Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/384 E. 2023/656 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/336 Esas
KARAR NO : 2023/654

DAVA : Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 13/05/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili banka ile davalı/borçlu … Tic. Ltd. Şti. Arasında 26.03.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, diğer davalı/borçlu …’in işbu sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, işbu Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca davalı/borçlu şirkete … numaralı kredinin kullandırıldığını, borçlu tarafından kullanılan bu kredinin süresinde ödenmemesi üzerine … 1.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesinin borçlulara keşide edildiğini, ihtarnamenin tebliğine rağmen borçlular tarafından müvekkili bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine … 19.İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından itiraza konu icra takibinin başlatıldığını, davalı/borçluların icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak yapmış oldukları itirazlar üzerine icra takibinin durduğunu, davalı/borçluların haksız itirazlarının iptali için işbu davayı açmak mecburiyetinde kalındığını beyanla öncelikle davalı/borçluların haksız ve kötü niyetli yetki itirazlarının reddine, haklı davalarının kabulü ile davalı/borçluların icra takibine yapmış oldukları haksız ve kötü niyetli tüm itirazlarının iptaline ve takibin devamına, kötü niyetli davalı/borçluların takip miktarı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı/borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalılara yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmedikleri gibi yazılı bildirimde de bulunmadıklarından, HMK’nın 128.maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettikleri varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı bankanın İTO kaydının bir kısmı çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı şirketin ticaret sicil kaydı celbedilmiş, davalı …’in nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı … hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, … 19.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış ve davacı bankanın ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 27/10/2022 tarihli duruşmasında; ”Davacı banka ile davalı şirket arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, işbu sözleşmeyi davalı …’in müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davalı şirket yönünden davacı banka ile arasında akdettiği Genel Kredi Sözleşmesinin 61.maddesi ile HMK md.17 hükümleri gereğince, davalı … yönünden ise, davacı ile asıl borçlu/davalı şirket arasında yapılan ve kendisinin de müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı sözleşmede yetkili mahkeme ve icra dairesi olarak İstanbul (Çağlayan) Adliyesi öngörülmesi, müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzalayan davalı tacir olmasa bile, tacirler arasındaki yetki sözleşmesinin 6102 sayılı TTK’nun 7.maddesinde öngörülen teselsül karinesi gereğince kefil yönünden de bağlayıcı olması nedenleriyle davalıların icra dairesinin yetkisine yönelik itirazlarının ayrı ayrı reddine ” karar verilmiştir.
Mahkememizin 27/10/2022 tarihli duruşmasının (3) numaralı ara kararı ile; “Davacının iddiası, davalıların savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davacı bankanın Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 17/01/2023 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle;
-Dava konusu alacak tutarının, davacı …bank A.Ş. ile davalı …Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davalı şirkete kullandırılan … no.lu Taksitli Ticari Kredi (Yapılandırma Kredisi) borcundan kaynaklandığı,
-Taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan toplam 125.597,32 TL talep edilebilir alacak tutarının bulunduğu,
-Davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde; davalı …’in 100.000,00 TL tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu, Kat ihtarnamesi tebliğ edilemediği için takiple temerrüde düşen adı geçen kefil bakımından, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, takip tarihi itbariyle yapılan hesaplama sonucunda, davalı kefilin 121.893,34-TL borçtan sorumlu tutulabileceğinin hesaplandığı,
Ancak, davalı kefil …’in kefalet tutarı 100.000,00 TL’dir. Bu durumda, temerrüd/takip tarihi itibariyle hesaplanan 121.893,34 TL’lık borç tutarının, kefalet limiti ile sınırlı olmak üzere, toplam 100.000,00 TL’lık kısmından adı geçen kefilin sorumlu tutulabileceği,
-Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 12.2.maddesi uyarınca, davacı banka tarafından dava konusu taksitli krediden kaynaklanan asıl alacak tutarına, yıllık %44,16 oranından temerrüt faizi talep edilebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 23/03/2023 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile;” Dosyanın daha önce rapor tanzim eden bilirkişiye tevdii edilerek;
A)Davalı …’in kefil sıfatıyla imzaladığı sözleşmede kefalet limitinin 100.000,00-TL ile sınırlı olduğu belirtildiğinden işbu davalı yönünden Asıl alacak miktarının kefalet limiti olan 100.000,00-TL olduğu kabul edilerek bu miktar üzerinden (100.000,00-TL) işlemiş faizler ve işlemiş faizin BSMV’sinin hesaplanması,
B)Bilirkişi raporunun 4.sayfasının en üstünde yer alan tabloda %20,08-TL akdi faiz şeklinde belirtilmişse de, aynı sayfanın en altında yer alan paragrafta işlemiş akdi faizin %22,08-TL olduğu belirtildiğinden bu çelişkinin de giderilmesi,
Amacıyla ek rapor tanziminin istenilmesine,” karar verilmiş ve işbu doğrultuda bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 24/04/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
-Davalı Kefil … bakımından 100.000,00-TL Asıl Alacak Tutarı Üzerinden Hesaplama:
Kök raporun 4’üncü sayfasında yer verildiği üzere, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, davalı asıl borçlu bakımından 24.12.2021 kat tarihi itibariyle 115.384,24 TL Asıl Alacak Tutarı hesaplanmıştır. Davalı …’in kefalet tutarı 100.000,00 TL ile sınırlı olduğundan, adı geçen kefil bakımından kat tarihi itibariyle Asıl Alacak tutarı 100.000,00-TL kabul edilerek, bu tutar üzerinden aşağıda faiz hesaplanmıştır. Kat ihtamamesi tebliğ edilemediğinden dolayı takiple temerrüte düşen adı geçen kefil bakımından, asıl alacak tutarına 24.12.2021 kat tarihinden 09.03.2022 takip tarihine kadar, krediye fiilen uygulanan yıllık %22,08 akdi faiz oranından faiz hesaplanmıştır.
Takip tarihi itibariyle davalı kefil bakımından 106.525,14 TL borç tutarı hesaplanmaktadır.
-Akdi Faiz Oranı İle İlgili Çelişkinin Giderilmesi:
Kök raporun 4’ncü sayfasında yer alan Kat Tarihi itibariyle alacak tutarının hesaplama tablosunda, 20.12.2021-24.12.2021 dönemine ilişkin satırda, %22,08 olan akdi faiz oranı sehven %20,08 olarak yazılmıştır. Ancak tabloda yapılan hesaplama, olması gereken %22,08 faiz oranından yapıldığından, hesaplanan tutarda bir hata bulunmamaktadır. Bu sebeple, söz konusu hesaplama tablosu aşağıdaki gibi revize edildiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporu dosya kapsamına uygun, teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Davanın, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
… 19.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı/borçlular hakkında toplam 127.688,49-TL alacağın ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalılar tarafından yasal süresi içinde vaki itirazları sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
HMK’nun 320/2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak ve davaya konu Genel Kredi sözleşmesi nedeniyle davalılardan (davalı şirket yönünden asıl borçlu/kredi lehtarı, davalı … yönünden ise müteselsil kefil sıfatıyla) alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz -uygulanan faiz oranları da değerlendirilerek- ve icra-inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı ile davalıların icra takibine vaki itirazlarının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Davacı … A.Ş. ile davalı …Tic. Ltd. Şti. arasında 26/03/2018 tarihinde 100.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiş olup, diğer davalı …’in de işbu sözleşmede 100.000,00-TL bedelle kefalet imzasının bulunduğu, kefalet sözleşmesinin TBK’nın 583.maddesinde belirtilen şartlara göre düzenlendiği, ayrıca ticaret sicil kayıtlarına göre davalı …’ in, davalı asıl borçlu şirketin ortağı ve yöneticisi olduğu anlaşıldığından TBK’nın 584.maddesinin 3.fıkrası gereğince şirket ortakları ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili verilecek kefalet için eşin rızasının aranmadığı, bu durumda TBK’nın 584.maddesinde belirtilen şartın da yerine getirildiği, davacı banka ile davalı asıl borçlu/kredi lehdarı şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine istinaden davalı asıl borçluya 20/08/2021 kullandırma tarihli, … nolu Taksitli Ticari Kredinin (Yapılandırma Kredisi) kullandırıldığı, düzenlenen ödeme planında davalıların imzalarının bulunduğu, davalı şirkete kullandırılan taksitli kredinin ilk taksiti dahil herhangi bir geri ödeme yapılmadığından davacı banka tarafından hesabın 24/12/2021 tarihinde kat edildiği, davalı asıl borçlu şirkete ve davalı …’e … 1.Noterliği’nin …ve … yevmiye no.lu ihtarnamesinin/kat ihtarının tebliğe çıkartıldığı, kat tarihi itibariyle; toplam 115.384,24-TL borcun ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde ödenmesi aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının
ihtar edildiği, ihtarname tebliğ şerhi incelendiğinde; davalı asıl borçlu ve kefil …’e gönderilen ihtarnamelerin tebliğ edilemedikleri ve 06/01/2022 tarihinde iade oldukları, kat ihtarnamesinin davalı asıl borçlunun sözleşmedeki adresine gönderildiğinden, davalı asıl borçluya yapılan tebligatın geçerli sayıldığı, ihtarnamede verilen 7 günlük sürenin dolmasıyla, davalı asıl borçlunun 14/01/2022 tarihinde, davalı kefilin ise takiple temerrüte düştüğü tespit edilmiştir. Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan bilirkişi kök (asıl borçlu yönünden) ve ek raporundaki (kefil … yönünden) raporlarındaki denetime açık şekilde yapılan hesaplamalara itibar edilmiş davacı bankanın davalı asıl borçludan -talebe bağlılık ilkesi de gözetilerek- takip tarihi itibariyle toplam 125.597,32-TL, davalı kefil …’den ise -talebe bağlılık ilkesi ve kefilin kefalet limitinin 100.000,00-TL olduğu gözetilerek- takip tarihi itibariyle toplam 106.525,14-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. İşbu tutardan (106.525,14-TL) davalı …’in de müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı Genel Kredi Sözleşmesinde geçerli kefaletinin bulunduğu ve borçtan sorumlu olduğu tespit edilmiştir. T.C. Merkez Bankası tarafından yayımlanan duyurulara ve taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 12.2. maddesi uyarınca, davacı banka tarafından dava konusu taksitli ticari krediden kaynaklanan asıl alacak tutarına yıllık %44,16 faiz oranından temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, … 19.İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazların;
A)Davalı … Limited Şirketi yönünden; 106.509,44-TL Asıl Alacak, 16.925,46-TL İşlemiş Faiz, 467,28-TL BSMV, 1.140,00-TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti, 225,00-TL İhtiyati Haciz Gideri ve 330,14-TL İhtarname Gideri olmak üzere toplam 125.597,32-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 106.509,44-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
B)Davalı … yönünden; 100.000,00-TL Asıl Alacak, 4.600,00-TL İşlemiş Faiz, 230,00-TL BSMV, 1.140,00-TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti, 225,00-TL İhtiyati Haciz Gideri ve 330,14-TL İhtarname Gideri olmak üzere toplam 106.525,14-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 100.000,00-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.İİK’nın 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalıların haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kısmen kabulüne karar verilen alacak miktarının banka kayıtlarına dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 125.597,32-TL’nin (davalı …’in bu tutarın sadece 106.525,14-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, … 19.İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında yapılan itirazların;
A)Davalı … Limited Şirketi yönünden; 106.509,44-TL Asıl Alacak, 16.925,46-TL İşlemiş Faiz, 467,28-TL BSMV, 1.140,00-TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti, 225,00-TL İhtiyati Haciz Gideri ve 330,14-TL İhtarname Gideri olmak üzere toplam 125.597,32-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 106.509,44-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
B)Davalı … yönünden; 100.000,00-TL Asıl Alacak, 4.600,00-TL İşlemiş Faiz, 230,00-TL BSMV, 1.140,00-TL İhtiyati Haciz Vekalet Ücreti, 225,00-TL İhtiyati Haciz Gideri ve 330,14-TL İhtarname Gideri olmak üzere toplam 106.525,14-TL alacak yönünden iptali ile, takibin asıl alacak olan 100.000,00-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %44,16 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
2-İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilen 125.597,32-TL’nin (davalı …’in bu tutarın sadece 106.525,14-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) taktiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 8.579,55-TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 1.542,17-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.037,38-TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına, (davalı …’in bu tutarın sadece 5.734,56-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla)
4-Kabul edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 20.095,57-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı …’in bu tutarın sadece 17.900,00-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla)
5-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmediğinden bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 1.542,17-TL peşin harç, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti ve 479,00-TL posta masrafları olmak üzere toplam 4.351,87-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına (%98) göre 4.264,83-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı …’in bu tutarın sadece 3.612,05-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla)
7-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.600,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin kabul ve red oranına (%98) 1.568,00-TL’sinin davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,(davalı …’in bu tutarın sadece 1.328,00-TL’sinden sorumlu olması kaydıyla)
8-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.600,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin kabul ve red oranına (%2) 32,00-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
9-Davalılar tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2023

Katip
¸

Hakim
¸