Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/881 E. 2023/533 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/881 Esas
KARAR NO : 2023/533

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2022
KARAR TARİHİ : 12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı banka tarafından dava dışı … isimli kişi aleyhine … 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı alındığını, bu karara istinaden 28.07.2022 tarihinde … 7.İcra Müdürlüğü’nde … Esas numaralı dosyada ilamsız takip başlatıldığını, işbu dosya üzerinden … İcra Dairesine 28/07/2022 tarihinde talimat yazılmış (… Tal.) ve akabinde müvekkiline ait … adresinde bulunan çanta dükkanında menkul haczi yapıldığını, 02/08/2022 tarihinde yapılan hacizde müvekkilinin, … ile bir ilgisinin olmadığını, dükkanın mülkiyeti ve içindeki eşyaların kendisine ait olduğunu bildirerek istihkak iddiasında bulunduğunu, istihkak iddiasına istinaden İcra Müdürlüğü’nün dosyayı … 32.İcra Hukuk Mahkemesi’ne gönderdiğini, dosya üzerinden inceleme yapan İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28/09/2022 tarihinde verdiği ek kararla (… Esas ve …Karar) mahcuza müşterek zilyed bulunmuş olmasına binaen müstehik üçüncü şahıs mercii kararının tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak davası açmakta muhtar olmak üzere takibin devamına karar verdiğini, işbu mahkeme kararının müvekkiline henüz tebliğ veya tefhim edilmediğini, 03/11/2022 tarihinde haciz mahalline gelen davalı vekili ve haciz memurunun kararı göstermesi ile bu bilgiye vakıf olunduğunu, müvekkilinin haczin yapıldığı işyerinin bulunduğu … ili, … ilçesi, … Mah., 497 ada 44 nolu parselde mukim taşınmazı dava dışı …’dan 09/03/2022 tarihinde 295.000,00-TL bedelle satın aldığını, müvekkili ticari hayatına 02/03/2022 tarihinde başlamış olup başka bir işyerini resmi veya gayrı resmi devralmadığını, davaya konu icra dosyasında haczedilen çanta ve benzeri eşyaları ise müvekkili işyeri açıktan sonra kendi imkanlarıyla alıp satmaya başladığını, ekte sundukları fatura ve irsaliye örneklerinin tamamının müvekkili adına kesilmiş olup haczedilen bütün malların bu faturalara konu eşyalar olduğunu, müvekkilinin bu iddialara dayanarak … 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nde davalı aleyhine istihkak davası açtığını ve işbu davanın halen derdest olduğunu, davalı banka vekili …’nın 03/11/2022 tarihinde icra memurları ve kolluk kuvvetleri ile müvekkiline ait iş yerine gelip istihkak iddiasının reddedildiğini, iş yerindeki malların kaldırılacağının müvekkiline ilettiğini, müvekkilinin … ile bir alacak verecek veya ortaklık ilişkisinin bulunmadığını ileri sürmesine rağmen davalı/alacaklı banka vekilinin ”seni burada çalıştırmayız, ticari hayatın biter” tarzında tehdit dolu ifadeler kullanarak müvekkiline bir kısım evrakları imzalaması şartıyla hacze son vereceğini söylediğini, müvekkilinin de içinde bulunduğu çaresiz durumda bu evrakları imzaladığını, icra takibi ve menfi tespite konu bono ve protokolü imzalattıktan sonra banka vekili ve icra işlemine katılan diğer kişilerin iş yerinden ayrıldığını, akabinde eşini arayan müvekkilinin imzaladığı evrakların fotoğraflarını ona gönderince kayıtsız-şartsız borç ikrarını içeren bir senede imza attığı bilgisine vakıf olduğunu ve hemen soluğu karakolda aldığını, olan biteni anlattıktan sonra kolluk kuvvetlerinin onu savcılığa yönlendirdiğini ve müvekkilinin 04/11/2022 tarihinde … Cumhuriyet Başsavcılığına bir dilekçe ile başvurarak tehdit ve şantaja maruz kaldığını ve sorumlu olmadığı bir borcu hile ile üstlenmiş olduğunu bildirerek sorumlular hakkında şikayetçi olduğunu, sözü edilen şikayet başvurusunun…Bakanlık Muhabere dosyasında yürütüldüğünü, ayrıca müvekkilinin davalı vekili… aleyhine üyesi bulunduğu İstanbul Barosuna da meslek etik ilkelerine ve özen yükümlülüğüne aykırılıktan şikayette bulunduğunu, müvekkilinin söz konusu borçtan kaynaklı kendi eşyalarının haczedilmesine dahi ısrarla karşı çıkıp her türlü hukuki yola başvurmuşken 230.000,00-TL bedelindeki borcun tamamını kabul etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu aşamada davalı vekilinin tehdit ve şantaj yollu psikolojik baskıları ve müvekkilinin ticari hayatında henüz tecrübesiz olmasından faydalanılarak bu bono ve protokolün kendisine imzalatıldığını, davalı vekilince imzalatılan senedin hukuki ilişkiden o kadar yoksundur ki o gün …’da olduğu haciz tutanağıyla sabit olan müvekkiline keşide yeri … olan senedin imzalatıldığını, bononun bağlı bulunduğu protokolün … 7.İcra Dairesi’nin … Esas nolu dosyadaki …’ın borcuna ilişkin olduğunu, müvekkilinin … ile bir ticari ortaklığı olmadığı gibi muvazaalı bir devir ilişkisinin de olmadığını, bu sebeple bu dosya borcundan bir sorumluluğu bulunmadığından buna ilişkin girilen kambiyo taahhüdünün de geçersiz olduğunu, bir kambiyo taahhüdünün temel alacağı geçersizse ya da sona ermişse, o kambiyo taahhüdünün de bedelsiz-karşılıksız demek olduğunu, nitekim takibe konu senette bedeli nakden ahzolunmuştur kaydının bulunduğunu, oysaki ekte sunulan protokolde de bu senedin … aleyhine açılmış icra dosyası borcuna istinaden alındığının davalı vekilinin imzasıyla kabul edildiğini, davalının müvekkili ile bir borç ilişkisini oluşturabilecek bir ticari ilişkisinin olmadığını, müvekkilinin … isimli kişinin borcunu üstlenmeyeceğinin de çok açık olduğunu, bu nedenle davalının bu senetten dayanan alacağı talep etmesinin hukuki ve vicdani olmadığını, davalının söz konusu bonodan doğan alacağı tahsil etmesi durumunda müvekkili aleyhine sebepsiz zenginleşme doğuracağı, müvekkilinin söz konusu evrakları iradesi bozuk bir şekilde imzalayıp da akabinde nasıl bir külfet altına sokulduğunu idrak ettiği gibi savcılığa suç duyurusu, baroya şikayet ve ihtiyati hacze itiraz gibi tüm hukuki yollara başvurduğunu, bu başvuruların hepsinin müvekkilinin imzaladığı senedin bedelsiz ve hükümsüz olduğuna yönelik güçlü karineler olduğunu, senedin imzalanmasında hilenin kuvvetli bir araç olduğunu, iş yerinde fiili haczin yapıldığı gün cebri icra tehdidi altında bu senet ve protokolün imzalandığını, buna ilişkin bu yazılı belge mahiyetindeki karinelerin yanında tanık deliline de başvurulacağını, senede karşı senetle ispat zorunluluğunun istisnasını oluşturan hallerde tanık deliline ve diğer takdiri delillere dayanılabileceğini, takibe konu senet ekte sundukları protokol sureti uyarınca … 7.İcra Dairesinin… Esas sayılı dosya borcuna istinaden alındığını, aynı dosya devam ederken ve yine bu dosyada müvekkiline ait taşınır maller haczedilmişken yeni bir icra takibi açılmış olmasının alacağın mükerrer takiple tahsil girişimi olduğunu, bu sebeple bankanın kredi alacağına ilişkin ilamsız yolla takip ettiği bir dosya varken ve bu dosyada da kambiyo senediyle alacağın takibi yoluna girmiş olmasının kanuni olmadığını, derdestlik yönünden davanın usulden reddi gerektiğini beyanla dosyaya konu bononun asıl borç ilişkisinde müvekkilinin borçlu olmadığından bahisle bedelsiz olduğuna karar verilmesi, açılan icra takibinin iptaline ve müvekkilinin dalıya borçlu olmadığının tespitine, bu talepleri kabul edilmediği taktirde takibe konu senedin hata-hile-ikrahla imzalandığından bahisle hükümsüz olduğunun ve açılan icra takibinin iptali ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, bu talepleri de reddedilirse eğer mükerrer takip ve derdest dosya olduğundan ötürü davanın usulden reddine, takibe konu senedin müvekkiline iadesine, haksız ve hukuka aykırı bir işlemle müvekkiline icra takibi açan ve müvekkili zarara uğratan davalının %50’sinden aşağı olmamak şartı ile tazminata mahkum edilmesine, davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretine mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı vekili tarafından ileri sürülen iddiaların asılsız ve kötü niyetli iddialar olduğunu, davaya konu bononun, taraflar arasında imzalanan protokol uyarınca … 7.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya borcunun ödeme aracı olarak düzenlendiğini, iddia edildiğinin aksine davacının baskı, tehdit, yanıltma veya şantaj sonucu değil özgür iradesi ile protokolü ve bonoyu imzaladığını, ilgili bononun vadesinde ödenmemesi sonucunda … 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alınarak … 34.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, ilgili icra dosyasının takip talebi incelendiğinde ”… 7.İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile birlikte ve tahsilde tekerrür etmemek koşulu ile tahsili talebidir” şeklindeki açıklamanın yer aldığının görüleceğini, tahsilde tekerrür olmamak şartı ile aynı alacağa ilişkin farklı takip yolları ile icra takibi başlatılmasında hukuksal bir engel bulunmadığını, davacı vekilinin mükerrer takip ve derdestlik iddialarının da diğer tüm iddiaları gibi kabulünün mümkün olmadığını, davacının, dava dışı borçlu ile yapmış olduğu muvazaalı işlemlerinin açığa çıkması üzerine … 7.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosya borcunu ödemek amacıyla dava konusu bonoyu verdiğini beyanla davacı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak açılan davanın reddine, kötü niyetli davacının, dava konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili 11/07/2023 tarihli dilekçesi ile özetle; dosyada haricen sulh olduklarından davadan feragat ettiklerini, davalı vekilinin yine aynı tarihli sunduğu beyan dilekçesi de nazara alınarak davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesini talep etmiştir.
Davalı vekili 11/07/2023 tarihli dilekçesi ile; davacının huzurdaki davadan feragat etmesi halinde davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davadan feragat HMK’nın 307.maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK’nın 309.maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat bildirimi de HMK’nın 309.maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu da tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle Mahkememizce davanın feragat sebebiyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça ön inceleme duruşması imzalanmadan önce davadan feragat edilmiş olması nedeniyle 492 Sayılı Harçlar Kanunun 22. Maddesi gereğince 1/3 oranında hesap edilen 59,97-TL harcın dava esnasında tahsil edilen 4.520,50-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 4.460,53-TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine,
3-Tarafların yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 333.maddesi gereğince taraflar tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde karar verildi. 12/07/2023

Katip
¸

Hakim
¸