Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/172 E. 2023/596 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/172 Esas
KARAR NO : 2023/596

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 20/11/2018
KARAR TARİHİ : 14/09/2023

Mahkememizden verilen 11/03/2021 tarih, 2020/397 Esas ve 2021/218 Karar sayılı kararın mercii tayini yapılması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesi’nin 11/02/2022 tarih, 2021/1312 Esas ve 2022/294 Karar sayılı ilamı ile kaldırılması ile Mahkememizin 2022/172 Esas sırasına kaydı yapılan Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı alacaklı … tarafından, … 5.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından borçlular … ve … San. ve Tic. A.Ş aleyhinde cebri icra yoluna gidildiğini ve takibin kesinleştirildiğini, … 5.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından müvekkiline birinci haciz ihbarnamesinin gönderildiğini ve müvekkilinin buna itiraz ettiğini, fakat itiraz PTT kanalı ile gittiğinden dolayı süresinde değil de, gecikmeli olarak dosyasına girdiğini, akabinde davalı/alacaklının ikinci haciz ihbarnamesini müvekkiline gönderdiğini, buna karşılık da müvekkilinin yine PTT aracılığı ile ikinci haciz ihbarnamesine itirazda bulunduğunu, müvekkilinin haciz ihbarnamelerine karşılık olarak tebliğ edildiği gün itibariyle yasal süre içerisinde ilgili icra dosyasındaki borçluya karşı borcu olmadığına ilişkin itirazda bulunduğunu, müvekkilinin yasal süre içerisindeki itirazlarını PTT aracılığıyla yaptığını ve fakat PTT sürecinin uzaması nedeniyle müvekkilinin itirazının gecikmeli olarak dosyaya girdiğini, müvekkilinin borçlu firmaya karşı herhangi borcu bulunmadığını, ayrıca müvekkilin borçlu firmaya karşı borcu olduğuna ilişkin delilin bulunmadığını, talep edilmesi halinde müvekkilinin muhasebe kayıtlarını sunmaya hazır olduklarını, icra dosyasındaki alacaklının, haciz ihbarnamelerine karşılık olarak müvekkilinin yasal süre içerisinde yapmış olduğu itirazı sonradan görmüş olmasına rağmen icra dairesine kötüniyetli olarak tekrar talepte bulunarak haciz ihbarnamelerini göndermeye devam ettiğini, çünkü gecikmeli dahi olsa, müvekkilinin borçlu olmadığına ilişkin beyanlarına davalının vakıf olmasına rağmen haciz ihbarnamelerini ısrarla göndermesinin davalının kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığı halde haksız bir şekilde haciz ihbarnamesinin muhattabı olduğunu ve huzurdaki davayı açarak borçlu bulunmadığının tespitinin gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile müvekkilinin davalı alacaklıya ve borçluya karşı 119.331,59-TL borçlu olmadığının tespitine, davalının kötüniyetli işlemleri nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin … 5.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile borçlu … A.Ş ve … adına icra takibinde bulunduğunu ve takibin kesinleştiğini, borçlu … A.Ş‘nin alacaklı olduğu, … firmasına İİK 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davalının İİK 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz etmediğini, bunun üzerine İİK 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve davalı tarafın yine itiraz etmediğini, bunun üzerine davalıya 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, İİK 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildikten sonra haksız ve kötü niyetli bir şekilde huzurdaki davanın açıldığını, davacı tarafın haciz ihbarnamelerine PTT kanalıyla itiraz ettiği yolundaki iddiasının hukuk dışı olduğunu ve icra dosyasında herhangi bir itirazda bulunmadığını, davacı taraf haciz ihbarnamelerine itiraz etmediğinden icra müdürlüğünce talepleri üzerine İİK 89/3 haciz ihbarnamesini gönderdiklerini, davacı tarafın savunmalarının kötü niyetli olduğunu, davacının kendisine gönderilen ihtarnameye süresinde itiraz etmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, asıl kötü niyetli tarafın davacı olduğunu, davacının kötü niyet tazminatı-yargılama gideri-vekalet ücreti talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davaya sebebiyet verildiğinden davalı yanın yargılama giderlerinden-vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, davacı taraf ile borçlu şirketin ticari ilişki içinde olduğunu, davacının borçlu şirkete borcu olduğunu, davacı tarafça borçlu şirkete verilen tüm ödemelerin vadesi geldiğinde-çek senet vs-müvekkil şirkete ödenmesinin yasaya açık ve uygun olduğunu,vadesi gelmeyen tüm evrakların ödemesini vadeleri geldiğinde müvekkil şirket tarafından ödenmesi gerekeceğinden davacı tarafın beyanlarının yasaya aykırı olduğunu beyanla aleyhe açılan davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, tarafların nüfus kayıt örnekleri UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, taraflar hakkında esnaf-tacir araştırması yapılmış, dava dışı … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin İTO kaydı dosyamız arasına alınmış, … 5.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celbedilmiş, tarafların ve dava dışı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin BA-BS kayıtları celbedilmiş ve dava dışı şirket ile davacı şirketin ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 19/11/2019 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; ”Davacı tarafın tanık dinletme talebinin alacağı miktar dikkate alınarak reddine” karar verilmiştir.
… 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12/02/2020 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile; “1-Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle davanın usulden reddine, 2- Kararın kesinleşmesinden sonra 2 haftalık süre içerisinde talepte bulunulması halinde dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde dosya üzerinden açılmamış sayılmasına” karar verilerek dosyanın Mahkememize gönderildiği ve Mahkememizin 2020/397 Esas sayılı sırasına kaydedildiği, Mahkememizin 11/03/2021 tarih, 2020/397 Esas ve 2021/218 Karar sayılı ilamı ile; ”1-Davanın, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,

3-Mahkememiz ile … 2.Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından, mahkememizce verilen karar HMK 21/ç maddesi gereği istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde mercii tayini için HMK 22/2.maddesi gereğince dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,…” karar verildiği, işbu karar akabinde davacı vekilinin 15/04/2021 tarihli dilekçesi üzerine dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesi’ ne gönderildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesi’nin 11/02/2022 tarih, 2021/1312 Esas ve 2022/294 Karar sayılı ilamı; “…6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,…” kararı verilerek dosyanın Mahkememize gönderildiği ve Mahkememizin 2022/172 Esas sayılı sırasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 15/09/2022 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli ile icra dosyasında borçlu/dava dışı şirket … San. Tic. A.Ş’nin takip tarihi olan 20/07/2018, 1-2-3. Haciz ihbarnamelerinin tarihleri (her biri yönünden ayrı ayrı değerlendirilerek) ve dava tarihi itibariyle davacı …’ten alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağının varlığı ve miktarının tespiti için dava dışı şirketin ve davacının 2018 yılı Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde Mahkememizce re’sen seçilecek olan SMMM bilirkişisi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda SMMM bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 19/02/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Mahkemenin ara kararına rağmen taraflar inceleme gününde defter ve belge ibraz etmediği gibi herhangi bir mazeret de bildirmediği, bu husus ile ilgili değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu,
-Davacının PTT aracılığı ile yaptığı itirazların süresi içerisinde yapılıp yapılmadığına ilişkin hukuki değerlendirme ve takdirin Mahkemeye ait olduğu,
-Davacı tarafça sunulmuş olan muavin defterine göre İcra takip borçlusu … A.Ş.’nin 3. Kişi konumunda bulunan davacı … firmasından dava tarihi itibari ile alacağının bulunmadığı ancak;
Davacıya davalı tarafça gönderilen ilk haciz ihbarnamesine 17.08.2018 tarihinde cevap verildiği, söz konusu cevabın verildiği tarihte davacının dava dışı borçlu … A.Ş.’ne 37.400,04 TL’si borçlu olduğunun belirlendiği,
-Davacı üçüncü şahıs … firmasına 89/1 haciz ihbarnamesinin 09.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihi itibari ile 114.924,38 TL borcu olduğu bildirilse de sunulmuş olan davacı muavin defterlerine göre yukarıda da belirtildiği üzere 37.400,04-TL’si borçlu olduğu,
-Davacı üçüncü şahıs … firmasına 89/2 haciz ihbarnamesinin 24.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihi itibari ile 119.331,59 TL borcu olduğu bildirilse de sunulmuş olan davacı muavin defterlerine göre davacının 24.10.2018 tarihi itibari ile dava dışı takip borçlusu … A.Ş.’ne borcunun kalmadığı, Davacının ilk haciz ihbarnamesi tarihi itibari ile olan 37.400,04 TL’lik borcun 18.09.2018 tarihinde yapılan çek ödemeleri ile dava dışı takip borçlusu … A.Ş.’ne ödenmek sureti ile kapatıldığı,
-Dosya kapsamındaki vesaikler dikkate alındığında davacının dava dışı takip borçlusu … A.Ş.’ne ilk haciz ihbarnamesinin geldiği tarih olan 17.08.2018 tarihi itibari ile olan 37.400,04 TL’lik tutardan sorumlu olması gerektiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu Mahkememizce dosya kapsamına uygun, bilimsel verilere dayalı, teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanununun (İİK) 89.maddesine göre açılan menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; … 5.İcra müdürlüğünün … sayılı dosyasında davacının borçlu olup olmadığının hususu noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
… 5.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına celbedilmiş ve icra dosyası incelendiğinde; alacaklının …, borçluların … ve … San. Ve Tic. A.Ş. olduğu, alacaklı/davalının, dava dışı borçlular aleyhine toplam 99.225,95-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle icra takibinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı, … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasında üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğ edilen 3.Kişidir. Davalı ise aynı takip dosyasında alacaklıdır.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; eldeki davada davacı taraf, davalı tarafından, … 5.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından borçlular … ve … San. ve Tic. A.Ş aleyhinde cebri icra yoluna gidildiği ve takibin kesinleştirildiği, kendisinin haciz ihbarnamelerine karşılık olarak tebliğ edildiği gün itibariyle yasal süre içerisinde ilgili icra dosyasındaki borçluya karşı borcu olmadığına ilişkin itirazda bulunduğu, kendisinin yasal süre içerisindeki itirazlarını PTT aracılığıyla yaptığı ve fakat PTT sürecinin uzaması nedeniyle kendisinin itirazının gecikmeli olarak dosyaya girdiği, kendisinin borçlu firmaya karşı herhangi borcu bulunmadığı, davalının, haciz ihbarnamelerine karşılık olarak kendisinin yasal süre içerisinde yapmış olduğu itirazı sonradan görmüş olmasına rağmen icra dairesine kötüniyetli olarak tekrar talepte bulunarak haciz ihbarnamelerini göndermeye devam ettiğini iddia ettiği, davalının ise, … 5.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile borçlu … A.Ş ve … adına icra takibinde bulunduğu ve takibin kesinleştiği, borçlu … A.Ş‘nin alacaklı olduğu, … firmasına İİK 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiği, davalının İİK 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz etmediği, bunun üzerine İİK 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiği ve davalı tarafın yine itiraz etmediği, bunun üzerine davalıya 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiği, İİK 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildikten sonra haksız ve kötü niyetli bir şekilde huzurdaki davanın açıldığı, davacı tarafın haciz ihbarnamelerine PTT kanalıyla itiraz ettiği yolundaki iddiasının hukuk dışı olduğu ve icra dosyasında herhangi bir itirazda bulunmadığı, davacının kendisine gönderilen ihtarnameye süresinde itiraz etmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verdiği, asıl kötü niyetli tarafın davacı olduğunu, davacı taraf ile borçlu şirketin ticari ilişki içinde olduğu, davacının borçlu şirkete borcu olduğu, davacı tarafça borçlu şirkete verilen tüm ödemelerin vadesi geldiğinde-çek senet vs-davalıya ödenmesinin yasaya açık ve uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülen 19/02/2023 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilerek davacının dava dışı takip borçlusu … A.Ş.’ne ilk haciz ihbarnamesinin geldiği tarih olan 17.08.2018 tarihi itibari ile 37.400,04 TL’lik borcunun bulunduğu ve bu tutardan sorumlu olması gerektiği kanaatine varılarak Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya 81.931,55-TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine, karar verilmiştir. Yine Mahkememizce tarafların kötü niyet tazminatı istemlerinin yasal koşulları oluşmadığından ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davacının davalıya 81.931,55-TL borçlu olmadığının TESPİTİNE, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
2-Davacının kötü niyet tazminatı isteminin yasal koşulları oluşmadığından reddine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı isteminin yasal koşulları oluşmadığından reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 5.596,74-TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 35,90-TL ve 2.001,98-TL tamamlama harcı toplamı 2.037,88-TL’nin mahsubu ile bakiye 3.558,86-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Kabul edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 13.109,05-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 35,90-TL peşin harç ve 2.001,98-TL tamamlama harcı, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti ve 423,00-TL posta masrafları olmak üzere toplam 4.596,78‬-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına (%69) göre 3.171,77-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/09/2023

Katip
¸

Hakim
¸