Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/872 E. 2023/226 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/872
KARAR NO : 2023/226

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı … T.A.Ş. ile davalı borçlu şirket … Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinade ticari krediler kullandırıldığını, davalı borçlular … ve … Genel
Kredi Sözleşmesi’ni müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olup kefalet limitleri dahilinde müvekkil bankaya karşı borçtan hukuken sorumlu hale gelmişlerdir. Davalı borçlunun sözleşme hükümlerini ihlal etmesi ve bakiye borcunun ödememesi üzerine borçlunun kredi hesabı kat edilmiş olup, … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek gönderildiğini, ihtarname borçlu ve müteselsil kefillerin bankaya bildirdiği adreslerine gönderildiği ihtarnamede öngörülen süre içerisinde borç ödenmeyerek alacağının muaccel hale geldiğini, talep edilen muaccel borcun ihtara rağmen ödenmemesi üzerine … 32. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine başlandığı, ödeme emrini tebliğ alan davalı borçlular vekili ödeme emrine, zamanaşımı, borca, takibe, faize, işlemiş faize, işleyecek faize, takibin tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle; davalının … 32. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yaptığı haksız
itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, kötü niyetli davalı aleyhine %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın varlığını kabul anlamına gelememek kaydı ile, davaya konu edilen alacaklar zamanaşımına uğradığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkillerin takip tarihi itibariyle takibe konu edilen miktarda davacıya borcu bulunmadığını, takip talebi ile müvekkillerden talep edilen işlemiş faiz miktarları hatalı hesaplandığını, gerek takip öncesi ve gerekse de takip sonrası dönem için talep edilen faiz oranları fahiş olduğunu, müvekkiller … ve … kefil sıfatıyla sorumlu tutulmalarının hukuki dayanağı bulunmadığını, dava dilekçesine ekli olduğu bildirilen genel kredi sözleşmesi genel kredi sözleşmesi ile banka defter, belge ve kayıtları, hesap özetleri dava dilekçesi ekinde müvekkillere tebliğ edilmediğinden bu aşamada bu belgelere karşı beyanda bulunma, itiraz etme haklarını saklı tuttuklarını, genel kredi sözleşmesi incelendikten itibaren müvekkillerinin kefil sıfatıyla sorumlularının bulunmadığı, kefalet sözleşmesinin şekil şartlarına uygun olmadığına yönelik itirazlarının ayrıntılı olarak açıklanacağını, alacağın varlı ve varsa miktarının ne olduğu ancak yargılama neticesinde belirlenebilir olacağından alacağın varlığı ve varsa miktarının ne olduğu ancak yargılama neticesinde belirlenebileceğini, olacağından alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, zamanaşımı nedeniyle davanın usulden reddine, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı tarafça müvekkilleri aleyhine kötü niyetle takibe geçildiğinden müvekkiller lehine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını, lehlerine vekalet ücreti takdirine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, nüfus kayıt örnekleri, ticari sicil kayıtları, genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, hesap özeti, … Bankası A.Ş’nin 26/12/2022 tarihli yazı cevabı,…bank A.Ş’nin 26/12/2022 tarihli yazı cevabı, … T.A.Ş. Genel Müdürlüğü’nün … tarihli yazı cevabı, … 21. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… E. … K. sayılı dosyası, bilirkişi kök ve ek raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememiz 12/05/2022 tarihli celse 3 nolu ara kararı gereğince, HMK’nun 266/1. maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği ve bilirkişi Bankacılık ve Finans Uzmanı … tarafından hazırlanan 26/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı bankanın, davalı asıl borçlu …. Ltd. Şti ile davalı kefil …ndan 06/12/2021 takip tarihi itibariyle … 32. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile başlattığı takip talebinde talebi ile bağlı olarak 107.103,09 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının takipte istediği alacağın tespitlerini aşan (5.574,87 TL) kısmının davaya sunulan belgelere takip talebi ile bağlı olarak yerinde olmadığı, davacı bankanın, davalı kefil …’ndan 06/12/2021 takip tarihi itibariyle … 32. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile başlattığı takip talebinde talebi ile bağlı olarak; 107.618,11 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının takipte istediği alacağın tespitleri aşan (5.059,85 TL) kısmının davaya sunulan belgelere ve takip ile bağlı olarak yerinde olmadığı, davacı bankanın hesaplanan Anapara tutarına takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar takipte; yıllık %46,00 temerrüt faizi ve faizin gider vergisini talep edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 15/12/2022 tarihli celse 2 nolu ara kararı gereğince, ek rapor düzenlenmek üzere dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesine karar verildiği ve bilirkişi Bankacılık ve Finans Uzmanı … tarafından hazırlanan 30/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Mahkeme ara kararına göre yapılan hesaplama ile davacı takip talebinin bilirkişi raporunun sonuç kısmında tablo ile belirtildiği, davacı bankanın, davalı asıl borçlu … Tic. Ltd. Şti ile davalı kefil … ve …’ndan 06/12/2021 takip tarihi itibariyle … 32. İcra Dairesi …E. Sayılı dosyası ile başlattığı takip talebinde talebi ile bağlı olarak 99.042,17 TL Anapara + 5.694,92 TL Akdi Faiz + 885,88 TL İşlemiş %46,00 temerrüt faiz + 532,75 TL ihtarname masrafı (talep ile aynı) + 329,04 TL BSMV %5 toplamı =106.484,76 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının takipte istediği alacağın tespitlerini aşan (6.193,20 TL) kısmın davaya sunulan belgelere ve takip talebi ile bağlı olarak yerinde olmadığı, davacı bankanın hesaplanan anapara tutarına takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar takipte; yıllık %46.00 temerrüt faizi ve faizin gider vergisini talep edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE:Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 32. İcra Dairesi’nin … esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı… Şirketi, borçlularının dosyamız davalıları …Şirketi, … ile … oldukları, alacak tutarının toplam 112.677,96 TL olduğu, 06/12/2021 tarihli takibin kredi sözleşmeleri ve ihtarnamelere dayandığı, ödeme emrinin takip borçlularına ayrı ayrı 10/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçluları vekilinin 10/12/2021 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 13/12/2021 tarihli tensip tutanağı ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalılardan genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredi nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, davalının itirazında haklı olup olmadığı, itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca davacının icra inkar tazminatı, davalıların kötü niyet tazmınatı talep edip edemeyeceklerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki 26/07/2017 tarihli genel kredi sözleşmesinin imza altına alınmasından sonra kullandırılan ticari kredi ve takip tarihi olan 06/12/2021 tarihine kadar TBK’nun 146. Maddesinde düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olması nedeniyle davalılar vekilinin cevap dilekçesinde ileri sürdüğü zamanaşımı defisinin reddine dair 12/05/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Davacı bankanın … şubesi ile davalı …Ticaret Limited Şirketi arasında 26/07/2017 tarihinde 650.000,00 TL tutarında genel kredi sözleşmesi akdedilmiş olup, diğer davalılar … ile …’nun da aynı tarihte bu sözleşmeye 650.000,00 TL bedelle kefil oldukları hususları uyuşmazlık konusu değildir.
Davalılar … ile …nun kredi sözleşmesi tarihinde davalı asıl borçlu …Şirketi’nin yetkili temsilcisi ve ortakları olduğu, bu nedenle de kefalet tarihi de dikkate alınarak 6098 Sayılı TBK’nun 584. maddesine 28/03/2013 tarihinde eklenen 3. fıkrası uyarınca şirket ortaklarının kefaleti yönünden eş rızasının aranmayacağı hükmü karşısında eş rızasına ilişkin beyan bulunmayan davalılar … ile … yönlerinden kefalet sözleşmelerinin geçerli olduğu görülmüştür.
Davacı banka tarafından genel kredi sözleşmesi imzalanan davalı şirkete cari hesap iskonto kredisi kullandırıldığı, krediye konu çeklerin karşılıksız kalmaları ve davalı şirketin borçlarını ödemediğinden bahisle davacı banka tarafından hesabın kat edilerek … 3. Noterliği’nin … tarih … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin davalılara gönderildiği, ihtarnamenin davalı şirket ve davalı …’na 07/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname de verilen 7 günlük mehil süresinin ilavesi ile bu davalıların 14/09/2021, diğer davalı …’na ise ihtarnamenin 14/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği 7 günlük mehil süresinin ilavesi ile bu davalının 22/09/2021 tarihlerinde temerrüte düştükleri anlaşılmıştır.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nun 88. ve 120. maddelerinde temerrüt faizine sınırlamalar getirilmiştir. Yürürlük Kanunun 7. Maddesine göre söz konusu hüküm 01/07/2012 tarihinden önce başlatılmış takiplerde de uygulanacaktır. Ancak 6102 sayılı TTK’nun 8. maddesine göre ticari işlerde faiz serbestisi ilkesi geçerlidir. TTK, TBK’ya göre özel bir kanundur. Aynı tarihte yürürlüğe giren bu özel kanunlar arasındaki farklı nitelikteki hükümler söz konusu olduğundan daha özel nitelikteki 6102 sayılı TTK hükümlerinin dikkate alınarak faiz oranının belirlenmesi gerekir. Mahkememizce TBK’nun 88. ve 120. maddesindeki sınırlamaların uyuşmazlıkta uygulanamayacağı taraflar arasındaki kredi sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekeceği kanaatine varılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 2.7.1 maddesi , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/19-1650 Esas 2019/507 Karar sayılı içtihadı dikkate alınarak akdi faiz oranının %23,00 temerrüt faiz oranının %46,00 olduğu kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi kök rapordaki yukarıdaki açıklamalar işle uyumlu genel tespitler ile 30/01/2023 tarihli bilirkişi ek raporundaki denetime açık şekilde takip talebi ve ödeme emrinde açıkça belirtilen akdi faiz ve işlemiş faiz kalemlerindeki tarihler ile bağlı kalınarak akdi ve temerrüt faiz miktarlarına ilişkin yapılan hesaplamalara itibar edilmiş, 99.042,17 TL asıl alacak, 5.694,92 TL akdi faiz, 885,88 TL işlemiş faiz, 532,75 TL ihtarname masrafı ve 329,04 TL BSMV olmak üzere toplam 106.484,76 TL miktarında davacının talebinin haklı olduğu tespit edilmiştir. Hesap kat ihtarnamesine ilişkin dosyaya sunulan noterlik makbuzları dikkate alınarak 532,75 TL ihtarname giderinin davacı tarafından davalıdan istenilebileceği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile, … 32. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına davalıların itirazlarının kısmen iptaline davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK’nun 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kısmen kabulüne karar verilen alacak miktarının genel kredi sözleşmesinden kaynaklı banka kayıtlarına dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 106.484,76 TL alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davalılar vekili tarafından cevap dilekçesinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davanın reddedilen kısmı yönünden haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığının dosya kapsamı itibariyle ispatlanamamış olması ve bu yönde herhangi bir delil bulunmaması nedenleriyle davalıların kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile, … 32. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasına davalıların itirazlarının kısmen iptali ile 99.042,17 TL asıl alacak, 5.694,92 TL akdi faiz, 885,88 TL işlemiş faiz, 532,75 TL ihtarname masrafı ve 329,04 TL BSMV olmak üzere toplam 106.484,76 TL üzerinden icra takibinin devamına, 99.042,17 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 46,00 oranında temerrüt faizi ve takip sonrası işleyecek faize %5 BSMV yürütülmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca itirazın iptaline karar verilen 106.484,76 TL’nin taktiren % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalıların kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 7.273,97 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 1.360,87 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 5.913,10 TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) 1.474,26 TL’sinin davalılardan, bakiye 85,74 TL’sinin ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 1.360,87 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.420,17 TL’nin davalıdan alanarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 161,75 TL tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 1.161,75 TL yargılama giderinin davadaki kabul/ret oranına göre hesap edilen 1.097,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalılar tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
10-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. hükümlerine göre belirlenen 16.972,71 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. hükümlerine göre belirlenen 6.193,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda, davacı yönünden reddedilen kısım miktarı itibariyle HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin, davalılar yönünden kabul edilen kısım miktarı itibariyle gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/03/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır