ilişkin hüküm varsa ona göre uyarlama yapılacağı yoksa değişen şartların sözleşmeye etkisi bakımından kanunda bir düzenleme bulunmaması nedeniyle (hata, imkansızlık, gabin, istisna sözleşmesi) çerçevesinde M.K.nun 2.maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralının çözüm sırasında uygulanması gerektiği, dürüstlük kuralına göre herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüst davranmak zorunda olduğu, değişen şartların sözleşmeye etkisi konusunda genel kriterlerin; şartların sonradan öngörülemez biçimde değişmesi, edimler arası dengenin bozulması, tarafların kusurunun bulunmaması, edimin ifa edilmemiş olması ve sözleşme ve kanunda buna ilişkin hüküm bulunmaması olduğu, anılan kriterler oluşmuşsa şartların sözleşmeyi etkileyebilecek derecede değişmiş olduğu,bu durumda sözleşmenin ya yeni şartlara uyarlanması ya da sona erdirilmesinin söz konusu olduğu, somut olayda sözleşmenin kurulduğu ve içeriği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, sözleşmede uyarlamaya ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, 10.5.maddesinde davacının protokolün 10.1.maddesinde belirtilen promosyon dışında bankadan başkaca hiçbir ad altında nakdi veya ayni herhangi bir talepte bulunmayacağını kabul beyan ve taahhüt ettiği ve sözleşme ani edimli olup ifa edildiği, Borçlar Kanununda sözleşme serbestisi ilkesinin geçerli olduğu, sözleşme serbestisinin sözleşmenin içeriğini de belirleme serbestisini de kapsadığı, ahde vefa ilkesinin diğer bir yönü gereği tarafların sözleşmeyi yaparken tüm ihtimalleri değerlendirmeleri ortaya çıkacak sürprizlere karşı kendilerini koruyan tedbirler almaları gerektiği aksi takdirde tedbirsizliğin sonuçlarına katlanmak zorunda oldukları, zira sözleşmenin gelecek üzerine bir bağlanma olduğu ve bu anlamda geleceği görmeyi gerektirdiği, somut olayda; sözleşme ani edimli olup edimin ifa edildiği, ihale ve protokolün imzalandığı tarihin COVİD-19 nedeniyle kapanmaların gerçekleştiği tarihten 1,5 yıl sonra olduğu, COVİD-19 nedeniyle kapanmalardan sonra -kapanma esnasında birçok sektörün üretime/hizmete ara vermesi nedeniyle vs.- tüketimin ve buna bağlı olarak enflasyonun artacağının beklenildiği ve hızlı ve agresif bir artış gösterdiği, yine özellikle COVİD-19 sonrası oluşan enflasyonist ortam, üç yıllık süre zarfında paranın alım gücündeki azalma, kur ataklarının yaşanması ile birlikte enflasyonun artması ile sözleşmenin imzalandığı tarih nazara alındığında bu hususların öngörülebilir bir durum olduğu, yine kurumun bu protokolleri daha önceki yıllarda da imzaladığı, bununla birlikte diğer devlet kurumları tarafından da bu protokollerin birçok kez imzalandığı nazara alındığında tecrübesizliğin de söz konusu olamayacağı, protokol düzenlenirken öngörülebilir olan enflasyonist ortam dikkate alınarak 3 yıllık süre için daha yüksek bir miktar üzerinden sözleşme yapılması mümkün iken mevcut 2.880,00-TL üzerinden sözleşme yapıldığı, sözleşmenin kurulmasından sonra ortaya çıkan durumun önemli sebep olarak nitelendirilebilmesi için ya öngörülemez yada olağanüstü şekilde gerçekleşmesinin gerektiği ancak bu durumların sözkonusu olmadığı ve değişen şartların sözleşmeye etkisi konusunda uyarlamayı gerektirecek yukarıda anılan genel kriterler gerçekleşmediğinden Mahkememizce davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Benzer mahiyette içtihat Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 24/02/2014 tarih, 2013/13591 Esas ve 2014/3311 Karar sayılı ilamı)
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı Milli Eğitim Bakanlığı Harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan 150,00-TL delil avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2023

Katip
¸

Hakim
¸