Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/308 E. 2023/43 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/308
KARAR NO : 2023/43

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/04/2022
KARAR TARİHİ : 19/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … işlettiğini, davalı tarafın maliki bulunduğu;…ve … plakalı araçların ücret ödemeksizin ihlali geçiş yaptıklarını, bu geçiş bedellerinini 15 günlük sürede ödenmediğini, bunun üzerine ödenmeyen geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine 6001 Sayılı Kanunun 30/5 maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretlerinin 4 katı tutarındaki gecikme cezası alacağının tahsili amacıyla müvekkili tarafından davalı aleyhinde … 16. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının, borca ve faize itiraz ettiğini, itiraz akabinde takibin takibin durduğunu, davalının borca yönelik itirazının asılsız olduğunu, davalıya ait … ve …plakalı araçların 26/09/2016 – 29/12/2016 tarihleri arasında ücret ödemeksizin ihlali geçişler yaptıklarını, ihlali geçiş yapan araç sahinin, birçok kanaldan ihlali geçiş sorgulaması yaparak yasal takip aşamasına gelmeden borcunu ödeyebildiğini, davalının kendi ihmal ve kusurunun sonuçlarından, müvekkili şirketi sorumlu tutmaya çalışmasının kabul edilemeyeceğini, ödenmeyen geçiş ücreti ve cezalarına işletilen ticari faizin kazanç kabul edilmesi nedeniyle, söz konusu faiz alacağına ayrıca KDV tahakkuk ettiğini, bu tutarın da davalıdan tahsil edilmesi gerektiğinin açık olduğunu, arabuluculuk faaliyetlerinden bir sonuç alınamadığını, davalının itirazının hukuki mesnetten yoksun ve kötü niyetli olduğunu iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’si oranında davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı arabuluculuk şartının yerine getirilmediğini, davanın bu nedenle reddinin gerektiğini, tebligat adresinden de anlaşılacağı üzerine tarafının adresinin … Adliyesi sınırları içinde olduğunu ve bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, taraflarına herhangi bir ihtar ya da bildirim yapılmadığını, bildirim yapılmamış olması nedeniyle ceza ya da faiz talebinin olanaklı olmadığını, davacı şirketin ceza kesmesi ve uygulamasının Anayasaya aykırı olduğunu, davacının, kendi kusurlu eyleminden, taraflarını sorumlu tutmasının yerinde olmadığını, olayın, köprünün açılış döneminde olduğunu, geçiş bedelinin ödenmek istendiğini ancak davacının sisteminin kurulmamış ve çalışmıyor olması nedeniyle ödemenin alınamadığını, en kısa sürede dönüş yapılacağının söylenmesine rağmen dönüş yapılmadığını, kendi çabaları ile bankaya ödeme yapılmak istendiğini, hesap belirtilmediği için bunun da yapılamadığını, geçiş ücretinin ödenememesinde bizzat davacının kusurunun bulunduğunu, bu nedenle taraflarından ceza ve faiz talebinin yerinde olmadığını, alacağın likit olmadığını ve yargılamayı gerektirdiğini bu nedenle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, bilirkişi raporu, ticaret sicil kayıtları, trafik tescil kayıtları, geçişe ilişkin görüntüler, … A.Ş., Karayolları Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü ve 4. Bölge Müdürlüğü’nün müzekkere cevapları ve ekleri delil olarak değerlendirilmiştir.
HMK’nın 266/1. maddesi gereği, Mahkememizce toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle; davalıya ait araçların davacının sorumluluğundaki otoyollardan geçiş ihlallerinin banka yazı cevabı ve varsa HGS kayıtları da dikkate alınarak bulunup bulunmadığı, var ise hangi aracın hangi tarihte ihlalinin bulunduğu, bu ihlaller nedeniyle geçiş ücreti ve ceza tutarı toplamınından oluşan bedelin ne kadar olduğu ve bu bedele bağlı faiz ve KDV alacağının ne miktarda olduğu hususlarında dosya, konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, 22/11/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; dosyada mevcut beyan, bilgi ve belgelerin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda; Karayollarına ait tüm otoyollarda ve 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollarda 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ve yönetmeliklerde belirtilen şekilde geçiş ücreti ve cezasının tahsil edildiği, 6001 sayılı kanunda geçiş yapan araçlara geçiş sırasında mesaj veya uyarı verme gibi bir mecburiyetin bulunmadığı, ücretli otoyolları kullanan sürücü veya firmaların geçiş sırasında geçiş ücretini ödeyecek mevcut yöntemlerden birini kullanmaları gerektiği, davaya konu otoyol işletmecisinin sorumlu olduğu yol güzergahında OGS/HGS sistemleri, geçiş sırasında nakit ödeme veya geçişlerini takip eden 15 gün içinde ödeme gibi alternatiflerin mevcut olduğu, geçiş sırasında OGS/HGS etiketiniz yok veya yeterli bakiyesi mevcut değil ise bariyerlerin genellikle açılmadığı, bariyerleri geçebilmeniz için ya nakit ödeme yöntemi ya da görevli personelin size vereceği ve 15 gün içinde belirtilen bankalara ödeme yapmanız ya da OGS/HGS bakiyenizi yeterli hale getirmeniz gerektiği bilgisinden sonra bariyerlerin görevli tarafından açıldığı bir sistem kullanıldığı, bu sebeple bu aşamaları geçmeden gişelerden geçilemeyeceği, davacı tarafından, dava dosyasına sunulmuş olan ihlâlli geçiş listesi ile dava dosyasına sunulmuş olan ihlâlli geçiş fotoğrafları bire bir kıyaslanarak toplam 21 adet geçişe ait 20 adet fotoğrafın CD içerisinde dava dosyasına sunulduğu, 1 adet fotoğrafın CD içerisinde dava dosyasına sunulmadığı, davaya konu … ve … plaka sayılı araçların ücret ödenmeksizin geçiş yapıldığının iddia edildiği 26/09/2016- 29/12/2016 tarihleri arasında davalı … adına kayıtlı oldukları, davaya konu …ve … plaka sayılı araç için bildirilen 21 adet ihlâlli geçişlerden 17 adedinin ihlâlli geçiş olduğu, 4 adet geçiş için ihlalli geçiş cezası yansıtılmadığı ve normal geçiş ücreti talep edildiği, … ve … plaka sayılı araçlara ait 21 adetlik ihlâlli geçiş için; 1.393,30 TL geçiş ücreti + 128,32 TL İşlemiş Faiz + 23,10 TL İşlemiş Faiz KDV’si olmak üzere genel toplamın 1.544,71 TL olduğu, dava dosyasına, davaya konu 21 adet ihlalli geçişe ait 20 adet fotoğraf sunulup 1 adet geçişe ait fotoğraf sunulmadığı, dava dosyasına ihlalli geçiş fotoğrafı sunulmayan geçişe ait tutarın; 35,25 TL geçiş ücreti + 3,69 TL İşlemiş Faiz + 0,67 TL İşlemiş Faiz KDV’si olmak üzere genel toplamın 69,61 TL olduğu, ihlalli geçiş fotoğrafı olmayan geçişin ihlalli geçiş olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin Mahkememizin taktirinde olduğu, davalı tarafça; geçiş ücretlerinin ödenmemesi olayının köprünün açılış döneminde olduğu, kendisinin geçiş bedeli ödenmek istediğini, ancak davacının sisteminin kurulmamış olması ve çalışmaması nedeniyle ödemenin alınamadığını, en kısa sürede kendisine dönüş yapılacağının söylenmesine karşın dönüş yapılmadığını, geçiş ücretinin ödenmemesinin bizzat davacının kusurundan kaynaklandığını, bu nedenle davacı şirketin kusurlarından dolayı kendisinin sorumlu tutulamayacağı yönündeki beyanının da Mahkememizin taktirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, hizmet sözleşmesi kapsamında davacı sorumluluğundaki otoyollardan geçiş ihlali nedeniyle talep edilen bedeller nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. Maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 16. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası üzerinde yapılan incelemede; ilamsız icra takibinde takip alacaklısının… Şirketi, takip borçlusunun ise … olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine; 3.040,00 TL asıl alacak, 283,80 TL faiz ve 51,08 TL KDV olmak üzere toplam 3.374,88 TL üzerinden icra takibine geçildiği, ödeme emrinin borçluya 24/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu asilin 29/01/2018 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava şartı arabuluculuğun yerine getirilip getirilmediği, davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığı. Mahkememizin iş bu davaya bakmakla yetkili olup olmadığı, davacının icra takibindeki borcun sebebi davacı sorumluluğundaki otoyollardan geçiş ihlali nedeniyle talep edilen bedeller nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, icra takibine itirazın kısmen iptalinin gerekip gerekmediği ve davacı tarafın İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı ile … numaralı barkoda ilişkin ptt sorgulaması dikkate alınarak davalı tarafın dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulmaması nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin talebinin reddine dair 15/09/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Davaya konu icra takibinde itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilmediği ve itiraz dilekçe tarihinden itibaren itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmakla davalı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürdüğü hak düşürücü süre itirazının reddine dair 15/09/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Davanın bir miktar para alacağının tahsili talebine ilişkin başlatılmış icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin olması davalının davacı ile aralarında olan akdi ilişkiyi kabul etmiş olması HMK’nun 10. ve TBK’nun 89. maddeleri gereğince davacı alacaklının bulunduğu yer mahkemelerinin de yetkili olması nedeniyle davacının yerleşim yerinin de İstanbul İli Sarıyer İlçesi olması gözetilerek İstanbul Mahkemelerinin yetkili olması nedeniyle davalı tarafın yetki ilk itirazının reddine dair 15/09/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Özel hukuka ilişkin bir uyuşmazlıkta, hâkim kural olarak, doğduğu iddia edilen bir hukuksal sonucun, gerçekten doğup doğmadığını belirleyebilmek için o hukuksal sonucu öngören hukuk kuralındaki olumlu veya olumsuz koşulların (öğe olayların), somut olarak ortaya çıkıp çıkmadıklarını kendiliğinden araştıramaz. O hukuksal sonucun doğduğunu iddia eden tarafın, gerçekleşmesi gereken koşulların, somut olarak gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Genel ispat kuralı gereğince, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6/1). Bu bakımdan bir olguya bağlanan hukuksal sonuçtan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o olguyu ispat yükü altındadır (HMK m. 190/1). Somut olayda ispat yükünün, çekişmeli olgulardan kendi lehine haklar çıkaran davacı taraf üzerinde olduğu kabul edilmiştir.
4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde davacı şirkete işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ihlali yapılması halinde giriş çıkış yaptığı mesafeye göre belirlenecek geçiş ücreti ile birlikte 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. Maddesi uyarınca bu ücretin dört katı tutarında ceza tutarını davacı taraf talep edebilir.
Dosyada mevcut trafik tescil kayıtları ile davacıya ait olduğu tespit edilen … ve … plakalı araçların 26/09/2016 – 29/12/2016 tarihleri arasında geçiş ücretini ödemeden toplam 20 defa geçiş yaptıkları dosyada mevcut görüntüler ve bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Bu şekilde 20 adet geçişe istinaden TMK m. 6/1. ve HMK m. 190/1. uyarınca davacı taraf üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirmiştir. Davacı tarafça … plakalı aracın 06/10/2016 günü saat 21:56:01’de ihllalli olarak ayrıca geçiş yaptığı bildirilmiş ise de bu geçişe ilişkin görüntünün sunulmadığı ve bu geçiş yönnden davacı tarafın üzerinden bulunan ispat külfetini yerine getirmediği anlaşıldığından bu kısma dair fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davalı taraf ispat edilen 20 adet ihlalli geçişlere ilişkin ödeme yapıldığını bildirir herhangi bir savunmada bulunmamış, bu kapsamda herhangi bir delil de sunmamış ve ihlalli geçiş yapan araçların ilgili tarihlerde HGS-OGS kapsamında hesaplarında bakiyenin bulunduğuna dair bilgi ve belgede ayrıca sunulmamıştır. Mahkememizce temin edilen HGS kayıtları da dikkate alınarak hesap uzmanı bilirkişiden alınan teknik hususlardaki hesaplamaları içerir bilirkişi raporuna denetime açık, objektif, hüküm kurmaya elverişli ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle itibar edilmiştir.
Bu nedenler ile davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 16. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına davalının itirazının 1.358,05 TL asıl alacak (geçiş ücreti ile para cezası), 124,63 TL faiz ve 22,43 TL KDV olmak üzere toplam 1.505,11 TL üzerinden kısmen iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK’nın 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının tarife ile belirlenen geçiş ücreti ve ceza tutarı gibi kalemlere dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. Maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 1.505,11 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi ile; taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan tarafın, son tutanakta belirtileceği ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacağı ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği kararlaştırılmıştır. Davalı tarafın, arabuluculuk görüşmelerine katılmamış olması nedeniyle yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 16. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına davalının itirazının 1.358,05 TL asıl alacak (geçiş ücreti ile para cezası), 124,63 TL faiz ve 22,43 TL KDV olmak üzere toplam 1.505,11 TL üzerinden kısmen iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İİK’nın 67/2. Maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 1.505,11 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye gelir kaydına, bakiye 99,20 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ve (3) numaralı maddede mahsup edilen 80,70 TL olmak üzere toplam 161,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi raporu ücreti, 241,50 TL tebligat gideri ile posta masrafları olmak üzere toplam 1.241,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 1.505,11 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava miktarı itibatiyle HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/01/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*