Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/759 E. 2023/472 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/759 Esas
KARAR NO : 2023/472

DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 04/11/2022
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili bankanın borçlulardan olan alacağının tahsili için … 13.İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasında 278.435,95-TL (faiz, fer’i ve masraflar hariç) takip çıkış miktarı ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, fakat borçlu tarafından işbu takibe ilişkin borcun tamamına, icra müdürlüğünün yetkisine, faize ve diğer tüm ferilerine itiraz edildiğini ancak borçlunun itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, borçlunun itiraz dilekçesinde yetkiye, borcun tamamına, faize ve diğer tüm fer’ilerine itiraz etmişse de; takibe ilişkin Genel Kredi Sözleşmesi incelendiğinde itiraz eden borçlunun sözleşmede imzasının bulunduğunun görüleceğini, takibe konu … no.lu kredi borcunun ödenmesi amacıyla borçluya … 1.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin gönderildiğini ancak borcun ödenmediğini ve alacağın muaccel olduğunu, bu nedenle … 13.İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasında davalı/borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığını, borçlunun yetkiye itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, borçlu ile müvekkili banka arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 61.maddesi gereğince yetkili mahkeme ve icra dairelerinin müvekkili bankanın merkezinin bulunduğu yer icra müdürlükleri olarak belirlendiğini, müvekkili bankanın merkez adresi … olup; yetkili icra müdürlüğünün İstanbul Çağlayan Adliyesi İcra Müdürlükleri olduğunu, borçlu şirket ve müteselsil kefil borçlu şirket yetkilisinin ticari teselsül karinesi ve kefilliğin fer’iliği ilkesi gereğince HMK md.17 kapsamında yetki sözleşmesi ile bağlı olduğunu, ilaveten HMK md.10 gereğince alacaklının bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olacağını, borçlu tarafından yapılan itirazdaki amacın, meşru ve haklı alacaklı müvekkilin alacağına kavuşmasını engellemek ve alacağını konusuz bırakmak olduğunu beyanla borçlunun yetki itirazlarının reddi ile yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul İcra Müdürlükleri olduğu ve borçlunun haksız ve kötü niyetli borca, faize ve fer’ilerine olan itirazlarının reddi gerektiği gözetilerek davanın kabulü ile itirazın iptaline, davalı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalılar vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Öncelikle söz konusu davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemenin borçlu müvekkillerinin bulunduğu yerleşim yeri olan … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bununla birlikte dava dilekçesini ve içeriğini kabul etmediklerini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının açmış olduğu davanın tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu kredi sözleşmelerinin hatalı olduğunu, farklı krediler veya kredi kartının aynı dosya ile talep edilmesinin hatalı olduğunu, tamamen davacı lehine yapılan ve tüketicinin aleyhine düzenlenen sözleşmelerin kabulünün mümkün olmadığını, ayrıca davacı tarafından talep edilen faizin de hatalı olduğunu beyanla haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı bankanın İTO kaydının bir kısmı çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı şirketin ticaret sicil kaydı celp edilmiş, davalı …’nın nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, … 13.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmış, davacı bankanın ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 02/02/2023 tarihli duruşmasında; ”Davacı banka ile davalı şirket arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşmeyi davalı …’nın müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davalı şirket yönünden davacı banka ile arasında akdettiği Genel Kredi Sözleşmesinin 61.maddesi ile HMK md.17 hükümleri gereğince, davalı …yönünden ise, davacı ile asıl borçlu/davalı şirket arasında yapılan ve kendisinin de müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı sözleşmede yetkili mahkeme ve icra dairesi olarak İstanbul (Çağlayan) Adliyesi öngörülmesi, müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzalayan davalı tacir olmasa bile, tacirler arasındaki yetki sözleşmesinin 6102 sayılı TTK’nun 7.maddesinde öngörülen teselsül karinesi gereğince kefil yönünden de bağlayıcı olması nedenleriyle davalıların icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine yönelik itirazlarının ayrı ayrı reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin 02/02/2023 tarihli duruşmasının (10) numaralı ara kararı ile; ”Davalılar vekilinin zaman aşımı def’inin uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşmeden doğduğu ve 10 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin 02/02/2023 tarihli duruşmasının (3) numaralı ara kararı ile; “Davacının iddiası, davalıların savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davacı bankanın Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 29/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Dava konusu alacak tutarının, davacı … A.Ş. ile davalı …Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı şirkete kullandırılan …. no.lu Taksitli Ticari Kredi (Yapılandırma Kredisi) borcundan kaynaklandığı,
-Kat ihtarnamesi noter tebliğ şerhlerine göre; davalı asıl borçlunun sözleşmedeki adresine gönderilen ihtarnamenin, 07.01.2022 tarihinde muhatabın adresine ulaştığı ve tebliğ edilemediği, ancak taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 62.maddesi uyarınca ihtarnamenin 07.01.2022 tarihinde tebliğ edilmiş sayılabileceği,
-Davalı asıl borçluya gönderilen kat ihtarnamesi, muhatabın adresine ulaşmadan (07.01.2022 tarihinde ulaşmıştır) ve verilen 7 günlük süre dolmadan, davacı banka tarafından 29.12.2021 tarihinde icra takibinin açıldığı, bu durumda davalı asıl borçlunun takiple temerrüde düştüğü,
-Takip Tarihi itibariyle temerrüde düşen davalı asıl borçlu bakımından, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın 277.497,28 TL tutarında talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
Alacağın Türü
Hesaplanan
Tutar (TL)
Davacı Talebi
(TL)
Talep edilmesi Gereken Tutar (TL)
Asıl Alacak
261.777,10
261.782,39
261.777,10
İşlemiş Faizler
15.150,93
16.039,87
15.150,93
İşlemiş Faizin BSMV’si
239,11
283,55
239,11
Masraf
330,14
330,14
330,14
Toplam
277.497,28
278.435,95
277.497,28
-Davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı …’nın 750.000,00-TL tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu, davalı asıl borçluya gönderilen kat ihtarnamesinin muhataba tebliğ edilmeden yada tebliğ edilmiş sayılmadan, icra takibinin 29.12.2021 tarihinde açıldığının anlaşıldığı, Yargıtayın yerleşik içtihatlarında borçlulara gönderilen ihtarnamede verilen sürenin sonuna kadar muacceliyetin ertelendiği görüşünde olduğu, bu durumda, dava konusu kredinin vadesi geçmiş taksitlerinin muaccel olduğu, kalan anapara borcunun ise takip tarihi itibariyle henüz muaccel olmadığının anlaşıldığı, bu sebeple davalı kefilden takip tarihi itibariyle sadece muaccel olan alacakların talep edilebileceğinin değerlendirildiği,
➢ Davalı kefilden sadece muaccel olan taksit tutarları ile bu tutarla işletilen temerrüt faizinin talep edilebileceği görüşünün benimsenmesi durumunda, davalı kefilin 29.12.2021 takip tarihi itibariyle toplam 18.237,41 TL borçtan sorumlu tutulabileceği,
➢ Ancak, söz konusu görüşlerinin benimsenmemesi halinde ise, adı geçen kefil de davalı asıl borçlu ile birlikte takiple temerrüde düştüğünden, davalı asıl borçlu için hesaplanan ve davalı kefilin kefalet limiti içinde kalan toplam 277.497,28-TL borçtan, kefil …’nın da sorumlu tutulabileceği,
-Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 12.2.maddesi uyarınca, davacı banka tarafından dava konusu taksitli krediden kaynaklanan asıl alacak tutarına, yıllık %44,16 oranından temerrüt faizi talep edilebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Davanın, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
… 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalılar/borçlular hakkında toplam 278.435,95-TL alacağın ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalılar tarafından yasal süresi içinde vaki itirazları sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
HMK’nun 320/2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak ve davaya konu Genel Kredi sözleşmesi nedeniyle davalılardan (davalı şirket yönünden asıl borçlu/kredi lehtarı, davalı … yönünden ise müteselsil kefil sıfatıyla) alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz ve icra-inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı, uygulanan ve talep edilen temerrüt faizi oranının genel kredi sözleşmesine ve kanuna uygun olup olmadığı ile davalıların icra takibine vaki itirazlarının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı … Şirketi ile davalı … Şti. arasında 27/09/2021 tarihinde 750.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiş olup, diğer davalı …’nın da aynı tarihte bu sözleşmeye 750.000,00 TL bedelle müteselsil kefil olduğu, kefalet sözleşmesinin TBK’nın 583.maddesinde belirtilen şartlara göre düzenlendiği, ayrıca ticaret sicil kayıtlarına göre davalı …’nın davalı asıl borçlu şirketin ortağı ve yöneticisi olduğundan TBK’nın 584.maddesinin 3.fıkrası gereğince şirket ortakları ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili verilecek kefalet için eşin rızasının aranmadığı, bu durumda TBK md.584.maddesinde belirtilen şartın da yerine getirildiği, davacı banka ile davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine istinaden davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirkete ….no-lu Taksitli Ticari Kredinin (Yapılandırma Kredisi) kullandırıldığı ve düzenlenen ödeme planında davalıların imzalarının mevcut olduğu, dava konusu taksitli ticari kredinin 01/11/2021 ve 01/12/2021 tarihli taksitlerin ödenmediği ve davacı bankaca 24/12/2021 tarihinde kredi hesabının kat edildiği, davacı banka tarafından hesabın kat edilerek … 1.Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesinin davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirket ile diğer davalı kefile tebliğe çıkartıldığı ve kat tarihi itibariyle toplam 276.654,37-TL borcun 7 gün içerisinde ödenmesi, aksi taktirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, davalılara çıkartılan kat ihtarnamesinin tebliğ edilemedikleri ve 07/12/2022 tarihinde iade oldukları, kat ihtarnamesi davalı asıl borçlunun sözleşmedeki adresine gönderildiğinden asıl borçluya geçerli bir tebligatın yapılmış sayılacağı, bu durumda davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirketin ihtarnamede belirtilen süre bitimi olan 15/01/2022 tarihinde tarihinde temerrüde düştüğü, davalı kefilin ise takiple temerrüde düştüğü, bununla birlikte eldeki davada davalılar/borçlular aleyhine takibin 29/12/2021 tarihinde başlatıldığı dolayısıyla henüz kat ihtarında taraflara tanınan süre dolmadan davalılar aleyhine takip başlatıldığından davalı asıl borçlunun da takiple temerrüde düştüğü, yine eldeki davada dava konusu alacak tutarının, Ödeme Planına bağlanmış Taksitli Ticari Kredi Borcundan kaynaklandığı başka bir ifade ile ödeme planında yer alan taksitlerin tarihleri taraflarca birlikte kararlaştırıldığından borçlunun, borcun hangi gün ödeneceğini önceden bildiği, bu sebeple, vadesinde ödenmeyen taksitlere temerrüt faizi talep edilebileceği, davacı bankanın taksitli ticari krediden dolayı 24.12.2021 kat tarihi itibariyle 261.258,66-TL anapara alacak tutarı bulunduğu, ayrıca 24.12.2021 kat tarihine kadar ödenmemiş taksitlerden dolayı toplam 14.348,15-TL işlemiş akdi ve gecikme faizi alacağı bulunduğu, öte yandan, vadesinde ödenmeyen 01.11.2021 ve 01.12.2021 tarihli taksitlere ait işlemiş olan 10.368,81-TL’lik faiz tutarı üzerinden tahakkuk ettirilen toplam 518,44 TL’lik BSMV tutarının, davacı bankaca kat öncesinde ilgili Vergi Dairesine ödenmiş olduğu, söz konusu tutarın da anapara borç tutarına ilave edilmesi gerektiği, davalı kefil yönünden ise, davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde 750.000,00-TL tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu, davalı kefilin takiple temerrüde düştüğü bununla birlikte davalı asıl borçluya gönderilen ihtarname muhatabın adresine ulaşmadan ve ihtarnamede verilen süre henüz dolmadan icra takibinin açıldığı, davaya konu kredi hesabının 29/12/2021 takip tarihi itibariyle ödeme planındaki 01/11/2021 ve 01/12/2021 tarihli taksitler ödenmedikleri için muaccel oldukları, kalan anapara tutarının ise kat ihtarnamesinde verilen süre dolmadan icra takibinin açılmış olması nedeniyle takip tarihinde muaccel olmadığı, bu durumda, davacı tarafından takip tarihi itibariyle davalı kefilden sadece muaccel olan taksit tutarları ile bu alacaklara işletilen gecikme faizi ve BSMV tutarlarının talep edilebileceği kanaatine Mahkememizce varılmıştır. Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan 29/05/2023 tarihli bilirkişi raporundaki denetime açık şekilde yapılan hesaplamalara itibar edilmiş ve icra takip talebinde yer alan her bir alacak kalemi yönünden talebe bağlılık ilkesi de nazara alınarak davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirketten toplam 277.497,28-TL alacaklı olduğu, davalı kefilden ise toplam 18.237,41-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 12.2. maddesi uyarınca, davacı banka tarafından dava konusu taksitli krediden kaynaklanan asıl alacak tutarına, yıllık % 44,16 oranından temerrüt faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, İstanbul 13.İcra Müdürlüğü’nün 2021/40143 Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın;
A)Davalı …Şirketi yönünden; 261.777,10-TL Asıl Alacak, 15.150,93-TL işlemiş faizler, 239,11-TL BSMV ve 330,14-TL masraf olmak üzere toplam 277.497,28-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 261.777,10-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
B)Davalı …yönünden; 16.967,54-TL Asıl alacak, 894,98-TL işlemiş faiz, 44,75-TL BSMV ve 330,14-TL masraf olmak üzere toplam 18.237,41-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 16.967,54-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin ise reddine, karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.İİK’nın 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının banka kayıtlarına dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 277.497,28-TL’nin (davalı …’nın bu tutarın sadece 18.237,41-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, … 13.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında yapılan itirazların;
A)Davalı…Şirketi yönünden; 261.777,10-TL Asıl Alacak, 15.150,93-TL işlemiş faizler, 239,11-TL BSMV ve 330,14-TL masraf olmak üzere toplam 277.497,28-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 261.777,10-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
B)Davalı … yönünden; 16.967,54-TL Asıl alacak, 894,98-TL işlemiş faiz, 44,75-TL BSMV ve 330,14-TL masraf olmak üzere toplam 18.237,41-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 16.967,54-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
2-İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilen 277.497,28-TL’nin (davalı …’nın bu tutarın sadece 18.237,41-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) taktiren % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 18.955,83-TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 4.754,99-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.200,84‬-TL karar ve ilam harcının davalılardan (davalı …’nın bu tutarın sadece 1.245,80-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Kabul edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 41.849,62-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan (davalı …’nın bu tutarın sadece 9.200,00-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
5-Red edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 39.427,80-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara (davalı … Şirketi lehine 938,67-TL olmak kaydıyla) verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 4.754,99-TL peşin harç, 3.750,00-TL bilirkişi ücreti ve 226,00-TL posta masrafları olmak üzere toplam 8.811,69-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına (%99) göre 8.723,57-TL’sinin davalılardan (davalı …’nın bu tutarın sadece 528,70-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) alınarak davacıya verilmesine,
7-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 3.200,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin kabul ve red oranına (%99) 3.168,00-TL’sinin davalılardan (davalı …’nın bu tutarın sadece 192,00-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) alınarak hazineye irad kaydına,
8-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 3.200,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin kabul ve red oranına 32,00-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
9-Davalılar tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/06/2023

Katip
¸

Hakim
¸