Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/105 E. 2022/862 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/105
KARAR NO : 2022/862

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 24/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı … San. Ltd. Şti arasında … Fuarı’nda yer alan ahşap standın tasarımı, kurulumu ve kiralanması işi için 28/10/2021 tarihinde sözleşme imzalandığını, bahsi geçen sözleşme ile müvekkili şirkete 15/21 Kasım tarihleri arasında … Fuarı’nda yer alacak olan 600 m2 Cezayir ahşap standının tasarımı, kurulumu ve kiralanması yükümlülüğü yüklendiğini, Standın teknik özellikleri ile kurulumu ve parçalarına ayrılışı ile ilgili bilgiler sözleşmenin 2. Maddesinde düzenlendiğini, müvekkilin sözleşmedeki yükümlülüklerini tamamıyla yerine getirdiğini ve standı davalı firmaya teslim ettiğini, sözleşmenin … (Fiyat ve ödeme) başlıklı 3. Maddesinde bahsi geçen projenin toplam bedelinin KDV dahil 66.000,00 USD olacağı ve ödemelerin aşağıdaki şekilde yapılacağının kararlaştırıldığı, müvekkili şirketin sözleşmede belirtilen tüm şartlarına uygun olarak yüklendiği işi eksiksiz şekilde yerine getirdiğini, ancak yükümlülüklerini yerine getirerek işi tamamlamayan müvekkiline sözleşme ile devir teslimden sonra ödenmesi kararlaştırılan 7.000,00 USD ödenmediğini, basiretli bir tacir olan davalı yanca bu ödemenin yapılmaması sözleşmeye aykırılık oluşturduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşılamadığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği ödenmesi gereken bedele ilişkin olarak şimdilik 1.000,00 USD’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dava harç ve giderlerinin davalı tarafa yükletilerek tarafın lehine vekalet ücretini hükmedilmesini, karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalandığı iddia edilen ve dilekçe ekinde sunulan 28/10/2021 tarihli sözleşme müvekkili firma tarafından imzalanmadığını, taraflar arasında yazılı sözleşme kurulmadığını, sözlü anlaşma sağlandığını, davacı yan ile imzalanan tek sözleşme davacının banka hesabını gösteren sözleşme olduğunu, davacı yan sözleşme aslını mahkemeye sunması gerektiğini, zira böyle bir sözleşme olmadığını, davacı ile yapılan anlaşma gereği müvekkili firma … fuarında açılacak stant için davacı firma ile anlaşma sağlandığını, davacı yan müvekkiline herhangi bir fatura kesmediğini, müvekkili şirket kayıtlarında davacının alacaklı olduğuna dair bir kayıt olmadığını, davacı alacağını ispatlayan herhangi bir fatura sunmadığını, müvekkili firma davacıya (ayıplı imalat ve fuar sonrası temizlik ve standı kaldırma yükümlülüğünü yerine getirmediği halde) tüm ödemeleri eksiksiz olarak yaptığını, davacı yükümlendiği fuar stant kurulum işini tam ve eksiksiz yaptığını müvekkile teslim ettiğini de ispatlayamadığını, davacı yanın fazlaya ilişkin talebinin hukuki dayanağı olmadığını, huzurdaki davanın lehlerine bitmesi durumunda taraflarınca yapılan masrafların ve vekalet ücretinin davacı firmanın yabancı olması sebebiyle tahsilatının imkansız olduğunu bu sebeple dava değerinden az olmamak kaydı ile uygun bir teminat mahkemeye depo edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacının davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’nün 01/06/2022 tarihli yazı cevabı delil olarak değerlendirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Türk mahkemelerinde, dava açan yabancı gerçek ve tüzel kişiler, kural olarak yargılama giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere, mahkemenin belirleyeceği teminatı göstermek zorundadırlar. Teminat gösterilmesi hususu dava şartı olarak düzenlenmiş bulunduğundan taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemelerce bu husus re’sen nazara alınmak zorundadır. Mahkeme, takdir ettiği teminatı göstermesi için, yabancı davacıya uygun kesin bir süre (HMK m.88/1 kıyasen) verir. Yabancı davacı (mahkemece) kendisine verilen kesin süre içinde istenilen teminatı gösterirse, mahkeme davaya devam eder. Yabancı davacı, kendisine verilen kesin süre içinde istenilen teminatı göstermez ise, dava usulden reddedilir (HMK m.88/1 kıyasen). Kural bu olmakla birlekte; teminat alınmasının istisnaları da bulunmaktadır. İlk istisna; karşılıklılık esasıdır. Mahkeme, yabancı davacıyı, karşılıklılık esasına göre teminattan muaf tutar (MÖHUK m.48/2). Karşılıklılık, iki şekilde olabilir: a)Türkiye ile yabancı devlet arasında anlaşma bulunması, Yabancı davacının mensup olduğu (yabancı) devlet ile Türkiye arasında, teminattan muafiyet hakkında bir anlaşma (sözleşme) varsa, davacı, Türk mahkemesinde dava açarken teminat göstermekle yükümlü değildir; yani teminattan muaftır (MÖHUK m.48/2). b) Ülkeler arasında fiili karşılıklılık (uygulama) bulunmasıdır. Yabancı davacının teminat gösterme yükümlülüğünün ikinci istisnası, fiili karşılıklılıktır. Buna göre, yabancı davacının mensup olduğu (yabancı) devlet ile Türkiye arasında, teminattan muafiyet hakkında (bir anlaşma yoksa da) fiili bir karşılıklılık (uygulama) varsa, mahkeme, yabancı davacıyı teminat göstermekten muaf tutar (MÖHUK m.48/2).
Davacı … ‘nde mukim bir şirkettir. Davacı şirketin yukarıdaki açıklmalarda dikkate alındığında teminat gösterme zorunluluğu bulunmaktadır. Teminat gösterme zorunluluğu dava şartı olduğundan diğer tarafın itirazı bulunmasa dahi mahkemece re’sen nazara alınarak; gerektiğinde konunun açıklığa kavuşturulması açısından Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak Güney Afrika Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında hukuk davalarında teminat gösterilmemesine teminat muafiyetine ilişkin ikili veya çok taraflı muafiyet sözleşmesi olup olmadığı sorulmuş ve varsa sözleşme örneği istenilmiş, yoksa karşılıklıklılık esasına göre bu konuda Türkiye Cumhuriyeti ile Güney Afrika Cumhuriyeti arasında fiili bir uygulama olup olmadığı sorulmuştur. Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’nün 01/06/2022 tarihli cevabi yazısında Güney Afrika Cumhuriyeti ile ülkemiz arasında teminat yatırmaktan muaf olduğuna dair bir sözleşmenin olmadığı bildirilerek teminat almama konusunda da fiili bir karşılıklılık bulunduğu açıkça bildirilmemiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 2018/532 Esas 2018/2379 Karar sayılı ilamı ile yukarıdaki açıkça yazılı nedenler dikkate alınarak mahkememizce 10.000,00 TL tutarında teminatı mahkememize sunmaları için davacı tarafa 20/10/2022 tarihli ön inceleme duruşması (2) numaralı ara kararı ile 1 aylık kesin süre verilmiş, kesin süreye uyulmadığı takdirde HMK’nun 88/1., 114/1-ğ. ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verileceği de davacı vekiline ihtar edilmiştir. Kesin süreye rağmen davacı tarafça teminat yatırılmamıştır.
Dosya kapsamına göre Güney Afrika Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında hukuk davalarında teminat gösterilmemesine teminat muafiyetine ilişkin ikili veya çok taraflı muafiyet sözleşmesi olmadığı gibi karşılıklılık esasına göre bu konuda Türkiye Cumhuriyeti ile Güney Afrika Cumhuriyeti arasında fiili bir uygulamanın da bulunmadığı, eldeki davada davacının yabancı olduğu, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un 48/1. maddesi gereğince “Türk mahkemesinde dava açan, davaya katılan veya icra takibinde bulunan yabancı gerçek ve tüzel kişiler, yargılama ve takip giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere mahkemenin belirleyeceği teminatı göstermek zorundadır.” hükmünün bulunduğu, Mahkememizce belirlenen teminatın yatırılması için davacı vekiline usulüne uygun şekilde ihtarat yapıldığı halde verilen kesin süre içinde davacı tarafça teminat yatırılmadığı görülmüştür. Usulünce verilen kesin sürede teminat yatırılmadığından 6100 sayılı HMK’nun 114/1-ğ maddesinde belirtilen dava şartının bulunmadığı, HMK’nun 115/1. maddesi gereğince bu hususun mahkemece resen dikkate alınması ve aynı kanunun 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle işin esasına girilmeden, usul yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak MÖHUK’un 48/1, HMK’nın 88/1, 114/1-ğ. ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-MÖHUK’un 48/1, HMK’nın 88/1, 114/1-ğ. ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 232,37 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 151,67 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nın 333/1. fıkrası gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/11/2022

Katip …

Hakim …