Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/296 E. 2022/758 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/296
KARAR NO : 2022/758

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/11/2022
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ın müvekkili bankaya karşı kullandığı kredi ve kredi kartları nedeniyle borçlu olduğunu, imzalanan 10/06/2020 tarihli Kredi Çerçeve Sözleşmesi ve 18/06/2020 tarihli Kredi Kartı üyelik sözleşmesine istinaden davalıya kredi kullandırıldığını, ticari faaliyetleri kapsamında kredi kartı tahsis edildiği ve kullandırıldığını, borcun muaccel olduğunu, müvekkili banka alacağının takip talebinde yazılı faiz ve feri’leriyle birlikte tahsilini teminen, 16/02/2022 takip tarihi itibariyle … 5. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından yapılan takipte davalıların takip talebinde istenilen borca, yetkiye ve tüm ferilerine yönelik itirazlarının iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına, %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından kötü niyetli olarak açılan bu davada müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, davacı taraf, haksız olarak müvekkilinden alacağı olduğunu iddia ettiğini, zira davacı taraf, davaya konu icra takibinde de alacağın varlığına dair somut bir delil sunulmadan kötü niyetli olarak icra takibi başlatıldığını, ekte sunulan dekonttan görüleceği üzere müvekkili tarafından davacıya ödeme yapıldığını davacının herhangi bir alacağı kalmadığını, bu sebeple davanın reddinin gerektiğini, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişitr.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, genel kredi sözleşmesi, ticari kart üyelik sözleşmesi, … 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası delil olarak değerlendirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. Maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 5. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyası üzerinde yapılan incelemede; alacaklısının iş bu dava davacısı … Bankası A.Ş. , borçlusunun iş bu dava davalısı … olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam 36.605,38 TL üzerinden 14/02/2022 tarihinde ilamsız icra takibine geçildiği, ödeme emrinin takip borçlusuna 14/03/2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin 21/03/2022 tarihli dilekçesi icra dairesinin yetkisine, borca ve takibe itiraz ettiği görülmüştür. İş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlıklardan ilk olarak icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz ile ilgili olarak takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı hususunun çözümlenmesi gerekmektedir. Davalı takip borçlusu vekili 21/03/2022 tarihli dilekçesi ile İstanbul İcra Dairesinin yetkisine itiraz ederek yetkili icra dairesinin davalının bulunduğu Büyükçekmece İcra Daireleri olarak göstermiştir. Dava dilekçesinde davacı tarafın dayandığı ve kabulünde olan taraflarca imza altına alınan genel kredi sözleşmenin 5.2 Maddesi ile sözleşme kapsamında taraflar arasındaki uyuşmazlıklarda banka şubesinin veya genel müdürlüğünün bulunduğu yerin yetkili kılındığı belirtilmiş ve ayrıca genel mahkemelerin yetkisinin bertaraf edilmediğine dair münhasır olmayan yetki sözleşmesi maddesi düzenlenmiştir. Yani bu maddede İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğuna dair açık bir düzenleme yoktur.. Davacı bankanın genel müdürlüğü’nün … ili …. ilçesi, bankanın sözleşmenin imzalandığı şubesinin … İl … ilçesinde bulunan … Şubesi olması, davalının yerleşim yerinin de Beylikdüzü ilçesinden olması dikkate alınarak İstanbul İcra Dairelerinin icra takibinde yetkili olmadığı kanaatine varıldığından yetki sözleşmesinde de İstanbul İcra Dairelerini yetkili kılacak düzenleme olmaması nedeniyle HMK’nın 17. Maddesi uyarınca yetki sözleşmesinin geçerliliğine yönelik ayrıca davalı yönünden tacir araştırması yapılmadan yetkili icra dairesine yapılmış usulüne uygun icra takibi bulunmadığından davanın HMK’nun 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Yetkili icra dairesine yapılmış usulüne uygun icra takibi bulunmadığından davanın HMK’nun 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı taraftan dava açılırken peşin alınan 625,13 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 544,43 TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nın 333/1. fıkrası gereğince gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’nin 7/2. maddesine göre belirlenen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2022

Katip

Hakim