Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/247 E. 2023/723 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/247 Esas
KARAR NO : 2023/723

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 12/04/2023
KARAR TARİHİ : 19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 16.11.2021 tarihinde akdedilen Ticari Kredi Sözleşmesi uyarınca; davalı tarafından …  plakalı aracın kredi sözleşmesine konu borçların teminatını teşkil etmek üzere müvekkili şirkete rehnedildiğini, davaya konu kredi ile alınan aracın, davalı tarafından, müvekkili şirket ile arasında Yetkili Satıcı Sözleşmesi olan … Limited Şirketi’nden satın alındığını, aracın satın alınmasında kullanılan kredinin müvekkili şirketten kullanıldığını, Ticari Kredi Sözleşmesi uyarınca davalının, taraflarca belirlenen sürelerde söz konusu krediye yönelik taksitlerini ödemeyi kabul ettiğini, her ne var ki davalı tarafından 396.985,24-TL tutarında ödemenin yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından borçluya sözleşmeden kaynaklanan borcunu ödemesi gerektiğinin ihtaren bildirildiğini, davalının, kredi borcunu zamanında ve sözleşmeye uygun biçimde ifa etmediğinden, müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine olmak üzere … 16.İcra Dairesi … E. sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını, davalının ödenmemiş kredi borçlarını konu edinen icra takibi kapsamında gönderilen ödeme emrine haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz etmesi üzerine 15.03.2022 tarihinde borçlu lehine takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı tarafından yapılan haksız ve kötü niyetli itiraz üzerine, taraflar arasındaki Ticari Kredi Sözleşmesi niteliği itibariyle zorunlu arabuluculuk kapsamında olduğundan taraflarınca ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak arabuluculuk sürecinin de anlaşmama ile sonuçlandığını, davalı tarafından ödenmeyen kredi taksit bedellerine ilişkin başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine yönelttikleri haksız ve kötü niyetli itiraza yönelik itirazın iptali için işbu davanın ikame edilmesi gereğinin hasıl olduğunu beyanla davalının …16.İcra Dairesi … E. sayılı icra dosyasında haksız ve kötü niyetli şekilde ileri sürdüğü itirazın iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile … 16.İcra Dairesi … E. Sayılı icra dosyasında takibin 396.985,24-TL anapara üzerinden devamına, davalının aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava harç ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Usule ilişkin olarak, … 1.Tüketici Mahkemesi … E. sayılı davada dava konusu somut olaya ilişkin davalarının derdest olduğunu, davacı tarafın kötü niyetle huzurdaki davayı ikame ettiğini, bu nedenle huzurdaki davanın derdestlik nedeniyle reddi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte ise … 1.Tüketici Mahkemesi … E. sayılı davanın bekletici mesele olarak ele alınmasının hakkaniyet açısından elzem olduğunu, huzurdaki davada mahkeme yetki sınırları içerisinde açılmış bir icra takibine ilişkin itirazın iptali davasının açılmadığını, bu nedenle huzurdaki davanın usulden reddi gerektiğini, Esasa ilişkin olarak, müvekkilinin, dava dışı … Şti. aracılığı ile davacı …Ş.’den 425.000,00-TL taşıt kredisini kullanmak istediğini, kredi kullanım sürecinde …Şti. Adına hareket eden …’nin kredilendirme sürecinde müvekkili ile irtibatlı olduğunu, Ocak/2022 döneminde müvekkilinin bilgisi dahilinde olan tutardan daha yüksek şekilde 500.000,00-TL kredi kullanıldığı ve taksit tutarlarının da bildiği ve ödediği tutardan daha yüksek olduğunun ortaya çıktığını, bankada mevcut kredi sözleşmesinde ve müvekkilinin … plakalı aracı üzerine rehin tesisi amacıyla imzalı olarak sunulan rehin sözleşmesindeki imzaların ise müvekkiline ait olmadığının anlaşıldığını, bu durum karşısında ilgili bayi ve gerekse ilgili banka ile görüşmeler yapıldığını, davacı bankaya ekte örneği mevcut mailin atıldığını, devam eden süreçte davacı bankaya … 23.Noterliği … tarih ve … yevmiye numaralı resmi ihtarname ile de durumun bildirildiğini, söz konusu sahte belge ile fazla kredi kullandırılması ve kredi dolandırıcılık faaliyeti müvekkili dahil birçok kişinin mağdur edildiğini birden fazla kişi/kurumun dahil olduğu örgütlü bir dolandırıcılık faaliyeti olduğunu, bu hususta toplamda 7 ayrı müvekkili adına … Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca … soruşturma sayılı dosyada “Banka ve Kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, Örgütlü Dolandırıcılık, Özel Belgede Sahtecilik, Sahte Belge Kullanmak” suçlarına ilişkin şikayetlerinin incelendiğini, yine … Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma sayılı dosya ile birleşerek soruşturmanın devam ettiğini, davacı … AŞ tarafından baskı yaratmak amacıyla müvekkili … aleyhine huzurdaki davaya konu …16.İcra Dairesi …E. Sayılı takip dosyasında sahte belge ile rehin takibinin başlatıldığını, müvekkilinin … plakalı aracının ilgili rehin takibi nedeniyle yakalandığını, sahte rehin belgesi ile yürütülen takibin batıl olduğunu, rehin sözleşmesindeki imzanın sahteliğinin … 1.Tüketici Mahkemesi …E. Sayılı dava dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, … 1.Tüketici Mahkemesi … E. Sayılı davanın bekletici mesele olarak ele alınması gerektiğini beyanla haksız ve kötü niyetli ikame edilen davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Davalının nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, davacı şirketin İTO kaydı çıkartılarak dosyamız içerisine alınmış, … 16.İcra Müdürlüğünün …Esas, … 1.Tüketici Mahkemesi’nin … Esas ve … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyaları UYAP sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmış ve taraflar arasında akdedilen Ticari Kredi Sözleşmesi, ödeme planları, hesap özetleri, tebliğe ilişkin belgeler, kat ihtarı ve kat ihtarı tebliğ şerhi asılları celp edilerek dosyamız arasına alınmış ve incelenmiştir.
28.05.2014’te yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1-k maddesinde “tüketici”, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir.
Yine anılan yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda, davacı taraf, taraflar arasında 16.11.2021 tarihinde akdedilen Ticari Kredi Sözleşmesi uyarınca; davalı tarafından …  plakalı aracın kredi sözleşmesine konu borçların teminatını teşkil etmek üzere davacı şirkete rehnedildiğini, davaya konu kredi ile alınan aracın, davalı tarafından, davacı şirket ile arasında Yetkili Satıcı Sözleşmesi olan … Limited Şirketi’nden satın alındığını, aracın satın alınmasında kullanılan kredinin kendilerinden kullanıldığını, Ticari Kredi Sözleşmesi uyarınca davalının, taraflarca belirlenen sürelerde söz konusu krediye yönelik taksitlerini ödemeyi kabul ettiğini, her ne var ki davalı tarafından 396.985,24-TL tutarında ödemenin yapılmadığını, bunun üzerine kendileri tarafından borçluya sözleşmeden kaynaklanan borcunu ödemesi gerektiğinin ihtaren bildirildiğini, davalının, kredi borcunu zamanında ve sözleşmeye uygun biçimde ifa etmediğinden, davacı şirket tarafından davalı aleyhine olmak üzere … 16.İcra Dairesi… E. sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını, davalının gönderilen ödeme emrine haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı tarafından ödenmeyen kredi taksit bedellerine ilişkin başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine yönelttikleri haksız ve kötü niyetli itiraza yönelik itirazın iptali için işbu davanın ikame edilmesi gereğini iddia etmiştir. Burada öncelikle çözümlenmesi gereken ilk husus, işbu davaya bakmakla hangi Mahkemenin görevli olduğu hususudur.Zira dava dilekçesinin ekinde sunulan taraflar arasında akdedilen sözleşmenin bir örneği incelendiğinde; başlığın ”Tüketici Kredisi Sözleşmesi Bilgilendirme Formu” olduğu, müşterinin davalı …, kredinin türünün ”Tüketici Kredisi” olduğu, yine Kefalet Sözleşmesinin içeriğinde de açıkça ”Tüketici Kredisi Sözleşmesi” ibaresinin yer aldığı anlaşılmıştır. Yine dosyaya celbedilen … 1.Tüketici Mahkemesinin… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının …, davalıların … Şirketi, …, …,… … ile … A.Ş., davanın konusunun ”Rehin Fekki, Kredi Sözleşmesinin İptali, Maddi ve Manevi Tazminat” olduğu, eldeki davada davacı/işbu davada ise davalı …Ş.’nin Cevap dilekçesinin ”Somut Olaya Dair Açıklamalarımız” başlığı altında açıkça ”Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin Tüketici Kredisi Sözleşmesi olduğu”nun belirtildiği anlaşılmıştır. Son olarak da Mahkememizce davalı hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış ve davalının taraflar arasında akdedilen sözleşme (16/11/2021 tarihinde) tarihinde tacir olmadığı anlaşılmıştır. Mahkememizce belirlenen tüm bu hususlar dikkate alındığında davada Tüketici Mahkemeleri’nin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
HMK’nun 1.maddesine göre, göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca dava şartı olan bu husus, HMK’nun 115/1.maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır. Tüm bu nedenlerle Mahkememizce HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c).maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddi ile İstanbul Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; Davanın, HMK md. 114/1-(c) ve HMK’nun 115/2.maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemelerine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, tarafların huzurunda, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸