Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/797 Esas
KARAR NO : 2023/36
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/11/2022
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkilinin 2022 yılı içerisinde adına kayıtlı araçlar için trafik ve kasko sigortaları yapmak istediğini, bu sebeple müracaat ettiğini fakat sigorta şirketlerinden olumsuz cevap aldığını, müvekkilinin araçlarının sigorta ettirememe nedeni ile yapmış olduğu araştırmaları neticesinde bu durumun …’na yapılan bir bildirim nedeni ile olduğunu tespit ettiğini, bu kaydın niçin ve neden kaynaklı olduğunun tespiti ve kaldırılması için taraflarınca 17/03/2022 tarihinde …’e sistemden müracaat edildiğini, aynı tarihli yanıt mailinde başvurularının … talep sırası ile kaydedildiğini, işlemin ilgili sigorta şirketine yönlendirildiği ve düzeltme veya açıklamanın taraflarına bildirileceği yanıtının taraflarına bildirildiğini, … tarafından … talep sıralı başvuruya cevaben de ”13/07/2014 tarihli kazasında hasar uyumsuzluğu tespit edildiğinden sisbis kaydı yapılmıştır.” cevabı ile başvuru dosyalarının kapatıldığını, ilgili kuruma… tarihinde … 3. Noterliğinin … Yevmiye no’lu ihtarnamesi ile ihtar çekildiğini ve söz konusu kaydın kaldırılmasının talep edildiğini, bu başvurularının da yine yanıtsız bırakıldığını, harici araştırmalardan söz konusu kaydın nedeninin, davalı sigorta şirketinin 13/07/2014 tarihinde meydana geldiği iddia edilen kaza nedeniyle yapılan bildirimin neden olduğunun tespit edildiğini, söz konusu iddiaya göre; 13/07/2014 tarihinde … ile müvekkilinin karıştığı trafik kazasında, müvekkilinin ilgili sigorta şirketine hatalı bildirim yapmış olduğunu, bu durumu tespit eden sigorta şirketinin de 15/09/2014 tarihinde söz konusu bildirimi yapmış olduğunu ve müvekkilinin araçlarını sigorta ettirememesine neden olduğunu, sonuç olarak, halihazır durumda müvekkilinin adına kayıtlı araçlarını davalı sigorta şirketinin yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı işlem nedeni ile sigorta ettiremediğini, iddiaya gelince de; söz konusu tarihte meydana gelen olayın, kazanın oluşum şeklinin ve meydana gelen hasarın müvekkili tarafından sigorta şirketine doğru bir şekilde beyan edildiğini, bu hususun, kazaya karışan diğer şahıs …’ın mahkeme huzurunda dinlenerek de tespit edilebileceğini, bir diğer hususun ise, davalı sigorta şirketinin beyan ve açıklamalarını kabul etmemekle beraber, söz konusu işlem üzerinden 5 yıldan fazla zaman geçmiş olup, ilgili işlemin zaman aşımına da uğradığını beyanla öncelikle müvekkilinin araçlarını sigorta ettirememesi nedeniyle uğramış olduğu zararların önlenmesi amacıyla şu aşamada tedbiren sigorta işlemlerine izin verilmesine, davalı sigorta şirketi tarafından haksız ve hukuka aykırı şekilde yapılan yanlış sigorta uygulaması nedeni ile oluşan sisbis suistimal kaydının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının iddia ettiği kazanın müvekkili şirkete ihbar edildiğini ve müvekkili şirket tarafından … nolu hasar dosyası oluşturularak incelemelerin derhal başlatıldığını, yapılan değerlendirmeler neticesinde sigorta suiistimali şüphesinin doğduğunu ve aşağıdaki hususların tespit edildiğini;
-Kaza tespit tutanağında hasarın sigortalı aracın geri geri gelerek mağdur aracın ön kısımlarına çarpması sonucu meydana geldiğinin belirtildiğini, araç üzerinde yapılan incelemelerde aracın ön camındaki hasarda araç sürücüsünün kafasını cama çarpması ile hasar oluştuğunun tespit edildiğini, ancak Mahkemece de takdir edileceği üzere geri geri gelen bir aracın çarpması sonucu önden darbe alan bir araçta sürücünün ön cama çarpmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu,
-Müvekkili şirkete iletilen olay anı fotoğrafları incelendiğinde, sigortalı araç üzerinde herhangi bir deformasyon olmadığının, aracın tozlu ve çamurlu olmasına rağmen araç üzerinde sürtme izinin dahi olmadığını ve mağdur araç üzerindeki hasarın şiddetine göre yerde hiçbir parça döküntüsünün olmadığının tespit edildiğini, nitekim yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde de olay anı fotoğrafları ile beyanın uyumsuz olacağının tespit edileceğini,
Yanlış Sigorta Uygulamalarının Tespiti, Bildirimi, Kaydı ve Bu Uygulamalarla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in ”Bildirim Yükümlülüğü” kenar başlıklı 11.maddesi gereğince … kaydı için yukarıda izah edilen haliyle sigorta suiistimali şüphesinin gerekli ve yeterli olup kaydın düşülmesi esnasında gerekçe gösterme zorunluluğunun dahi bulunmadığını, nitekim … s. Yanlış Sigorta Uygulamalarına İlişkin Genelge’de de belirtildiği gibi, … sistematik risk değerlendirmesine olanak sağlayan yanlış sigorta uygulamalarına ve sigorta suiistimaline ilişkin verilerden oluşmakta olup kayıtların, bir ceza veya idari işlem mahiyetinde değil, aksine banka kredi notu gibi bir risk değerlendirme aracı olduğunu, keza sigorta şirketlerinin … kaydı sırasında suiistimal ihtimali ile ilgili olarak farklı derecelerde kayıt düşebildiğini, öte yandan ne Yanlış Sigorta Uygulamalarının Tespiti, Bildirimi, Kaydı ve Bu Uygulamalarla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te ne de … s. Yanlış Sigorta Uygulamalarına İlişkin Genelge’de, …kaydına yönelik olarak tüketilmesi zorunlu hiçbir denetim usulünün öngörülmediğini, sigorta suiistimaline maruz kalan sigorta şirketlerinin ilgili şahıslar hakkında …kaydı oluşturmadan evvel herhangi bir merciiye başvurmak veyahut bilgi verip bu hususta izin almak zorunluluğunun da bulunmadığını, hal böyle iken yargılamaya konu … kaydı yönünden usuli bir eksikliğin de bulunmadığının açık olduğunu beyanla haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmil edilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, sigorta suistimali nedeniyle ilgili yönetmelik hükümleri gereğince davacı hakkında oluşturulan … kaydının kaldırılması istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacının nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, davacı hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, davalı şirketin İTO kaydı dosyamız arasına alınmış ve Sigorta Bilgi Gözetim Merkezinden talep edilen müzekkere cevabi dosya kapsamına alınmıştır.
Davalı vekili 13/01/2023 tarihli dilekçesi ile; Yanlış Sigorta Uygulamalarına ilişkin Genelge şirketleri tarafından yapılan bildirim neticesinde … kaydı oluşturulduğunu Mahkeme nezdinde sunulan cevap dilekçesinde belirttiklerini, söz konusu kayıt 14/12/2022 tarihinde kaldırılmış olup … sorgu ekran görüntüsünün işbu dilekçeleri ekinde sunulduğunu, huzurdaki dava konusuz kaldığından dosyanın işlemden kaldırılmasını ve AAÜT uyarınca tarifenin yarısı vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 18/01/2023 tarihli dilekçesi ile; Davalı vekili tarafından sunulan dilekçe doğrultusunda davanın konusuz kaldığını, konusuz kalan dava hakkında hüküm kurulmasını ve dilekçede belirtilen şekilde tarafımız lehine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine dair hüküm kurulmasını talep etmiştir.
HMK 331.maddesinde esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri düzenlenmiş olup, 1.Fıkrasında davanın konusuz kalması nedeniyle esastan karar verilmeyen hallerde davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdir edilerek hükmedileceği belirtilmiştir. Bu nedenle kural olarak yargılama giderlerinin bu madde kapsamında değerlendirilmesi ve dava tarihindeki haklılık durumuna göre hükmedilmesi gerekir. Davalı vekilinin 13/01/2023 tarihli dilekçesi ve davacı hakkındaki suiistimal kaydının dava açıldıktan sonra kaldırıldığı da dikkate alındığında davanın açılmasına sebebiyet veren davalı aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesine Mahkememizce karar verilmiştir. Bununla birlikte davalı vekilinin 13/01/2023 tarihli dilekçesinde AAÜT uyarınca tarifenin yarısı vekalet ücretine hükmedilmesini talep ettiği, davacı vekilinin de 18/01/2023 tarihli dilekçesinde davalı vekilinin dilekçesinde belirtilen şekilde tarafları lehine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesini talep ettiği nazara alınarak Mahkememizce dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 179,90-TL nispi karar ve ilam harcından 80,70-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 99,20-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ve taraf vekillerinin talepleri gereğince hesap olunan 4.600,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan toplam 141,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi.18/01/2023
Katip
¸
Hakim
¸