Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/657 E. 2023/383 K. 26.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/657 Esas
KARAR NO : 2023/383

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 26/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirketin haşere ve zararlılarla mücadele eden uluslararası bir ilaçlama şirketi olduğunu, davalı firmanın, 2021 yılından beri müvekkili şirketten merkez ve şubeleri için sözleşme konusu zararlı kontrolü ve mücadelesi hizmetlerini aldığını, davalı firma ile… tarihli ve … sözleşme nolu ”… Ürün Uygulama ve Zararlı Kontrolü Hizmetlerine İlişkin Hizmet Sözleşmesi”nin imzalandığını, davalı firmanın merkez ve şubelerine verilen haşere ilaçlama hizmetleri ve ürünleri nedeni ile 2021 yılından devir eden cari hesap borcu ile 2022 yılında verilen hizmetler nedeni ile kesilen faturalara dayalı cari borç toplamının 6.684,26-TL için icra takibi yapıldığını, davalının yetki itirazına bağlı olarak açılan … 11.İcra Müdürlüğü’nün … E. Dosyasına da aynı şekilde borca, fer’ilerine itiraz edildiğini, davalı/borçlunun borca ve takibe itirazı üzerine, 20/07/2022 tarihinde zorunlu arabuluculuk müracaatının yapıldığını, davalı şirketin arabuluculuk görüşmesi öncesinde takibe giriş ana borcu 6.684,26-TL’yi 26/07/2022 tarihinde müvekkili şirketin banka hesabına ödediğini, davalı/borçlunun ana para borcunu kabul ile ödemesi sonrası yapılan arabulucu görüşmesinde, davalı/borçlu vekili kalan icra dosya borcunu (işlemiş faiz, icra giderleri, icra vekalet ücreti ve icra tahsil harcını) ödemeyeceğini belirtmiş, ikinci toplantı sonunda da bakiye borcun ödenmeyeceğini beyan etmesi üzerine anlaşmama tutanağının tutulduğunu, davalı/borçluya sözleşme ve fatura konusu haşere ile mücadele hizmetlerinin tamamı verilmiş olup, davalı şirkette bu hizmetler karşılığında kesilen faturaları ticari defterlerine işlediğini, davalının arabulucu toplantı öncesinde ana para borcunu kabul ile ödemesi, borçlunun tamamen kötü niyetli olarak zaman kazanma çabası içerisinde olduğunun göstergesi olduğunu, davalının ana borcunu ödeyip, sebebiyet verdiği icra takibine ilişkin kalan icra giderlerini, icra harçlarını ve vekalet ücretini ödememesinin yasal olarak da kabul edilemez olduğunu, davalı/borçlunun bu suretle kalan 1.334,30-TL icra dosya borcundan ve %20 icra-inkar tazminatından kurtulmasının mümkün olmadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … 11.İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasına yapılan itirazının ana para borcu dışında kalan borcun fer’ileri, icra giderleri, faiz, icra vekalet ücreti ve harçları yönünden iptaline, icra takibinin kalan borç miktarı üzerinden devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; İşbu davanın davacı tarafından yetkili yer mahkemesinde açılmadığını, dosyadaki bilgilerden de anlaşılacağı üzere davalı müvekkili şirketin resmi adresinin… olduğunu, genel yetki kuralları dikkate alındığında söz konusu davanın … adliyesinde bulunan Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğini, diğer taraftan sayın mahkemece iş bu dava para alacağı yönünden değerlendirilse dahi alacaklının yerleşim yeri olan…’de açılmadığı için de yetkisiz yerde açıldığını, bununla birlikte işbu davanın zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın tüm talepleri yasal süresinde olmadığından zamanaşımı definde bulunduklarını, davanın usule, kanuna ve hakkaniyete aykırı olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, tarafımıza yöneltilen işbu dava faiz ve yan giderlerden ibaret olup karşı tarafça cari hesaptaki miktar olan asıl alacak ticaretin devamı için ödenmiş olup bu yüzden davanın konusuz kaldığını, konusuz kalan işbu davanın hakkaniyet gereği reddi gerektiğini, zira asıl borç ödendiği için hak kaybı söz konusu olmayıp işbu davanın hukuki yarar yoksunluğundan reddedilmesi gerektiğini, davalı müvekkilinin cari hesaptan kaynaklı borcunu şubelerinin ve merkez binasındaki işleyişin devam ve sürekliliğe dayandığı için davacı konumunda yer alan kişiye daha arabuluculuk aşamasına gitmeden ödendiğini, davacı tarafça talep edilen icra inkar tazminatı hukuken geçerli bir talep olmayıp reddi gerektiğini, işbu tazminatın asıl alacak ödenmişse karşı tarafa yöneltilemeyeceğini beyanla … 11.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında yetkiye dair yapmış oldukları yetki itirazının kabulüne, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacının icra iflas kanunu 67/2 maddesi uyarınca kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, işbu davanın kötüniyetli açılmasından dolayı HMK 329/1 gereğince müvekkil ile aramızda akdedilen sözleşme uyarınca avukatlık asgari ücret tarifesinde belirtilen bedelin davacıdan tahsili ile davalı müvekkile ödenmesine, işbu davanın kötüniyetli açılmasından dolayı davacının HMK 329/2 gereğince 5.000,00 TL’den aşağı olmamak üzere disiplin para cezası ile mahkum edilmesine,
yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Davanın, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taraf şirketlerin ticaret sicil kayıtları celbedilmiş ve … 11.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
… 11.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyanın dosyamız arasına alındığı ve takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 6.684,26-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İİK’nun 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
HMK’nn 320 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının;davacının, davaya konu ve icra takibine dayanak olan açık hesaba konu faturalar nedeniyle davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz ve icra-inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı ile davalının icra takibine vaki itirazının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 18/05/2023 tarihli duruşmasında; ”Davalının taraflar arasında akdedilen akdi ilişkiyi inkar etmediği ve taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 10. Ve HMK’nın 17.maddesi uyarınca davalı tarafın yetki itirazının reddine” karar verilmiştir.
Davacı vekili 26/05/2023 tarihli dilekçesi ile; davalı aleyhine açtıkları itirazın iptali davasından davalılar ile sulh olmaları sebebiyle feragat ettiklerini, feragatlerine ilişkin işbu beyanlarının kabulü ile davalıların da dosyaya sunmuş oldukları beyan dilekçeleri uyarınca taraflar aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmeden feragat beyanı uyarınca karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 24/05/2023 tarihli dilekçesi ile; iş bu davaya konu hususta taraflar arasında sulh olunmuş olup taraflarınca da vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını talep etmiştir.
Davadan feragat HMK’nın 307.maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. HMK’nın 309.maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat bildirimi de HMK’nın 309.maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tespit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 179,90-TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/05/2023

Katip
¸

Hakim
¸