Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/826 E. 2023/526 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/826 Esas
KARAR NO : 2023/526

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 30/11/2022
KARAR TARİHİ : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalının fuzuli şagil olarak bulunduğu yukarıdaki adreste iki katlı büfenin müvekkili tarafından … ve … isimli kişilerden kiralandığını, davalının müvekkilinin işletmecisi olduğu büfeye toptan olarak döner getirmekte olduğunu, pandemi nedeni ile müvekkilinin büfeyi işletmekte yani açık tutmakta güçlük çektiğini, davalının da bu durumu bildiğinden müvekkiline ”siz bu pandemi ortamında büfeye gelip gitmeyin. Ben elimden geldiğince burayı açık tutarım size yardımcı olurum” dediğini, müvekkilinin de davalıya güvenerek büfenin anahtarlarını verdiğini, davalının geçici olarak işlettiği müvekkilinin iş yerinin, davalı tarafından işletildiği sürece tüm giderlerinin davalı tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığını ancak davalının müvekkilinin iş yerini işlettiği sürede hiçbir gideri ödememesi nedeni ile müvekkili tarafından yapılan ödemelerin davalıdan alınması için … 13.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yapmış olduğu icra takibine davalının itiraz etmesi nedeni ile işbu davayı açmanın zorunlu hale geldiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalının itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınmasını, davanın mahkemece itirazın iptali olarak değerlendirilmemesi halinde alacak davası olarak kabulü ile 43.151,00-TL alacağının ödemelerinin taraflarınca yapıldığı tarihlerinden itibaren bu mümkün görülmez ise icra takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 13/12/2022 tarihli dilekçesi ile; taraflar arasında dava konusu yeri/büfeyi işletmesi konusunda yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, pandemi nedeni ile müvekkilinin dava konusu yeri işletmekte fiili güçlük çektiğinden davalının da talebi üzerine iş yerinin tüm giderlerinin davalı tarafından karşılanması şartı ile ve müvekkilinin davalının herhangi bir zamanda iş yerini terketmesini talep etmesi halinde davalı tarafından müvekkiline teslim edilmek üzere dava konusu yerin davalıya 05/10/2020 tarihinde davalıya geçici olarak teslim edildiğini ve davalının dava konusu yeri terketmesi müvekkili tarafından talep edilmesine rağmen davalının fuzuli işgalini halen sürdürdüğünü, dava dilekçelerinde davalı hakkında 05/10/2020 tarihinden 25/10/2021 tarihi dahil talepte bulunulduğunu, daha sonraki tarihler için talep haklarını saklı tuttuklarını beyan etmiştir.
Davacı vekili 13/12/2022 tarihli başka bir dilekçesi ile de; kiralanan yerin iki katlı iş yeri olduğunu ve … ile …’nün ayrı ayrı hisse sahibi olduklarından her kat için kira ödemeleri hisseleri oranında alacak kalemlerinin kendilerine ayrı ayrı sair tarihli kira ödemeleri, türk telekom ödemeleri, … ödemeleri, … ödemeleri, … ödemeleri, … ödemeleri, … Belediyesine yapılan ödemeler, iş yeri sigorta primi ödemesi, İşçi tazminat ve maaş ödemesi, mali müşavir ödemesi, Ticaret odasına yapılan ödeme ve Belediyeye yapılan vergi ödemesi olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 10/03/2023 tarihli dilekçesi ile; işbu davanın itirazın iptali davası olarak değil alacak davası olarak devam ettirmek istediklerini, netice-i taleplerinin 43.151,00-TL alacaklarının ödemelerin yapıldığı tarihlerinden itibaren, bu mümkün görülmez ise, icra takip tarihinin ihtar tarihi olarak değerlendirilerek icra takibinden itibaren yasal faizi ile birlikte, bu da mümkün görülmez ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini belirtmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının işbu davadan önce … 30.İcra Hukuk Mahkemesinde… esas sayılı ile dava açtığını, ilgili dosyaya 14/11/2022 tarihinde feragat dilekçesi sunarak davadan feragat ettiğini, davacının yapmış olduğu feragatın HMK’nın 311.maddesi uyarınca kesin hüküm gibi sonuç doğuracağını, bu doğrultuda kesin hüküm kurulmuş işbu hususa ilişkin yeniden dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu, kesin hüküm itirazlarının mevcut olduğunu, davacının taleplerinin kötü niyetli olup gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin ilgili adresteki iki katlı büfeyi, 2,5 yıl kadar önce davacı tarafın “bu işletmeyi artık ben işletemiyorum sana burayı devredeyim” teklifi üzerine davacı taraftan devralarak alt kiracı sıfatıyla işletmeye başladığını, davacı tarafa bu süreçte alt kira dolayısıyla anlaşılan rakam ve gerekli giderlerin eksiksiz olarak ödendiğini, 30.08.2021 tarihinde davacı tarafın şirket yöneticisi …’ın müvekkilinin dükkanına gelerek müvekkilini tahliyeye zorlamaya çalıştığını ve kendisine hakaretler ve tehditlerde bulunduğunu, bu hususta … 15.Asliye Ceza Mahkemesi ..E. Sayılı dosyasıyla davalı şirket yetkilisi …’ın hakaret, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali ve tehdit suçlarından ceza aldığını, söz konusu haksız tahliye talebine müvekkilince olumlu cevap verilmemesi üzerine tarafların arasının bozulduğunu, 1,5 yıl kadar önce mülk sahibi davacı tarafla olan sözleşmesini alt kira sözleşmesi yasağına aykırılıktan feshedildiğini, alt kira sözleşmesinin, mal sahibiyle aralarındaki sözleşme uyarınca yasaklanmış bulunan davacı tarafın sözleşmesinin bu nedenle feshedilmesi üzerine davacı tarafın, müvekkiline ardı arkası kesilmez dava ve icra takipleri göndermeye başladığını, ilgili dava da dahil söz konusu dava ve icra takiplerinin tamamının yalnızca müvekkilini rahatsız etmeye ve sürekli huzursuz hissettirerek iş yerinden çıkmasını sağlamaya yönelik haksız çabadan kaynaklandığını, müvekkilinin alt kiracı olarak bulunduğu süreçte davacıyla anlaşılan rakam ve her türlü gerekli masrafın müvekkilince ödendiğini, bu süreçle ilgili gerek maddi gerekse manevi tazminat başta olmak üzere tüm yasal haklarını saklı tutarak ikame edilen davanın reddi gerektiğini beyanla haksız ikame edilen davanın reddine, davacı hakkında %40’tan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, alacak davasıdır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı şirketin İTO kaydı çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalının nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, … 2.İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyası aslı dosyamız arasına celbedilmiş, … 13.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, … 15.Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış ve … 30.İcra Hukuk Mahkemesinin….Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 4.maddesinde ”Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” düzenlenmiştir. Buna göre 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre; “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Somut olayda; dilekçeler teatisi aşamasında sunulan dilekçeler, … 15.Asliye Ceza mahkemesinin … Esas sayılı dosyasındaki ifadeler ve dosya kapsamına celbedilen sair deliller birlikte ele alındığında taraflar arasında dava konusu iş yerinin kiralanması hususunda sözlü olarak kira sözleşmesi kurulduğu, zira davacı vekilinin 13/12/2022 tarihli dilekçesindeki talep edilen alacak kalemlerinden bir kısmının kira ödemesi olduğu, bir kısmının ise taraflar arasında kurulan kira ilişkisinden doğan diğer ödemelere ilişkin olduğu, HMK md.4/f.1-(a) hükmü nazara alındığında Mahkememizce eldeki davanın kira ilişkinden doğan alacak davası olduğu kanaatine varılmıştır.
HMK nun 1.maddesi hükmüne göre; göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK’nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır. Anılan gerekçelerle HMK’nun 114/1-(c) ve 115/2.maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, Mahkememizin görevsizliğine ve görevli Mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; Davanın, HMK md. 4/f.1-(a) ve HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen bendi uyarınca dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemelerine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, davacı vekilinin huzurunda davalının yokluğunda, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/07/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸