Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/321 E. 2023/595 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/321 Esas
KARAR NO : 2023/595

DAVA : Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali)
DAVA TARİHİ : 07/05/2022
KARAR TARİHİ : 14/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Bilgi Alma Ve İnceleme Hakkı İhlali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin, davalı …Ş.’nin %15 pay sahibi ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, 22/02/2022 tarihinde kanuna ve esas sözleşmeye uygun şekilde Bakanlık temsilcisinin de katılımıyla 2020 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısının yapıldığını ve genel kurulun (7) Nolu kararı ile müvekkili ile birlikte davalılar … ve …’nin yönetim kurulu üyesi seçildiklerini, söz konusu genel kurul toplantısında; ”(i) şirketin mali ve finansal durumu hakkında bir ay sonra mali genel kurul toplantısı yapılmasına, (ii) mali genel kuruldan öncesinde şirketin mali ve finansal durumu, hesapların ve yönetimin icraatlarının denetlenmesi için bağımsız denetim firmasından hizmet alınacağı, yönetim kurulunun yedi gün içinde fiyat kriterine göre denetimi yapacak olan bağımsız denetim firması hakkında karar vereceğinin” karar altına alındığını, ancak davalıların alınan karara rağmen türlü bahaneler ile şirketin mali ve finansal durumu hakkında bağımsız denetim firması tarafından denetlenmesine, mali genel kurul öncesinde şirketin mali ve finansal kayıtlarının müvekkili ve diğer paydaşlar tarafından incelenmesine engel olunduğunu, yapılması gereken mali genel kurul hakkında etkin ve gerçekçi bir hazırlık yapmadıklarını, mali genel kurulun yapılmasını sürüncemede bıraktıklarını, bir kısım pay sahibi tarafından önerilen bağımsız denetimin keyfi ve şüpheli nedenlerle engellediklerini, bunun üzerine müvekkili tarafından “22.02.2022 tarihli Genel Kurul kararının tescil ve ilan edilmesi, Genel Kurulda alınan bağımsız denetçi seçilmesi kararı da dahil diğer kararların ifası ve ertelenen finansal tabloların görüşülmesi toplantısının (mali genel kurul toplantısı) yapılması için kayyım atanması” talebi ile … 19. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, akabinde “davalı yönetim kurulu üyelerinin şirketi ciddi anlamda borçlandırması, şirketin öz varlıklarını şirketin zararına olacak şekilde satmaya ve/veya kiralamaya çalışılması gibi ciddi tehditlerin oluşması, Genel Kurul Kararına rağmen davalıların şirketi denetimden sürekli olarak kaçıran davranışları nedeniyle şirketi zarara uğratacak hareketlere engel olunması, 22.02.2022 tarihli genel kurul sonrasında temsil ve ilzam hakkında yönetim kurulu kararı alınmadığı halde davalıların daha önceki temsil ve ilzam yetkilerini, eski imza sirkülerini kötüye kullanmaları nedeniyle davalıların temsil ve ilzam yetkilerinin kaldırılması, şirkete yönetim kayyımı atanması ve şirketin feshi ” talebi ile … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, yukarıda açıklandığı üzere 22/02/2022 tarihli genel kuruldan sonra yapılması gereken mali genel kurula hazırlık olmak üzere şirketin mali ve finansal durumunun, hesaplarının gerek müvekkili tarafından, gerek diğer paydaşlar tarafından gerekse belirlenecek bağımsız denetim firması tarafından gerekli incelemelere hazır edilmeden …. sayılı … tarihli yönetim kurulu kararı ile 09/05/2022 saat 13:00’da olağanüstü genel kurul yapılmasına karar verildiğini, öncelikle şirket anasözleşmesinin 8/C maddesi gereğince yönetim kurulu toplantı nisabının 3 üyenin katılımından oluştuğunu, oysa ki … sayılı 15.04.2022 tarihli yönetim kurulu kararının yalnızca 2 yönetim kurulu üyesinin katılımı ile alındığı, bu halde toplantı nisabı oluşmaksızın yönetim kurulu kararı alındığının ortada olduğunu, bununla birlikte müvekkiline 15.04.2022 tarihinde yapılacak Yönetim Kurulu toplantısı için 10.04.2022 tarihinde (pazar günü) tarafıma mail gönderildiğini ve 11.04.2022 tarihinde bu hususun ihtarname ile tarafına bildirildiğini, farklı kişilerden gelen bu belgelerin kopyala yapıştır yöntemi ile oluşturulduğunun açıkça görüldüğünü, nitekim müvekkilinin söz konusu şirket merkezinin bulunduğu İstanbul ilinde yaşamadığını, aile şirketinin diğer şirketlerinde de görevli olduğu ve söz konusu şirketlere dair önemli işlemler ile iştigal ettiği davalılar tarafından da bilindiğini, bu nedenle müvekkilinin, 13.04.2022 tarihli ihtarname ile yasal ve meşru gerekçeleri ile birlikte “toplantının uygun bir zamana ertelenmesini” talep ettiğini, 09.05.2022 tarihinde yapılacağı bildirilen mali genel kurulda şirketin mali ve finansal durumunun müvekkili ve diğer paydaşlar tarafından incelenebilmesinin mümkün olmaması nedeniyle …tarihli … sayılı yönetim kurulu kararının yokluğuna, hükümsüzlüğüne, telafisi ağır olabilecek zararlara sebep olacağından söz konusu kararın yürürlüğünün tedbiren durdurulması talepli işbu huzurdaki davayı açma zorunluluklarının hasıl olduğunu, kaldı ki iptale konu yönetim kurulu kararı kapsamında gerçekleştirilecek 09/05/2022 tarihli genel kurulun da usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu beyanla her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu Yönetim Kurulu Kararının geçersizliğinin (batıl) tespitini ve iptalini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; 15/04/2022 tarihinde yapılan yönetim kurul toplantısına davacının mazeretsiz olarak katılmadığını, yapılan yönetim kurulu toplantısında 22/02/2022 tarihinde yapılan genel kurulun ertelenen hususlarının da görüşülmesi amacıyla genel kurul kararının alındığını, 09/05/2022 tarihli genel kurula davacının da katıldığını, bu sebeple açılan davada hukuki yararının bulunmadığını, genel kurul kararları arasında üstünlük yahut derece farkının bulunmadığını, bir genel kurulda alınan kararların bir başka genel kurulda değiştirilebileceğini, kaldırılabileceğini, bunun aksinin iddia edilmesinin genel kurulun iradesini tanımamak olduğunu, yapılan 09/05/2022 tarihli genel kurulda münhasıran yönetim kurulunun tekrar seçimine dair gündemin tescil edilemediğini, davacının yönetim kurulu üyesi sıfatıyla toplantılara şarta bağlı katılacağına dair dava dilekçesindeki beyanının kabul edilemez olduğunu, davacının 09/05/2022 tarihli genel kurul öncesinde TTK md.437 gereği talebe rağmen mali ve finansal tabloları inceleyemediği iddiasının tamamen kötü niyetli olduğunu, davacının genel kurul çağrısının kendi imzası hilafında yapılmayacağına dair iddiasının kabul edilemez olduğunu beyanla davacının dava konusu olayda 09.05.2022 tarihli genel kurula iştirak ettiği gözetilerek öncelikle hukuki yarar yokluğundan, devamında yukarıda açıklanan tüm gerekçeler gözetilerek haksız davanın reddine karar verilmesi ile yargılama gideri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, davalı şirket Yönetim Kurulunun … tarih ve…sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacının nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, davalı şirketin İTO kaydı dosyamız arasına alınmış, davalı şirketin ticaret sicil dosyası celbedilmiş, … 19.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … 14.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyaları UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış ve dosya üzerinde inceleme yapılmıştır.
Mahkememizin 2022/321 Esas sayılı dosyasının 16/02/2023 tarihli duruşmasının (7) nolu ara kararı ile; ”Davalılar … ve … yönünden dosyanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine” dair karar verilmiş ve tefrik edilen dosyanın Mahkememizin 2023/114 Esas sayılı sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
HMK’nun 320/2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının, davalı şirketin … tarih ve … sayılı Yönetim Kurulu Kararının Geçersiz (Batıl) olduğunun tespiti ile iptali isteminin yerinde olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Yönetim Kurulu … tarih ve …sayılı kararında;
”…2022 YILI OLAĞAN ÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTISI GÜNDEMİ :
1. Açılış ve Divanının Kurulması,
2. TTK 420.Maddesi ve ilgili yönetmeliğin 28/3 maddesi gereğince 2020 yılı olağan genel kurulunda görüşülmesi ertelenen 2020 Faaliyet Yılına Ait Bilanço ve Kar/Zarar Hesaplarının ayrı ayrı Okunması, Müzakere Edilmesi,
3. 2020 yılı olağan genel kurulunda görüşüldüğü üzere 2019-2020-2021 faaliyet yıllarının bağımsız denetimi hakkında alınan tekliflerin görüşülmesi,
4. 2020 yılı olağan genel kurul toplantısında, yönetim kurulu görev dağılım kararında Yönetim Karulu üyesi …’nin İmza atmaktan imtina etmesi sebebi ile tescil ve ilan edilemeyen Yönetim Kurulu kararı ve Genel kunul yönetim kurulu seçiminin görüşülmesi ve Yönetim Kurulu üyelerine verilecek huzur hakkının belirlenmesi
5. Dilek ve Temenniler ile Kapanış “
Kararlarını almıştır. Bu kararlar Yönetim Kurulu Başkanı … ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı …’nin katıldığı toplantıda alınarak anılan YK üyeleri tarafından imzalanmıştır.
6102 sayılı TTK’nın ”Yönetim Kurulu Toplantıları” başlıklı 390.maddesi: ”(1)Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır.
(2)Yönetim kurulu üyeleri birbirlerini temsilen oy veremeyecekleri gibi, toplantılara vekil aracılığıyla da katılamazlar.
(3)Oylar eşit olduğu takdirde o konu gelecek toplantıya bırakılır. İkinci toplantıda da eşitlik olursa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır.
(4)Üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Onayların aynı kâğıtta bulunması şart değildir; ancak onay imzalarının bulunduğu kâğıtların tümünün yönetim kurulu karar defterine yapıştırılması veya kabul edenlerin imzalarını içeren bir karara dönüştürülüp karar defterine geçirilmesi kararın geçerliliği için gereklidir.
(5)Kararların geçerliliği yazılıp imza edilmiş olmalarına bağlıdır.” şeklindedir.
Yönetim kurulu toplantısı için yapılan çağrıya kötü niyetle de olsa uymama hali sebep gösterilerek yönetim kurulu kararlarına geçerlilik kazandırılması mümkün değildir. (Hasan Pulaşlı Şirketler Hukuku Şerhi 3. Baskı cilt 2 sayfa 1317) Dolayısıyla her ne kadar davalı tarafından davacının mazeretsiz olarak yönetim kurulu toplantılarına iştirak etmediği savunulmuş ise de, bu durum yönetim kurulu üyeliğinin sorumluluğu davasına konu olup, işbu dava dosyasının konusu değildir.
Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu olayda, davalı şirketin YK 3 kişiden oluşmaktadır. Şirket Ana Sözleşmesi’nin 8/C maddesinde YK’nın 3 kişiden oluştuğu hallerde asgari toplantı nisabı 3 kişi olarak belirlenmiştir. Aynı bentte esas sözleşmede ağırlaştırılmış hükümlerin haricinde YK kararları, toplantı nisabının çoğunluğu ile alınacağı düzenlenmiştir. Bu durumda 3 kişilik YK’nın toplantı nisabı 3 kişi olup, davalı şirketin ana sözleşmesine göre YK’nın 3 kişi ile toplanması gerekirken 2 kişi ile toplanması ve dosyaya celbedilen deliller ile Olağanüstü GK ile YK toplantısı incelendiğinde davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının da bulunduğu gözetilerek davanın kabulü ile, 15/04/2022 tarih ve 2022/5 sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ İLE, … tarih ve… sayılı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 269,85-TL nispi karar ve ilam harcından 80,70-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 189,15-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvuru harcı ve 467,50-TL posta gideri olmak üzere toplam 628,90-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan 200,00-TL gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
7-HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan miktarın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/09/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸